Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/279 E. 2022/515 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/279 Esas
KARAR NO : 2022/515

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/09/2017
KARAR TARİHİ : 17/05/2022
KARAR YAZIM TARİHi : 07/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2012 yılında dershane işletmeciliği yapmakta olduğunu, öğretmen olarak çalışan ……. aracılığıyla davalı şirket ile sınavlar için dergi ve deneme sınav malzemeleri satın aldığını, satın alınan malzemelerin bedelinin toplamda 15.000,00-TL olduğunu, bunun karşılığında müvekkilinin her biri 5.000,00-TL olan üç senedi kefil olarak imzaladığını, 06/09/2012 tarihinde davalı şirketin müvekkiline karşı kefil olduğu borçtan dolayı icra takibi başlattığını, davacının Bakırköy …… İcra Dairesi’nin …… numaralı icra takibini 17/09/2012 tarihinde öğrendiğini, 18/09/2012 tarihinde itirazda bulunarak 5.000,00-TL bedelli üç senetten haberi olduğunu ancak 30/07/2012 tarihli 15.000,00-TL bedelli senedin kendisi ile bir ilgisinin olmadığını senetteki imzanın da kendisine ait olmadığını beyan ettiğini, imzaya itirazının Bakırköy ….. İcra Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyasında dava konusu olduğunu, ancak müvekkilinin imza örneklerini mahkemeye sunduktan sonra mahkemenin 17/04/2013 tarihindeki duruşmasına katılmadığından dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiğini, müvekkilinin 15.000,00-TL borcunu davalı şirket hesabına ödediğini, dava konusu 4 senetten sadece 3’ünü müvekkilinin kefil olarak imzalandığını, 15.000,00-TL bedelli olan diğer senet sebebiyle müvekkilinin mal varlığına haciz konulduğunu, bu sebeplerle ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve dava konusu senedin iptali ile davalı şirkete her hangi bir borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Fetö terör örgütünün finansmanının sağladıkları gerekçesi ile kayyım ataması gerçekleştirildiğini, müvekkili şirketin 15 Temmuz Darbe girişimi sonrasında yayınlanan 668 sayılı KHK’nın 2. Maddesi gereğince kapatıldığını, dava şartı yokluğu nedeniyle red kararı verilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin tüm mal varlığının hazineye devredildiğini, kayyım atanmasına karar verilen şirketlerde görev yapan kayyımların yetkilerinin hakim veya Mahkeme tarafından Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilir ve devirle birlikte kayyımların görevleri sona erer hükmü ile şirketlere atanan kayyımların görevleri sona erdiğii ve tüm yetkilerinin TMSF’ye devrolduğunu, davalı müvekkili şirketin bu kapsamda kapatıldığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanını reddine karar verilmesi gerektiğini, icra takibi ve itiraz tarihi 2012 yılına ait olup 5 yıl sonra dava açılmasının da hukuken mümkün olmadığından zamanaşımı definde bulunduklarını talep etmiştir.
DELİLLER : Bakırköy ….. İcra Dairesi’nin …… esas sayılı dosyası, Bakırköy ….. İcra Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyası, Yüksekova Noterliği’nin hisse devir sözleşmeleri asılları, imza beyannameleri asılları, Yüksekova Ticaret Sicil Müdürlüğü imza beyannamesi, icra takibine konu 5.000,00-TL bedelli 3 adet senet aslı, bilirkişi incelemesi, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının davalıya icra takibine konu bonolardan kaynaklı borçlu olmadığının tespitine yönelik açılmış İİK 72. maddesinde düzenlenen menfi tespit davasıdır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı icra takip dosyası incelenildiğinde; alacaklının davalı …… Basım Yayın Reklamcılık ve Eğitim Araçları San. Tic. A.Ş., borçluların davacı … ve dava dışı ……. olduğu, 4 adet bonodan kaynaklı 30.000,00-TL asıl alacak ile 979,90-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 30.979,90-TL için takibe geçildiği tespit edilmiştir.
Mahkememizin …. esas sayılı dosyasında; Dava konusu keşidecisi dava dışı ……., kefili davacı, lehtarı davalı olan, 14/02/2012 keşide tarihli, 30/07/2012 vade tarihli 15.000,00-TL bedelli senet üzerinde bulunan kefilin imzasının davacının eli ürünü olup olmadığının tespit edilmesi amacıyla mukayese imza örnekleri, bono aslı üzerinde inceleme yapılmak üzere grafoloji alanında uzman bilirkişi tarafından bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizin …. esas sayılı dosyasında bilirkişi Adli Belgi İnceleme (grafoloji) ve Sahtecilik Uzmanı ….. 05/04/2021 tarihli raporunda; söz konusu bonoda; Davacı … adına atılmış kefil imzaları ile …’ye ait mukayese imzalar arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu kefil imzalarının mevcut mukayese imzalarına kıyasla davacının eli ürünü olmadığını bildirmiştir.
Mahkememizin 15/03/2021 tarihli …… esas -….. karar sayılı kararında özetle; davacının keşidecisi ……., kefili …, lehtarı …… AŞ, ödeme tarihi 30/07/2012 düzenleme tarihi 14/02/2012 olan 15.000,00-TL meblağlı senetten kaynaklı borçlu olmadığının tespitine karar verilerek hüküm kurulmuştur.
Mahkememizin 07/12/2021 tarihli ek kararında ; Mahkememizden verilen 21/06/2021 gün ….. esas …..üm kısmı 4 nolu maddesinde “…Alınması gerekli 1.024,65-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça yatırılan 512,33-TL peşin harcın mahsubuyla bakiye 512,32-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına…” ibaresinin “… davalı devredilen kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına…” şeklinde DÜZELTİLMESİNE, karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …… Hukuk Dairesi’nin 17/02/2021 tarihli ….. Esas – …… Karar sayılı karar ilamında özetle; Davalı şirkete OHAL kapsamında kayyım atanarak önce TMSF’ye, daha sonra Hazine’ye devredildiğinden, mahkemece sırası ile atanan kayyımlara, takiben TMSF’ye ve son merci Hazine’ye tebligat yapılarak taraf teşkili sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilmesi gerekirken, bu usule uyulmadığı tespit edildiği, dosyanın geldiği aşama itibariyle davalı şirket en son Hazine’ye devir edildiğinden, hukuki dinlenilme hakkı kapsamında Hazine’ye tebligat yapılarak taraf teşkilinin sağlanması ve takiben 675 Sayılı KHK’nin 16/3. maddesi gereğince 17/06/2016 tarihinden sonra açılan davaların dava şartı bulunmaması sebebiyle reddine karar verileceğine ilişkin düzenleme ile 25/09/2017 dava açılış tarihi nazara alınarak, davanın dava şartı bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi yasal düzenlemeye aykırı olmakla, davalı Hazine vekilinin istinaf talebinin kabulü ile kararın 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/6. maddesi gereğince kaldırılmasına, karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak hüküm kurulmuştur.
Tüm dosya kapsamı ve İstinaf İlamı birlikte değerlendirildiğinde; Davalı şirkete OHAL kapsamında kayyım atanmış ve TMSF’ye, daha sonra da Hazine’ye devredilmiş, Mahkememizce safahatta atanan kayyımlara, TMSF’ye ve Hazine’ye tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmış olmakla davalı şirket en son Hazine’ye devredildiğinden, Hazine’ye tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve 675 Sayılı KHK’nin 16/3. maddesi gereğince 17/06/2016 tarihinden sonra açılan davaların dava şartı bulunmaması sebebiyle reddine karar verileceğine ilişkin düzenleme ile 25/09/2017 dava açılış tarihi de nazara alınarak, davanın dava şartı bulunmadığından reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın dava şartı yokluğundan REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcının davacı tarafça yatırılan 512,33-TL peşin harçtan mahsubuyla hazineye irat kaydına, bakiye 431,63-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Reddedilen kısım bakımından hesap edilen 5.100,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde davalı vekilinin yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/05/2022

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)