Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1670 E. 2018/583 K. 25.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
BAŞKANLIĞI TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

ESAS NO : 2017/1670 Esas
KARAR NO : 2018/583

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – Kumlukalan Köyü Kumluk Mevkii Gürsu/Bursa
VEKİLİ : Av. …..- Bayar Cad. No:36/16 Kozyatağı Kadıköy/İSTANBUL
DAVALI : … – …

VEKİLİ : Av. … – Karpuzlu 1.Cadde 74/4-A,B Siteler Altındağ/ ANKARA
DAVA : Satış Sözleşmesinde Ayıba Karşı Tekeffül Sebebiyle Alacak – Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 22/12/2017
KARAR TARİHİ : 25/04/2018

Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ : Davacı taraf dava dilekçesinde, taraflar arasında 16/06/2017 tarihinde bir gaz motoru jenaratör seti ve yardımcı ekipmanları tedarik ve kurulum sözleşmesi imzalandığını, satış bedeli olarak 500.000 Euro + KDV ödendiğnii, sözleşme sırasında sistemin geçmişte 32.000 saat çalıştığı ve bundan sonraki bakımının alıcı davacı tarafa ait olduğunun kararlaştırıldığını, ancak kurulumdan sonra sisteme bağlı Napier357 tipi gaz türbinin çalışmadığı anlaşıldığını, servis raporuna göre bu türbinin mutat bakımının 24.000 saat ve 36.000 saat kısıtına göre yapılması gerektiğinin ve 24.000 saat bakımının yapılmadığının ortaya çıktığını, sistemin çalışır hale getirilmesi için davacı tarafın 73.497,40 Euro harcama yapmak zorunda kaldığını ileri sürerek bu bedelin ayıp sebebiyle satış bedelinden tenziline, ödeme zımnında verilmiş iki çekin ödemesinin durdurulmasına, ve 73.497,40 Euronun 02/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı taraf davanın reddi gerektiğini savunmuş, davalı şirketin daha önce doğalgaz çevrimi yoluyla elektrik ürettiğini, ancak piyasa şartları sebebiyle bu işi bırakmak zorunda kalıp lisansının iptalini istediğini, sistemin uzun süredir atıl vaziyette kaldığını, bu sebeple gaz motoru jenaratörünü satmak istediğini, davacı şirketle görüşmeler yapıldığını, bu sırada her türlü bilginin verildiğini, Türkiyede tek satıcı ve servisi bulunan cihazın tüm geçmişi, bakım ve arızalarının servis kayıtlarından öğrenilebileceğini, orijinali 4.000.000 euro olan sistemin 500.000 euro bedelle satışının kararlaştırıldığını, alıcı sistemin 32.000 saatlik bakımının yapılmadığını bilerek satışı kabul ettiğini, sözleşmeye göre belirtilen kapasite çalışma performansının yetersiz yahut giderilemeyecek bir ayıp bulunması halinde fesih söz konusu olabileceğini, kaldı ki malın 24.000 saatlik bakımının satışa yakın bir tarihte 28.919 saatte yetkili servis tarafından yapıldığını, servisten yeterlilik belgesi alındığını, ayıp iddiasının haksız olduğunu, sistemin kusursuz çalıştığının taahhüt edilmediğini, davacı tarafın sistemi çalıştırdığını, ayrıca davacı tarafın beyan ettiği çeklerin davalıya teslim edilmediğini, kur farkı alacağının da ödenmemiş olduğunu, taraflar arasında bir hesap mutabakatı da yapıldığını ileri sürmüştür.
DELİLLER ve GEREKÇE: Derdest dava satış sözleşmesi sebebiyle ayıba karşı tekeffülden kaynaklanan alacak ve menfi tespit davasıdır. Davacı taraf malın ayıplı çıkması sebebiyle harcadığı bedelin satış bedelinden tenzilini, ödeme zımnında verdiği iki çekin ödemesinin durdurulmasını, harcanan bedelin da davalıdan tahsilini istediğinden dava hem alacak hem menfi tespit isteklerini içermektedir.
Dava sebebiyle yapılması gereken ön inceleme aşaması tamamlanmış, tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde uyuşmazlık konuları belirlenmiştir. Elde edilen verilere göre tahkikat aşamasında toplanacak başkaca delil yoktur. Uyuşmazlığın çözümü, daha çok hukuki bir mesele olan ayıba karşı tekeffül şartlarının vaki olup olmadığı noktasındadır. Bu konuda bilirkişi incelemesi yapılması da usule aykırı olacaktır. Bu konu tartışmaya açılarak taraf vekillerinin görüşü alınmış, başkaca delil toplanmasına lüzum görülmeden dava sonuçlandırılmıştır.
Yapılan değerlendirmede ayıba karşı tekeffül şartlarının oluşmadığı takdir edilmiştir. Davacı taraf tacirdir. Özellikle kullanılmış ve atıl vaziyette duran bir sistemi ve bu sisteme dahil olan parçaları satın alırken yeterli inceleme ve araştırma yapmış olması beklenir. Bunun istisnası ancak satıcı tarafın hileli bir davranışla alıcının bilgi edinmesini engellemiş veya zorlaştırmış olmasıdır. Alıcının belli bir tek satıcısı ve servis merkezi bulunan bir malı alırken kayıtları araştırması gerekir. Bu bilgiler gizli olmadığı gibi, erişme engeli de ortaya konulmamıştır. Malı aldıktan sonra bakımının hangi saatte yapıldığını rahatça öğrenebilen davacının satış öncesi de bu imkana sahip olduğu kabul edilmelidir.
Davalı satıcı taraf sistemin kusursuz çalıştığı taahhüdünde bulunmamıştır. Bilakis sistemin çalışır halde olmadığı konusunda açık bilgi vermiştir. Sistem ve bağlı parçaların uzun süredir âtıl vaziyette olduğu sır değildir. Alıcı tarafın hem satış öncesi hem de satışın hemen sonrasında yeterli biçimde muayene/araştırma yapması gerekir. Buna riayet etmeyen alıcı sonuçlarına katlanır. Her ne kadar davalı taraf ayıplı olduğu iddia edilen türbinin bakımının 28.919 saatte ve satış sözleşmesinden önce yapıldığını beyan etmişse de yukarıda anlatılan sebeplerle bu hususun araştırılmasında yarar yoktur. Davanın reddi gerekir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın reddine,
Alınması gereken 35,90-TL harca peşin yatırılan 5.714,96-TL harcın mahsubu ile artan 5.679,06-TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Davalı vekili lehine takdir edilen 26.029-TL ücret-i vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okundu, anlatıldı. 25/04/2018

İş bu kararın gerekçesi 25/04/2018 tarihinde yazılmıştır.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …