Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/909 E. 2022/576 K. 03.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/909
KARAR NO : 2022/576

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2020
KARAR TARİHİ : 03/06/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 07/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı …’nin 1999 yılında evlendiklerini, tarafların 2002 doğumlu bir çocuklarının bulunduğunu, tarafların evlilikleri sırasında zamanla anlaşmazlığa düştüklerini ve bir kaç kez boşanma aşamasına geldiklerini, ailelerin barıştırma çabaları ve oğulları ……. için evliliklerini 2014 yılına kadar sürdürdüklerini, müvekkilinin 2014 yılında ekonomik sıkıntıya düştüğünü ve piyasaya olan borçlarını ödemekte zorlanmaya başladığını, müvekkilinin aleyhine icra takipleri yapıldığını gören davalı eşin aile birliği içerisinde alınan ancak kendisinin üzerinde olan taşınmazları önce akrabalarının üzerine devir yaptığını, davalının müvekkiline destek olmak yerine biz boşanalım önerisi ile geldiğini, müvekkilinin de zaten mutsuz olan evliliğini sonlandırmanın çocuğu için daha iyi olacağını düşünerek kabul ettiğini, müvekkilinin o tarihlerde ekonomik sıkıntılar ile boğuştuğundan boşanma işlemlerini eşinin organize ettiğini, müvekkilinin o dönemde kendine ait işyeri ile ilgili borçları için mal aldığı şirket ve firmalara teminat olarak açık çek ve senet vererek borçlarını taksitlendirmeye çalıştığını, boşanma aşamasında iken davalı ile aynı evde yaşadığı dönemde 15.000,00-TL ‘lik bir çek ve 130.000,00-TL’lik bir senedini (lehtar, vade ve tanzim tarihi yazılı olmayan) ortak evlerinden taşınırken bulamadığını, o dönemde moral durumu bozuk olduğu için kaybettiğini yada farkında olmadan çöpe attığını düşündüğünü, müvekkilinin o dönemde piyasaya olan borçlarını ödemek için kendi adına olan taşınmazları da satışa çıkardığını ve satış yaparak borçlarını ödediğini, davalı ile müvekkilinin Büyükçekmece …… Aile Mahkemesinin … Esas, …… Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, boşanma protokolü yaptıklarını, bu protokol ile taraflar birbirlerinden maddi ve manevi tazminat, nafaka, menkul ve gayrimenkul talebinde bulunmadıklarını, müvekkilinin 2019 yılında bir bayan arkadaşı olduğunu, bu durumu bir şekilde davalının öğrendiğini, bu tarihten sonra davranışlarının değişmeye başladığını, müvekkilinini başka bir bayanla birlikte olmasını kabul edemeyen davalının önce elden aldığı nafaka ve okul giderleri için kötü niyetli olarak icra takipleri yapmaya başladığını, müvekkilini zor durumda bırakmak için nafaka alacağı ile ilgili icra takipleri yapmaya başladığını, müvekkilinin madden ve manen taciz etmeye, onunla barışması için yasal boşluklardan faydalanmaya başladığını, boşanma ilamı ile geriye yönelik olarak Haziran 2014- Eylül 2019 dönemi için normal takip yapmak yerine Bakırköy ……. Aile Mahkemesinin ……. Değişik İş sayılı dosyası ile 17/10/2019 tarihinde ihtiyati haciz kararı için başvurduğunu, bu dosya bedelini müvekkilinin alacaklı vekilinin hesabına ödediğini, müvekkilinin çalıştığı iş yerine 24/11/2020 tarihinde Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün ……. Talimat sayılı dosyasından ihtiyati haciz kararı ile gelindiğinde tekrar bir şok yaşadığını, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Değişik İş sayılı dosyası ile 15/11/2019 tanzim tarihli 15/02/2020 vadeli … emrine yazıldığını öğrendiğini, müvekkilinin imzası bulunan yıllardır sakladığı senedi icraya koyarak maddi ve manevi zarar vermeyi, aynı zamanda da sebepsiz yere zenginleştiğini seçtiğini belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, aynı senet müstenid gösterilerek yapılan Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyasındaki takibin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının iddialarının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, müvekkilinin davacı tarafından bizatihi yazılarak boşanma ilamının kesinleştiği 26/06/2014 tarihinden çok sonra verildiğini, davacının kambiyo senedinin ticari bir ilişkinin var olmaması hasebiyle menfi tespit davası açmasının hukuki temelden yoksun ve mesnetsiz olduğunu, kambiyo senedi kayıtsız şartsız borç ikrarı içermekte olup bunun aksini iddia eden davacının bu iddiasını ispatla mükellef olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı icra takibi nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Dosya, Bakırköy ….. Asliye Hukuk Mahkemesinin ….. esas, ……. karar sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi edilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; Davacı, ticari hayatında yaşadığı sıkıntılar sebebiyle borçlarını ödemek amacıyla borçlu olduğu şirket ve firmalara teminat amacıyla açık çek ve senet verdiğini, davalı ile evliyken birlikte yaşadıkları dönemde de bu sebeple düzenlemiş olduğu kendi imzasını taşıyan ve ancak lehtar, vade ve tanzim tarihi içermeyen senet ve çekin, ortak yaşadıkları evden taşınırken kaybettiğini ve yıllar sonra davalının 130.000,00 TL değerindeki senedi kendi adına ve lehine doldurarak, tarafına icra takibi başlattığını iddia ederek iş bu icra dosyasındaki senetten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine yönelik eldeki davayı açmış olup, dava konusu edilen icra takibine konu senetteki imzanın davacıya ait olduğu konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmadığı, senedin verilme nedeninin gerekçeleri ile açıklayıp belgelendirmeye dair ispat yükünün davacı üzerinde olduğu da sabittir. (Yargıtay 19.HD 03.04.2013T. 2012/12418; 5725). Her ne kadar davacı; taraflar arasında, dava konusu senedin davacı tarafından davalıya verilmesini gerektiren bir hukuki ilişki bulunmadığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak davacının imzasını taşıyan senedi doldurarak kendi lehine takibe koyduğunu ve bu takibin, tarafların önceden evli oldukları ancak daha sonra boşandıkları ve davacının hayatında başka bir kadın olduğunu davalının öğrenmesinden sonra yapıldığını iddia etmekte ise de, dava konusu icra takibinin kambiyo senetlerine özgü takip olduğu takip dayanağının da 15/11/2019 düzenleme tarihi, 15/02/2020 vade tarihi olan 130.000,00 TL bedelli bono olduğu görülmekle kambiyo senetlerinin sebepten mücerret olması ve az yukarıda açıklandığı üzere ispat yükünün davacının üzerinde olması sebepleriyle davacının dava dilekçesinde bildirdiği deliller ile iddialarını ispatlayamadığı ve yemin deliline de dayanmadığı sabit görülerek davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 2.220,08 TL harcın mahsubuyla bakiye 2.139,38 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır