Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1423 E. 2018/412 K. 29.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/1423
KARAR NO : 2018/412

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : ……. TELEVİZYONCULUK REKLAMCILIK
VE TİC. A.Ş
VEKİLİ : Av. … …….
Hacı İlyas Mah. Tezcan Sk. Şenocak İş Hanı No:1/16 Osmangazi/Bursa
DAVALI : … TC : …
VEKİLİ : Av. …
Uluyol Gönül Sk. Tezeller İş Merkezi K:3 D:20 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : … … TC : …
Kırcaali Mah. Kayalı Sokak No:32 Onurtaş İşhanı kat:3 No :35
Osmangazi/Bursa
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/11/2016
KARAR TARİHİ : 29/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili beyanlarında özetle ; davacı ……. Televizyonculuk Reklamcılık Tic. A.Ş’yi müvekkilinin şuandaki şirketin sahibi … tarafından …’den 2015 yılında devraldığını, o dönemde hem …’un hemde ……. Televizyonculuk Reklamcılık Tic. A.Ş Muhasebecisi … … olup devir sırasında şirketin borçları alacakları hepsi konuşularak ve halledilerek borçsuz olarak devralındığını, ancak bir süre sonra davada geçen Bursa 15.İcra Müdürlüğünün 2014/… esas sayılı dosyasında takibe konu edilen dava dışı … tarafından 02/11/2011 düzenleme tarihli 10.000,00 TL bedelli, 05/01/2012, 05/02/2012, 05/03/2012 ödeme tarihli üç adet senedin icra takibine konu edilmesi üzerine alacaklısının şirketin eski Mali Müşaviri olan … … olduğunun anlaşıldığını, alacaklısı … … iken bu senetler temlik yoluyla …’a temlik edildiğini, …’ın da şifaen öğrendiğimize göre … …’ın muhasebeci olduğunu, davacı şirket hacze gelindiği sırada haciz baskısı altında ve radyo yayınının kesilmemesi için 10.000,00 TL ödendiğini, kalan miktar için de taahhüt verildiğini, hatta dava dışı … ile … arasında senetlerin ödendiğine ilişkin 15/04/2012 tarihli ibraname düzenlendiğini, bu ibraname içinde senetler kaybolduğundan …’e teslim edilmediğine ilişkinde beyan imza altına alınmış olup kaybolduğu iddia edilen bu senetler …’nin yanında çalışan … isimli şahıs tarafından bankaya götürülürken kaybolduğu söylenmesi üzerine düzenlenmiş olan ibranameden sonra senetler ciro edilerek icra takibine konulduğunu bu nedenlerle icra takibine konu edilen üç adet bonodan dolayı borçlu olmadıklarının tespitine ve davacının icra tehditi altında ödediği 10.000,00 TL’nin davalılardan istirdatını talep etmişlerdir.
Davalılardan … beyanlarında özetle ; senetih borç ikrarı olduğundan mücerret olduğunu, davayı kabul etmediklerini,icra takibinin durdurulmasına ilişkin kararın kaldırılmasını eğer mahkeme aksi kanatte ise %115 teminatla takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalılardan … … cevap dilekçesinde özetle; ……. Televizyonculuk Reklamcılık Tic. A.Ş ‘nin Yönetim Kurulu Başkanı olan … tarafından senetlerin kaşe ve ciro edilerek kendisine verildiğini, 2011 yılı Mart ayında 2016 yılının Haziran ayına kadar şirketin müşavirliğini yaptığını, kendisine ne kadar muhasebe ücreti ödenmediğinin açıklanmasını istediğini, Bursa Serbest Muhasebeciler Odasına 9.400,00 TL alacağı olduğuna dair dilekçe sunduğunu, davayı kabul etmediğini , davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava Bursa 15.İcra Müdürlüğünün 2014/… esas sayılı dosyasında takibe konu senetler bakımından davacının davalı tarafa borçlu olmadığının tespiti ile ödenen senet bedeline ilişkin istirdat davasıdır.
Davacı takipte borçlu olmadığının tespitine değil, takibe konu senet dolayısıyla borçlu olmadığının tespitini ve ödenen bedelinde istirdadını talep etmiştir.
Senet metninde davalı … yer almamaktadır. Takip alacaklısı … … olup, takip borçluları … ve dosyamız davacısıdır.
Takibe konu senet suretleri incelendiğinde; keşidecilerinin … lehtarlarının ise davacı olduğu, senetlerin arka yüzünde davacının tarihsiz beyaz cirolarının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davalı …’ın sözkonusu takipteki alacağı takip sırasında alacağın temliki yoluyla devraldığı, bu nedenle takip alacaklısı konumuna geçtiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar takipte davalı … …’ın alacaklı ve takipte taraf sıfatı kalmamış ise de, dava takibe konu senetler dolayısıyla borçlu olunmadığının tespiti istemi olduğundan bu davalınında takibe konu senetleri ciro yoluyla devralan son hamil olması ve takibi başlatan alacaklı olması nedeniyle sözkonusu senetler bakımından davacının borcunun bulunup bulunmadığının tespiti konusunda pasif husumet ehliyeti ve dosyamız bakımından taraf sıfatı bulunmaktadır.
Davacı iddialarında davacı şirketin Mali Müşavirliğini yapan davalı … … ile aralarında usulsüz işlemler yapılması nedeniyle problem bulunduğunu ve sözleşmesinin feshedildiğini ileri sürmüşlerdir.
Davacı şirketin dava dışı …’den devralındığı belirtilmiştir. Sözkonusu senetlerinde devirden önceki tarihte tanzim edildiği anlaşılmaktadır. Senetlerin arkasında davacı şirketin ciroları bulunmaktadır. Sözkonusu cirolardaki imzaya herhangi bir şekilde itiraz edilmiş değildir. Davacı taraf sözkonusu senetlerin … … tarafından usulsüz bir şekilde ele geçirildiğini ileri sürmüşlerdir. Bu ele geçirmenin şirketin devralınmasından önce mi sonra mı olduğu belirtilmemiştir. Senet metninin arkasında inkar edilmeyen cironunda niçin konulduğuna ilişkin herhangi bir açıklama yapılmamıştır.
Bilindiği üzere kambiyo senetleri illetten mücerret senetler olup, temel borç ilişkisinden bağımsız olarak alacak ve borç yaratırlar. Kambiyo senetlerinin dava dışı takip borçlusu … tarafından keşide edilerek davacı tarafa verildiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafında senet arka yüzünden anlaşıldığı üzere devir iradesini gösteren cirosu bulunmaktadır. Yukarıda belirtildiği üzere bu imzalar inkar edilmemiştir.
Davalı … … senetlerin kendisine davacıdan olan alacağına yönelik olarak ciro yoluyla devredildiğini savunmuş, davacı tarafın bu konudaki iddilarını inkar etmiştir. Senet metinlerinden, senedin nakit karşılığı tanzim edildiği anlaşılmaktadır. Takibe konu senetler kambiyo senedi olduğundan davacının yapılan cironun ve senetlerin geçersizliğine ilişkin olarak aynı kuvvet ve mahiyette yazılı delillerle iddiasını ispatla yükümlüdür. Her ne kadar dosyamız bakımından ticari defter ve belgelerde inceleme yapılmış ise de, ticari defter ve belgelerde senetlere ilişkin bir kaydın bulunmaması ve bilirkişi raporunun içeriği, davacının senetler dolayısıyla ortaya çıkan ispat yükümlülüğünü ortadan kaldırmamaktadır.
Bu sebeplerle davacı ile davalı … … arasındaki devam eden soruşturma dosyasının bekletici mesele yapılmasında usul ekonomisi bakınından bir yarar bulunmamaktadır.
Davacı taraf sözkonusu senetlerin … … tarafından usulsüz ele geçirdiğini ileri sürmüş ise de, senetlerin arkasında yer alan ve imzası inkar edilmeyen davacı cirolarına ilişkin herhangi bir açıklamada bulunmamıştır. Senetlerin imzalanarak ciro edilmesi ciro edenin devir iradesini ortaya koymaktadır. Senetlerin cirolanmak suretiyle zilliyetliğinde bulundurulmasının devam edilmeside bu bakımından hayatın olağan akışına aykırıdır. Bu sebeple davacının davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davada takibin durmasına karar verildiğinden 30.000,00 TL’nin %20’si tutarında kötüniyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalı …’a ödenmesine,
3-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 35,90 TL harç başlangıçta alınan 512,33 TL’den mahsubu ile artan 476,43 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılardan … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 3.600,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı , diğer davalı … … ‘ın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/03/2018

Katip …

Hakim …