Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/240 E. 2023/83 K. 30.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/240 Esas
KARAR NO : 2023/83

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/03/2022
KARAR TARİHİ : 30/01/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin ticari ilişki sonucu müvekkili şirketten satın aldığı ürün bedeli 15.150,02 TL borcunu ödememesi üzerine aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğü …. Esas sayılı dosyası ile faturalara konu teslim edilmiş mallara dayalı olarak ilamsız icra takibi yaptığını, davalının süresi içerisinde borca itiraz ederek, takibin durduğunu, davalı tarafın defterleri incelendiğinde alacaklı olduklarının ortaya çıkacağını ifade ederek, itirazın iptali ile takibin devamını, davalının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER : İstanbul …. İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyası, faturalar, ticari defterler ve belgeler, muavin defter kayıtları, bilirkişi incelemesi, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının, taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı fatura alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı icra dosyasına yapmış olduğu itirazında müvekkilleri şirketin alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, bu nedenle takibe, borca, ödeme emrine, işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini beyan etmiştir.
İstanbul …. İcra Müdürlüğü … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 15.150,02 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 18/10/2022 havale tarihli raporunda; yapılan incelemede davacının, davalıdan ticari defterlerinde kayıtlı 15.150,02 TL alacaklı olduğu görüldüğünü, ilişikte sunulmuş olan 2020 yılı davacı nezdinde davalı için tutulan cari hesap dökümü ve davacının ticari defterlerine göre takip tarihi olan 24.08.2021 tarihi itibariyle davalının, davacıya 15.150,02 TL borçlu bulunduğunun göründüğünü, bu hesaplar davacının sunulan 2020-2021 yılı cari hesap dökümünün ve fatura fotokopilerinin incelenmesi sonucunda elde edildiğini, davalı taraf ticari defterlerini sunmadığından cari hesap özeti anlamında tarafların kayıtlarını karşılaştırma olanağı bulunamadığını, davacı şirketin 2020-2021 yılı ticari defterlerinin TTK ilgili hükümlerine göre açılış ve kapanış beratlarının yapıldığı ticari defterlerin delil niteliğine haiz olduğunu, davacının e-fatura sistemine kayıtlı ve faturaları e-fatura ile “Temel Fatura Senaryosu” ile müşterilerine gönderdiğini, Temel fatura ile gönderilen tüm faturaların kesin olarak alıcısına tebliğ edildiklerini, tebliğ edilen faturalara Türk Ticaret Kanununun 18’inci maddesinde belirtilen harici yöntemlerle ( noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile ) itiraz edilebilmesinin mümkün olduğunu, davalı tarafın Türk Ticaret Kanununun 21’inci maddesinde belirtilen 8 (sekiz) günlük itiraz süresine içerisinde dava konusu faturaya itiraz ettiğine dair dosyada herhangi bir bilgi ve belge olmadığından e-fatura ve içeriklerinin davalı alıcı tarafından kabul edilmiş olduğu sonucunu doğurduğundan, davacının, davalıdan İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas Sayılı Dosyası ile başlatmış olduğu ilamsız takipte ticari defter kayıtlarında 15.150,02 TL alacağının tespit edildiğini, davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereği yıllık 9616,75 oranından başlayacak değişen oranlardan faiz işletilmesi gerekeceğini belirtmiştir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmesinde ;Davalı şirket usulune uygun yapılan tebligata rağmen ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçınmış olup ticari defterlere delil olarak dayanan davacının usulüne uygun ve alacağın kaynağını oluşturan kayıtları içeren ticari defterlerinin lehine delil teşkil ettiği, davacı davalı adına tanzim edilen cari hesaba konu faturaların E-fatura şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, taraflar arasında yazılı sözleşmeye dayalı cari hesap ilişkisi olduğu, sözleşme gereği bedeli sonra ödenmek üzere davalıya davacıdan mal alımı imkanı tanındığı, Davacı ticari defterlerine göre takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 15.150,02 TL alacaklı olduğu, davalı yanın faturalara karşı somut bir itirazı da görülmediği bu minvalde davacı yanın takip tarihi itibariyle davalıdan 15.150,02 TL faturaya dayalı hesap alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile
1-Davalı tarafından İstanbul … İcra Dairesinin … sayılı takibe yapılan itirazın iptaline, takibin aynı şartlarla devamına,
2-Asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 1.034,89 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 258,73 TL harcın mahsubuyla bakiye 776,16‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı, 258,73 TL peşin harç olmak üzere toplam 339,43 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.060,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun ilgili maddeleri gereğince dava değerinin istinaf/temyiz sınırının altında kalması nedeniyle kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde davalının yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/01/2023
Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)