Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/136 E. 2023/454 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/136 Esas
KARAR NO : 2023/454

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/06/2015
KARAR TARİHİ : 26/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Davalının müvekkili aleyhine Silivri … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, müvekkilinin davalıya icra takibine konu olan miktarı kadar borcu bulunmadığını, müvekkilinin davalı ile 2009 yılında bir alacak verecek ilişkisinin doğduğunu ancak davalı … ‘ün yurtdışında yaşadığı için müvekkilinin borcunun büyük bir kısmını davalının tanıdığı olan …’nın hesabına gönderdiğini, müvekkilinin … ‘e olan toplamda 47.500,00 TL borcuna mukabil davalının tanıdığı olan …’ya 23/07/2009 tarihinde 14.000,00 TL, 11/08/2009 tarihinde 10.000,00 TL, 31/08/2009 tarihinde 12.000,00 TL gönderdiğini, ayrıca müvekkilinin davalı … ‘e aynı köylüsü olmaları sebebiyle 4.000,00 TL daha verdiğini, ancak davalının borcun ödenmesine rağmen 15/10/2009 tarihinde kötü niyetli icra takibi yaptığını, bu nedenle dava sonuçlanıncaya kadar icra takibinin durdurulması konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkilinin takip alacaklısı … ‘e borcu olmadığının tespit edilmesini ve müvekkili aleyhine yapılan icra takibinin müvekkil yönünden iptal edilmesini, davalı … ‘ün haksız ve kötü niyetli icra takibi yapmış olması nedeni ve haksız bir şekilde müvekkiline haciz uygulanması sebebiyle dava değerinin %40 ‘ından aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkemece … Esas ve … karar sayılı ilamında “davacının ödediği iddia ettiği 36.000,00 TL lik ödemeye ilişkin belgede davalının imzası bulunmadığını, elden yapıldığı iddia edilen 4.000,00 TL lik diğer ödemeye ilişkinde yazılı belge ibraz edilmediği, takip dosyası Silivri Cumhuriyet Başsavcılığının … hazırlık sayılı evrakı ve tüm dosya kapsamına nazaran; senet bedelinin davalıya ödendiği yönünde davacının yazılı ispat vasıtası getiremediğinden” ispatlanamayan davanın reddine karar verildiğini, davacı tarafından mahkememizin … Esas ve … Karar sayılı ilamı davacı tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Esas ve … karar sayılı ilamında ” davacı vekilinin temyiz dilekçesi ekinde, davalının Konya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında 30/11/2017 tarihli celsede, davalı … ’ün tanık sıfatı ile verdiği beyanın bir örneğini dava dosyasına sunmuştur. Davalının bu beyanının doğru olduğunun anlaşılması halinde borcun ibrası anlamına gelebileceği ve hukuki bir sonuç ortaya çıkması ihtimali olduğundan bu belgenin temyiz aşamasında ileri sürülmesi mümkündür. Esasen mahkemenin temyize konu kararı 02/03/2016 tarihli olup davalı … ‘ün bu beyanı 30/11/2017 tarihinde verdiği için davacının bunu duruşma safhasında dosyaya sunulması mümkün değildir. Bu sebeple Konya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasının getirtilerek, bu beyan çerçevesinde gerekli tahkikat yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekçesiyle Mahkeme kararı bozulmuştur.” kararı verildiğini, mahkememiz … esas … karar sayılı dosyası ile mahkememizce yeniden yargılama yapılmış ve mahkemece davacının davası kabul edilmiş mahkeme kararı tarafımızca temyiz edilmiş ve Yargıtay … Hukuk dairesinin … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile mahkeme kararı bozulduğunu, Yargıtay …. Hukuk dairesinin ilamında ” Dava, kambiyo senedine bağlı olarak başlatılan takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.” Mahkemece bozma ilamına uyularak davalı … ’ün Konya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında tanık olarak verdiği ifade tutanağı dosya arasına alınmış ve söz konusu ifadenin içeriği incelendiğinde taraflar arasında ibraname düzenlendiğinin belirtildiği görülmüştür. Davalı vekilinin 10.03.2020 havale tarihli beyan dilekçesinde, davacı tarafın 28.03.2016 tarihinde icra dosyasına ilişkin ödeme yaparak taraf vekilleri arasında 28.03.2016 tarihli protokol imzalanıp tarafların ibralaştığını bildirdiği ve 28.03.2016 tarihli “Protokol ve İbraname” başlıklı bir belge ibraz ettiği anlaşılmıştır. Ayrıca davacı vekilinin 11.06.2020 havale tarihli dilekçesinde 29.03.2016 tarihinde davalıya 81.000.-TL ödendiğini, davalı vekilinin de 29.03.2016 tarihinde Silivri … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına borçlu … adına üçüncü kişiden 81.000.-TL haricen tahsilat yapıldığı, geri kalan kısmından feragat edildiğini beyan ederek icra dosyasının infazen kapatılması, dosyadaki hacizlerin kaldırılması için müzekkere yazılması ve senedin iade edilmesi yönünde talepte bulunulduğunu beyan ederek icra dosyasına sunulan imzalı talep yazısını ve harç tahsil makbuzunun örneğini sunduğu görüldüğü, bu durumda mahkemece, bozma ilamı sonrası dosya arasına alınan, davalı … ’ün Konya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında tanık olarak verdiği ifadesi, davalı vekilinin 29.03.2016 tarihinde Silivri … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına sunduğu dosyanın infazen kapatılmasına dair talep yazısı ve 28.03.2016 tarihli “Protokol ve İbraname” başlıklı belge hükümleri nazara alınarak sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile bozulduğunu, müvekkilinin, menfi tespit davası aleyhine sonuçlandıktan sonra icra dosya borcuna ilişkin ödeme yapacaklarını belirtmişler ve tarafların iş bu icra dosyası borcu nedeniyle herhangi hak ve alacakları kalmadığına dair 28.03.2016 tarihli protokol yaparak ibralaşmış olduklarını, müvekkilinin Konya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasının 30/11/2017 tarihli celsedeki beyanında; icra dosya borcu ile ilgili müvekkile verilmek üzere herhangi birine ödeme yapılmadığını, icra dosyası ile ilgili kimseden ödeme almadığını davacının icra dosya borcuna istinaden 28.03.2016 tarihinde ödeme yapıldığını ve davacı ile aralarında 28.03.2016 tarihinde protokol düzenlenerek ibralaştıklarını beyan ettiklerini, müvekkilinin menfi tespit davasına konu, icra dosyasındaki senet bedelini ödendiğine ilişkin müvekkilinin imzasının bulunduğu herhangi bir belge dosyaya ibraz edemediğini, Yargıtay ilamı doğrultusunda, davanın reddini talep ettiğini dile getirmiştir.
Dava, kambiyo senedine bağlı olarak başlatılan takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından yargılama sırasında davaya konu senet borcu ödendiği belirtilerek davanın istirdat davasına dönüştüğü beyan edilmiştir.
Mahkememizce davanın reddine dair verilen ilk karar temyiz aşamasında bozulmuş ve mahkememizce bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu kararın da temyizi üzerine Yargıtay …. Hukuk Dairesinin … tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamıyla “bozma ilamı sonrası dosya arasına alınan, davalı …’ün Konya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında tanık olarak verdiği ifadesi, davalı vekilinin 29.03.2016 tarihinde Silivri … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına sunduğu dosyanın infazen kapatılmasına dair talep yazısı ve 28.03.2016 tarihli “Protokol ve İbraname” başlıklı belge hükümleri nazara alınarak sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir” şeklindeki gerekçe ile bozma kararı verilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; icra dosyasının infazen kapatıldığı, 28.03.2016 tarihli “Protokol ve İbraname” başlıklı belge hükümleri dikkate alındığında davaya konu edilen senede ilişkin borcun ödendiği ve tarafların karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücretleri taleplerinin bulunmadığında dair birbirlerini ibra ettikleri anlaşılmakla konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, protokol ve ibraname hükümleri doğrultusunda yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına ve vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konusuz kalan davanın esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harcın davacı tarafça yatırılan 811,20 TL harçtan mahsubuyla bakiye 631,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı ve davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, vekalet ücreti verilmesine yer olamdığına,
4-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı 26/04/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır