Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/915 Esas
KARAR NO : 2023/677
DAVA : Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 12/11/2021
KARAR TARİHİ : 12/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … idaresindeki araç ile … mevkinde seyir halindeyken, … Hastanesi yakınlarında bariyerlere çarparak yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davalılardan davalının sigortalısı meydana gelen kazaya asli kusuruyla sebebiyet verdiğini, çarpma sonucu müvekkiline ait araçta oluşan hasarın bedeli, müvekkilin aracının kasko şirketi tarafından karşılandığını, ancak bu kaza nedeni ile mezkur aracın müvekkilce kullanılamamasından ve sair sebeplerden kaynaklanan kazanç kaybı oluştuğunu, davalının sigortalısı sevk ve idaresindeki aracın … poliçe numarası ile davalı … sigorta A.Ş tarafından yapılmış olup; yerleşik Yargıtay İçtihatları uyarınca trafik kazası nedeni ile müvekkilinin aracının kasko şirketi tarafından karşılandığını, ancak bu kaza nedeni ile mezkur aracın müvekkilince kullanılamamasından ve sair sebeplerden kaynaklanan kazanç kaybı gerçek zarar kapsamında olup; kazaya sebebiyet verence ve aracın ZMSS tarafından bu zararın 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 61 Maddesi; “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” hükmü ve Karayolları Trafik Kanunu’nun 88. Maddesi; “Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin Uuğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.” hükmü gereği müşterek ve müteselsilen karşılanması gerektiğini fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, yapılacak olan bilirkişi incelemesi sonucunda ortaya çıkacak olan araçtaki değer kaybının, davalılar kazaya sebebiyet verence ve aracın ZMSS dolayısıyla ilgili sigorta şirketi tarafından tazmin edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf, dava konusu talebini trafik poliçesine dayandırmasına karşın, müvekkili şirket nezdindeki … no.lu poliçe Genişletilmiş Kasko Poliçesi olduğunu bu kapsamda, davacı tarafın dava konusu talebini neden Trafik Poliçesi’ne dayandırdığı anlaşılamadığını davacı tarafın dava dilekçesindeki davanın konusuna ilişkin beyanları ile sonuç ve istemdeki taleplerininde birbiriyle çelişkili olduğunu, dolayısıyla, öncelikle davacı tarafın hangi poliçeden ne talep ettiğinin açıklığa kavuşturulması gerektiğini, bu hususun dikkate alınmasını talep ettiklerini dava konusu hasarın meydana geldiği … plakalı araca ilişkin olarak, müvekkili şirket nezdinde 13.07.2021 – 13.07.2022 başlangıç ve bitiş tarihli … no.lu Genişletilmiş Kasko Poliçesi bulunduğunu, müvekkili sigorta şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, dava konusu taleplerin dayandığı mezkur poliçenin incelenmesinde de görüleceği üzere, söz konusu poliçe … Bankası A.Ş. … Şubesi’ne daini mürtehinli poliçe olup, bu nedenle başvuru sahibinin dava açma ehliyetinin bulunabilmesi için, ya … Bankası A.Ş. … Şubesi’nin açık muvafakatini alması ya da söz konusu … Bankası A.Ş. … Şubesi’ne olan borçlarının tamamını ödemiş olduğununun ispatlamasının zorunluluk arz ettiğini, davacı tarafın bu hususa ilişkin herhangi bir beyanı bulunmadığını, bu yönüyle davanın aktif husumet ehliyeti yokluğu sebebiyle reddine karar verilmesi gerektiğini, Yargıtay’ın konuya ilişkin yerleşik içtihadının da bu yönde olduğunu, davacı … ‘ın dava kapsamında aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, oluşan hasar dolayısıyla davacı tarafından müvekkil şirkete yapılan başvuru üzerine … no.lu hasar dosyası açıldığını ve yapılan değerlendirmeler sonucunda söz konusu kazanın poliçe teminatı kapsamı dışında kaldığının tespit edildiğini, hiçbir şekilde kabul manasına gelmemek kaydıyla, sigortacı olan müvekkil şirketten olay tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulmasının hatalı olduğunu. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1427. maddesinin ikinci fıkrası, “Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve Tizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde 1446 ncı maddeye göre yapılacak ihbardan kırkbeş gün sonra muaccel olur.” bu kapsamda, davacı tarafın olay tarihinden faiz iletilmesine ilişkin talebinin reddi gerektiğini, bu nedenlerle davacı tarafın hangi poliçeden ne talep ettiğinin açıklattırılmasına, davanın aktif husumet yokluğu sebebiyle reddine, müvekkil şirketin sorumluluğu bulunmadığından, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, her halükarda fahiş olan talebin reddine, red sebepli vekalet ücretinin davacı aleyhine lehimize takdir edilmesini talep etmişti.
DELİLLER : sigorta poliçesi, trafik tescil kayıtları, tramer kayıtları, bilirkişi incelemeleri, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı hasar bedeli, değer kaybı, kazanç kaybı ve hasarsızlık indirimi ödenmesi istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan konusunda uzman mali müşavir … , makine mühendisi … ve sigorta bilirkişisi … isimli bilirkişi heyeti tarafından bilirkişi incelemeleri yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 01/08/2022 tarihli raporunda; Davacı tarafın 18.05.2022 tarihli defter inceleme günü gelmediğinden ticari defter ve kayıtları üzerinden inceleme yapılamadığı, bu husustaki takdirin sayın mahkemenize bırakıldığı, HMK 222 (5) maddesinde “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” ifadesi yer almıştır. Davalı tarafın 18.05.2022 tarihli defter inceleme günü gelmediğinden ticari defter ve kayıtları üzerinden inceleme yapılamadığı, bu husustaki takdirin sayın mahkemenize bırakıldığı, HMK 222 (5) maddesinde “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” ifadesi yer almıştır. Tarafların Ticari Defter Ve Kayıtlarının İrdelenmesi Tarafların defter inceleme günü gelmediği, ticari defter kayıtları veya belgeleri üzerinden inceleme yapılamadığı, taraflar arasında ticari bir ilişki veya borç-alacak bakiye durumunun olup olmadığının tespit edilemediği, … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın meydana gelen tek taraflı kazanın oluşumunda %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, … plaka sayılı araçta meydana gelen KDV Dahil 19.062,51 TL onarım bedelinin yapılan piyasa araştırmasında tarafımca da uygun bedel olduğu, araçta meydana gelen hasarların kazanın oluş şekli ile uyumlu olduğu, … plaka sayılı araçta kaza tarihinde yaklaşık olarak 6.780,00 TL değer kaybı meydana geldiği, … plaka sayılı aracın tamir süresince 10 gün kullanılamamasından dolayı kaza tarihi itibariyle araç mahrumiyet bedeli 2.450,00 TL olacağı, Yukarıda Sigorta Bölümünde detaylı olarak açıklanan nedenlerden dolayı. Davacı … ‘nın, Dava konusu Sigorta Hasar Bedeli olduğu kanaatine varılan 19.062,51 TL Hasar Bedelini, dava tarihinden itibaren, T.C. Merkez Bankasının uyguladığı Avans Faizi ile birlikte, davalı Sigortacı … Sigorta A.Ş.den, talep etme hakkının olduğu, dava konusu değer kaybı hasar bedeli ile kazanç kaybı bedelinin davalı sigortacı … Sigorta A.Ş. tarafından düzenlenen , sigortalısı … , Başlangıç tarihi 13.07.2021, Bitiş tarihi 13.07.2022, Plaka numarası … , Poliçe numarası … olan genişletilmiş kasko sigorta poliçesi, teminatı altında olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmişlerdir.
Bilirkişi Heyeti 08/11/2022 Tarihli Ek Raporunda; Dava konusu kazaya ilişkin daha önceden alınmış herhangi bir kusur raporu olmadığı görülmüş olup, Sayın Mahkemeniz tarafından Bilirkişi Heyetimize verilen görev çerçevesinde kusur oranlarının tayini talep edilmiş olup; … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın meydana gelen tek taraflı kazanın oluşumunda %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu görüş ve kanaatinde bir değişiklik olmadığını, hasar bedeli ve değer kaybı bedeli yönünden yapılan detaylı araştırmaya ilişkin denetime elverişli belgeler kök raporda sunulmuş olup, hasar bedeli ve değer kaybı bedeli yönünden görüşümüzde bir değişiklik olmadığını, mahkemeniz tarafından verilen görev çerçevesinde dava konusu kaza sebebiyle … plaka sayılı araçta meydana gelen kazanç kaybı bedeli hesaplanmış olup, “tıbbı tedavi giderleri”nin hesaplanması Makine Mühendisliği uzmanlık alanı dışındadır. Tarafların – tazminat, muhakeme masrafları ve benzeri taleplerinin, Sayın mahkeme’nizin Nihai takdirlerine ait olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirmişlerdir.
Bilirkişi Heyeti 06/03/2023 Tarihli 2. Ek Raporunda: 01.08.2022 tarihli kök raporda yedek parça kod numarasına göre araştırma yapılmış olup, bu araştırmaya yönelik örnekler sunulmuş ve Kasko Ekspertiz Raporunda orijinal yedek parça bedelleri üzerinden iskonto uygulanarak belirlenen KDV Dahil 19.062,51 TL onarım bedelinin uygun bedel olduğu görüş ve kanaatinde bir değişiklik olmamıştır. Kaza fotoğrafları ve ekspertiz tarafından tespit edilmiş olan yedek parça ve işçiliklere yönelik yapılan araştırmada eksik tespit olmadığı, kazanın oluş şekli ile tespit edilmiş olan hasarları parçaların uygun olduğu kanaatinde değişiklik olmadığı, dosya muhteviyatında bulunan geçmiş hasar kayıtları incelendiğinde aracın dava konusu kazadan önce 29.08.2016 tarihinde hasar kaydı olduğu ve aracın boya işlemine tabii tutulduğu anlaşılmıştır. Ancak dosya muhteviyatına aracın hangi kısımlarının boyandığına ilişkin detay bilgi sunulmadığı görülmüştür. Kök raporda yapılan değer kaybı hesabında aracın dava konusu kaza sebebiyle hasar gören kısımlarının daha önceki kazasında hasar görmediği baz alınarak değer kaybı hesabı yapılmış olup, hesaplanan bedel yönünden görüş ve kanaatimizde bir değişiklik olamadığı, davacı taraf tıbbı tedavi giderlerinin hesaplanmasını talep etmiş olup, 08.11.2022 tarihli ek raporumuzda da belirtildiği üzere tıbbı tedavi giderlerinin hesaplanması uzmanlık alanları dışında olduğu, Sigorta Mevzuatı Yönünden Kök Raporda Sigorta Bölümü Madde A + B bölümünde detaylı olarak açıklanan nedenler ile yeniden detaylı olarak yapılan dosya incelemesi sonucu nedenlerinden dolayı, Davacı … ‘nın, dava konusu Sigorta Hasar Bedeli olduğu kanaatine varılan 19.062,51 TL Hasar Bedelini, dava tarihinden itibaren, T.C. Merkez Bankasının uyguladığı Avans Faizi ile birlikte, Davalı Sigortacı … Sigorta A.Ş.den Talep Etme Hakkının olduğu, dava konusu DEĞER KAYBI hasar bedeli ile KAZANÇ KAYBI bedelinin, davalı sigortacı … Sigorta A.Ş. tarafından düzenlenen, sigortalısı … Başlangıç tarihi 13.07.2021, Bitiş tarihi 13.07.2022, Plaka numarası …, Poliçe numarası … olan Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi, teminatı altında olmadığı, sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmişlerdir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, icra dosyası, bilirkişi raporu ve ek rapor içeriğine göre; davacılardan … ‘ın idaresindeki …. plakalı araç ile 29.08.2016 tarihinde … mevkinde seyir halindeyken, tek taraflı olarak, …. Hastanesi yakınlarında bariyerlere çarparak yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, araç sürücüsü … ‘ın meydana gelen tek taraflı kazanın oluşumunda %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, … plakalı aracın … Sigorta A.Ş. tarafından düzenlenen, sigortalısı … , Başlangıç tarihi 13.07.2021, Bitiş tarihi 13.07.2022, Poliçe numarası … olan Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı, … plaka sayılı araçta meydana gelen, Kasko Ekspertiz Raporunda orijinal yedek parça bedelleri üzerinden iskonto uygulanarak belirlenen KDV Dahil 19.062,51 TL onarım bedelinin yapılan piyasa araştırmasına göre uygun bedel olduğu, araçta meydana gelen hasarların kazanın oluş şekli ile uyumlu olduğu, kaza fotoğrafları ve ekspertiz tarafından tespit edilmiş olan yedek parça ve işçiliklere yönelik yapılan araştırmada eksik tespit olmadığı, kazanın oluş şekli ile tespit edilmiş olan hasarları parçaların uygun olduğu bilirkişi raporu ile tespit edildiği, poliçe lehdarı ve araç sahibi … olduğu ve bu davacının onarım bedeli olan bu zararın poliçe kapsamında kaldığı, davacılar tarafından talep edilen dava konusu değer kaybı, hasarsızlık indirimi ile kazanç kaybı bedelinin sigorta kapsamında bulunmadığından, sigorta poliçesi kapsamında bulunan 19.062,51-TL onarım bedelinin, poliçe lehdarı … ‘ya ödenmesi yönünde davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın davacı … yönünden kısmen kabulü ile; 19.062,51-TL hasar bedelinin dava tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı … ya verilmesine, değer kaybı, kazanç kaybı ve hasarsızlık indirimi talepleri yönünden reddine,
2-Davanın davacı … yönünden reddine,
3-Alınması gerekli 1.302,16 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 85,60 TL harcın mahsubuyla bakiye 1.216,56 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 85,60 TL peşin harç olmak üzere toplam 144,90 TL’nin davalıdan alınarak davacı … ‘ya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 2.510,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacı … ‘ya verilmesine,
7-Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak davalıya verilmesine,
8-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
9-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde davalı vekilinin yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 12/06/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır