Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/304 E. 2022/876 K. 30.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/304 Esas
KARAR NO : 2022/876

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 30/03/2022
KARAR TARİHİ : 30/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08.01.2021 keşide tarihli, 30.04.2021 ve 31.05.2021 tarihli iki adet 25.000,00 TL bedelli bononun müvekkili tarafından davalıya, rulman alımı karşılığında verildiğini, ancak alınan malların tamamı, müvekkilin müşterileri tarafından sahte olduğu gerekçesi ile iade edildiğini, müvekkili ile davalı arasında yapılan görüşmelerde davalı, mallarının ayıplı olduğunu kabul ettiğini bildirdiklerini, Gaziantep’e geldiklerinde bonoları müvekkiline teslim edip ayıplı mallarını teslim alacakları konusunda anlaştıklarını, aradan geçen yaklaşık bir senenin sonunda müvekkilinin senetlerin kendisine teslim edileceğini beklerken bir anda ihtiyati haciz kararı (Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi …. D.İş) ile tüm mallarına haciz konulduğunu fark ettiğini, yapılan itiraz üzerine ihtiyati haciz kararının hukuka aykırı bulunarak kaldırıldığını, ancak davalının esas takibe geçerek Bakırköy …. İcra Dairesinde icra takibi başlattığını, yapılan kötü niyetli icra takibine karşı Bakırköy ……. İcra Hukuk Mahkemesinde ….. Esas numaralı dosyası ile gerekli itirazların yapıldığını, 03.06.2022 tarihine duruşma günü verildiğini, ancak takibin durdurulmasına karar verilmediğini, müvekkilin halen tüm mal varlığının hacizli olduğunu, hesaplarına bloke konulduğunu, araçlarının yakalatıldığını, kötü niyetli olarak icra işlemlerine devam edildiğini, ayıplı çıkan mallar için müvekkili tarafından iade faturası düzenlendiğini ve malların kargo ile davalıya gönderildiğini, davalının daha evvelden benzeri faaliyetleri yine yaptığını, daha sonra yeni şirket kurarak eski şirketin müşterilerini mağdur ettiğini, mevcut şirketini de kapatma aşamasında olup yeni şirket kurduğunu haricen yaptıkları araştırmalarla öğrendiklerini, icra veznesine yatırılacak ödemenin, davada muhtemel haklı çıkmaları durumunda geri alınmasının imkansız olacağını, bu nedenle uygun görülecek teminat karşılığında icra veznesine yatırılacak paranın alacaklıya verilmesinin engellenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve davanın kabulü ile müvekkilinin, ayıplı mallara yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki ticari ilişkiye binaen davacı şirket tarafından müvekkilimize 08.01.2021 tarihinde 2 adet senet verilmiştir. İşbu senetlerin vade tarihleri 30.04.2021 ve 31.05.2021 olup, vade tarihlerinde ödeme yapılmamıştır. Akabinde müvekkilimizce senetlerin kabul edilmesine ve üzerinden 1 yıldan fazla süre geçmesine rağmen davacı tarafça mesnetsiz şekilde borçlarının olmadığı iddia edilip, menfi tespit davası ikame edilmiştir. İşbu dava hukuka aykırı ve haksız olduğunu, mahkemenin yetkisizin ve görevsiz olduğunu, davanın esasa girilmeksizin reddi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Bakırköy ….. İcra Müdürlüğün’nün ….. esas sayılı dosyası, Bakırköy …… İcra Hukuk Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyası, Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… Değişik İş sayılı dosyası, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacı tarafından, icra takibine dayanak senetler nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmektedir (İİK 72).
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 57.613,45-TL asıl alacak, 5.242,82-TL işlemiş faiz olmak üzere bonoya dayalı olarak icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, yetkiye itiraz ederek Bakırköy …… İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. Esas ve …… Karar sayılı ilamı ile ”Takip borçlusu hakkında kambiyo senetlerine (bono) özgü yolla icra takibi yürütülmüştür. Takip borçlusu …nin adresi …… Mahallesi ….. nolu cad., no: …. Gaziantep borçluya ödeme emri bu adreste tebliğ edilmiştir. Borçlunun ikametgah adresis Gaziantep olduğundan ve takibe konu bono da ihtilaf halinde Gaziantep icra mahkemeleri yazıldığından yetki itirazının kabulüne, Gaziantep İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğuna karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle ”Davanın KABULÜNE, Bakırköy …. İcra Müdürlügü’nün yetkisizliğine, Gaziantep İcra Müdürlüklerinin YETKİLİ OLDUGUNA” dair karar verdiği anlaşılmaktadır.
Öncelikle belirtilmelidir ki, icra dairesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin olmayıp, alacaklının yetkisiz bir icra dairesinde takip yapması halinde, icra dairesi kendiliğinden yetkisizliğini gözetemeyeceği için borçlunun itiraz yolu ile bunu ileri sürmesi gerekir.
İİK’nun 50/1 maddesine göre; para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, HMK’nun 447/2. Maddesi atfıyla aynı kanunun yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. Ayrıca, takip dayanağı akdin yapıldığı yer icra dairesi de takibe yetkilidir.
Buna göre, bonoya dayalı takip, genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde “HMK. 6. Md.), bonoda öngörülen ödeme yerinde (6102 sayılı TTK’nun 777/3. Maddesine göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, ödeme yeri olarak düzenleme yeri kabul edilir) (HMK. 10. Md.) ve ayrıca İİK’nun 50/1. Maddesi uyarınca bononun düzenlendiği yerdeki icra dairesinde yapılır.
İcra takibine yapılan yetki itirazı üzerine, İcra Hukuk Mahkemesi tarafından icra dairesinin yetkili olmadığının belirlenmesi durumunda, yetkili icra dairesinde yapılan bir icra takibi bulunmaması sebebiyle menfi tespit davasının reddine karar vermesi gerekir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde, Davalının icra takibine süresi içinde yetki itirazında bulunduğu, yapılan yargılama sonucunda, İcra Hukuk Mahkemesi tarafından, davanın kabulüne, Bakırköy ….. icra Müdürlügü’nün yetkisizliğine, Gaziantep İcra Müdürlüklerinin yetkili olduguna” dair karar verildiği, dolayısı ile Gaziantep İcra Müdürlüklerinin münhasıran yetkili olduğu, takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığı anlaşılmakla, yetkili icra dairesinde usulüne uygun bir icra takibi yapılmadığından geçersiz takibe dayalı olarak menfi tespit davası açılamayacağından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın , icra takibinin yetkili icra müdürlüğünde başlatılmamış olması nedeni ile dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harcın davacı tarafça yatırılan 1.222,34 TL harçtan mahsubuyla bakiye 1.141,64 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-AAÜT gereğince hesap edilen 11.452,14 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı.30/09/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır