Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/777 E. 2022/1257 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/777 Esas
KARAR NO : 2022/1257

DAVA : Alacak (Hava Taşımacılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/09/2021
KARAR TARİHİ : 21/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirketin Çin’den Türkiye’ye automatic …. emtealarının havayolu ile taşınması hususunda anlaştığını, müvekkili şirketin taşıma işleri organizatörü olup taşıma organizasyonunu yaptığını, taşımanın ….. şirketine ait uçaklar ile yapıldığını, söz konusu taşımalar karşılığı davalı tarafa navlun ücreti olarak 15.02.2021 tarih 31.133,05 USD, 17.02.2021 tarihli 64.184,25 USD, 17.02.2021 tarihli 125.500,60 USD, 23.02.2021 tarihli 53.095,30 USD tutarlı faturaların kesildiğini, davalı tarafın bu faturalara karşılık kısmi ödemeler yaptığını, ancak 38.098,40 USD tutarlı alacağı ödemediğini ve iade faturası kestiğini, müvekkili şirketin 10.05.2021 tarihli 38.098,40 USD tutarlı faturayı davalı yana gönderdiğini ama taşıma bedelinin davacı tarafça ödenmediğini, bunun üzerine Bakırköy ….İcra Müdürlüğü …. E.sayılı dosya ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla; itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 4356 brüt kg ve hacim kilosu 7329 kg olan emteanın Güney Çin’den İstanbul’a organize edilen en kısa sürede taşınması hususunda davacı şirketle sözleşme yaptığını, ancak davacı tarafın sözleşmeye mutabık kalmadığını ve müvekkili şirketin onayını almadan bu taşımayı gerçekleştirdiğini, karşı tarafın kusuru sebebiyle ortaya çıkan durumdan dolayı müvekkili şirkete fazladan fatura kesildiğini, taşınacak emteaların aktarmasız ve tek seferde getirilmesi gerekirken, çok sayıda parçaya ayrılarak ve aktarmalı şekilde getirildiğini, ayrıca anlaşılan tarihten 8 gün sonra malın yüklendiğini, taşımaya ilişkin olarak 08.02.2021 tarihinde hazır edilmiş emteanın 18.02.2021 tarihinde, 14.02.2021 tarihinde hazır edilmiş emteanın ise 22.02.2021 tarihinde teslim edildiğini, geri kalanların ise 3 kap, 3 kap, 7 kap ve 1 kap şeklinde bölündüğünü, … no.lu yükleme için 3 kap emteanın 16.02.2021 tarihinde, diğer 3 kap emteanın ise 18.02.2021 tarihinde teslim edildiğini, teslimatla ilgili müvekkili şirkete 384 USD fatura edildiğini, …. no.lu yükleme için 7 kap emteanın 18.02.2021 tarihinde, 1 kap emteanın 22.02.2021 tarihinde teslim edildiğini, teslimatla ilgili müvekkili şirkete 320 USD fatura edildiğini, Taşınan emteaların brüt ağırlığı 4356 (GW) ve hacim 7329 (CW) kg olduğunu, davacı şirketin kendilerine pivot uygulandığını belirterek brüt 10.690 kg üzerinden hesaplama yaptığını, bu hesaplamaya ilişkin olarak da emteaların tesliminden sonra 28.04.2021 tarihli 38.098,40 USD bedelinde navlun ücreti adı altında fatura kestiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye göre 3-4 gün içinde gelmesi gereken emteaların davacı tarafın kusurundan kaynaklı olarak geç geldiğini, bu yüzden müvekkili şirketin ekonomik anlamda kayba uğradığını, piyasaya borçlandığını ve ticari itibarının sekteye uğradığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, faturaya dayalı alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ….İcra Müdürlüğü …. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 38.099,70 USD asıl alacak, 255,74 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 38.355,44 USD alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Taşıma bilirkişisi 01/04/2022 havale tarihli raporunda; davacı yanın, davalı şirket tarafından üzerine keşide edilen faturaya TTK m.21/2 gereği sekiz gün içinde itiraz etmediği için davalı şirket lehine verdiği taşıma hizmetlerinden dolayı fatura bedeli olan 38.098,40 USD bakiye alacağının kaldığını ispat etmek zorunda olduğunun değerlendirildiği, emtianın kısım kısım taşınmasının sorumluluğunun tam olarak davacı üzerinde olduğunun dava dosyasının halihazırdaki durumu ile desteklenmediği ve hatta Çin’li satıcı/ihracatçının ödemeleri alamaması ve emtiaları hazır etmemesi (mail yazışması) gibi davalı yana bağlanması mümkün sebeplerinin de olabileceği, kısmi olarak gelen eşyanın da gümrükten çekilebileceği, bu nedenle davalı yan tarafından ödenen ardiye ücretlerinin davacıdan talep edilmesinin yerinde olmadığının değerlendirildiği, dava konusu ihtilafın, havayolu taşımalarında eşyanın fiziki ağırlık ve hacminin dışında “hesaplamada dikkate alınacak – ücretlendirilebilir” ağırlığının bulunması ve bunun belirlenmesinde farklı parametrelerin kullanılmasından doğduğu, dava dışı …. tarafından belirlenen “ücretlendirilebilir ağırlığın” emtianın fiziki olarak hacim ölçülerinden ve brüt ağırlığından farklı olmasından kaynaklandığı, davacı taşıma işleri organizatörünün bunu uçuş öncesi hesaplamasının mümkün görünmediği, bu nedenle davacının bürüt yük miktarı ile hesaplamada dikkate alınacak ağırlık kaynaklı farktan davalının sorumlu olacağı, ticari defterlerle teyit edilmek koşulu ile hesaplanabilir ağırlık farkı kaynaklı dava konusu 38.098,40 USD bakiye alacak talebinin yerinde olabileceğinin değerlendirildiğini bildirmiştir.
Mahkememizin 01/06/2022 tarihli celsesinin 1 no’lu ara karar gereğince, bilirkişi raporuna yapılan itirazlar doğrultusunda heyete muhasebe bilirkişi eklenmek suretiyle davacı ile dava dışı … ve davalı cari hesabı, ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, muhasebe bilirkişisinin de eklenmiş olduğu bilirkişi heyeti tarafından ibraz edilen 26/08/2022 havale tarihli raporda; davacının ticari defterlerine göre, davacının davalıdan 38.098,40 USD alacaklı olduğu, davalı defterlerine göre ise davalının davacıdan 144.190,95 TL alacaklı olduğunun görüldüğü, ticari defterlerdeki bu kayıt farklılığının, davalı tarafından tanzim edilen 3 adet iade faturasının davacı tarafından iki adedinin iade edilmesinden kaynaklandığı, ihbar süresi yönünden davacının davalı aleyhine düzenlemiş olduğu navlun faturalarından son 5 adedinin 15.02.2021 (1 adet), 17.02.2021 (2 adet), 23.02.2021 (1 adet) ve 12.03.2021 (1 adet) tarihinde düzenlendiği dikkate alınarak değerlendirme yapıldığında, fatura tarihlerinde davalı şirketin bu faturaları kayda aldığı ancak ilk iki adet iade faturasını 28.4.2021 tarihinde düzenlediği, fatura tarihlerine göre iade işleminin 72, 70, 64 ve 47 gün sonra olduğu, dosyasına sunulan elektronik posta çıktılarında da anılan faturalara 8 günlük süre içerisinde itiraz edildiği yönünde bir tespit yapılmasının mümkün olmadığı, bu noktada, ayıp bildirim süresi içinde davacı şirkete hangi faturalar için süresinde yazılı olarak ihbarda bulunulduğu hususunu ortaya koyulmadığından, iade fatura tarihleri baz alınarak bu fatura tarihlerinin ayıp bildirimi olarak kabul edilmesi durumunda da, bu bildiriminin yukarıda bildirilen faturalar yönünden süresinde olmadığının anlaşıldığı, ancak, ayıp ihbar süresine uyulmaması ve bu durumun hukuki neticesi mahiyeti itibariyle Sayın Mahkemeye ait olmakla tümüyle takdiri mahkemeye ait bulunduğu, kök raporda mevcut taşıma yönünden yapılan tetkikler de gözetildiğinde, karşılıklı iade faturalarından kaynaklı ihtilafın öncelikle davalının tek yanlı ve anlaşma dışı düzenlediği iade faturası ile başladığı gözetildiğinde, davacının 38.098,40 USD bakiye alacağının kaldığı, bu alacağa davalının iade faturası ile karşı çıkmasının kabul edilemeyeceğinin değerlendiğini, davacının 38.098,40 USD bakiye alacağı karşılıklı ticari defterlerle teyit edilmekte olup; ihtilafın davalı yanca düzenlenen mutabakatsız iade faturasından kaynaklandığı gözetilerek davacının alacağının uluslararası hava kargo taşımalarna uygun olduğunun değerlendiği bildirilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; davacının taşıma işleri orginazatörü, davalının taşıtan, dava dışı … firmasının fiili taşıyan olduğu, ihtilafın davalı tarafından kesilen 38.098,40 USD tutarlı iade faturası sebebiyle oluştuğu, havayolu taşımalarında eşyanın fiziki ağırlık ve hacminin dışında “hesaplamada dikkate alınacak- ücretlendirilebilir” ağırlığının bulunması ve bunun belirlenmesinde farklı parametrelerin kullanılmasının dava dışı ….’den kaynaklandığı, bunun davacı tarafından uçuş öncesi hesaplanmasının mümkün görünmediğinin taşıma bilirkişisi tarafından belirlendiği, bu nedenle davalı tarafından ödenen ardiye ücretlerinin davacıdan talep edilmesinin yerinde olmadığı değerlendirilmekle; taraf ticari defterleri üzerinden yapılan incelemeyle davacının davalıdan bakiye 38.098,40 USD alacağının kaldığının tespit edildiği, davalı tarafın bakiye fatura bedeline ilişkin takip öncesinde temerrüde düşürülmediği, faturaya dayalı alacağın likit olduğu ve yabancı para alacağının icra takip tarihi itibariyle Türk Lirası karşılığının % 20’si oranında icra inkar tazminatı şartlarının oluştuğu dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile 38.098,40 USD asıl alacak yönünden davalının Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin hükmedilen alacak yönünden devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca en yüksek temerrüd faizi uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Hükmedilen alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 66.062,63 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 22.589,71 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 4.038,14‬ TL harcın mahsubuyla bakiye 18.551,57 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 4.038,14‬ TL peşin harç olmak üzere toplam 4.097,44‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 2.593,50‬ TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 2.576,12 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 49.297,18 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 2.219,82 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/12/2022

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır