Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/888 E. 2023/455 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/888 Esas
KARAR NO : 2023/455

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 06/10/2022
KARAR TARİHİ : 26/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların tacir oldukları, tekstil alanında iştigal ettiklerini, davacı şirket ve davalı taraf arasında uzun süredir mal alışverişine konu ticari ilişkinin bulunduğu, davacının davalıya tekstil malzemeleri sattığını, davacı ile davalı arasında ticari iş ve ticari gelenek vereği mal alışverişi ve ödemeler konusunda cari hesap ilişkisinin olduğunu, mutad zamanlarda hesapların karşılıklı mutabakat yazışmaları ile kesildiğini ve tarafların ibra olduğunu, davacının şifahen talebi üzerine faturaya dayalı ve cari hesap ekstresi ile sabit alacağının ödenmemesi üzerine davacı borçlu davalıya 13/04/20211 tarihinde noterden ihtarname gönderildiğini, cari hesabın kapatıldığını ve borcun ödenmemesi üzerine, borçlu davalı hakkında Bakırköy … İcra Dairesi … Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız takip yoluna gidildiğini, davalı tarafından haksız itiraz edildiğini, davalı borçlu cari hesap kesim tarihinden sonra davacıya bakiye borca dair mutabakat metni gönderdiğini ve taraflar arasında nihai olarak icra takibine konu borcun varlığına dair kesin mutabakata yazılı olarak varıldığını, davalı tarafın tüm ihtarlara rağmen borcunu ödememiş olduğundan dolayı kendisi hakkında takibe geçildiğini, davalı tarafından ödeme emrine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, alacağın likid bir alacak olduğunu, alacağın niteliği gereği zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ve Büyükçekmece Arabuluculuk Bürosu … nolu arabuluculuk dosyası üzerinden 13/09/2022 tarihli (anlaşamama) son tutanağı düzenlendiğini beyanla anılan sebeplerle davanın kabulünü, itirazın iptalini, takibin devamını, asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatı hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından 09.06.2022 tarihinde ikame edilen Bakırköy … İcra Dairesi -… E. sayılı dosyası incelendiğinde, takip sebebi olarak “Cari Hesap Alacağı” olarak belirtildiğini, dayanak olarak ise Bakırköy … Noterliği’nin 13.04.2022 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi gösterildiğini, taraflar arasında bir cari hesap ilişkisi bulunduğuna dair iddiayı kabul etmediklerini, itiraz ettiklerini, mezkur ihtarnameye dair herhangi bir kayıt bulunamadığını, takip talepnamesinde dayanılan borç ve borcun sebebi ile bağlı olduğunu, davacının alacağını, taraflar arasındaki bir cari hesap ilişkisine dayandırdığı ve bir ihtarnameyi dayanak olarak gösterdiği; işbu dayanak olarak gösterilen belgenin ise tek taraflı alacak beyanından oluştuğu; dava dilekçesinde dile getirilen ancak takip dosyasında yer almayan belgelerin yokluğunda takibe girişildiğinin açık olduğunu, alacaklının herhangi bir bedelde davalı şirketten alacağı var ise de itirazın iptali davasına konu icra takibi incelendiğinde davalının itiraz etmekte hukuki yararı bulunduğu; icra takibine göre müvekkilin, davacıya borçlu olduğunu gösterir hiçbir belgenin yer almadığı; borcun sebebini ve dayanağını inceleyen müvekkil yönünden itiraz etmekte hukuki yarar bulunduğu ve neticeten bu halde davalının itirazının haklı olduğunun görüleceğini, usulsüz takibe dayanan işbu davanın esastan reddi gerektiğini, taraflar arasında yapıldığı iddia olunan mutabakat metninin imzasız kaşesiz olduğunu, sunulan belgeleri kabul etmediklerini, taraflar arasındaki borç ilişkisinin, ihtarnamesinde 639.78 Amerikan Doları olduğunu belirtmişse de takip tutarı 9.500 TL olarak talep olunduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte taraflar arasında borç ilişkisi olduğu varsayımında ve yine ihtarname tarihinde bu borcun muaccel olduğu varsayımında bu borcun 5.217,4059 TL olması gerektiğini, aksi halde, fazlaya ilişkin taleplerde davacının “kur farkı faturası” kesmesi gerekmekte olduğunu, beyanla anılan sebeplerle icra inkar talebinin reddini, davalı lehine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, davanın esastan reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.
Dava, cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 9.500,00 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren 1.798,36 yasal faizi ile birlikte toplam 11.298,36 TL’nin tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 22/02/2023 havale tarihli raporunda; dava konusunun, davacının davalı ile ticari ilişkisinden doğan 9.500,00 TL tutarındaki alacağın tahsil amacı ile yürüttüğü takibe itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, davacı firmanın defter ve belgelerine göre davalı ile aralarındaki en son ticari işlemin tarihi olan 14.08.2020 tarihi itibarıyla davalı firmadan alacağının görünmediği, davacı firmanın yevmiye kaydının tetkikinde de borçlu alıcı firmaların izlendiği 120 alıcılar hesabında davalı firmaya rastlanılmadığı, davalı firma ilişkin 2020 – takvim yılına ait yevmiye defterine kayıt defterlerine göre davacı ile aralarındaki en son ticari işlem tarihi olan 14.08.2020 tarihi itibarıyla davacı firmaya borcunun göründüğü, ancak davacı firmaya ödemelerini yaptığı fakat defter kayıtlarına işlemediği anlaşılan 20.11.2020 vadeli 50.366.88 TL, 17.10.2020 vadeli 4.000 USD, 17.10.2020 tarihli 10.000 USD, 04.03.2020 vadeli 32.000,00 TL tutarlı çek ödemeleri dikkate alındığında davalı firmanın davacı firmaya borcunun görünmediği, davacı firmanın 9.500,00 TL tutarındaki alacağının karşılıklı olarak düzenlen dövizli faturaları ile ilgili kur farklarından kaynaklandığı hakkında beyan ve ifadelerinin bulunduğu, davacı firmanın davalı firmadan dava konusu alacağının nasıl doğduğu hakkındaki iddiası, davalı firmaya dolar cinsinden düzenlemiş olduğu döviz faturaları ve dolar cinsinden yapmış olduğu tahsilatlar sonrası davalı firmadan 3.649,69 USD alacağının olduğu, davalı firmanın EURO cinsinden düzenlemiş olduğu iade faturalardan dolayı kendilerinden 2.656,80 EURO alacağının olduğu, bu bakiyelerin USD ye çevrilmesi sonucunda 639,78 USD alacağının meydana geldiği ve bunun TL karşılığının da 9.500,00 TL olduğu, davalı firmaya borçlu olduğuna ilişkin tabloya göre de davacı firmanın davalı firmadan, dolar cinsinden düzenlemiş olduğu faturalardan dolayı 3.649,69 USD alacaklı olduğu ve davalı firmanın döviz cinsinden kendilerine düzenlemiş olduğu iade faturalarından dolayı davalı firmaya 2.656,80 EURO borçlu olduğu, davacı ve davalı firmanın defter ve belgelerine göre TL cinsinden aralarında borç bulunmamakla birlikte taraflar arasında döviz cinsinden düzenlenen faturalardan dolayı davalı firmadan alacaklı olduğu 3.649,69 USD ihtarnamenin düzenlediği tarih olan 13.04.2021 tarihinde TL ye çevrildiğinde (3.649,69 USD x 8.1383 merkez bankası alış kuru) = 29.702,27 TL alacağı olduğunu, davalı firmaya borçlu olduğu 2.656,80 EURO ihtarnamenin düzenlediği tarih olan 13.04.2021 tarihinde TL ye çevrildiğinde (2.656,80 EURO x 9.6805 merkez bankası alış kuru)=25.719,15 TL borcu olduğunu, davacı firmanın davalı firmadan (29.702,27-25.719,15)=3.983,12 TL alacağının göründüğü, davacı firmanın davalı firmadan alacaklı olduğu 3.649,69 USD aralarındaki en son işlemin olduğu tarih olan 14.08.2020 tarihinde TL’ye çevrildiğinde (3.649,69 USD x 7.3445 merkez bankası alış kuru) = 26.805,15 TL alacağı olduğunu, davacı firmanın davalı firmaya borçlu olduğu 2.656,80 EURO 14.08.2020 tarihinde TL ye çevrildiğinde (2.656,80 EURO x 8.6710 merkez bankası alış kuru) = 23.037,11 TL borcu olduğunu, davacı firmanın davalı firmadan (26.805,15 -23.037,11) = 3.768,04 TL alacağının göründüğünü bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; taraflar arasında uzun süreli ticari ilişkinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre son ticari işlem tarihi olan 14/08/2020 tarihi itibariyle davacının davalıdan alacağının gözükmediği, davalının ticari defterlerine göre davalıya borç kaydı gözükse de yapılan ödemelerin defterlere işlenmediği, ödemeler dikkate alındığında davalının davacıya borcunun olmadığının bilirkişi tarafından tespit edildiği, uyuşmazlığın davacı kayıtlarının bir kısmının USD cinsinden, davalı kayıtlarının bir kısmının EURO cinsinden düzenlenmesinden kaynaklandığı, davacığın takip konusu alacağa ilişkin kur farkı faturasının bulunmadığı, davacının ödemeleri çek ve USD cinsi para ile kabul ettiği ve ticari defter kayıtlarına göre de alacak kaydı bulunmadığından açılan davanın reddi ile davacının icra takibi yapmasında kötü niyetli olduğunda dair herhangi bir delil olmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Şartları oluşmadığından davalı lehine icra inkar tazminatı talebinin reddine,
Alınması gerekli 179,90 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 162,51 TL harcın mahsubuyla bakiye 17,39 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/04/2023

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.