Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/192 E. 2023/322 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/192 Esas
KARAR NO : 2023/322

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 07/04/2022
KARAR TARİHİ : 23/03/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/04/2023
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA TALEP: davacı vekili özetle; Müvekkili şirketin … merkezli tasarım şirketi olduğunu, müvekkili ile davalılar arasında 407.102,00-USD tutarında sözleşme kurulduğunu, 16.12.2020 tarihli proforma faturada parfüm ve mum üretecek ve teslim edeceklerini, davalılar tasarımı ve formülleri müvekkili şirkete ait olan ürünü üretip teslim etmeyi vaat ettiğini, müvekkili şirkete ait olan … yazacağını, 283.032,00 USD odeme yaptığını, davalılara müvekkilinin … Bankası vasıtası ile yapıldığını, davalılardan güvence alındığını, müvekkili şirket tarafından davalılara 283.032,025-USD gönderildiğini, En son ödemenin yaklaşık 1.5 yıl önce yapıldığını, davalılar edimlerini uzunca bir süre yerine getirmediğini, ve müvekkili şirketi zarara uğramasına neden olduğunu, Müvekkili şirket 2 yıla yakın bir süre bekletildiğini, davalılar haksız ve kötü niyetli olarak bu parayı 1.5 yıldan uzun bir süredir uhdesinde tutuğunu, numunelerin 29.01.2023 tarihinde … ulaştığını, numuneleri kabul etmediklerini, sunulan malların ayıplı olduğu gerekçesiyle sözleşmeden dönüldüğünü beyan ettiğini, Davalıların kusuru sonucu ürünlerin kabul edilemez nitelikte ayıplı olması nedeniyle müvekkili bu ürünleri teslim alamadığını ancak bu sırada yapmış olduğu işlerin de aksamaması gerektiğini, müvekkili başka yollara başvurmak zorunda kaldığını ve maddi olarak zarara uğradığını, müvekkilinin uğramış olduğu zararların miktarı ve niteliği şu aşamada tespit edilemediğini, beyan ederek ödenen 283.032,00.-USD ödemenin 277,900,80.-USD’ye denk gelen kısmının karşılığı Türk Lirasının fiili ödeme tarihindeki TCMB kuru üzerinden hesaplanarak müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline, müvekkilinin uğramış olduğu müspet zararın davalılardan 1000,00 TL’nin tahsilini yargılama gideri ve harçların davalılar üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
KARŞI DAVADA TALEP VE SAVUNMA: davalı vekili asıl davaya cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle: davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, ürünlerin proforma faturada taahhüt edilen nitelikleri eksiksiz taşıdığını, işin başladığı tarihten sonuna kadar yapılan … yazışmaları tercümesinin tarafından yaptırıldığını, üretimin her aşamasında davacının bilgilendirildiğini, davacının tüm onayları … üzerinden verdiğini, bu hususta müvekkiline gönderdiği video gönderin, resim atın gibi beyanlarda bulunduğunu, çok beğendiğini ve onay verdiğini gösteren yazışmaların mevcut olduğunu, bu onaylar dahilinde üretimlerin tamamlandığını ve davacının teslimine hazır edilmesine rağmen teslim alınmadığını, davacının alacaklı temerrüdüne düşürüldüğünü, borçlar kanunu 89 maddesi gereği parça borçu olduğunu müvekkili şirket adresinde teslim alınması ve kontrol edilmesi gerektiğini, davacının 283.032,00 USD ödemenin 277.900,80.-USD’ye denk gelen kısmının tamamını davacı … olarak göstermesinin usuli hata olduğunu, bu nedenle davanın usulden reddi gerektiğini, davacının süreçlerin tamamından bilgi sahibi ve haberdar olduğunu, herhangi bir şikayette de bulunmadığını, herhangi bir gecikme olduğuna dair bir bildirimde bulunmadığını, davacı tarafından müvekkilinden süre istediğini, müvekkili tarafından her türlü işlemin hukuka uygun ve süresinde gerçekleştirildiğini, davacıdan onay beklense de davacı zaman isteyerek süreçleri yavaşlattığını, bu nedenle davacının dava dilekçesinde süreye uyulmadığını ve gecikme olması nedeniyle sözleşmeden dönme gerekçesini dava dilekçesinde iddia etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu beyan ederek, sözleşmeden dönme hakkının kullanılmasının mümkün olmadığını, bedel indirimi ve diğer hakların kullanılmasının mümkün olduğunu, ayıp süresinin geçirildiğini, ayıp iddia süresinin geçmesi sebebiyle işbu davayı açma hakkının olmadığını beyan etmiş, karşı dava bakımından, karşı davanın kabulü ile, 190.683,38.-USD karşılığı Türk Lirasının fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankası Kuru dikkate alınarak ticari faizi ile birlikte davacı/karşı davalı tarafından müvekkiline ödenmesine, davacı/karşıdavalının dava konusu üretilen malları teslim almasına, Belirsiz alacak niteliğinde olmak ve sonradan arttırılmak üzere malları depoya tevdi etmek zorunda kalması nedeniyle şimdilik fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları da saklı kalmak kaydıyla 5.000.-TL DEPO bedelinin ticari faiziyle müvekkiline ödenmesine, Söz konusu malların teslim alınmaması nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararların belirsiz alacak niteliğinde olmak ve sonradan arttırılmak üzere şimdilik fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 1.000.-TL’nin ticari faiziyle müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl ve karşı davada talep, alacak isteminden ibarettir.
HMK’nun 310.maddesi uyarınca, feragat ve kabul hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Aynı Kanun’un 311.maddesi uyarınca da feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Bu kapsamda davacı vekilinin vekaletnamedeki yetkiye dayanarak UYAP sistemi üzerinden gönderdiği 22/03/2023 tarihli feragat dilekçesinde, davadan feragat ettiklerini, karşı taraftan herhangi bir vekalet ücreti/ yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan etmiş, davalı vekili UYAP üzerinden gönderdiği 22/03/2023 tarihli dilekçe ile, karşı davadan feragat ettiklerini, karşı taraftan herhangi bir vekalet ücreti/ yargılama gideri taleplerinin olmadığını bildirmiş olmakla feragat nedeniyle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
-Dava ve karşı davanın feragat nedeniyle reddine,
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin alınan 51.249,58 TL harcın mahsubu ile bakiye 51.069,68 TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip istem halinde davacıya iadesine,
2-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan masrafın kendileri üzerinde bırakılmasına,
4-Talep edilmediğinden davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına,
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN;
1-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin alınan 48.101,74 TL harcın mahsubu ile bakiye 47.921,84 TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip istem halinde davalı karşı davacıya iadesine,
2-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davalı karşı davacıya iadesine,
3-Davalı karşı davacı tarafından yapılan masrafın kendileri üzerinde bırakılmasına,
4-Talep edilmediğinden davacı karşı davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342.maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
23/03/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır