Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1021 E. 2023/668 K. 12.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1021 Esas
KARAR NO : 2023/668

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 28/09/2022
KARAR TARİHİ : 12/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/06/2023
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/09/2022 tarih, …. esas, … karar sayılı ilamı ile vermiş olduğu yetkisizlik kararı neticesinde, mahkememize tevzi edilerek, … esasına kaydı yapılan; yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın ve dosyanın tetkiki sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı dava dilekçesinde vekili özetle; davacı … tarafından, resen terkin edilen ve ihyasını talep ettiğimiz … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’ne karşı Küçükçekmece …. İcra Dairesi … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, işbu icra dosyasındaki borçlu şirketin,… tarihli … sayılı Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan ilanda tasfiye halinde olduğu ve unvanının Tasfiye Halinde … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi olarak değiştiğinin tescil edildiğini, söz konusu tasfiye döneminde borçlu şirkete tasfiye memuru olarak …’ın atandığını, tasfiye memurunun ve şirket yetkililerinin haksız olarak borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, ihyası talep edilen şirketin, 21.09.2022 tarihinde resen terkin edildiğini, bu davanın konusunu oluşturan icra takibinin terkin tarihinden önce başladığını, tasfiye memurunca borca yapılan itiraz sonucu durduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin anlaşamama ile sonuçlandığını, borçlu şirketin arabuluculuk görüşmelerine katılmadığını, bu sebeple arabuluculuk son tutanağının aslının davacı şirkete terkinden önce ulaşmadığını, şirket terkin edilmeden önce itirazın iptali davasının açılamadığını, itirazın iptali davası açılabilmesi için şirketin ihyası gerektiğinden iş bu davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu, tasfiye işleminin uyuşmazlık konusu icra takibi devam ederken yapılmış olduğunu; söz konusu alacağa ilişkin olarak alacak kaydı oluşturulması amacıyla ödeme emrinin tasfiye memuruna tebliğ edilmiş olmasına rağmen borca itiraz etmiş olduğunu ve davacının söz konusu alacağının depo edilmediğini, Yargıtay kararlarında da tasfiye sonucu terkin edilmiş şirkete karşı alacaklılarının ihya davası açmasında hukuki menfaati olduğunun kabul edildiğini, tasfiye memuru … tarafından borca itiraz edildiğini, davacı şirketin alacağını tahsil edemediğini, … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’ nin ihyası için işbu davanın açılması zaruretinin hasıl olduğunu beyanla ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı … sicil müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; sicil müdürlüğünün TTK. m 32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m. 34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, tasfiye sürecinde sorumluluğun şirketin tasfiye memuruna ait olduğunu, davada yasal hasım olduklarını ve davanın açılmasına neden olmadıklarından aleyhlerine yargılama giderine hükmedilmemesini savunmuştur.
DELİLLER: Küçükçekmece … İcra Dairesi … esas sayılı icra Dosyası, Ticaret Sicil Kayıtları. Vergi Dairesi kayıtları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Tasfiye Halinde … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin ihyası istemine ilişkindir.
Dava konusu şirkete ait sicil kaydının celp ve tetkikinde; …ın ihyası talep edilen şirketin yönetim kurulu üyesi ve yetkilisi olduğu, şirketin tasfiyesinin sona erdiği 21/09/2022 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği anlaşılmıştır.
Şirket ihyası davalarında yetkili Mahkeme limited şirketler açısından TTK.nın 643. maddesinin göndermesiyle TTK.nın 547/1. maddesinde belirtildiği üzere şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesidir. Bu yetki düzenlemesi kamu düzenine ilişkin olup kesin yetki kuralıdır. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 10/04/2018 tarih ve 2018/1409 E., 2018/2580 K. sayılı ilamı, İstanbul BAM 14. Hukuk Dairesinin 27/06/2019 tarih ve 2018/1577 E., 2019/898 K. sayılı ilamı.)
HMK.nın 114/1-ç maddesine göre yetkinin kesin olduğu hallerde mahkemenin yetkili olması dava şartlarından olup aynı yasanın 115/2. maddesi gereğince dava şartlarının mevcut olup olmadığı hususu davanın her aşamasında Mahkemece resen gözönüne alınması gerekir.
İhyası talep edilen şirketin merkezinin bulunduğu yerin … ilçesinde olduğu, mahkememizin yetkili ve görevli olduğu anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK.nun 547. maddesi:
(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
(2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir. Hükmünü içermektedir.
Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi, aynı zamanda Borçlar Hukukuna ilişkin bir hukuki işlem olup, bu karar ve işlemin hataya dayanması karşısında gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hataya veya kasta dayalı, şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasının gerek o işlemi gerçekleştirenlerce, gerekse bundan zarar görenlerce istenebilmesi Borçlar Hukukunun temel kurallarından biridir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.01.1999 gün ve 1999/10-1-1 sayılı Kararı).
Bu durumda, tüzel kişiliğin yeniden ihyasına gidilerek yargılamanın limited şirket tüzel kişiliğine karşı devamının sağlanması gerekmektedir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu şirketin tasfiyesinin sona erdiği 21/09/2022 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği, terkin ilanı ve tebliğ işlemlerinin usulüne uygun olarak yapıldığıı davalı …’ın ihyası talep edilen şirketin ortak ve yetkilisi olduğu, şirket aleyhine Küçükçekmece … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile icra takibinin mevcut olduğunu, icra takibinin terkin tarihinden önce başlatılmış olduğu, icra takibine itiraz edildiği, itirazın iptali dava şartı olan arabuluculuk, sürecinin 29/08/2022 tarihinde başladığı, tasfiye işleminin eksik yapıldığı, bu bağlamda davacı tarafından dava konusu şirketin ihyasını istemek de hukuki menfaati bulunduğu dikkate alınarak açılan davanın kabulü ile dava konusu şirketin ihyasına karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuş, davada davalı … sicil müdürlüğünün yasal hasım olması ve davanın açılmasına sebebiyet vermemesi karşısında aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerektiği, vekalet ücreti ve yargılama giderinin, tasfiye işleminin eksik yapılması ve dava açılmasına sebebiyet verilmesinden ötürü tasfiye memuru olan davalı …’dan tahsiline hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile 6102 sayılı yasanın geçici 7. maddesi uyarınca resen sicilden terkin edilen İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil nolu Tasfiye Halinde … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin, 547.maddesi gereğince Küçükçekmece … İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra dosyasına özgü olarak tasfiye işlemlerinin yapılması bakımından İHYASINA, kararın bir örneğinin İstabul Ticaret Sicil Müdürlüğüne tevdiine,
2-TTK 547. Maddesi gereğince tasfiye memuru olarak eski tasfiye memuru olan … T.C. kimlik nolu davalı …’ın görevlendirilmesine, kendisinin şirket ortağı ve yetkilisi olması nedeniyle ücret takdirine yer olmadığına,
3-Keyfiyetin tescil ve gazete ile ilanına, masrafın davacı vekili tarafından karşılanmasına,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL harcın, peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye ‭99,2‬0 TL harcın davalı …’dan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan ‭70,00 TL posta masrafı ile toplam harç gideri ‭‭172,90 TL’lik toplam ‭‭‭242,9‬0 TL yargılama giderinin davalı … den tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davalı … zorunlu yasal hasım olduğu ve dava açılmasına sebebiyet vermediğinden, bu davalı yönünden davacı lehine avukatlık ücretine hükmedilmesine yer olmadığına ve bu davalı yönünden yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davalı …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342.maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere HMK madde 320/1 uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle karar verildi. 12/06/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır