Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/919 E. 2021/1080 K. 03.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/919
KARAR NO : 2021/1080

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 26/06/2019
KARAR TARİHİ : 03/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 06/12/2021
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin yetkilisi olduğu …… Gıda Tur. İnş. Paz. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin 6762 sayılı mülga TTK döneminde 559 sayılı TTK Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararnamesinde belirtilen sermaye artırma hususunu gerçekleştiremediğinden şirketin resen münfesih konumuna gelmiş ise de bahse konu şirketin faaliyetini günümüz itibariyle devam ettirmesi sebebiyle şirketin ihyasını talep etme zarureti hasıl olduğunu, her ne kadar müvekkilinin yetkili olduğu şirketin sicil kaydının 07/07/2014 tarihi itibariyle kapalı olduğu tespit edilmiş ise de şirketin hala vergi levhasının güncel durumda olduğunu, bu nedenle doktrinde açıkça belirtilmiş olduğu üzere vergi kaydı devam eden şirketlerin hala faal olduğunun tespiti halinde işbu husus gerekçe gösterilerek şirketin ihyasının talep edilebileceği ve şirketin ticaret siciline yeniden tescili ile ticari hayata devam edebileceğinin belirtildiğini, 559 Kanun Hükmünde Kararname gereğince müvekkili şirketin sermaye artırımı yapmadığı gerekçesi ile her ne kadar resen terkin edilmiş ise de vergi yükümlülüğünün devam ettiğini, şirketin hala faal olduğunu, ……. uhdesindeki Tahakkuk Fişinde de görüleceği üzere prim borcu dahi bulunduğundan şirketin ihyası ile TTK Geçici Madde 7/15 uyarınca müvekkilinin yetkilisi olduğu şirketin ticari hayata kazandırılmasını talep ettiklerini, bu nedenle resen terkin olan müvekkilinin yetkilisi olduğu şirketin vergi yükümlülüğünün devam etmesi sebebiyle yeniden ticaret sicil kaydına, müvekkilinin yetkili olduğu şirketin limited şirket olarak devam edebilmesi için sermaye artırımı yapmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Ticaret Sicil Müdürlüğünün TTK 32. Madde ve Ticaret Sicili Yönetmeliği 34. Madde hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, müvekkilinin Ticaret Sicil Müdürlüğünün resen terkin işlemi ”6102 sayılı Kanunun Geçici 7. Maddesi”, ”Münfesih Olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’in 5. Maddesi”, ”6103 sayılı Türk Ticaret Kanunun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 20/1 maddesi” ve ”Anonim ve Limited Şirketlerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve Kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Tebliğ’in 7. Maddesi” kapsamında olup, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, müvekkili Ticaret Sicil Müdürlüğünün mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğünün bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderive vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, bu nedenlerle haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin ….. esas …… karar sayılı ilamı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ……. Hukuk Dairesi Başkanlığının 29/09/2021 gün ve …… esas, ……. karar sayılı ilamı ile kaldırılarak dosya mahkememize intikal etmiş yukarıda yazılı esas numarasını almıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, TTK geçici 7. Maddesi ile ticaret sicilden terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkindir.
Limited şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerekir. Şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile, limited şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır.
Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi, aynı zamanda Borçlar Hukukuna ilişkin bir hukuki işlem olup, bu karar ve işlemin hataya dayanması karşısında gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hataya veya kasta dayalı, şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasının gerek o işlemi gerçekleştirenlerce, gerekse bundan zarar görenlerce istenebilmesi Borçlar Hukukunun temel kurallarından biridir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.01.1999 gün ve 1999/10-1-1 sayılı kararı).
Bu durumda, tüzel kişiliğin yeniden ihyasına gidilerek yargılamanın limited şirket tüzel kişiliğine karşı devamının sağlanması gerekmektedir.
6102 sayılı Yasa’nın Geçici 7. maddesinin 15. fıkrasında ”Bu maddede düzenlenmeyen hususlarda ilgili kanun ve esas sözleşmelerde öngörülen usullere göre hareket edilir. Bu madde gereğince tasfiye edilmeksizin unvanı silinen şirket veya kooperatiflerin ortaya çıkabilecek malvarlığı, unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazine’ye intikal eder. Hazine bu şirket ve kooperatiflerin borçlarından sorumlu tutulmaz. Tasfiye memurlarının sorumlulukları konusunda, özel kanunlardaki sorumluluğa ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun veya Kooperatifler Kanunu hükümleri uygulanır. Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” hükmüne yer verilmiştir. İşbu hükme istinaden davacının ortağı ve yönetim kurulu başkanı olduğu şirketin muaccel alacakları mevcut olmakla birlikte söz konusu şirket resen terkin edildiği için alacakların takibi ve tahsili yapmamakta ve herhangi bir tasarrufta bulunamamaktadır. Muaccel olan alacakların yüksek meblağlı olması sebebiyle tahsilinin yapılamaması bütün şirket ortaklarının ekonomik durumunu doğrudan etkilemektedir.
İhyası talep edilen …… Gıda Tur. İnş. Paz. San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin TTK geçici 7. madde 4. fıkrası gereğince ilgili şirkete ve yetkililerine usulüne uygun olarak ihtar yollanıp yollanmadığı, 6552 sayılı kanun ile TTK’na eklenen geçici 10. madde hükmü de gözetilmek suretiyle ilgili şirketin kayıtlarının ticaret sicilden resen silinme şartlarının oluşup oluşmadığı, resen terkin işleminin usulüne uygun yapılıp yapılmadığı, geçici 10. madde hükmüne göre süresinde sermaye arttırımı yapma olanağı tanınıp tanınmadığı hususlarının tespiti bakımından ticaret sicil müdürlüğüne müzekkere yazılarak bilgi ve belgeler celp edilmiştir.
Celp edilen 22/11/2021 tarihli sicil kaydına göre, İhyası talep edilen …… Gıda Tur. İnş. Paz. San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin TK geçici 7. Maddesine göre 07/07/2014 tarihinde resen terkin edildiği, şirketin 2 ortaklı olduğu, davacının ortak ve yetkili olduğu, ticaret sicil müdürlüğü tarafından …… tarih ….. sayılı ihtarı ile şirkete ihtar gönderildiği, 01/04/2014 tarihinde tebligatın iade döndüğü tebliğin yapılamadığı anlaşılmıştır.
Bakırköy Vergi Dairesi Müdürlüğü …….. tarihli cevabi yazısında, ihyası talep edilen şirketin halen faaliyetine devam ettiği bildirilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, ihyası talep edilen şirketin sicil dosyası, vergi dairesi müdürlüğünün cevabi yazısı ile tüm dosya kapsamına nazaran; ihyası talep edilen şirketin halen aktif ve pasifleriyle ekonomik hayatta faaliyetini devam ettirdiği, davanın haklı sebeplerle 5 yıl içerisinde açıldığı göz önüne alındığında davacının şirketi ihya talebinde hukuki yararının bulunduğu ve isteminin yerinde olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, davada davalının yasal hasım olması ve davanın açılmasına sebebiyet vermemesi karşısında aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerektiği sonucuna varılarak yargılamanın uzamaması bakımından HMK 320/1 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verilmiş aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile 6102 sayılı yasanın geçici 7. maddesi uyarınca resen sicilden terkin edilen İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün …… sicil numarasında kayıtlı …… Gıda Turizm İnşaat Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin, şirketin vergi yükümlülüğünün devam etmesi nedeniyle ihyasına, kararın bir örneğinin İstabul Ticaret Sicil Müdürlüğüne tevdiine,
2-Keyfiyetin tescil ve gazete ile ilanına, masrafların davacı tarafça karşılanmasına,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davanın mahiyeti gereği yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
6-Davalı zorunlu yasal hasım olduğundan davacı lehine vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğ edileceği tarihten itibaren başlatılmak suretiyle 2 haftalık yasal süresi içerisinde mahkememize sunulacak dilekçe ile Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda HMK. 320/1 maddesi dikkate alınarak oy birliği ile karar verildi. 03/12/2021
Başkan …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Katip …
¸(e-imzalıdır)