Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1298 E. 2018/99 K. 31.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

ESAS NO : 2016/1298
KARAR NO : 2018/99

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – Şehabettinpaşa Mh. Cemal Nadir Cd. No:42/A Osmangazi/Bursa
VEKİLİ : Av. … – Hacıilyas Mah. 4.Aral Sok. Avukatlar İş Merk. No:30 Kat:3 D:16-17 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : … ANONİM TÜRK SİGORTA A.Ş. –
Rüzgarlıbahçe Mahallesi, Kavak Sokak N.3134805 Kavacık İSTANBUL
VEKİLİ : Av. … – Ankara Yolu Cad. Evke Trade Tower Kat:13 D:56 Osmangazi/ BURSA
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 10/10/2016
KARAR TARİHİ : 31/01/2018
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ : Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında 21/10/2014-21/10/2015 tarihli ve 467668712 numaralı Kobi Paket işyeri poliçesi düzenlendiğini, bu poliçe kapsamında sigortalının emrinde çalıştırdığı kişi ve kişilerin zimmet, dolandırıcılık, sahtecilik gibi yollarla şirketi zarara uğratması hallerinin hırsızlık sigortası kapsamında teminat altına alındığını davacı şirket çalışanlarından …’un müşterilerin kimlik bilgilerini kullanıp farklı evrakları imzalatarak gerçeğe aykırı işlem de bulunduğunu bu olay sebebiyle Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına şikayet dilekçesi verdiklerini şikayet sonucunda başlatılan soruşturma ile … aleyhine iddianame düzenlendiğini bu çalışanın işyerine verdiği tespit edilebilen zararlar toplamının 92.153,41-TL olduğunu, açılan hasar dosyasında zararın mafiyet gereğince 67.500-TL olduğunun belirlendiğini ayrıca 7.270-TL’lik zararla birlikte teminat kapsamında kalan 74.770-TL’nin temerrüt tarihi olan hasar dosya tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı ya verilmesine talep etmektedir.
DAVALININ CEVABI :Davalı … vekili davanın reddi gerektiğini savunmuş, … hakkında açılan ceza davasının sonucunun bekletici mesele yapılmasının gerektiğini, dava konusu olayla taleplerin teminat dışı olduğunu, zira …’un yaptığı iddia edilen işlemler sebebiyle davacı şirketin doğrudan bir zararı oluşmadığını, bu eylemlerin müşterilerin zararına yol açacak nitelikte olduğunu, emniyetli suistimal sigortasının bir mal sigortası türü olan hırsızlık sigortası genel şartlarına tabi olduğunu, sorumluluk sigortalarının sağladığı güvenceye sağlamayacağını, yani üçüncü kişilerden uğradıkları zarar için teminat oluşturmadığını, ayrıca poliçe kapsamında sorumluluk atfedilebilmesi için emniyeti suistimalin poliçe süresi içinde ve failin işyerinde aralıksız çalıştığı süre içinde yapılmış olması gerektiğini, yine emniyeti suistimali failin ölümü, işten çıkarılması veya emekliye ayrılması hallerini takip eden 6 ay ve her durumda poliçenin sona erme tarihi takip eden 3 ay içinde ortaya çıkması gerektiğini, bu hususların mahkemece araştırılmasını istediklerini, dava konusu taleplerin zaman aşımına uğradığını, gerçekleştiği iddia edilen eylemlerin 21/10/2015 tarihinde yani poliçe başlangıcından önce gerçekleşmesi sebebiyle sorumlu olmadıklarını, poliçenin bir meblağ sigortası olmayıp üst limitle ve zararla sınırlı olduğunu, kendilerine daha önce tüm deliller tebliğ edilmediğinden temerrüt gerçekleşmediğini, davanın … ve … isimli kişilere ihbarı gerektiğini ileri sürmüştür.
DELİLLER ve GEREKÇE: Mahkememizce Bursa 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/763 sayılı dosyası ile Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2016/539 sayılı dosyası celp edilerek dosya bir sigortacı bilirkişiye tevdi edilmiş ve davacı talebinin poliçe teminatı kapsamında kalıp kalmadığı konusunda rapor aldırılmış, bilirkişi poliçenin 3. Şahıs sorumluluk teminatını havi bulunduğunu belirterek dava konusu istemlerin teminat dahilinde olduğunu belirtmiş ise de bilirkişinin tespitlerine mahkememizce iştirak edilmemiştir. Şöyle ki; dosyamız arasına alınan Bursa 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/763 sayılı dosyasından dava dışı …’a dava açıldığı ve bu dosyanın daha önce açılan Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2016/539 sayılı dosyası ile birleştirildiği, halen davanın derdest olduğu, ancak dava dışı sanık …’un suçları işlediğine ilişkin ikrarına havi savcılık kayıtlarının bulunduğu, davaya ilişkin iddianamede özel belgede sahtecilik, tacir veya şirket yöneticileri ile kooperatif yöneticilerinin dolandırıcılığı şeklinde düzenlendiği, dosya kapsamı incelendiğinde sanık dava dışı …’un 3. Şahısların belge ve bilgilerini kullanarak çalıştığı firmanın sağladığı avantaj ile para ve kıymetli evrakını veya para ile ölçülebilen mallarını çalmak, zimmetine geçirmek, hile ve dolandırıcılık veya sahtecilik yolu ile bunlara sahip olmak suretiyle suç işlediği, dosya ekinde mevcut poliçe ve poliçeye bağlı klozlar incelendiğinde emniyeti suistimal teminatı verildiği, bahse konu olayın sigorta poliçesinde mevcut olan teminat kapsamı açısından irdelendiğinde şüphelinin/sanığın yapmış olduğu usulsüz işlemler sonucunda sigortalı davacı firmanın direk olarak bir zararının oluşmadığı, olayın şüpheli/sanık tarafından sigortalı davacı müşterilerinin nitelikli olarak dolandırılmak suretiyle gerçekleştiği, bu eylemlerin müşterilerin zararına yol açacak nitelikte olduğu, emniyetli suistimal sigortasının bir mal sigortası türü olan hırsızlık sigortası genel şartlarına tabi olduğu, sorumluluk sigortalarının sağladığı güvenceyi sağlamayacağı, yani üçüncü kişilerin uğradıkları zarar için teminat oluşturmadığı, her ne kadar poliçe 3. şahıs sorumluluk teminatını da havi bulunsa da üçüncü kişilerin uğradıkları zararlar şartları oluştu ise sorumluluk sigortalarının teminatları dahilinde olacağı, somut olayda mezkur olayın kasten gerçekleştirilmesi karşısında istemlerin 3. şahıs sorumluluk sigortası yönünden de teminat dışı olduğu kanaatine varılarak davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
Davanın REDDİNE,
Alınması gereken 35,90.-TL harcın peşin harçtan mahsubu ile fazla alınan 1.240,99.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı vekili lehine takdir edilen 8.574,70.-TL ücret-i vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan muhakeme masrafının kendi üzerinde bırakılmasına,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 31/01/2018

İş bu kararın gerekçesi 06/02/2018 tarihinde yazılmıştır.

Katip …

Hakim …