Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/287 E. 2019/57 K. 22.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/287
KARAR NO : 2019/57

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
Mansuroğlu Mah. 288/1 Sok. No:4 Hürriyet Apt. K:6 D:22
Bayraklı/ İzmir
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Söz. Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/02/2017
KARAR TARİHİ : 22/01/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının kendisine verilen www.benzincafe.com adlı domain adının bedelinin davalı tarafından ödenmediğini, bu nedenle davalı hakkında Bursa 4.İcra Müdürlüğünün 2015/7367 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının faturayı aldığı halde borcunu ödemediğini, ortada hukuken geçerli bir hizmet sözleşmesi bulunduğunu,sözleşmenin TBK’nun 11. madde gereğince hazır olmayanlar arasındaki bir hizmet sözleşmesi olarak yorumlanması gerektiğini, hizmet sözleşmesinin geçerliliğinin TBK’nın 12.Madde gereğince şekle tabi olmadığını, davalının kabul yönündeki e-posta beyanını geri almak yönünde bir bildirimde bulunmadığını, alan adının davalı tarafından kullanılımakta olduğunu belirterek davanın kabulü ile itirazın iptaline davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep etmişlerdir.
Davalı vekili süresinde cevap dilekçesi sunmamış ancak duruşmadaki beyanında taraflar arasında bir akit olmadığını, davacının iddia ettiği hizmeti vermediğini, davanın reddini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava Bursa 4.İcra Müdürlüğünün 2015/7367 sayılı takip dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptali davasıdır.
Takip konusu alacağa taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklandığı, hizmetin konusunun davalı adına internet adresi kullanımına ilişkin hizmetin verilmesi olduğu, davalıya bu konuda davacı tarafça fatura düzenlendiği ancak davalı tarafça fatura bedelinin ödenmediği ileri sürülmüştür. Davalı aleyhine eldeki icra takibi başlatılmıştır. Mahkememiz ve tüketici mahkemesi arasında görev uyuşmazlığı çıkmış, İstanbul BAM’ın yargı yeri belirlenmesine ilişkin olarak kararında mahkememiz yargı yeri olarak belirlenmiştir. Esasında davalı taraf tacir olmadığından görevli mahkeme asliye hukuk mahkemeleridir. Mahkememiz yada tüketice mahkemesi görevli değildir zira davalı tüketici de değilidir. Ancak kesin nitelikteki İstanbal BAM kararı nedeniyle eldeki dava mahkememizce görülerek sonuçlandırılmıştır.
Davalı 2003-2005 tarihleri arasında ticari işletme işlettiği ancak hali hazırda bir ticari faaliyetinin bulunmadığı, tacir olmadığı, defter ve belge tutmadığı anlaşıldığından davalı tarafın ticari defter ve belgelerinde de bilirkişi incelemesi yapılamamıştır. Bu durum vergi dairesi yazı cevabından anlaşılmaktadır. Davacı defterlerinde daha önce bilirkişi incelemesi yapılmış davacı defterlerine göre davalıdan 10.042,00 TL tutarında alacaklı olduğu belirlenmiştir. Ancak davacı detferleri aradaki hizmetin verilmesi konusunda davacı defterlerini ispatlamaya yeterli değildir.
Aradaki sözleşme hizmet sözleşmesi olduğuna göre davacı sözleşmeye konu hizmeti verdiğini ispatlamakla yükümlüdür. Davalı taraf aradaki sözleşmeyi ve hizmetin verildiğini inkar etmiştir. Taraflar arasında hizmetin alınması hususunda bir görüşme olmuş ise de bunun sözleşmeye bağlandığı ve sözleşmeye bağlandıktan sonra sözleşmeye konu hizmetin verildiği inkar edilmiştir. Bu husus ise ispata muhtaçtır.
Her ne kadar dosyada bilişim uzmanı ve hukukçu bilirkişiden rapor alınmış ise de bilişim uzmanı bilirkişinin anılan internet adresinde yapmış olduğu incelemede davacının söz konusu alan adına kullandığına dair herhangi bir verinin bulunmadığını, internet sitelerinde alan adı kayıt edicinin davalı ismi yada davalı firmanın görülmesi gerekirken bunun görülmediği anlaşılmaktadır. Hukukçu bilirkişi ise icap ve kabule ilişkin yasal düzenlemeler neticesinde bilişim uzmanından ayrı görüş bildirmişse de hukukçu bilirkişinin belirlemeleri mahkememizce kabul görmemiştir.
Zira dosyaya sunulan belgelerden ve alan adında yapılan uzman bilirkişi incelemesinden taraflar arasında sözleşmenin kurulduğu ispatlanamadığı gibi kurulmuş olsa dahi hizmet sözleşmesi kapsamında davacı tarafın ayrıca hizmetin verildiği de ispatlanması gerektiğinden sözleşmeye konu hizmetin verildiği ispatlanamamıştır. Alan adı üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde de davalının hizmet aldığına ilişkin bir veri tespit edilememiştir, bu sebeple ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 44,40 TL harç başlangıçta alınan 125,80 TL peşin harçtan mahsubu ile artan 81,40 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davaı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal sürede Bursa Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
22/01/2019

Katip …

Hakim …