Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/843 E. 2022/1037 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/843 Esas
KARAR NO : 2022/1037

DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/10/2021
KARAR TARİHİ : 08/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı -Borçlu aleyhine, müvekkil kooperatife olan 2008,2009,2010,2011,2012,2013,2014.2015 ve 2016 hesap yıllarına ait Emlak Vergileri ile, Mayıs/2011-Şubatv/2019 arası Aidat bedelleri ve gecikme farkından doğan borçların ödenmemesi nedeniyle Bakırköy … İcra Müdürlüğün’nün …. E. Sayılı dosyası ile takibe geçildiği, davalının “Borçlu Olmadığı” iddiası le itiraz ettiği, vaki itiraz sonucunda takibin durduğu, davalı tarafın daha sonraki tarihlerde müvekkili kooperatife kısmi ödemelerde bulunduğu, bu hususun da davalının, kooperarife borçlu olduğunu bildiği ve borcunu sürüncemede bıraktığı anlamını taşıdığı, müvekkil kooperatifin, İstanbul Ticaret Merkezinde kurulan ve halen ferdileşme sürecinde olan bir kooperatif olduğu, Müvekkil kooperatifçe ödenmesi yasal zorunluluk olan Emlak Vegilerinin kooperatif ortaklarından tahsil edileceğinin yasal zorunluluk olduğu, 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu, Mad:3 ” Bina Vergisini, Binanın Maliki varsa intifa hakkı sahibi, her ikisi de yoksa binaya malik gibi tasarruf edenler öder” hükmünü içerdiğini, Mülkiyeti halen müvekkil kooperatif fizerinde olan binaların Emlak Vergisi mükellefi müvekki! kooperatif tüzel kişiliği olup, bu mükellefiyetin Tapu Sicilinde ferdi mükellefiyte dönüşünceye kadar ( üyeler adına tescil edilinceye kadar) devam edeceği, üyeler adına tescil edildiğinde müvekki) kooperatifin mükellefiyetinin sona ereceği ve yerine üyelerin mükellefiyetinin başlayacağı, Emlak Vergisi harcamalarının, kooperatifin işleyişi için yapılması zorunlu ve Genel Kurul kararları, genel kurul kararları olmasa dahi üyelerden tahsili gereken mutat masraflardan olduğu, Emlak vergisi kalemlerinin Genel Kurul Tahmini bütçelerinde “Vergi Gider Kalemleri” olarak gösterildiği ve konu hakkında Genel Kurul kararlarının mevcut olduğu, Emlak Vergisi yükümlüsü olan kooperatifin genel kurul kararlarında kabul edildiği üzere, bu vergilerin ortaklardan tahsil edileceği tartışma konusu olmayıp, Emlak Vergisi borçlarını ödemeyen borçlunun aleyhine girişilen icra takibine itirazının da kötü niyetli olduğu, davalı Borçlunun, davacı kooperatf üyesi sıfatı ile kooperatif bünyesinde bulunan taşınmazları da üye Sıfatı ile kullanmakta olduğunu, Kooperatif Ana Sözleşmesi ve Tapu ya şerhli Yönetim Planın’ da yönelim kurulunun kooperatif hizmetlerinin ifasında ve giderlerin paylaştırılmasında o hizmetlerden faydalanan bağımsız bölüm malikleri ile her ne sebeple olursa olsun bağımsız bölümden faydalanan kiracılar veya intifa hakkı lehdarlarının Genel Gidere Katılma İlkesini her zaman göz önünde bulundurmak zorunda oldukları, bağımsız bölüm maliklerinin borcunun bu yolla ödenmemesi halinde ise, Yönetim Kurulunun bu hususu izleyerek ve İstoç Yönetim Planının Yönetim Kuruluna verdiği görev ve yetkilerini düzenleyen ilgili maddeler uyarınca yasal yoltara başvurmakla yükümlü olduğu, Genel Kurul toplantılarında alınan kararların 1163 s. Kooperatifler kanunu uyarınca Ticaret Şicilinde tescil ve ilan edildiği, bu kararların üye olsun olmasın herkes için bağlayıcı olduğu, davalı-borçlunun bu kararlardan haberdar olmadığını ileri süremeyeceği, Kooperatif Genel Kurullarında açıkça;Kooperatif alacaklarının zamanında ödenmemesi halinde uygulanacak faiz oranlarının belirlendiği, Genel Kurulca kararlaştırılan bedellerin, Genel Kurula katılsın veya katılmasın tüm üyeleri/ kiracıları/ intifa hakkı olanları (sonraki yıllarda değiştirilmediği, İptal edilmediği sürece) bağlayacağı, Genel Kurul kararlarının üyeler ile kooperatif arasında yapılmış bir sözleşme olduğu, bu nedenle de davacı kooperatifin üyelerden gecikme talep etme hakkının bulunduğu ve Sayını Mahkemenin 1163 s. Kanun, Mad.99 uyarınca yetkili, görevli olduğu, bu nedenlerle davalı tarafa karşı başlatılan Bakırköy … İcra Dairesi ‘nün …. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER : Bakırköy … İcra Dairesi ’nün …. esas sayılı dosyası, faturalar, ticari defterler ve belgeler, muavin defter kayıtları, bilirkişi incelemesi, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalının davacı kooperatife olan 2008-2009-2010-2011-2012-2013-2014-2015-2016 yıllarına ait Emlak Vergileri, Mayıs 2011-Şubat 2019 arası Aidat Bedelleri ve gecikme farkından doğan borçlarını ödememesi nedeniyle davacı tarafça başlatılan Bakırköy … İcra Müdürlüğü’ nün …. E. sayılı dosyasından kaynaklanan icra takibine vaki itirazın iptali ve %20 icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı icra dosyasına yapmış olduğu itirazında alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, bu nedenle takibe, borca, ödeme emrine, işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini beyan etmiştir.
Bakırköy … İcra Dairesi’nün …. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 27.207,00 TL asıl alacak, 39.227,53 TL gecikme farkı olmak üzere toplam 67.034,53 TL ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren aylık %2 faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi SMM … 20/06/2022 tarihli raporunda; Davacı koaperatifin defter ve belgelerinin dava ve takip konusu dönemde açılış ve kapanış noter onaylarının söresi içinde yapılmış olduğu, defterlerinin usulüne uygun, birbirini doğruladığı, kayıtları ile uyumlu tutulduğu, Yevmiye (Açılış-Kapanış) Defteri kebir ve Envanler deflerinin noter açılış ve onayının süresi içinde usulüne uygun yapıldığı, davacı taraf defterlerinin sahibi lehine delil vasfının takdiri ve değerlemesinin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, Davalının, davacı kooperatifin üyesi/malik sıfatı olduğu, bu hususta uyuşmazlıklarının bulunmadığı, davalının kendisinin de bu hususta itirazının veya bu konuda dava dosyasına sunulmuş herhangi bir somut belgesinin bulunmadığı, 1163 sayılı kooperatifler kanununu ve ana sözleşme çerçevesinde ve genel kurul kararları ile belirlenen ve iptal edilmeyen parasal (aidat ve diğer ödeme) yükümlülüklerinden sorumlu olacağı, bu yönü itibari ile de davacı kooperatifin alacağa dayanak olan Olağan Genel Kurullarında kararlaştırılmış alacak olması nedeniyle borçlu olmadığı yönündeki itirazların hakb ve yerinde olmayacağı, zira; Davalı tarafın borcun ödendiğine veya kapatıldığına dair dava dosyasına sımut bir belge sunmadığı, bu hususta nihai takdir ve değerlemenin Sayın Mahkemede olduğu, İncelenen davacı taraf defter ve belgellerine göre; Davacı kooperatifin davalıdan uyuşmazlık tarihleri olan 2008-2016 hesap yılları arasında aidat (5.547,00 TI) ve diğer Emlak Vergsi yönünden (21.660,00 TI )toplamda:27.207,00 TI alacaklı bulunduğu, İSTOÇ YÖNETİM PLANINDA“Madde 6.4/2: Avanslarını, İşletme Projesine göre belirlenip, kendisine bildirilmiş olan tariklerde ödemeyen bağımsız bölüm maliklerinden bu tutar 634.s KMK da öngörülen gecikme tazminatı ile birlikte tahsil olunur” Hükmünün benimsendiği, bu nedenle Genel Kurul Kararı ile de kesinleşen; 39.827,53 TI Gecikme Zammı ile birlikte (27.207,004 39.827,53) 67.034,53TL alacağının bulunduğu kanaatine varılmakta ise de takdiri ve değerlemesinin Sayın Mahkemede olduğu, Davacı koopertifin incelenen defter ve belgelerinde Örnek üyeler; …kod numaralı …. ve …. kod numaralı… hesapları seçilmiş olup incelenmiştir. İncelenen cari besaplarda aidat ve diğer giderlerin eşit miktarlarda ve aynı tarihlerde usulüne uygun tahakkuk ettirildiği, Davacı kooperatifin eşitlik prensibine uyduğu, Temerrüdün icra yönünden (22.03.2021) takip tarihi ile oluştuğu, Sair konular ve İcra inkar tazminatı şartlarının gözetildiğinde takdiri ve değerlemesinin Sayın Mahkemede olduğu, Yönünde görüş ve kanaate varıldığını bildirmiştir.
İncelemeye sunulan defter ve belgeler ile tüm dosya kapsamına göre, mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere, davalının davacı kooperatif üyesi olduğu, 1163 sayılı kanun gereği de, genel kurul kararları ile belirlenen ve iptal edilmeyen parasal yükümlülüklerden sorumlu olduğu, eldeki davada da talep edilen kooperatif alacağının dayanağı olan genel kurul kararının iptal edilmediği ve davalının da sorumlu olduğu emlak vergisi ve aidat borçları kapsamında davacıya herhangi bir ödeme yapmadığı anlaşılmakla, davacının takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan 67.034,53 TL alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin aynı koşullar ile devamına,
2-Asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 4.579,13 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 659,35 TL harcın mahsubuyla bakiye 3.919,78 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 659,35 TL peşin harç olmak üzere toplam 718,65 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 995,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 10.725,52 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır