Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/610 E. 2022/1008 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/610 Esas
KARAR NO : 2022/1008

DAVA : Şirketin sicilden silinmesi
DAVA TARİHİ : 01/07/2022
KARAR TARİHİ : 02/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/11/2022
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; …. Şti’nin iflas nedeniyle 2014 yılında vergi dairesi tarafından resen kapatıldığını, ticaret odasının …. nolu sicil numarası ile faaliyette bulunduğunu, 2005 yılında sermaye arttırımına girdiğini, kapanana kadarda sermaye arttırımı yapmadığını, şirket müdürü olarak davacının imza ile temsil etme imza sirkülerinin vadesinin 2014 yılında bitmesiyle son bulduğunu, aynı yıl firma resen kapatıldığı için temsil yetkisinde ortadan kalktığını, firma ortaklarından …. ‘nun vefatı dolayısıyla tasfiye kararı alınması da ortadan kalktığından, şirket ortada olmadığı için ticaret odası aidatları da ödenmeyip faaliyet belgesi talebinde bulunulmadığını, 10 yıldan fazla bir süre geçtiği içinde ticaret odası şirket üyeliğini askıya aldığını, meslek grubu ve seçmen listelerinden silerek, aidat tahakkukunu durdurduğunu, firmanın kayıtları resen terkin olunduğunu, … Şirketinin ticaret sicilden silinmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: ticaret sicil müdürlüğünün TTK 32.maddesi ve ticaret sicil yönetmeliği 34.madde hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, limited şirketlerde tasfiye usulü TTK’nun 643.maddesinde düzenlendiğini, tasfiye usulü ile tasfiyede şirket organlarının yetkileri hakkında anonim şirketlere ilişkin hükümler uygulandığını, davaya konu şirketin herhangi bir mahkeme kararı bulunmaksızın veyahut da limited şirketlerin tasfiye usulüne uygun işlemler tamamlanmaksızın müvekkili tarafından resen terk kapsamına alınarak resen terk edilemeyeceğini, dava konusu şirketin müvekkili tarafından hukuken silinmesinin mümkün olmadığını, davanın şirketin feshine ilişkin olarak açıldığı düşülürse de bu dava konusu bakımından müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğinden bahisle davanın reddine, aleyhlerine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesini savunmuştur.
Dava, …nin ticaret sicilden silinmesi isteminden ibarettir.
Bilindiği üzere husumet, bir başka deyişle taraf ehliyeti, dava konusu hak ile kişiler arasındaki ilişkiyi ifade eder. Sıfat, bir maddi hukuk ilişkisinde tarafların o hak ile ilişkisinin olup olmadığının belirlenmesi anlamına gelir. Davacı sıfatı, dava konusu hakkın sahibini, davalı sıfatı ise dava konusu hakkın yükümlüsünü belirler. Uygulamada davacı sıfatı, aktif husumet, davalı sıfatı ise pasif husumeti karşılayacak şekilde değerlendirilmektedir. Dava konusu şey üzerinde kim ya da kimler hak sahibi ise, davayı bu kişi veya kişilerin açması ve kime karşı hukuki koruma isteniyorsa o kişi veya kişilere davanın yöneltilmesi gerekir. Bir kimsenin davacı sıfatının olup olmadığı tıpkı hakkın mevcut olup olmadığının tayininde olduğu gibi maddi hukuka göre belirlenir. Taraf sıfatının en önemli özelliği, def’i değil itiraz niteliğinde olması nedeniyle taraflarca süreye ve davanın aşamasına bakılmaksızın her zaman ileri sürülebileceği ve taraflarca ileri sürülmemiş olsa bile mahkemece re’sen ele alınabilmesidir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-d maddesinde düzenlendiği üzere dava ve taraf ehliyeti dava şartlarındandır. Ancak, taraf sıfatı dava şartlarından değildir. Buna karşılık, taraf sıfatı, dava şartı gibi, davanın esastan görülüp karara bağlanabilmesi için, varlığı ya da yokluğu hakim tarafından davanın her aşamasında kendiliğinde gözetilen ve taraflarca noksanlığı davanın her aşamasında ileri sürülen nitelikte olmasıdır.
HMK.115/1-2.maddeleri uyarınca:
” (1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder” hükmü mevcut olup, yargılama tarihi itibari ile HMK. 115/1-2 maddesi uyarınca dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında mahkeme kendiliğinden araştırır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, …. ve … Vergi Dairesi Müdürlüğü yazı cevapları, ticaret sicil kaydı ile tüm dosya kapsamına göre; incelenen ticaret sicil kaydında ticaret sicilden kaydının silinmesi istenen …nin iki ortaklı olduğu, davanın şirket aleyhine açılması gerektiği halde dava ile ilgisi bulunmayan İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü aleyhine açıldığı, davalı … Sicil Müdürlüğüne husumet yöneltilemeyeceğinden davanın 6100 sayılı HMK.’nun 114/1-d 115/1-2 maddeleri uyarınca pasif husumet dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK 114/1-d, 115/1-2.maddeleri gereğince davanın pasif husumet dava şartı yokluğundan reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (işbu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğ edileceği tarihten itibaren başlatılmak suretiyle 2 haftalık yasal süresi içerisinde mahkememize sunulacak dilekçe ile Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere HMK.320/1 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 02/11/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır