Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/449 E. 2021/63 K. 20.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/449
KARAR NO : 2021/63

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : ….
KATİP : … …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVALILAR : …
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : … …
DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/02/2015
KARAR TARİHİ : 20/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı beyanlarında ; Bursa’nın İhsaniye Mah. Köy evi ve arsaları bulunan müvekkilinin 2010 yılında İhsaniye Mah. …. Cad. üzerinde bulunan … …’in sahibi olduğu, … İnşaat ve Kuyumculuk adlı iş yerinin sahibiyle arsa karşılığı inşaat işi hususunda görüşmek üzere gittiğini ve orada tanıştığını, sonrasında arkadaş olduklarını, davacı her ne kadar … İnşaat ve Kuyumculuk adlı firma ile bina yapımı hususunda görüşmüşse de daha sonra taraflar anlaşamadığından müvekkilinin eski köy evi yerine yapılacak binayı bu firmaya yaptırmadığını müvekkilinin daha sonra başka bir firma ile anlaşarak binasını farklı firmaya yaptırdığını, 2010 yılında müvekkilinin ödünç para ihtiyacı olduğunu, İnşaatcılık yanında kuyumculuk yapan … …’in borç para verdiğini verdiği parayı altın alım satım işlemi gibi gösterdiğini bu işi üç kere yapılmış gibi işlem yaptığını bu işlem sonrasında suç duyurusunda bulunulduğunu, tefecilik suçundan dava açıldığını, müvekkilinin 528 gram has altın karşılığı … …’den ödünç para aldığını sadece kendi ismini yazarak senet imzaladığını 2010 yılında bu borç para ilişkisinden sonra 21/05/2013 tarihinde müvekkiline davalı alacaklı tarafça aleyhinde Bursa 18. İcra Müdürlüğünün 2013/… esas sayılı icra takip dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını ve müvekkiline 10 örnek ödeme emrinin gönderildiğini, icra dosyasında görünen alacaklının … …’in sigortalı çalışanı … olduğunu icra dosyasına konu olan bonoların üzerinde tahrifat yapıldığını, söz konusu bonoya ilişkin zaman aşımı itirazında bulunduklarını, müvekkilinin alacaklıya borcunun olmadığını, mağdur olduğunu öncelikle takibin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davacı müvekkilinin Bursa 18. İcra Müdürlüğünün 2013/… sayılı icra takibi dosyasında 335.000,00 TL ve ferilerine ve ayrıca belirtilen tutar oranındaki icra masraflarına ilişkin olarak davalıya borçlu olmadığınını tespiti ile davanın kabulüne, davalının %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemeye mahkum bırakılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ, DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava kambiyo senedi niteliğindeki bonoya dayalı takip nedeniyle borçlu olmadığını tespiti ile kötü niyet tazminatı talebinden ibarettir.
Davacının 528 gram altın karşılığında davaya konu senedi … …’e sadece senedin borçlu kısmına isim soy isim yazıp imzalayarak boş olarak verdiği, davacının 528 gram altın karşılığı 40 ile 45 bin TL civarında para aldığı, bu parayı aldıktan 1-1,5 ay kadar süre sonra 50 ile 52 Bin TL arasında bir miktar olarak …’a ödediği iddia edilmiştir.
Davacı senedi imzalayarak dava dışı … …’e teslim ettiğini iddia etmiştir. Senet metninden anlaşılacağı üzere senedin lehtarı …’dir.
Dava konusu senedin düzenlenmesi ile ilgili tefecilik suçundan Bursa 15.Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/… esas sayılı dosyasında yargılama yapılmıştır. Bu dosya dosyamız arasına UYAP üzerinden celp edilmiştir. Ceza mahkemesince sanık … ve sanık … … hakkında tefecilik suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve bu kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. Her ne kadar ceza mahkemesi kararları hukuk hakimini bağlamaz ise de ceza mahkemesinde verilen mahkumiyet kararına dayanak eylem ve maddi vakıalara ilişkin tespitler hukuk hakimi bakımından da bağlayıcı olacaktır.
Mahkumiyet gerekçesinde “…’nin takibe konu bu senetteki 335.000,00 TL’yi …’a sanık … …’in bilgisi dahilinde kendi birikiminden nakit borç olarak verdiğini iddia etmiş ise de başkasının yanında işçi olarak çalışan birinin bedelsiz olarak patronunun tanıdığı, kendisinin samimi olmadığı birine, kendi birikiminden 335.000,00 TL gibi çok yüksek bir miktarı faizsiz borç olarak vermesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığı gibi sanık …’nin diğer sanığın yanında %5 kar ortağı olarak çalıştığına dair de hiç bir belge ve delil ibraz edemediği, ayrıca sanık … …’in ticaretle uğraştığı, ticaretle uğraşan birisinin belli miktarların üzerindeki her türlü para transferini banka aracılığı ile yapması zorunlu iken müşteki …’a belgesiz ve senetsiz, resmi havalesiz elden 200.000,00 TL, bir seferinde 54.000,00 TL verdiğini, bunların dışında başka borçlar da verdiğini, başkalarına da dostluk arkadaşlık çerçevesinde faizsiz, belgesiz paralar verdiği şeklindeki savunmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğundan, mahkememizce savunmalara itibar edilemeyeceği, mahkememizce yan delillerle ve sanıkların kısmi ikrarı ile desteklenen mağdur …’ın istikrarlı beyanlarına itibar etmek gerektiği, buna göre sanıkların iştirak iradesi altında mağdur …’a ödeme tarihindeki has altın (24 ayar) kuyumcu satış fiyatı üzerinden altın satışı yapılmış gibi senet alınıp karşılığında sanki mağdurdan hurda altın alınıyormuş gibi kuyumcu alış fiyatı üzerinden ödeme yaparak ve ödenen miktarın üzeri,nde senet alarak aradaki fark kadar faiz kazancı elde etmek sureti ile ödünç para vererek tefecilik suçunu iştiraken işlediklerinin sabit olduğu, sanık … …’in ödünç, faizle mağdura borç verdiği para karşılığında alınan 335.000,00 TL bedelli senede alacaklı olarak çalışanı …’nin ismini yazması ve senedin bu sanık tarafından icraya tahsil için verilmesinin sanık …’nin atılı suça bilerek iştirak ettiğinin delili olduğu” gerekçe olarak gösterilerek bu maddi vakıalara dayalı olarak mahkumiyet kararı verilmiştir. Bu mahkumiyet kararı da kesinleşmiştir.
Tüm dosya kapsamından ve ceza dosyası içeriğinden davalı …’nin senette lehtar olarak yer almasına rağmen gerçekte senete konu alacaktan dolayı bir alacak hakkının bulunmadığı sabittir. Davacı bu senet dolayısıyla davalı …’ye borçlu olmadığından davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı tefecilik suçu kapsamında alacaklı (gerçekte lehtarı) olmadığı bir senedi icra takibine bilerek konu etmiştir. Bu sebeple takipte kötü niyetli kabul edilerek davalı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmolunmuştur.
Davacı her ne kadar dava esas değerini senet bedeli olarak göstermişse de talebinde talep bedeli ve ferileri yönünden borçlu olmadığının tespiti talep edildiğinden takibe konu tutarda ferilerle 341.810,14 TL olduğundan davacı tarafa eksik harç tamamlattırılmış ve dava değeri de bu tutar üzerinden dikkate alınmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi ekli kararda açıklanacağı üzere,
1-Davanın kabulü ile Bursa 18.İcra Müdürlüğünün 2013/… sayılı takip dosyasında davacının davalı tarafa takibe konu 335.000,00 TL’lik senede ilişkin asıl alacak ve takipteki feri alacaklar dolayısıyla borçlu olmadığının tespitine,
2-Davalının takipte kötü niyetli olduğu kabul edilerek takibe konu asıl alacak olan 335.000,00 TL’nin %20’si oranında kötü niyet tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 23.349,05 TL harçtan başlangıçta alınan 5.270,97 TL peşin harç ile 117,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 17.961,08 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 5.415,67 TL harç ve 126,00 TL yargılama gideri toplam 5.541,67 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 32.376,71 TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okundu, anlatıldı 20/01/2021

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza