Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/870 E. 2022/131 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/870 Esas
KARAR NO : 2022/131

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 26/10/2021
KARAR TARİHİ : 09/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı ……… Dış Tic. Ltd. Şti.’nin ortağı ve yetkilisi olarak davalı ……… Bankası’nın ……… Şubesi müşterisi olup, şube nezdinde ticari amaçla kullandığı şahıs ve şirket hesapları bulunduğunu, takip konusu alacağın dayanığının davalı banka tarafından müvekkilinin hesabına ve takip dışı diğer hesaplarına haksız bir şekilde bloke konulması nedeniyle müvekkilinin takip konusu hesabında bulunan 49.173,00 USD’nin 6 aya yakın bir süre müvekkili şirkete ödenmediğini, müvekkilinin hesabı üzerine bloke ve kısıtlamalar uygulandığını, müvekkili tarafından hesabındaki paranın talep edilmesi üzerine banka yetkilileri 5549 sayılı suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi hakkındaki kanunun 19/a maddesi uyarınca ikinci bir değerlendirmeye kadar ertelendiği bilgisinin verildiğini, bu nedenle hesaplarında işlem gerçekleştirilemeyeceğinin bildirildiğini, ancak bu kısıtlamaya ilişkin herhangi bir mahkeme, savcılık, masak veya resmi kurum kararı bulunmayıp, davalı banka tarafından tamamen keyfi ve hukuka aykırı bir şekilde hesabına bloke uygulandığını, kısıtlamaların kaldırılması için bankaya ihtarname gönderildiğini, buna rağmen kısıtlamaların devam ettiğini, hesapta bulunan ve bloke konulan paranın tahsili amacıyla Bakırköy ………. İcra Müdürlüğü’nün ………. esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu, 16/09/2021 tarihindedava şartı olarak arabulucuya başvuru yapıldığını, davalı bankanın 01/10/2021 tarihinde blokeyi kaldırarak icra dosyasına konu ana parayı müvekkiline ödediğini, anaparanın ferileri olan vekalet ücreti, faiz, icra masrafları ve harçlara ilişkin ise herhangi bir ödeme yapılmadığını, halen alacaklı durumda olduğu sabit olduğundan davalının itirazının iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan takibe yetki itirazında bulunduklarını, dava ve takipte Bakırköy Mahkemeleri ve icra müdürlüklerinin yetkili olmadıklarını, davaya ve icra takibine konu bloke işleminin müvekkili banka şubesince değil müvekkili bankanın genel müdürlüğünce gerçekleştirildiğini, bloke işleminin şube işlemi olarak nitelendirilmesi mümkün olmadığından yetkili mahkemenin şubenin bulunduğu yer mahkemesi olmasınında mümkün olmadığını, icra takibi ve davada yetkili yerin İstanbul Anadolu icra müdürlükleri ve mahkemeleri olduğunu belirterek davanın usulden reddini istemiştir.
Dava, bankacılık işlemlerinden kaynaklanan alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı, davalı bankanın ……… şubesi müşterisi olup, burada bulunan hesabına 5549 sayılı suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi hakkındaki kanunun 19/a maddesi uyarınca konulan blokenin bankanın keyfi uygulaması sonucu olduğu iddiasına dayalı olarak hesapta bulunan paranın tahsili talebiyle başlatmış olduğu takibe yapılan itirazın iptalini talep etmiş olup, davalı tarafça süresi içerisinde sunulan cevap dilekçesinde davacı hesabına konulan blokenin şube işlemi olmayıp, bankanın genel müdürlüğünce gerçekleştirildiğinden bahisle yetki itirazında bulunulmuştur.
Davalı tarafça icra takibinde de yetki itirazında bulunulmuş ise de, icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın usulüne uygun olmadığı, yetkili icra dairesinin itirazda belirtilmediği, anlaşıldığından icra dairesinin yetkisine yapılan itiraz değerlendirilmemiş ise de, mahkememize yapılan yetki itirazı usulüne uygun olduğundan bu hususta araştırma yapılmış ve davalı bankanın genel müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen 18/01/2022 tarihli cevabi yazıda davacının hesabına konulan blokenin bankanın uyum müdürlüğü tarafuından konulduğunu, bloke işlemlerinin ” ……. Mahallesi, ……. Caddesi, No:6 Ümraniye / İstanbul” adresinde faaliyet gösteren genel müdürlük tarafından gerçekleştirildiği bildirilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun şubeler ve tüzel kişilerle ilgili davalarda yetki düzenlemesini içeren 14.maddesinde, bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda o şubenin bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiş olup, davaya konu bloke işleminin şube işlemi olmayıp, genel müdürlük tarafından konulduğu, bu nedenle şubenin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olmasına ilişkin yasa maddesinin somut olayda, uygulama yeri olmayıp, davalının mahkememizin yetkisini yapmış olduğu itirazı yerinde görülerek genel yetki kuralı gereği davanın İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiği anlaşıldığından mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada,mahkememizin yetkilili olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(ç) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE;
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Anadolu Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların yetkili mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup,usulen anlatıldı. 09/02/2022
Katip ……..

Hakim ………