Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1149 E. 2019/47 K. 16.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
BAŞKANLIĞI TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

ESAS NO : 2017/1149
KARAR NO : 2019/47

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
Muradiye Mah. 28 Sk.12 Yunusemre/Manisa
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … METAL İTHALAT İHRACAT SANAYİ VE TİC. LTD. ŞTİ.
VEKİLİ : Av. … –

DAVA : İflas (İflasın Açılması)
DAVA TARİHİ : 14/09/2017
KARAR TARİHİ : 16/01/2019
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ : Davacı taraf dava dilekçesinde, bir kısım fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine iflas talepli takip başlattıklarını, davalı tarafın takibe haksız biçimde itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı taraf davanın reddi gerektiğini savunmuş, icra dosyasına yaptıkları itiraz çerçevesinde davacı şirkete herhangi bir borçları bulunmadığını ileri sürmüştür.
DELİLLER ve GEREKÇE: Derdest dava İ.İ.K 156’ncı maddesine göre açılan itirazın iptali ve iflas davasıdır. Bu tür davalarda öncelikle davalı tarafın takibe itirazı değerlendirilmeli, itirazın iptalini gerektiren şartlar tahakkuk etmişse davalıya borç miktarını depo etmek için süre verilmeli, süresi içinde depo emri yerine getirilmezse iflas kararı verilmelidir.
Bu sebeple öncelikle davalı tarafın takibe itirazı değerlendirilmiştir. Kural olarak ispat külfeti davacı taraf üzerindedir. Davacı taraf alacak iddiasını ispat zımnında ticari defterlerin incelenmesini talep etmiştir. Bu amaçla mahkememizce bir inceleme günü belirlenmiş, taraflara ticari defter ve kayıtlarını sunmaları için süre verilmiştir. Tarafların sunduğu ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi 26/02/2018 tarihli raporunda her iki taraf defterlerinin büyük oranda uyum gösterdiğini, davacı kayıtlarına göre alacağın 1.204.323,12 TL olduğunu, satış faturaları ile BS formlarının da birbiriyle uyumlu olduğunu açıklamıştır. Davalı defterlerine göre de bakiye borç 1.203.973,12.TL’dir. Aradaki 350.TL’lik farkın kaynağı belirlenememiştir. Bu kayıtlar esas alınarak davacının alacak talebinin haklı ve kabul edilebilir olduğu sonucuna varılmıştır.
Alacağın varlığı bu şekilde belirlendikten sonra kapak hesabı yaptırılarak davalı tarafa depo emri tebliğ edilmiştir. Davalı taraf depo emrine uymamış ancak alacağı mal vermek suretiyle ödemek istediklerini, bu amaçla sulh görüşmeleri yürüttüklerini beyan ederek süre istemiştir. Esasen bu beyan borcu kabul anlamına da gelmekte olup, 350.TL’lik cüz’i fark sebebiyle başkaca araştırma yapılmasına da lüzum bulunmamıştır. Davalı tarafın depo emrine uymaması derhal iflas kararı verilmesi için yeterli ise de asıl olanın alacağın tahsili olduğundan davalı tarafa bir kereye mahsus olmak üzere süre verilmiştir. Davalı taraf süre içince borcu ödeyememiş, bir anlaşma sağlanamamış ve depo emrine uymamış olduğundan iflas kararı verilmesi için gerekli şartlar oluşmuştur.
Eldeki dava aynı zamanda itirazın iptali talebini de içermektedir. Bu durum nazara alınarak davacı tarafa alacak miktarı üzerinden nispi harç yatırması için süre verilmişse de davacı taraf yerleşik Yargıtay uygulamalarını gerekçe göstererek harç alınmasına dair ara kararına itiraz etmiştir. Mahkememizce yeniden değerlendirme yapılmış, yerleşik Yargıtay kararları çerçevesinde nispi harç alınmasına dair ara kararından rücu edilmiştir. Esasen eldeki dava bir alacak talebinin hüküm altına alınmasını da içermektedir. Bir yönüyle itirazın iptali davasıdır. Kural olarak alacak iddiaları nispi harca tabidir. Ancak iflas kararı verilmesi halinde iflas masasınca alacağın kabul edilerek uyuşmazlık çıkmadan masaya alacak kaydı da mümkün olacağından bu konuda ısrar edilmesinin hak kaybına neden olacağı ve açık bir yasa kuralı olmadan takipli iflas davasında nispi harç alınmaması uygun bulunmuştır. Yasada sadece itirazın kaldırılmasından söz edilmektedir. Elbette bu davanın niteliği itibariyle itirazın kaldırılması usulü uygulanmayacaktır. İtirazın iptaline karar verilmesi ve iflasa hükmedilmesi daha doğrudur. Fakat davacının karşı çıkışları ve Yargıtay kararları gözetilerek nispi harç alınmadığından ayrıca itirazın iptaline karar verilmemiş, davalı şirketin iflasına karar verilmekle yetinilmiştir. Aynı gerekçe ile davacı vekili lehine alacak miktarı üzerinden nispi vekalet ücretine değil, iflas talebi esasına göre maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kabulü ile Bursa Ticaret Sicilinin 73555 numarasına kayıtlı … Metal İthalat İhracat San. ve Tic. Ltd. Şti’nin 16/01/2019 günü saat 16:47 itibariyle iflasına,
İflasın derhal Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirilerek ilanına,
Peşin harcın mahsubu ile bakiye 4,50.TL harcın davalıdan tahsiline,
Davacı tarafından yapılan 591,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekili lehine takdir edilen 2.725.TL ücret-i vekaletin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren on gün içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı karar verildi, açıkça okundu, anlatıldı. 16/01/2019

İş bu kararın gerekçesi 16/01/2019 tarihinde yazılmıştır.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …