Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/95 E. 2022/903 K. 05.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/95 Esas
KARAR NO : 2022/903

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/10/2020
KARAR TARİHİ : 05/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; dava dışı …….’a ait işyeri için müvekkili tarafından paket sigorta poliçesi yapıldığını ve 28/03/2017 tarihinde meydana gelen yangında işhanının hasar gördüğünü, yangın raporunda, yangının davalıya ait …… Ambalaj Folya Kaplama adlı işyerinden çıktığının tespit edildiğini, sigortalıya yapılan ödemenin rücuen tahsili talebiyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu, müvekkilinin yangının ortaya çıkmasında herhangi bir kusurunun olmadığını, düzenlenen yangın raporunu kabul etmediklerini, ekspertiz raporunda zararın fazla hesaplandığını, icra takibinde müvekkili ile birlikte taraf ehliyeti bulunmayan …… Ambalaj Flok’un borçlu olarak gösterildiği ve bu borçlu yönünden müvekkilinin iş yerine hacze gelinerek icra baskısı altında 1.500,00 TL tahsil edildiğini, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla bu ödemenin de mahsup edilmesi gerektiği bildirmiştir.
Dava, sigorta şirketinin halefiyet hakkına dayanarak açmış olduğu rücuen tazminat talepli takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce verilen kararın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …… Hukuk Dairesi’nin 13/01/2021 tarih ve ….. Esas, …. karar sayılı ilamı ile “Dava, hukuki niteliği itibari ile TTK.nun 1472. maddesine dayalı rücuan tazminat davasıdır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 22.03.1944 tarih ve …. E.- … K. ….. sayılı kararında bu husus “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu dâvası için de söz konusudur” şeklinde vurgulanmaktadır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari dava niteliğinde olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir. Dosya kapsamından; işyeri sigorta poliçesi ile sigortalı işyerinde yaşanan yangın nedeniyle davacının dava dışı sigortalısına sigorta bedeli ödediği, sonrasında yangının davalıya ait işyerinden kaynaklandığı ileri sürerek ödediği bedelin davalıdan rücuen tahsili için takip başlattığı anlaşılmaktadır. Vergi Dairesi yazısına göre, sigortalı ve davalının 2. sınıf tacir olup, işletme esasına göre defter tuttuğu görülmektedir. Yargıtay …. HD’nin ….. Esas, …. Karar sayılı ilamları dikkate alındığında, bu durumda taraflar tacir olup uyuşmazlığın her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendiren haksız fiilden kaynaklandığı anlaşıldığından, davanın ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.” denilerek kaldırılmış olup, yeniden yapılan yargılamada; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan yangın uzmanı ve inşaat mühendisi bilirkişilerinden oluşan heyet marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi heyeti 10/08/2022 tarihli raporunda; davacı ……. Sigortalısı dava dışı …….’a ait “….. Cad. …./İstanbul” adresindeki işyerinin rizikolarını “13.11.2016 tarih ve ….. poliçe nolu işyerim paket sigorta poliçesi” ile teminat altına alınmış olduğu, 28.03.2017 tarihinde riziko adresinde çıkan alevli yangında İşhanı’nın zarar gördüğü, dosya kapsamına sunulu tüm belge ve bilgiler kül halinde incelenmiş, yapılan inceleme ve irdeleme sonucunda 28.03.2017 tarihinde saat 14:15 sıralarında meydana gelen alevli yangının kök sebebinin, davalı yan tarafından işletilen işyerinin tutkal tezgahına ait metal havalandırma ünitesinde bakım eksikliğinden kaynaklı toz parlaması ve alevli yangına dönüşerek binanın ana havalandırma boşluğundaki temiz su tesisatlarına “pvc” da sirayetiyle birlikte havalandırma boşluğunun da baca görevi yapması nedeniyle alev dillerini çatıya kadar taşıdığı ve iş merkezi dahilindeki işyerlerinde de maddi hasara ve zarara sebebiyet verdiği, yangın nedeniyle bahse konu iş Merkezinde oluşan, hasar ve zarar gerek itfaiye birimi gerekse sigorta eksperi tarafından olayın akabinde tespit edilmiş ve davacı … şirketince dava dışı sigortalısına 28.04.2018 tarihinde 13.075,00-TL …… Bankası kanalıyla tazminat ödemesi yapıldığı dosya kapsamına sunulu banka dekontunun incelenmesinden anlaşıldığı, davacının dava dışı sigortalısına yaptığı ödemenin davalı yandan talep edebileceği bildirilmiştir.
Davalı tarafından icra dosyasında kendisi dışında borçlu olarak gösterilen …… Ambalaj Flok’un taraf ehliyeti olmadığı, bu borçlu yönünden yapılan haciz işlemi nedeniyle 1500 TL ödeme yapıldığı, bu miktarın da mahsup edilmesi gerektiği bildirilmişse de davalı … tarafından takibin tamamına itiraz edildiği, bunun üzerine mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı, dava dışı …… Ambalaj Flok’un taraf ehliyetine sahip olup olmadığının ve yapılan ödemenin takip dosyasına etkisinin dava konusu olmadığı, mahkememizde açılmış karşı davanın bulunmadığı, bu ödemeye ilişkin davalı …’nın alacaklı davacı … Sigortanın borçlu olarak gösterildiği Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı takip dosyasının da bulunduğu görülmekle somut davada uyuşmazlık konusu olmayan mahsuba ilişkin savunma dikkate alınmamıştır.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; 28.03.2017 tarihinde meydana gelen yangının kök sebebinin davalı tarafından işletilen iş yerinin tutkal tezgahına ait metal havalandırma ünitesinde bakım eksikliğinden kaynaklı toz parlaması ve alevli yangına dönüşerek binanın havalandırma boşluğundaki temiz su tesisatlarına “pvc” da sirayetiyle birlikte havalandırma boşluğunun da baca görevi yapması nedeniyle alev dillerini çatıya kadar taşıdığı ve iş merkezi dahilindeki işyerlerinde de maddi hasara ve zarara sebebiyet verdiğinin belirlendiği, bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olduğu, TTK’nın 1472. maddesine göre, kanuni halefiyet hakkına dayanarak açılan rücu davasında faiz başlangıcının sigortacının sigortalısına ödeme yaptığı tarih olduğu ve icra takibinde talep edilen avans faizinin taleple bağlı kalınarak doğru olarak hesaplandığı yine rücu alacağına konu edilen itirazın iptali davasındaki alacağın likit olmadığı, yapılan yargılama ve kusur durumuna göre rücu alacağının belirlendiği dolayısıyla icra inkar tazminatı şartlarının oluşmadığı değerlendirmesi ile davanın tam kabulü ile icra inkar tazminatının reddine dair dosya hazırlığı ile karar verilmek istenmişse de itirazın iptaline dair kararlı duruşmaların fazlaca olduğu duruşma esnasında sehven asıl alacak yönünden davanın kabulüne, işlemiş faiz yönünden davanın reddine ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine şeklinde kısa karar tefhim edildiğinden ve hüküm kısmında sonradan değişiklik yapılması mümkün olmadığından bu duruma gerekçede değinilmiş ve kısa karara uygun olarak yargılama gideri hesaplanmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile 13.075,00 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden aynı koşullarla devamına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 2.615,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 893,15 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 272,85‬ TL harcın mahsubuyla bakiye 620,30 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 272,85‬ TL peşin harç olmak üzere toplam 327,25‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 3.239,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 2.650,68 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 2.902‬,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin(e-duruşma) yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır