Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/407 E. 2023/402 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/407 Esas
KARAR NO : 2023/402

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 27/04/2022
KARAR TARİHİ : 12/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; sigortalı … firmasına ait emtianın Çin’den Türkiye’ye taşınmasının emtia nakliyat sigortası şartlarında sigortalandığını, sigortalı emtianın …. sayılı hava senetleri tahtında taşınmasında hasarlandığı, hasarın tutanak ile tespit edildiğini, Montreal Konvansiyonu gereği, davalıların sorumlu olduğunu, sigortacı ödemesinin malın faturası ve yapılan ekspertiz tespitleri gereği olduğu, davacının sigortacı sıfatı ile rücuen tazminat talebine hakkı olduğunu belirterek 90.133,12 TL rücuen tazminat alacağının, sigortalıya ödeme yapılan 11/08/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sigorta tazminatı ödemesi bakımından aktif husumete ehil olmadığı, ödemenin yanında geçerli bir sigorta poliçesi ve zararın da ispat edilmesi gerektiğini, davalının taşıma ilişkisinin tarafı olmadığı, … numaralı taşıma senedinde taşıyıcı olarak yer almadığı, davalının TTK m.102 gereği ancak acente sıfatı ile hareket ettiğini, fiili taşımanın diğer davalı …. tarafından havayolu, ….. tarafından fabrikaya kadar olan karayolu kısmında ifa edildiğini, meydana geldiği iddia edilen zarardan davalının sorumlu tutulamayacağı, davalının hava kargo taşımasında varma yerinde teslim alma sürecinde acente sıfatı ile hareket ettiğini, hasarın taşıma sürecinde ve taşıyıcının sorumluluğunda bir sebeple de meydana gelmediğini, sert kaba elleçleme hasarının varma yerinde depo aktarmalarında olabileceğini, hasar tutanağının diğer davalı ….. çalışanı katılımı ile tutulduğu, davalı için hava taşıması sürecinde hasar için ispat vasıtası olamayacağını, tek taraflı beyan ve taleplerle hazırlanan sigorta ekspertiz raporunun hükme esas alınamayacağını, davalıya gereği gibi ve süresi içinde bildirim yapılmadığı, TTK m.903 gereği taşımanın hangi aşamasında hasar meydana geldiğinin ispat edilmesi gerektiğini, sigorta poliçesi şartlarında ödenen ve talep edilen %10 ilave bedelin davalıdan talep edilemeyeceğini, talep edilen faizin hukuka aykırı olduğunu, davalının her halde birim bürüt kg başına 22 SDR ile hesaplanan sınırlı sorumlu olunan tazminattan daha fazla tazminattan sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; İhtilafın Montreal Konvansiyonu hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiğini, davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığını, yükün 05.03.2021 tarihinde teslim edildiği halde, hasar ihtarının 21.04.2021 tarihinde gönderildiğini, 14 gün içinde bildirim yapılmadığını, kötüniyet dışında hava kargo taşıyıcısına karşı dava açılamayacağını, hasar dosyası tam sunulmadığını, tazminat ödemesinin sigorta poliçesi tahtında yapıldığının denetlenemediğini, 05.03.2021 tarihli teslimde hasar bildirimi olmadığı, ambar çıkış fişi-teslim evrakının tam ve sağlam teslime karine teşkil ettiğini, bu tarihten 18 gün sonra 23.03.2021 tarihli teslimatta hasar tespitinin hava taşıma sonrası hasara işaret ettiğini, gerçek zararı aşmamak koşulu ile davalının sorumluluğunun sınırlı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı …. Lojistik vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davacı sıfatı bulunmadığını, tazminatın lütuf ödemesi mahiyetinde olduğunu, abonman poliçelerinin çerçeve mahiyette olduğunu, içeriğinin somut taşıma bildirimi ile spesifik poliçe tahtında doldurulmuş olması gerektiğini, hasarın poliçe teminatında olması gerektiğini, hasarın hangi aşamada meydana geldiği belirlenmezse, davalının sorumlu olduğunun kabul edilemeyeceğini, ekspertiz raporuna itibar edilemeyeceğini, davalının İstanbul-Manisa taşımsını yaptığını, davalıya ihtar da gönderilmediğini, davalının ancak CMR m.17 hükümlerine göre sorumluluğu değerlendirilebileceğini, 05.03.2021 tarihli teslimata dair evrakta hasar tespit edilmediğini, bu durumda davalının sorumlu tutulamayacağını, CMR m.30 gereği süresinde yapılması gerekene bildirimin yapılmadığını, hasarın diğer davalılara rücuu gerektiğini, tek taraflı yaptırılan hasar tespit raporlarının bağlayıcılığı bulunmadığını, davalının sınırlı sorumlu olduğunu, %10 ilave bedelin davalıya yansıtılamayacağını, CMR m.27 hükmüne göre %5 faizi aşan faiz talebinin haksız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, taşıma sırasında yükte meydana gelen hasar nedeniyle nakliyat sigortacısı tarafından ödenmiş olan hasar bedelinin rücuen tahsiline ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 13/12/2022 tarihli raporunda; davacının akdi ve yasal halefiyet dayalı olarak davalılara rücuen tazminat talep edebileceğinin değerlendirildiği, davalıların taşıma aşamalarında üstlendiği taşıma süreçleri gözetilerek her birine karşı husumet yöneltilebileceğinin değerlendirildiği, Somut olayda 1.davalı …. ve 2.davalı … taahhütlerinde olan taşımanın Montreal Konvansiyonu hükümlerine tabi olduğu, dosya kapsamında hava kargo taşıma sürecinde hasar veya zayiat sabit olmadığı, davalı ….. firmasının taşımasının uluslararası taşıma tamamlandıktan sonra, İstanbul’dan Manisa’ya karayolu ile yurtiçi taşıma olduğu gözetilerek 6102 sayılı TTK 4.Kitap hükümlerine göre ihtilafın halli gerektiği, meydana gelen hasarın TTK m.875/1 kapsamında taşıma sürecinde olduğu gözetilerek davalı karayolu taşıyıcısı sorumluluğunda olduğunun değerlendirildiği, davalı … sorumluluktan kurtulma iddia ile somut delilleri ile TTK m.878 kapsamında ortaya konulmadığı, sigorta ekspertiz raporuna itibar edilmesi halinde, tazminat olarak 90.133,12 TL içinde bedel artış farkı da bulunmadığından, davacı ödemesinin tamamının rücu edilebilir olduğunun değerlendirildiği, tutulan tutanak gözetildiğinde, TTK m.889 hükmünde yer alan hasar bildirim şartının yerine getirildiğinin değerlendirildiği bildirilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; davalı ….. taşıma işleri organizatörü, davalı THY’nın havayolu taşıyıcısı, davalı …. Lojistik’in kara yolu taşıyıcısı olduğu, davalı …’nin taşıma faturasında yurtiçi taşıma bedelinin tespit edilemediği, taraflar arasında karma taşıma sözleşmesinin bulunmadığı, gümrük çıkış kontrol fişi ile havayolu taşıma sürecinin tamamlandığı, bu süreçte hasar tespitinin bildirilmediği, kara yolu taşıma süreci sonunda 6 palet hasarın teslimi hususunun davalı ….. Lojistik firmasının şoförünün katılımı ile tutanakla tespit edildiği, taşımanın İstanbul – Manisa arasında karayolu taşımacılığı şeklinde yapıldığı, yükün nitelikli olduğu ve özel yükleme ile istifleme gerektirdiği, hasarın yükün araç içinde kayması ve istiflerin bozulması sonunda gerçekleştiği sunulan ekspertiz raporu ile mahkememizce alınan bilirkişi raporunun somut olaya uygun olduğu, davacı tarafından yapılan ödemelerin tamamının davalı ….. Lojistik’in talep edilebileceği anlaşılmakla; davalılar … ve …. yönünden açılan davanın reddine, davalı ….. Lojistik yönünden davanın kabulü ile ödeme tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … ve davalı … yönünden açılan davanın reddine,
2-Davalı ….. Lojistik yönünden açılan davanın kabulü ile 90.133,12 TL’nin 11/08/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ….. Lojistik’ten alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 6.156,99 TL harçtan davacı tarafça yatırılan ‭1.539,25‬ TL harcın mahsubuyla bakiye 4.617,74 TL harcın davalı ….. Lojistik Kargo Hizmetleri Ve Ticaret Anonim Şirketi’nden alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı,‭ 1.539,25‬ TL peşin harç olmak üzere toplam 1.619,95‬ TL’nin davalı ….. Lojistik Kargo Hizmetleri Ve Ticaret Anonim Şirketi’nden alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.721,50 TL yargılama giderinin davalı ….. Lojistik Kargo Hizmetleri Ve Ticaret Anonim Şirketi’nden alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının diğer davalılar ….. Anonim Ortaklığı ve ….. Anonim Şirketi yönünden yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-AAÜT gereğince hesap edilen 14.421,30 TL ücreti vekaletin davalı ….. Lojistik Kargo Hizmetleri Ve Ticaret Anonim Şirketi’nden alınarak davacıya verilmesine,
8-Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 14.421,30 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılar ….. Anonim Ortaklığı ve ….. Anonim Şirketi’ne verilmesine,
9-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalı ….. Lojistik Kargo Hizmetleri Ve Ticaret Anonim Şirketi’nden alınarak hazineye irat kaydına,
10-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili, davalılar … ve …. vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.
12/04/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır