Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/227 E. 2022/1173 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/227 Esas
KARAR NO : 2022/1173

DAVA : İtirazın İptali (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2022
KARAR TARİHİ : 06/12/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden haciz işlemi yapılarak menkul mallar muhafaza altına alınmıştır. Bu işlem sonucunda muhafaza altına alınan menkuller için alacaklı vekili ile müvekkilimiz arasında imzalanan 15/03/2021 tarihli yediemin teslim zabtı ücret sözleşmesi uyarınca günlük 50,00-TL bedelle müvekkilimize teslim edilmiştir. Muhafaza altına alınan mahcuzlar muhafaza tarihinin üzerinden uzun süre geçmiş olmasına rağmen müvekkil yedinden alınmadığı gibi herhangi bir yedieminlik ücreti de ödenmemiştir. Davalı taraf ile 15/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek depo ücreti için yapılan tüm şifahi görüşmelerin sonuçsuz kalmış, davalı ödeme yapmadığı gibi menkul malları satışa çıkarmamış veya yediemin değişikliği de yapmamıştır. Bu nedenle Büyükçekmece … İcra müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyası ile 15/03/2021 tarihinden 10/01/2022 tarihinde kadar birikmiş 300 günlük alacağa tekabül eden 12.000,00 TL (peşin ödene 3.000,00 TL düşülmüştür) bedel üzerinden icra takibine geçilmiştir. Davalı taraf itiraz dilekçesinde borca ve tüm ferilerine itiraz etmiştir. Davalı- Borçlu tarafından yapılan itiraz üzerine dava şartı olarak arabulucuya başvurulmuş ve 21/02/2022 tarihinde arabuluculuk toplantısına son verilmiş ve anlaşma sağlanamamıştır. Davalı tarafın itirazları kötü niyetli ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu bu nedenlerle davalı borçlunu itirazının iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER : Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyası, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının, bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı icra dosyasına yapmış olduğu itirazında müvekkilleri şirketin alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, bu nedenle takibe, borca, ödeme emrine, işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini beyan etmiştir.
Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 12.725,01 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava, taraflar arasındaki vedia sözleşmesi uyarınca davacının davalıdan alacaklı olduğundan bahisle başlattığı icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali (İİK mad.67) davasıdır.
Taraflar arasında, davalı tarafın alacaklı sıfatı ile bulunduğu Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasında, bu dosyanın borçlusu olan dava dışı şirkete ait malların haczolunduğu ve malların muhafaza altına alınarak davacının yediemin deposuna bırakıldığı hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasında imzalanan söz konusu 15/03/2021 tarihli harici yediemin sözleşmesi incelendiğinde; davalının haczettirdiği malların yediemin deposuna konularak yediemin ücretinin günlük 50,00TL olacağı hususunda tarafların anlaştıkları görülmektedir. Davalı tarafça beyan dilekçesinde esasa yönelik cevap olarak Adalet Bakanlığı tarafından belirlenen resmi yediemin ücretlerinin geçerli olacağı, söz konusu malların değeri itibariyle istenilen ücretin fahiş olduğunu savunmuştur. Böylelikle taraflar arasındaki uyuşmazlık söz konusu sözleşmenin geçerli olup olmadığı, sözleşmede kararlaştırılan ücretin talep edilip edilemeyeceği, ücrette indirime gidilip gidilemeyeceği noktalarında toplanmaktadır. Öncelikli olarak davalının görev itirazının değerlendirilmesi gerekmekte olup, gerek uyuşmazlığın davacının ticari işletmesi ile ilgili olması ve gerekse TTK’nun 4/1-f maddesi uyarınca davanın ticari işletmeyi ilgilendiren vedia sözleşmesinden kaynaklanması nedeni ile mahkememizin görevli mahkeme olduğu anlaşılmıştır.
Anayasanın 48. maddesi ile 6098 sayılı TBK’nun 26.maddesinde sözleşme özgürlüğü ilkesi kabul edilmiş olup, TBK’nun 26.maddesinde açıkça “Taraflar, bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleyebilirler” denilmektedir. Yine aynı kanunun 27.maddesinde “Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkânsız olan sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür…” şeklindedir. Taraflar arasındaki yediemin teslim zaptı-ücret sözleşmesi başlıklı belge sözleşme niteliğinde olup tarafların serbest iradelerinin ürünü olması ve öngörülen hükümlerin kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine ve kişilik haklarına aykırı olmaması nedeni ile sözleşme hükümleri tarafları bağlaması gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle söz konusu sözleşme hükümlerinin tarafları bağlayacağı, sözleşmede kararlaştırılan ücretin geçerli olacağı kanaatine varılmıştır (İstanbul BAM ….HD’nin … E ….. K, İstanbul BAM …..HD’nin …. E …. K, İstanbul BAM …..HD’nin ….. E …… K, İstanbul BAM …..HD’nin …….. E …… K…). Öte yandan, yerleşik yargı uygulamalarına göre, mahcuzlu malların değeri, malların yediemin deposunda kaldığı süre, hakkaniyet kuralları vs. dikkate alınarak yüksek olan ücretten hakkaniyet indirimi yapılabileceğinden; söz konusu hacizli malların kaldığı süre, malların çokluğu, sözleşmede kararlaştırılan ücret vs. bir bütün olarak değerlendirilerek ücretten takdiren % 25 oranında hakkaniyet indirimi yapılmasına karar vermek gerekmiştir. Böylece, sözleşmede belirlenen bedel ile hesap ve talep edilen 12.000,00 TL’den yukarıda anılan gerekçe uyarınca % 25 oranında hakkaniyet indirimi yapılması neticesinde davacı tarafın davalıdan takip tarihi itibariyle talep edebileceği bakiye alacağının 9.000,00 TL olduğu, davanın bu kısım yönünden kabulüne fazlaya ilişkin talep yönünden reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Alacaktan mahkememizce takdiri hakkaniyet indirimi yapılması, bu indirimin yapılıp yapılmayacağı ve yapılacak ise ne oranda yapılacağının davalı tarafça bilinemeyecek olması nedeniyle alacağın likit olmadığı kanaatine varılarak şartları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Davanın her ne kadar kısmen reddine karar verilmiş ise de, reddedilen kısım mahkememizce takdiren yapılan hakkaniyet indiriminden kaynaklanması nedeni ile tüm yargılama giderlerinden davalı taraf sorumlu tutularak davalı yan lehine ücreti vekalete hükmedilmemiş ve netice itibariyle mahkememizce aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile, 9.000,00 TL asıl alacak yönüyle, davalının Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü ….. esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline takibin kabu edilen asıl alacak yönüyle aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacağın likit olmadığından bahisle şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 614,79 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 114,93 TL harcın mahsubuyla bakiye 426,86 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı, 614,79 TL peşin harç olmak üzere toplam 268,63 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 18,75 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 14,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 9.000,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 3.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
9-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/12/2022

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim ……
e-imzalıdır