Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/754 E. 2022/985 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/754 Esas
KARAR NO : 2022/985 Karar

DAVA : Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin)
DAVA TARİHİ : 24/08/2022
KARAR TARİHİ : 20/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/12/2022
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; davalı şirketin kurucu ortaklarından muris …’ın, 11/02/2022 tarihinde vefat ettiğini, murisin vefat tarihinde davalı şirkette tahmini olarak 6.760 adet hissesi bulunduğunu, ancak vefat sonrası Şirket’ten ısrarla talep edilen bilgi ve belgelerin hiçbir surette temin edilmediğini, vefat anında murise ait kesin pay adedinin mahkemecı davalı Şirket’e sorularak tespit edilmesini talep ettiklerini, Muris ve aynı zamanda pay sahibi ….’ın vefatı akabinde mirasçısı … (aynı zamanda davacı müvekkilin kız kardeşi) tarafından Bakırköy …. Noterliği’nin 03/03/2022 tarih ve …. yevmiye numaralı mirasçılık belgesi alındığını, söz konusu mirasçılık belgesinde de açıkça görüleceği üzere muris ….’ın mirasçılarından biri de miras üzerinde ¼ paya sahip, müvekkili olan … olduğunu, davalı Şirket tarafından Müvekkili adına hiçbir şekilde ortaklık kayıtlarının güncellenmediğini, pay defterinin düzenlenmediğini, müvekkilinin sahip olduğu haklarını kullanmasına engel olunduğunu, Murisin vefatı akabinde davalı Şirket’teki miras payının Müvekkil adına kaydedilmemesi nedeniyle Müvekkil tarafından Beşiktaş …. Noterliği’nin 18/04/2022 tarih ve … yevmiye no’lu ihtarnamesi davalı Şirket’e tebliğ edildiğini, ancak Şirket tarafından taleplere istinaden hiçbir yanıt alınamadığını, müvekkilinin paylarının tescili ve genel kurula katılma ve oy hakkının kullandırılmasına ilişkin taleplerinin yanıtsız bırakıldığını, Anonim şirket yapısı gereği Müvekkil’in pay sahipliği için Şirket’in onayına ihtiyaç bulunmadığı ve genel kurula katılma ile oy hakkının kullandırılmasına ilişkin talebin Şirket’e iletildiği tarihten itibaren mevzuatta öngörülen üç aylık sürenin geçirilmiş olması nedeniyle talebin onaylanmış sayıldığının aşikar olduğunu beyan ederek yargılama neticesinde davanın kabulü ile murise ait şirket hisselerinin Müvekkili adına miras payı oranında işlenmesine, Genel kurula katılma ve oy hakkı başta olmak üzere pay sahipliği nedeniyle hak sahibi olunan tüm hakların kullanılmasına onay verildiğinin tespit edilmesine, dava sonuçlanıp payların Müvekkil adına kaydedilmesine kadar şirket payları üzerinde hak kaybı yaşanmaması ve murisin her iki kız çocuğunun da mirasçılık haklarının korunması adına tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili Şirketin pay sahibi ve yetkilisi … ‘ın 11/02/2022 tarihinde vefat ettiğini, muris… mirasçısı olarak; …, …., … Ve …’nın mirasçı olarak kaldığını, davacının tek mirasçı olmadığını, davacının ihtarnameye tek başına çektiği, ihtarnamede, mirasçıların tümünün birlikte müracaat etmesi gereken hususların talep edildiğini, yalnız başına bir mirasçının iştirak halindeki tereke üzerinde tasarruf ehliyeti bulunmadığını, yasa ve usule uygun bir müracaatın bulunmadığını, Müvekkili şirkete tüm mirasçılar tarafından başvuru yapılmadığı için gerekli hisse devir işlemleri henüz gerçekleştirilemediğini, müvekkili şirkete, tüm mirasçılar tarafından usulüne uygun olarak başvuru yapılması halinde gerekli işlemler ve pay devrinin yapılacağını, usule uygun başvuru yapılmadan huzurdaki davanın açılması hakkın kötüye kullanılması mahiyetinde olduğunu, davacı murisin tek başına bu davayı açma hakkı bulunmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, anonim şirketin pay sahibi ve yetkilisinin vefatından sonra mirasçıya intikal eden şirket payının miras hissesi oranında işlenmesi, genel kurula katılma, oy hakkının kullandırılması ve tedbir taleplerinden ibarettir.
Dosyaya sunulan Bakırköy … Noterliğinin 03/03/2022 tarihli … yevmiye numaralı mirasçılık belgesinin tetkikinde, miras bırakan … isimli kişinin terekesi 4 pay kabul edilerek, 1 payının … ‘a, 1 payının …. ‘a, 1 payının … ‘a, 1 payının …’ya şeklinde düzenlendiği görülmüştür.
Dosyaya sunulan Beşiktaş … Noterliğinin 18/04/2022 tarihli, … yevmiye numaralı ihtarnamenin tetkikinde, keşideci … tarafından, … A.ş, muhatap gösterilerek, şirket pay devrinin sağlanması, genel kurula katılma, oy hakkının kullandırılması, pay defterine kayıt talepli ihtaname keşide edildiği görülmüştür.
Celp edilen ticaret sicil kayıtlarının tetkikinde, davalı …. A.ş,nin yönetim kurulu üyelerinin …, …. ve …. olduğu, yetkililerinin …. ve …. olduğu görülmüştür.
UYAP sisteminde yapılan kontrolde, …. ‘ın 11/02/2022 tarihinde ölüm kaydının bulunduğu görülmüştür.
Anonim şirketlerde paylar, paydaşın ölümü halinde, limited şirketlerin aksine, kendiliğinden mirasçılara intikal etmez. Bunun için öncelikle miras taksim sözleşmesinin yapılması veya MK’nun 2. maddesi ile bağdaşır şekilde, yazılı taksim sözleşmesine eşdeğer bir halin varlığının kanıtlanması ve mirasçılarca bu suretle şirkete başvurulması gerekir.(Y. 11.H.D 20.12.2011 tarih ve 2010/5905 E- 2011/17291K).
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, ticaret sicil kayıtları, ihtarname örneği, mirasçılık belgesi ve tüm dosya kapsamına binaen; davalı şirketin ortaklarından muris …’ın, 11/02/2022 tarihinde vefat ettiği, mirasçılık belgesinin incelenmesinde, miras bırakan … isimli kişinin terekesinin 4 pay kabul edilerek, 1 payının …..’a, 1 payının …..’a, 1 payının …’a, 1 payının …’ya şeklinde düzenlendiği görülmüştür. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 599. maddesine göre tereke iştirak halinde mirasçılara geçer. Bir başka söyleyişle, elbirliği mülkiyeti hallerinden birisi de miras şirketi olup miras şirketinden bahsedilebilmesi için murisin terekesi üzerinde mirasçı sıfatını haiz birden fazla kişinin bulunması gereklidir. Medeni Kanunun 640. maddesi uyarınca terekenin tümüne ait davaların bütün mirasçılar tarafından açılması gerekip ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Mirasçılardan birinin terekedeki mal ve haklara ilişkin olarak yalnızca kendi payı oranında dava açması halinde, böyle bir dava dinlenemez, zira, yalnız başına bir mirasçının iştirak halindeki tereke üzerinde tasarruf ehliyeti yoktur.
Somut olayda, Müteveffa ….’ın davalı şirketteki payları tüm mirasçılara iştirak halinde geçmiştir. Dosya kapsamından davalı şirkete terekenin paylaşıldığına ilişkin bir bildirimin yapılmadığı, davacının yalnız başına davalı şirkete başvuru yaptığı, diğer mirasçıların başvurusunun bulunmadığı, davacı tarafından davalı şirkete usul ve yasaya uygun bir başvurusunun bulunmadığı, bu itibarla davacının tek başına dava açma ehliyeti bulunmadığından davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Mahkememizin 25/08/2022 tarihli ara kararı ile her ne kadar tedbir “… mevcut duruma göre murise ait payın devri halinde davacı bakımından telafisi imkansız zararlar söz konusu olacağından ileride imkansız, geri dönülemez ve telafisi zor zararların önlenmesi bakımından bu aşamada muris ….’a ait payın 3. Kişilere devrinin önlenmesine…” karar verilmiş ise de, yapılan yargılamada davacının işbu davayı açma ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmakla davalının tedbire itirazının kabulüne karar verilmiş olup bu hususun ticaret sicil müdürlüğüne bildirilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın aktif husumet nedeniyle reddine,
2-Tedbire itirazın kabulü ile mahkememizden verilen 25/08/2022 tarihli tedbir kararının kaldırılmasına, esas hükümle birlikte gerekçelendirilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konu hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342.maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/10/2022
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır