Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/740 Esas
KARAR NO : 2023/181
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/08/2022
KARAR TARİHİ : 22/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya aralarındaki anlaşma uyarınca hizmet verdiğini, davalının fatura bedelini ödemediğini, alacağının tahsili amacıyla davalı tarafa karşı Büyükçekmece ……. İcra Dairesinin ……. esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, müvekkil şirketinin unvan değişikliğine gittiğini, Büyükçekmece ……. İcra Hukuk Mahkemesine ……. E. Sayılı dosya ile faturadaki unvan ile takip talebindeki unvanın aynı olmadığı gerekçesiyle takibin taliki veya iptali davası ikame edilmiş olsa da şikayetin reddine karar verildiğini, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının somutlaştırma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesinin olduğunu, mahkemenin yetkisiz olduğunu, icra takibinin yetkisiz yerde yapılması nedeniyle hukuki yararın bulunmadığını, faturanın tek başına alacağın varlığını ispatlamadığını, ispat yükünün davacı üzerinde olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, faturaya dayalı alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Büyükçekmece …….. İcra Dairesinin …….. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 100.300,00 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren reeskont avansın faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı borçluya ödeme emrinin 26/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından 27/08/2021 tarihli borca itiraz dilekçesinde; borca, faize, ferilere itiraz edildiği, icra müdürlüğü tarafından icra takibinin durdurulduğu, borca itiraz süresinden sonra ikinci dilekçeyle 20/09/2021 tarihli dilekçesiyle borca itiraz ile birlikte yetkiye de itiraz edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından mahkememizin görevine itiraz edilmişse de; tarafların tacir sıfatını haiz olduğu ve uyuşmazlığın her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili bulunduğu anlaşılmakla mahkememizin görevli olduğuna karar verilmiştir. TBK’nın 89. maddesi uyarınca para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcu alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden mahkememizin yetkili olduğu, icra takibinin usulüne uygun yapıldığı, dava şartlarının tam olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 15/12/2022 tarihli raporunda; davacı şirketin ticari defterlerini ibraz ettiğini, davalı şirketin ticari defterlerini ibraz etmediğini, davacı şirketin ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu ve davaya konu edilen 09/07/2021 tarihli 85.000,00 TL danışmanlık hizmet bedeli ile 15.300,00 TL KDV olmak üzere toplam 100.300,00 TL davalı şirketten alacaklı göründüğünü, e-fatura tarihinin 09/07/2021 olduğu, 8 günlük süreden sonra Beyoğlu …….Noterliğinden 13/08/2021 tarihli ihtarnamesi ile faturayı iade ettiğini, 2021 yılı için düzenlenen karşılıklı BA-BS formları arasında belge adedi ve toplam tutarı arasına mutabakatın olduğunu bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; davacının davalı tarafa danışmanlık hizmeti verdiği, buna ilişkin faturalar düzenlediği ve ticari defterlerine işlediği, davalı tarafın ticari defterlerini ibraz etmediği, davalının süresinde faturaya itiraz etmeyerek fatura içeriğini kabul etmiş sayıldığı, karşılıklı düzenlenen BA-BS formlarının birbiriyle uyumlu olduğu, alacağın likit olduğu ve icra inkar tazminat şartlarının oluştuğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile 100.300,00 TL asıl alacak yönünden davalının Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2. Maddesi gereğince Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için ön gördüğü değişen oranlarda avans faiz oranı uygulanmasına,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 20.060,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 6.851,49 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.211,38 TL harcın mahsubuyla bakiye 5.640,11 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı, 1.211,38 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.292,08 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.551,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
AAÜT gereğince hesap edilen 16.045,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/02/2023
Katip ……..
¸e-imzalıdır
Hakim …….
¸e-imzalıdır