Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/354 E. 2023/96 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/354 Esas
KARAR NO : 2023/96

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 13/04/2022
KARAR TARİHİ : 31/01/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dilekçesinde Özetle; Müvekkili sigorta şirketi tarafından … nolu trafik sigortası poliçesi ile sigortalı bulunan davalı tarafa ait … plakalı acın 23.02.2019 tarihinde gece geç saatlerde hızla seyir halinde iken ara sokakta park etmiş bulunan … plakalı araca sağ arkadan çarptığını, çarpmanın etkisiyle hareketlenen bu aracın önündeki aydınlatma direğine ön kısımları ile çarpması sonucunda ön ve arka kısımlarından hasar almış olduğunu, Davalı tarafa ait mezkûr aracın hızını azaltmayarak yine aynı sokakta park halinde bulunan
… plakalı araca ön kısımlarından çarptığını, hareketlenen aracın ise park halindeki bir başka araç olan … plakalı araca çarptığını, Olay yerinde düzenlenen trafik kazası tespit tutanağında … plakalı aracın taraflarınca tespit edilemeyen firari sürücüsünün KTK madde 52/1-b’ye aykırı davranış sergilemekten dolayı kusurlu olduğunun tespit edildiğini, Mağdur araç maliklerinin müvekkil şirkete başvuruları neticesinde … plakalı araç malikine 2.595,00-TL, … plakalı araç malikine 5.082,17-TL, … plakalı araç malikine 4.350,00-TL olmak üzere toplam 12.027,17-TL tazminat ödemesi yapılmış olduğunu, Davalı tarafa gönderilen rücu mektubuna cevaben “aracın çalınmış olduğu, her hangi bir mali mesuliyetlerinin olmadığı, dolayısıyla bahse konu borçlarını ödemeyeceklerinin” müvekkili şirkete bildirilmiş olduğunu, Bu durum üzerine taraflarınca başlatılan Bakırköy …. İcra müdürlüğü … Esas, Bakırköy …. İcra Müdürlüğü … Esas ve Anadolu …. İcra Müdürlüğü …. Esas sayılı dosyalar nezdindeki icra takiplerinin davalı tarafın itirazları üzerine durmuş olduğunu, Davalı tarafın KTK madde 85 ve TBK madde 55 uyarınca “kusursuz sorumluluğunun” olduğunu, meydana gelen zararın tazminiyle yükümlü bulunduğunu, Mezkûr aracın çalınmış olmasının 5 gün içerisinde müvekkil şirkete bildirilmesi gerektiğini ancak böyle bir bildirimin yapılmadığını, rücu mektubunun davalı tarafa iletilmesi üzerine bu bilginin kendilerine verildiğini,
Yargıtay …. Hukuk Dairesi … Esas ve … Karar sayılı kararına göre “…gerçek işleten ile farazi işletenin (hırsız ve gasp eden) müteselsilen sorumlu…” olduğunu,
Yukarıda izah edilen nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; haksız ve hukuka aykırı itirazların iptalini, %20’den az olmamak kaydı ile icra inkâr tazminatı ödenmesine hükmedilmesini, yargılama harç ve giderleri ile arabuluculuk ve vekâlet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.Davalı … Ticaret Limited Şirketi’nin Cevap Dilekçesi Sunmadığı Görülmüştür.
DELİLLER : Bakırköy …. İcra müdürlüğü … Esas,
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü … Esas ve Anadolu …. İcra Müdürlüğü … Esas
sayılı dosya, Trafik kazası tutanağı. Faturalar, Trafik sigortası poliçesi bilirkişi incelemesi, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, Sigorta Poliçesinden kaynaklı yapılan hasar ödemesinin yerini terk eden sigortalısına rücu dayanaklı başlatılan Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … ve İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyalarına yapılan itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 4.350,00-TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren 465,51-TL yasal faizi ile birlikte tahsili için 4.815,51-TL toplam faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 5.082,15-TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi 589,53-TL ile birlikte tahsili için faturaya 5.671,71-TL toplam alacak
dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 2.595,00-TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal 410,37-TL faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak 3.075,75-TL toplam ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
03/01/2023 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle: 03 VR 437 plakalı aracın firari sürücüsünün %100 (yüzdeyüz) oranında asli ve tam kusurlu
olduğunu,
…, … , … plakalı araç sürücülerinin kusursuz olduğunu,
… plakalı aracın hasar durumunun ve onarım faturasının uyumlu olduğunu, hasar bedelinin takdiren 2.199,15 TL + KDV olabileceğini,
… plakalı aracın hasar durumunun ve onarım faturasının uyumlu olduğunu, hasar bedelinin takdiren 4.287,44-TL + KDV olabileceğini … plakalı aracın hasar durumunun ve onarım faturasının uyumlu olduğunu, hasar bedelinin takdiren 3.686,44-TL + KDV olabileceğini, Dava konusu 23.02.2019 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı kazada davalı araç
sürücüsünün kaza mahallini terk ettiği değerlendirildiğinden davacı … Sigorta şirketi ödediği hasar tazminatını davalı araç sürücüsünden ZMSS Genel Şartları B.4-f maddesi
“Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında…” maddi hasarlı kaza olduğunu, rücu Şartlarının oluşmadığı kanaati ile rücuen talep edemeyeceği kanaatine varıldığını, beyan etmiştir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun “Tazminatın azaltılması veya kaldırılması sonucunu doğuran haller” başlıklı 95. maddesi uyarınca; sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hâller zarar görene karşı ileri sürülemeyeceğinden, ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebilecektir. Bu düzenlemeye paralel olarak; poliçenin düzenlendiği ve davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik Sigortası) Genel Şartları’nın “Zarar görenlerin haklarının saklı tutulması ve sigortacının işletene rücu” başlıklı B.4. maddesinde sigortacının sigortalısına rücu edebileceği durumlar sıralanmıştır.
Eldeki davada da davacı, sigortalı aracı kullanan kişinin olay yerini terk ettiğini, ehliyet ve alkol durumunun belirsiz olduğunu ileri sürerek KTK’nın 95. ve Genel Şartlar’ın B.4. maddesince poliçe kapsamında ödediği tazminatı sigortalıdan rücuen tazmini talebinde bulunmuştur.
Poliçenin geçerli olduğu dönemde yürürlükte bulunan ve somut olaya uygulanması gereken Zorunlu Malî Sorumluluk Genel Şartlarının B.4.f. Maddesi; ”Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı yardım kuruluşlarına gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde, sigortacı rücu sebeplerine dayanarak tazminat sürecini geciktireme ve bu sebeplere dayalı bilgi ve belgeyi hak sahibinden talep edemez.” şeklinde düzenlenmiş olup, somut olayda davacı sigorta şirketinin sigortalısı olan davalının kaza tarihinde, sevk ve idaresindeki sigortalı aracı ile Karayolları Genel Müdürlüğüne ait otoyolda bulunan gişe ve OGS sistemlerine çarparak maddi hasar verdiği ve davacının bu maddi hasara dair yaptığı ödemeyi sigortalısına rücu ettiği görülmekle, yukarıda alıntılanan kanun maddesine göre davacının, sigortalısına rücu sebebi olarak olay yerini terk ettiği sebebine dayanılmakta ise de, burada öncelikle meydana gelen kazanın bedeni hasara neden olması gerektiği ve devamında diğer şartların da sağlanması gerektiği anlaşılmış olup, davaya konu rücusu istenen ödemenin yalnızca maddi hasara yönelik olduğu zira meydana gelen kazanın da yalnızca maddi hasara yol açtığı, tüm dosya kapsamı, sunulan ve toplanan deliller ile sabit görülerek, davacının ödediği tazminat bedelini davalı sigortalısına rücu edemeyeceğinden bahisle davanın reddine diar karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 207,55 TL harcın mahsubuyla fazla yatan 27,65-TL ‘nin davacıya iadesine,
3-Davacının davasının reddine karar verildiğinden yargılama giderilerinin davacı üzerinde bırakılmasına.
4-AAÜT gereğince hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Taraflarca yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde taraflara iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
DDair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.31.01.2023