Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/823 E. 2023/733 K. 21.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/823 Esas
KARAR NO : 2023/733

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/09/2022
KARAR TARİHİ : 21/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, davalının gerekçe göstermeden itiraz ettiğini, arabuluculuk sonrası anlaşamadıklarını, müvekkilinin davalıya sunmuş olduğu havalandırma işi, mal ve malzeme satışı ve diğer hizmetleri için muhtelif tarih ve meblağlı faturalar kestiğini, davalının almış olduğu mal ve hizmetlerin bedelini ödemediğini, icra takibine karşı yapılan haksız itirazın iptalini, davalı aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamış, duruşmada ve beyan dilekçesinde davacıya böyle bir borcu olmadığını, davanın yetkisiz ve görevsiz mahkemede açıldığını beyan etmiştir.
Dava, davacının, fatura alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde 52.021,76 TL asıl alacak ve 27.000,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 79,021,76 TL alacağın tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişinin 14/01/2023 tarihli raporunda; takibe konu faturaların davacı tarafından 2018 yılında BS formu ile beyan edildiği, davalı işletme esasına göre defter tuttuğundan BA formu ile beyan edilemeyeceği, davacı tarafın davalı tarafa 2018 yılında 4 adet ve KDV dahil toplam 112.797,76 TL tutarında fatura düzenlediği, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına 1 adet KDV dahil 4.353,02 TL tutarlı fatura dışında diğer 3 adet faturanın işlendiği, davalının bu faturalara itiraz ettiğine dair dosya muhteviyatında tevsik edici belgeye rastlanmadığı, davacı tarafın ticari defterlerine göre 01/01/2019 tarihinde davalı taraftan 55.021,76 TL alacaklı olduğu, 21/03/2019 tarihli 66.800,00 TL tutarlı kayıt nedeniyle 11.778,24 TL borçlu duruma düştüğü, davacı tarafın 66.800,00 TL tutarlı kayıt işlemin 1 adet senet kayıt işleminden kaynaklandığını ve iş bu senedin elinde olduğunu beyan ettiği, bunun için dosya muhteviyatına 1 adet tahsilat makbuzu ve 1 adet senet görüntüsü sunduğu, iş bu senedin davalı tarafından ödendiğinin ispat edilmesi gerektiği, ispat edilinceye kadar davacı tarafın takip tarihi itibariyle 52.021,76 TL alacağı talep edebileceği, davalı tarafın takip tarihinden önce temerrüde düştüğüne dair dosya muhteviyatında tevsik edici belgeye rastlanmadığı, davacı tarafın takip tarihinden itibaren yıllık ve değişen oranlardaki reeskont avans faizi talep edebileceği belirtilmiştir.
Satım sözleşmesi ilişkisinde davalı tarafından borca karşılık bono verilmiş olması, borcun yenilenmesi olmadığı gibi, salt bononun verilmesi ile satım bedelinin ödenmiş olduğu kabul edilemez. Davacı taraf da satım sözleşmesi nedeniyle kıymetli evrak aldığında, bu kıymetli evrakları kambiyo senetlerine mahsus yolla takibe konu edebileceği gibi temel ilişkiye dayalı olarak da talepte bulunabilir. Ancak bu halde, senet asıllarının nerede olduğunun bildirilmesi ve senet asıllarının sunulması gerekir. Zira satım sözlemesi nedeniyle düzenlenen bonoların asıllarının davacıda olması halinde, bu davada verilecek kararla mükerrer tahsilat yapılabilecektir. Bu nedenle bono aslının ibrazı sağlanarak mükerrer tahsilat durumunun oluşup oluşmayacağı mahkememizce değerlendirilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; taraflar arasında önceye dayalı ticari ilişkinin olduğu, davacının ticari defterlerine göre davalıdan 55.021,76 TL alacaklı olduğu, ancak 66.800,00 TL tutarlı senet kaydı ile borçlu duruma düştüğü, senedin davacı elinde olduğu, tahsil edilmediği ve mahkemeye ibraz edildiği, davalının bonoda lehtar olduğu, bononun arkasında davacı şirketin kaşe ve imzasının olduğu ancak lehtara ait ciro olmadığından ciro silsilesinde kopukluk olduğu, bononun davacıda olması ve davalının ödeme iddiasında bulunmaması sebebiyle davacının ticari kayıtlarına göre belirlenen 52.021,76 TL alacaklı olduğunun kabul edilmesi gerektiği, bononun ciro silsilesinde kopukluk olması nedeniyle tahsilde tekerrür oluşturmayacağı değerlendirilmekle senet aslının davacı tarafa iadesine, takipten önce temerrüt durumu oluşmadığından işlemiş faiz talebinin reddine, faturaya dayalı likit alacak nedeniyle icra inkar tazminatı verilmesine dair davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Kısmen KABULÜ ile 52.021,76 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy …İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin kabul edilen asıl alacak yönünden aynen devamına,
2-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Asıl alacağın %20’si 10.404,35 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kasaya alınan senet aslının (lehtar tarafından cirolanmadığı, ciro silsilesinde kopukluk olması nedeniyle tahsilde tekerrür oluşturmayacağı anlaşılmakla) ibraz eden davacıya iadesine,
5-Alınması gerekli 3.553,61 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 493,30 TL peşin harcın mahsubuyla bakiye 3.060,31TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı, 493,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 574,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.624,00-TL yargılama giderinden kabul red oranına göre 1.069,11 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına
8-AAÜT gereğince hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Arabuluculuk ücreti olan 1.560,00 TL’nin kabul red oranına göre 1.026,98 TL’sinin davalıdan, 533,02 TL’sinin davacıdan alınarak alınarak hazineye irat kaydına,
10-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin ve davalı asilin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.21/06/2023

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.