Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1129 E. 2022/1221 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1129 Esas
KARAR NO : 2022/1221

DAVA : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ : 14/12/2022
KARAR TARİHİ : 15/12/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/12/2022
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; Büyükçekmece …… Asliye Hukuk Mahkemesinin ……. esas sayılı dosyasında, müvekkili ”…… Tasarı Mimarlık Mühendislik İnşaat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi” hakkında söz konusu dava dosyasına münhasıran şirketi temsil etmesi hususunda temsil kayyım tayini davası açılması için taraflarına yetki ve süre verildiğini, şirket yetkilileri arasında ihtilaf olduğunu, bu sebeple söz konusu dava dosyasına münhasıran yöneyim kayyımı atanması için müvekkili şirket yetkilisi …’a yetki verildiğini, Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi …… Esas sayılı dosyasında da şirketin ortak ve müdürleri arasında menfaat çatışması bulunması gerekçesiyle söz konusu dava dosyasına Smmm-spk Bağımsız Denetçi ……. ‘ın temsil kayyımı olarak atandığını beyan ederek Usul ekonomisi gereği öncelikle ….. ‘ın, Büyükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesinin ….. esas sayılı dosyasına temsil kayyımı olarak atanmasını, aksi durumda mahkemece belirlenecek kayyımın dava dosyası kapmamında müvekkili firmayı temsil edecek temsil kayyımı olarak atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, limited şirkete kayyım atanması talebinden ibarettir.
Bilindiği üzere, açılmış bir davanın esasının incelenebilmesi (davanın mesmu, yani dinlenebilir olabilmesi) bazı şartların tahakkukuna bağlı olup bunlara dava şartları denir. Diğer bir anlatımla; dava şartları, dava açılabilmesi için değil davanın esasını girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır.
Mahkeme, hem davanın açıldığı günde hem de yargılamanın her aşamasında dava şartlarının tamam olup olmadığını kendiliğinden araştırıp, inceler ve bu konuda tarafların istem ve beyanları ile bağlı değildir. Dava şartları dava açılmasından, hüküm verilmesine kadar var olmalıdır. Dava şartlarının davanın açıldığı günde bulunmaması ya da bu şartlardan birinin yargılama aşamasında ortadan kalktığının öğrenilmesi durumunda mahkeme davanın mesmu (dinlenebilir) olmadığından reddetmesi gerekir.
Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları (HMK 114/1-d) ve davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartları arasında sayılmıştır. (HMK 114/1-h)
Dava açmaktaki hukuki yarar için; hukuk düzenince kabul edilmiş meşru bir yarar olmalı, bu yarar dava açan hak sahibi ile ilgili olmalı ve dava açıldığı sırada halen mevcut bulunmalıdır. Ayrıca, açılacak davanın ortaya çıkacak tehlikeyi bertaraf edecek nitelikte olması gerekir. Bir kimsenin, hakkına ulaşmak için, mahkeme kararının o an için gerekli olması durumunda hukuki yararın olduğundan sözedilebilir. Bir mahkeme kararına ihtiyaç yoksa hukuki yarardan söz edilemez (Pekcanıtez H., Atalay, O./Özekes, M.: Medeni Usul Hukuku, Ankara 2011, s.297).
Dava, limited şirkete kayyım atanması talebinden ibaret olup, davacı iş bu davayı hasımsız olarak açmıştır. Davanın, kayyım atanması talep edilen şirket aleyhine açılması gerekir. Limited şirketin müdürünün dahi davacının kendisinin olması bu zorunluluğu ortadan kaldırmaz. Bu surette davanın hasımsız olarak görülmesinin mümkün bulunmadığı, hukukumuzda dahili dava müessesesinin de mevcut olmaması nedeniyle açılan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğ edileceği tarihten itibaren başlatılmak suretiyle 2 haftalık yasal süresi içerisinde mahkememize sunulacak dilekçe ile Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda HMK 320/1 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile karar verildi. 15/12/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır