Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/737 E. 2022/485 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/737 Esas
KARAR NO : 2022/485

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/09/2021
KARAR TARİHİ : 10/05/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın Büyükçekmece ….. İcra Dairesi ….. E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacı taraf ile davalı taraf arasında bulunan mal alım satımına ilişkin faturalar ve cari hesap mevcut olduğunu, ek olarak sunulan borç-alacak ekstresinde görüleceği üzere de davalı tarafın 8.079,97 TL ödeme açığı bulunduğunu, davacı taraf yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle fazlaya dair talep ve dava hakları saklı olmak kaydıyla; davalı tarafın Büyükçekmece …… İcra Dairesi ….. sayılı dosyasına vaki itirazlarının iptaline, takibin devamına, davalının haksız itirazından dolayı %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş ancak davalı vekilince dava takip edilmiştir.
DELİLLER : Büyükçekmece ….. İcra Dairesi ’nün ….. esas sayılı dosyası, faturalar, ticari defterler ve belgeler, bilirkişi incelemesi, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında ticari ilişkiden kaynaklı bakiye cari hesap alacağının tahsiline yönelik başlatılan Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Büyükçekmece ……. İcra Dairesi’nün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 8.079,97 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %18,20 faizi ile birlikte tahsili için cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Davalı icra dosyasına yapmış olduğu itirazında şirketin alacaklı görünen tarafa her hangi bir borcunun olmadığını beyan etmiştir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi SMMM …… 12/02/2022 tarihli raporunda; davalı tarafın incelemeye katılmadığını, defter ve belgelerini ibraz etmediğini, davacı tarafın 2020 – 2021 ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğunu, davacı tarafın davalı tarafa düzenlediği ve takibe konu ettiği cari hesap ekstresine ait 2020 yılında toplam 14 adet ve KDV dâhil 68.079,96-TL tutarlı faturanın olduğunu, iş bu faturaların açıklama kısmına “yuvarlak lastik” diye yazıldığını, miktar ve birim fiyatlarının belirtildiğini, faturaların e-fatura olduğunu ve teslim eden ile teslim alan kısımlarının bulunmadığını, imza karşılığı teslim edilmediğini ve teslim alınmadığını, iş bu faturaların davacı ticari defter ve kayıtlarına usulüne uygun olarak işlendiğini, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına işlenip işlenmediğinin tespit edilmediğini, davalı tarafın iş bu faturalara itiraz ettiğine dair dosya muhteviyatında her hangi bir tevsik edici belgeye rastlanılmadığını, davacı şirkete ait 2020 – 2021 BS formu bilgilerinde, 2020 yılında davacı tarafın davalı tarafa ait 2 adet faturayı KDV hariç 22.066,00-TL tutar üzerinden beyan ettiğini, 2021 yılında davacı tarafın davalı tarafa ait her hangi bir faturayı beyan etmediğini, davalı şirkete ait 2020 – 2021 BA formu bilgilerinde, 2020 yılında davalı tarafın davacı tarafa ait 2 adet faturayı KDV hariç 22.066,00-TL tutar üzerinden beyan ettiğini, 2021 yılında davalı tarafın davacı tarafa ait her hangi bir faturayı beyan etmediğini, taraflar arasında 2020 yılında BS – BA Formu beyanı yönünden adet ve tutar farkının bulunmadığını, taraf beyanlarının birbirini karşılıklı olarak teyit ettiğini, davacı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu Cari Hesap Ekstresinde, 2020 yılı: davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 25/09/2020 tarihli 20.321,92-TL (B) tutarlı açıklamalı kayıt işlemi ile başladığı, 25/11/2020 – 31/12/2020 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 8.079,96-TL alacaklı olduğunu, 2021 yılı: 01/01/2021 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 8.079,96-TL alacaklı olduğunu, davalı tarafın inceleme günü gelmediğini, yerinde inceleme talebinin olmadığını, dosya muhteviyatına ticari defter ve kayıtlarını sunmadığını, davacı tarafın takip tarihi itibariyle ticari defter ve kayıtlara göre 8.079,96-TL asıl alacağını talep edebileceğini, davalı tarafın takip tarihinden önce temerrüde düştüğüne/düşürüldüğüne dair dosya muhteviyatında her hangi bir tevsik edici belge bulunmadığını, davacı tarafın takip öncesi işlemiş faiz talebinin bulunmadığını, davacı tarafın takip tarihinden itibaren asıl alacağa %18,20 faiz talep edebileceği sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
HMK 222.(1) madde hükmü gereği “Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut..diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Mahkememizce davalıya usulüne uygun ihtar yapılmasına rağmen bilirkişi incelemesine katılım sağlanmadığı, ticari defter ve belgelerin de dosyaya ibraz edilmediği, davacının defterlerinin lehine delil niteliğinde olduğu tespit edilmiştir.
14/05/2021 tarihi itibariyle e-faturaya karşı yan bakımından elektronik ortamda itiraz mümkün hale gelmiş ise de, icra takibine konu e-faturaların düzenlenme tarihi itibariyle Gelir İdaresi Başkanlığınca takip edilen sistem üzerinden doğrudan karşı yanın sistemine gönderildiğinden karşı yana tebliği için ayrıca fiziken gönderilmesine gerek bulunmamaktadır. Davalı şirkete bu suretle tebliğ edilen e-faturalara, davalı tarafça TTK 18(3) maddesi uyarınca zamanında itiraz ettiğine ilişkin delil sunulmamıştır. İtiraz edilmeyen ancak tebliğ edilen faturaların içeriğinin kesinleştiği gözetildiğinde davalı vekilinin alacağın varlığına yönelik itiraz nedenleri yerinde bulunmamaktadır.
Tarafların iddia ve savunmaları, incelemeye sunulan defter ve belgeler, bunlar üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre; davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 8.079,97-TL bakiye cari hesaba dayalı alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi bakiye cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile davalının Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynı koşullarda devamına,
2-Davacı lehine 1.615,99 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, belirtilen değerin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
3-Alınması gerekli 551,94-TL harçtan davacı tarafça yatırılan 97,59-TL harcın mahsubuyla bakiye 454,35-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 97,59-TL peşin harç, 8,50-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 165,39-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta/ tebligat/ bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 892,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 5.100,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekillerinin açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır