Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1094 E. 2018/750 K. 23.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/1094 Esas – 2018/750
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
BAŞKANLIĞI TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO : 2017/1094 Esas
KARAR NO : 2018/750

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI : … BANKASI A.Ş – İnönü Cad. Kayıhan Mah. Kirişçikızı Sk. No:1/2 Osmangazi/BURSA
VEKİLİ : Av. ….. – … Bankası Aş. Hukuk İşleri Bursa Bölge Müdürlüğü İnönü Cad.Kayıhan Mah.Kirişçikızı Sok.No:1 K:2-3 16230 Osmangazi/ BURSA

DAVALI : 1- …….. – TC Kimlik No: …
Üçevler Mah. Fuat Sakarya Sk. No:6C İç Kapı No:7 Nilüfer/ BURSA
VEKİLİ : Av. …… – Kıbrıs Şehitleri Cd. No:26 Evkur Akif İşh. K.2 D:7 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : 2- … – TC Kimlik No:…….
Üçevler Mah. Fuat Sakarya Sk. No:6C İç Kapı No:8 Nilüfer/ BURSA
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/08/2017
KARAR TARİHİ : 23/05/2018

Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ : Davacı taraf dava dilekçesinde, davacı banka ile dava dışı … Turizm A.Ş. Arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmede davalıların müteselsil kefil olarak imzaları bulunduğunu, kullandırılan kredilerin geri ödemesinin aksaması üzerine hesabın kat edildiğini, davalı …’nın kredinin tamamına, davalı ……..’in ise 2208-192952 karton numaralı krediye kefil olduğunu, hesap katından sonra ödeme yapılmaması üzerine asıl borçlu yönünden rehin ve ipoteklerin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, tahsilde tekerrür teşkil etmemek kaydıyla davalı kefiller aleyhine de Bursa 10.İcra Dairesinin 2016/… esas sayılı dosyası ile takibe başlandığını, davalıların takibe haksız biçimde itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline, davalıların icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmektedir.

DAVALININ CEVABI : Davalı …….. vekili davanın reddi gerektiğini savunmuş, kredi ilişkisinde kefil olduğunu ancak sadece bir kredi sözleşmesini imzaladığını, diğer sözleşmeden kaynaklanan borçtan sorumlu olmadığını, ayrıca kredinin teminatı olarak verilen araç rehinleri, teminat çeki ve ipotek sebebiyle borcun tamamının tahsili mümkün olduğunu, tahsilatlar düşülmeden takip yapılmasının haksız olduğunu, faiz ve faiz hesaplanmasının da doğru olmadığını ileri sürerek davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istediklerini ileri sürmüştür.
Diğer davalı … davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE: Derdest dava bankacılık sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılmış ilamsız takibe itirazın iptali davasıdır. Bu tür davalarda banka kayıtları aksi sabit oluncaya kadar geçerli kayıtlar niteliğindedir. Davalılar mudiin sunacağı tahsilat makbuzları, ödeme belgeleri ve diğer kayıtlar bu çerçevede değerlendirilecektir.
Bu sebeple banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması uygun görülmüştür. Bilirkişi 13/02/2018 tarihli raporunda davacı banka ile dava dışı … Turizm İnş. Otomotiv Madencilik Bilişim Reklamcılık Geri Dönüşüm Gıda Tekstil San. Ve Tic. A.Ş arasında 17/03/2015 tarihinde 105.000-TL limitle bir genel kredi sözleşmesi imzalandığını, aynı sözleşmede diğer davalıların aynı limitle kefalet imzasının bulunduğunu, bu sözleşmeye göre dava dışı şirkete iki ayrı taksitli ticari kredi hesabı açıldığını belirtmiştir. Keza 15/04/2016 tarihinde imzalanan 300.000-TL limitli sözleşmede de davalıların aynı limitle kefaleti vardır. Aynı tarihte sözleşme limiti 80.000-TL artırılarak 380.000-TL’ye çıkarılmış, yeni limit için davalı …’nın kefalet imzası alınmış, ancak diğer davalı …….. limit artışını imzalamamıştır. Davacı banka 14/10/2016 tarihli ihtarla şirketin kredi hesabını kat etmiş ve davalılara ödeme için mehil vermiştir. Sunulan ihtarların tebliğ şerhlerine göre ihtar davalı …’nın adresine tebliğ edilmiş, adreste bulunamaması sebebiyle tebligat muhtara bırakılmıştır. Diğer davalı …….. için aynı konutta ikamet eden …’e tebligat yapılmış olup, her iki tebligat işlem tarihi 19/10/2016 tarihidir. Davalılara verilen 7 günlük ödeme süresi nazara alındığında temerrüt tarihi 27/10/2016 olacaktır. Davalı …’nın sözleşmede belirttiği adreste meydana gelen değişikliği bildirdiğine dair kayıt yoktur. Raporda şirketin taksitli ticari kredi borcu değerlendirilerek hesaplama yapılmış, temerrüt faiz oranının sözleşmeye göre bir kısım tarih aralığı için %54 olması gerektiğini, ancak davacı bankanın ödeme emrinde tarih ayrımı yapmaksızın %40 faiz talep ettiğini açıklamış, bunun sözleşmeye uygun olduğu belirtmiştir. Her iki kefilin kefalet limiti nazara alındığında borç limitin altında kalmaktadır. Bilirkişi taleple bağlı kalınmak suretiyle davacı tarafın talep edebileceği nakdi kredi miktarını her iki davalı açısından ayrı ayrı hesaplamıştır. Buna göre … ve ……..’in kefili olduğu 192952 numaralı kredi sebebiyle toplam borçları 240.863,05 TL’dir. Buna ilaveten … 192974 numaralı kredi sebebiyle toplam 78.829,74-TL borçlu bulunmuştur. Kredi borcuna takip tarihinden sonra toplam 231.170,07 TL tahsilat yapıldığı da belirtilmiştir.
Bu rapora tarafların itirazları üzerine 26/04/2018 tarihli ek rapor alınmıştır. Ek raporda iki ayrı kredi hesabı için takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin mahsubu tartışılmış, bakiye borç bu miktara göre belirlenmiştir. Ancak bu hesabın icra dairesince yapılması daha uygun olacaktır. Mahkememize her bir hesap için yapılan ödemelerin toplamı ve ana paraya mahsup edilecek kısımlar gözetilerek mahsup için icra dairesine yol gösterici bir gerekçe yazılması uygun bulunmuştur. Hesaba ilişkin olarak bilirkişi ek raporunun ikinci sayfasındaki tablodan yararlanılmıştır. Dava tarihi 25/08/2017’dir. Bu itibarla hesaplara dava tarihinden sonra yapılan tahsilatlar icra dairesini ilgilendirecektir. Buna göre 192952 numaralı hesaba 16/10/2017 tarihinde 280,35 TL, 10/11/2017 tarihinde 280,35 TL, 15/12/2017 tarihinde 39.000-TL, 07/12/2017 tarihinde 280,35 TL, 18/12/2017 tarihinde 18.959,76 TL ve 27/12/2017 tarihinde 35.000-TL tahsilat yapılmıştır. 192974 numaralı hesaba ise 21/09/2017 tarihinde 280,35 TL, 18/12/2017 tarihinde üç ayrı seferde 40.378,57 TL, 1.482,52 TL ve 3.980,14 TL tahsilat yapılmıştır.
Yapılan değerlendirmede bilirkişi raporu hükme esas alınmaya yeterli görülmüştür. Alacağın likit olduğu ve itirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu kabul edilerek muteriz davalılar aleyhine nakdi asıl alacak miktarı üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile Bursa 10.İcra Dairesi’nin 2016/… sayılı takip dosyasına davalı-borçlular tarafından yapılan itirazın kısmen iptaline,
2-Takibin davalı … yönünden;
– 192952 nolu kredi hesabına yönelik olarak 236.831,22 TL asıl alacak, 3.886,50 TL işlemiş faiz ve 145,33 TL BSMV olmak üzere 240.863,05 TL üzerinden,
-192974 nolu kredi hesabına yönelik olarak 77.302,95TL asıl alacak, 1.479,23TL işlemiş faiz ve 47,56 TL BSMV olmak üzere 78.829,74 TL üzerinden,
3-Takibin davalı …….. yönünden; 192952 nolu kredi hesabına yönelik olarak 236.831,22 TL asıl alacak, 3.886,50 TL işlemiş faiz ve 145,33 TL BSMV olmak üzere 240.863,05 TL üzerinden devamına,
4-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu değerlendirilerek; davalı borçlular yönünden hüküm altına alınan 314.134,17 TL asıl alacağın %20’sine isabet eden 62.826,83 TL icra inkar tazminatının davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, davalı ……..’in icra inkar tazminatından sorumluluğunun 47.366,25 TL ile sınırlı tutulmasına,
6-Davadan sonra ödenen ve detayları gerekçeli kararda gösterilecek olan 192952 numaralı hesap yönünden 93.800,81 TL ve 192974 numaralı hesap yönünden 46.121,58 TL’nin icra dairesince ödeme olarak hesaba katılmasına,
7-Alınması gereken 21.458,51-TL harcın, peşin yatırılan 3.941,35-TL ile icra dosyasından yatırılan 1.633,33-TL harçtan mahsubu ile bakiye 15.883,83-TL harcın davalılardan tahsiline,
8-Davacı tarafından yapılan 607,50-TL yargılama gideri üzerinden %96,25 kabul oranına tekabül eden 584,70-TL yargılama gideri ile peşin olarak alınan 5.574,68-TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalılar tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
10-Davacı vekili lehine takdir edilen 24.798-TL ücreti-i vekaletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
11-Reddedilen kısım üzerinden davalı …….. vekili lehine takdir edilen 2.180-TL ücreti-i vekaletin davacıdan alınarak davalı ……..’e verilmesine,
12-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okundu, anlatıldı.. 23/05/2018

İş bu kararın gerekçesi 23/05/2018 tarihinde yazılmıştır.

Başkan ……

Üye ……

Üye …….

Katip ….