Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/321 E. 2023/853 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/321 Esas
KARAR NO : 2023/853

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 31/03/2023
KARAR TARİHİ : 14/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/09/2023
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacıların, davalı ile birlikte … Sistemleri Anonim Şirketi’nin ortağı olduklarını, davacılar ile davalı arasında imzalanan, 14/04/2022 tarihli, “tutanak” başlıklı ön sözleşmede; … adına olan hisselerin tamamını diğer hisse sahiplerine en geç 30/06/2022 tarihine kadar Şirket ortaklığı sürecinde üzerine resmi ve gayri resmi bilgi argümanlarının eksiksiz olarak teslim edilip noter huzurunda 800.000,00TL (Sekizyüzbin Türk Lirası) bedel karşılığında satışının yapılmasına dair ön sözleşme yapıldığını, iş bu sözleşmenin tarafları bağladığını, asıl sözleşme yapılmasını isteme açısından alacaklı-borçlu durumuna soktuğunu, taraflar arasında yapılan ön sözleşmenin, taraflara haklar sağlayan ve borçlar yükleyen tam iki taraflı sözleşme olduğunu, …’un tarafından ön sözleşmeden döndüğüne ilişkin 27/06/2022 tarihli ihtarname gönderilmiş ise de, ön sözleşmeden tek taraflı olarak caymanın mümkün olmadığını, davalının tacir olmasının TTK 18/2 gereği bunu hukuken mümkün kılmadığını, davacılar tarafından gönderilen 28/07/2022 tarihli ihtarname ile ön sözleşmenin geçerli olduğunun ve caymanın mümkün olmadığının bildirildiğini, ayrıca 17/01/2023 tarihli ihtarname ile de hisse devir bedeli olan 800.000,00 TL’yi ifaya hazır olduklarını, davalı tarafı son kez davet ettiklerini, ancak davalının devre yanaşmadığını, bu durum üzerine TTK 390/4 maddesindeki hüküm işletilerek, davalı … adına olan hisselerin tamamının davacılara devrettiğine dair onay kararı alındığını, iş bu kararın şirket karar defterine işlendiğini, asıl taleplerinin tespit ve devir talebi olduğunu, arabuluculuğa tabi olmadığını beyanla davacılar ile davalılar arasında imzalanan 14/04/2022 tarihli “TUTANAK” başlıklı ön sözleşmenin geçerli olduğuna, ön sözleşmede belirtilen 800.000,00 TL bedelin davalıya ödenmek üzere mahkemece uygun görülen bir hesaba depo ettirilerek, davalı adına kayıtlı hisselerin davacılara devrine ve şirket pay defterine kaydedilmesine, davalı … adına kayıtlı hisseler üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, asıl taleplerinin kabul edilmemesi durumunda davacıların uğramış olduğu müspet ve menfi zararın tespit edilerek, davalı tarafından tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacılar davasını yaklaşık olarak ispat edemediğinden tedbir talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacılar tarafından süresinde ödeme yapılmadığını, ifaya hazır olduğunun bildirilmediğini, ve ihtarname keşide etmek suretiyle davalı temerrüde düşürülmediğinden davanın reddi gerektiğini, iki tarafa da borç yükleyen sözleşmelerde TBK 97. Uyarınca edimini ifa etmeyen veya ifaya hazır olduğunu bildirmeyen taraftan edimini ifa etmesini talep edemeyeceğini,, ön sözleşme gereği belirlenen ödeme ediminin yapılmadığını, süresi içinde ödeme yapılmaması, edimin ifa edilmemesi, ifa teklif edilmemesi nedeniyle taahhüdün kendi kendine sona erdiğini, TBK 138 uyarınca davalıdan edimini ifa etmesinin istenilmesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, somut olayda ortakların kağıt üstünde şirkete bir değer biçtiğini ve bu değer üzerinden davalı ile hisselerin devri için anlaştıklarını, ancak davalının yapmış olduğu araştırma ile şirketin değerinin kendisinden gizlendiğini, iradesinin sakatlandığını, tutanak imzalanması akabinde imzalanan yeni proje montajları, enflasyondaki artış, döviz kurlarındaki yükseliş, araç fiyatlarındaki değişiklikler gibi davalı tarafından öngörülemeyen değişiklikler nedeniyle aynı bedel ile sözleşmenin ifasının istenilmesinin dürüstlük kuralına aykırı düştüğünü, öte yandan davalının toplamda 5.000.000,00 TL’lik genel kredi sözleşmesinde … firmasına müteselsil kefaleti bulunduğunu, bu nedenle 27/06/2022 tarihli ihtarname ile hisse devri sözünün aynı şartlarda gerçekleşmesinin davalı açısından katlanması güç olduğunu, büyük zararlara sebebiyet vereceğini, hakkaniyete aykırı olmadığını bildirerek sözleşmeden döndüğünü beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğü yazı cevabı, Bakırköy …. Noterliği’nin 28/07/2022 tarih, … yevmiye nolu ve 17/01/2023 tarih, … yevmiye nolu ihtarname ile tebliğ mazbatası suretleri, Kadıköy….Noterliği’nin 27/06/2022 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname sureti,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava 14/04/2022 tarihli tutanak başlıklı ön sözleşmenin geçerli olduğunun tespiti, sözleşme konusu hisse bedelinin davalıya ödenmek üzere hesaba depo edilmesi ile davalıya ait hisselerin davacılara devri istemine ilişkindir.
Küçükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas, … karar sayılı ilamı ile verilen “Hakimler ve Savcılar Kurulunun … tarih ve … sayılı kararda değişiklik olmadığından Ticaret Mahkemesine açılan dava dosyasının Bakırköy Ağır Ceza Merkezi sınırları dahilinde Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesi gerekmiştir.” şeklindeki kararı ile dosya mahkememizde … esasına kaydedilmiştir.
HMK’nun 310.maddesi uyarınca, feragat ve kabul hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Aynı Kanun’un 311.maddesi uyarınca da feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Bu kapsamda davacı vekilinin vekaletnamedeki yetkiye dayanarak UYAP sistemi üzerinden gönderdiği 05/09/2023 tarihli feragat dilekçesinde, davadan feragat ettiklerini beyan etmiş, davalı vekili UYAP üzerinden gönderdiği 07/09/2023 tarihli dilekçe ile feragati kabul ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını bildirmiş olmakla; feragat nedeniyle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Feragat nedeniyle davanın reddine,
1-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 89,95‬ TL harcın peşin alınan ‭‭13.662‬,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye ‭13.572,05‬ TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip istem halinde davacıya iadesine,
2-Yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına,
3-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
4-Talep edilmediğinden davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342.maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
14/09/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır