Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/901 E. 2023/993 K. 11.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/901 Esas
KARAR NO : 2023/993

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 08/11/2021
KARAR TARİHİ : 11/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/11/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı … A.Ş.(….)nin katılma hesabı sahiplerinden olduğunu, … ‘nın faaliyet izninin … tarafından kaldırılmasından sonra girdiği tasfiye sürecinde diğer hesap sahipleri gibi müvekkilinin de …’dan alacağını talep ettiğini, … yetkilileri tarafından grup şirketlerine yönlendirilerek alacağın temliki/borcun nakli yoluyla ödeme yöntemi uygulandığını, ancak bu uygulama ile müvekkilinin alacağının sadece bir kısmını tahsil edebildiğini, katılma hesabı sahiplerine geri ödenmesi gereken rakam baştan belli olmayıp ancak iade günü geldiğinde belli olabildiğini, bu rakam da hesaplarda toplanan paraların havuz sistemi içinde işletilmesinden elde edilecek kârın hesap sahiplerine dağıtılmak üzere kısmen havuza geri aktarılması suretiyle ve geri ödeme günü itibariyle hesaplanacak olan bir alacak rakamından ibaret olduğunu, müvekkilinin davalı … Kurumu’nun … hesap numaralı katılma hesabı sahibi ve tasfiye alacaklısı olup tasfiyenin başlangıç tarihi itibariyle …’dan kayden 54.345 EURO ve 30.499 USD alacaklı olduğunu, davalı … müvekkiline alacağının miktarı ve ödenme sistemi/yöntemi hususunda açıklama yapmaktan kaçındığını, müvekkilinin, tasfiyeye geçildikten sonra, temlik uygulaması ile alacağını kısmen tahsil etmiş ve kendi hesabına göre 40.035 EURO alacağı kaldığını, müvekkili ve aynı durumda olan çok sayıda hesap sahibi Kurumdan alacağını talep edince … kendisinden alacaklı olanlarla kendisine borçlu olanları bir araya getirerek pazarlık yoluyla belirlenen ve mutabık kalınan rakam üzerinden mahsuplaşma tasfiyesini tercih ettiğini, henüz tahsil etmediği kısım için müvekkilinin …’yı herhangi bir biçimde ibra etmiş olmadığını, bu sebeple hem TBK.200/1 gereğince hüküm kapsamında hem de asıl borçlu sıfatıyla …’nın bakiye asıl borçtan ve tüm fer’ilerinden sorumluluğu devam ettiğini, davalının davayı kabul etmesi ve borcu taksitlerle de olsa ödemeyi üstlenmesi ihtimaline binaen hakim ortak …’e karşı dava haklarını saklı tuttuklarını, beyanla müvekkilinin davalı … Kurumundan katılma hesabı sebebiyle mevcut bulunan alacağın davalılardan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın belirsiz alacak davası olarak ikame edilemeyeceğini, davanın bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, zamanaşımı yönünden davanın reddi gerektiğini, temlik işlemi üzerinden 12yıl gibi bir süre geçmiş olduğundan ilgili alacağın genel zamanaşımına da uğradığını, müvekkil Şirketin nezdinde bulunan kar ve zarar ortaklığından kaynalı hesabını …Şti.’ye devir ve temlik ettiğini, davacının müvekkili Şirketten hiçbir hak ve alacağının kalmadığını beyan ederek kurumu ibra ettiğini, bu bağlamda müvekkili kurumun huzurdaki davada taraf sıfatı da bulunmadığını, davanın husumet yokluğundan da reddi gerektiğini, bir an için alacağın temliki ve ibra sözleşmesinin geçersiz olduğu kabul edilse dahi davacının kesinleşmiş muaccel bir alacağının bulunmadığından tasfiye sonuçlanmadan alacak talep edilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, davalı … Kurumundan katılma hesabı sebebiyle mevcut bulunan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 04/06/2023 havale tarihli raporunda; Temlik sözleşmesinin 4.3’üncü maddesinde 30.499 USD ve 54.345 Euro’nun davacının … Bankası … nolu hesabına 30.09.2009 – 30.07.2015 tarihleri arasına yaygın aylık 70 adet taksitte ödeneceği düzenlendiğini, sunulan ödeme listelerinden davacının … Bankasındaki hesabına yapılan ödemelerin USD taksitleri için 49.003,66-TL, Euro taksitleri için 43.775,27 TL olarak hesap ve tespit edildiğini, dava dışı … tarafından ödemelerin TL para birimi üzerinden yapılmış olduğundan, ödeme tarihinde karşılık geldiği USD ve EURO tutarlarının belirlenmesi icap ettiği, TL olarak yapılan ödemelerin USD ve Euro karşılıkları tespit edilerek yapmış olduğumuz hesaplama neticesinde, USD taksitlerinin tamamının ödendiğinin, ayrıca listede belirtilen ödemelerin 162,22 Euro’luk kısmının da Euro takistlerine sayılabileceğinin anlaşıldığını, listede Euro taksitleri için yapılan 43.775,27 TL’nin ödeme tarihlerindeki kura göre Euro karşılığı 14.010,49 Euro olduğunu, ayrıca 162,22 Euro da USD taksitlerini aşan ödeme dahil, Euro taksitlerinden mahsup edilecek toplam tutar 14.172,71 Euro olarak hesap ve tespit edildiğini, 54.345 Euro taksit borçlarından ise (54.345 Euro-14.172,71 TL) = 40.172,29 Euro borç kaldığının hesap ve tespit edildiğini, davacı tarafından gönderilen ihtarnamede kendi hesaplarına göre 40.035 Euro, muhatap kaydına göre de 40.156 Euro borç bulunduğu belirtilerek bu tutarların ödenmesi talep edildiğini, ödeme listesinde göre tespit etmiş olduğumuz borç tutarı 40.172,29 Euro olmakla beraber, ihtarnamede belirtilen tutarların dikkate alınması hususu hukuki niteliği itibariyle Sayın Mahkemenin takdirinde olduğunu bildirmiştir.
11/08/2009 tarihli “Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin incelenmesinde; dosyamız davacısı ve davalısı tarafından imzalandığı, sözleşmede taraflar arasındaki sözleşmenin “temlik sözleşmesi” olduğu belirtilerek “Özel Hükümler” başlıklı 4. maddesinde (4.1) “Muhatap tasfiye halindeki … Kurumu A.Ş.’de, kâr, zarar, katılım akdi, cari hesaplar ve hesapların eklerinde bulunan “30.499,00-USD ve 54.345,00 EURO’yu bütün hakları ile birlikte “Temlik alana temlik etmiştir. (4.2) Muhatap daha evvelce Türk Lirası hesapların Amerikan Dolarına, Alman Markı Hesaplarının EURO’ya çevrilmiş olması nedeni ile gerek Türk Lirası, gerekse de, Alman markı alacağı kalmadığını kabul ve beyan eder. Buna ilişkin tarafların tamamını en geniş anlamda gayri kabili rücu ibra eder. (4.3) Temlik alan “muhatabın” kendisine temlik ettiği tutarı muhataba aşağıda belirlenen tutarlarda yine aşağıda belirtilen tarihlerde ödeyecektir.” denilerek ödemenin aylık taksitler halinde 70 taksitte ödeneceğinin kararlaştırıldığı, ilgili sözleşmenin 4.4 maddesinde ise “Muhatap iş bu sözleşmenin imzalanması ile birlikte, bütün sonuçları ile hukuki ve cezai yönden şahsi hakları da kapsar şekilde, asıl alacak, ücreti vekalet, faiz, munzam zarar ve sair alacaklara dahil olmak üzere gerek şikayet, gerek ceza davaları, gerek hukuk davaları, ve gerekse de icra takibi yönünden kurum ve ilgilileri en geniş anlamda gayri kabili rücu ibra eder.. 4.5 maddesinde ise; …her bir ödemenin birbirinden bağımsız olduğu, 4.6 maddesinde; temlik alanın 6 taksidi ödeyememesi halinde temlik edenin seçimlik hakları” düzenlenmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davalı ile dava dışı … gıda arasında 11/08/2009 tarihli Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesinin mevcut olduğu, sözleşmenin geçerli olduğu ve bir kısım ödemelerin dava dışı şirket tarafından davacıya yapıldığı anlaşılmakla davalıya yönelen alacak talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Alınması gerekli 269,85 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 170,78 TL harcın mahsubuyla bakiye 99,07 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 10.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.360,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/10/2023

Katip …
¸

Hakim ….
¸