Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/73 E. 2022/1190 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/73 Esas
KARAR NO : 2022/1190

DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/01/2021
KARAR TARİHİ : 08/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Keşideci dava dışı …… Lastik İth. İhr. Ve Tic. A.Ş’ye ait ….. bank … 15.02.2019 tarihli 23.500,00 TL bedelli çekin ciro yoluyla Davacı- Alacaklı …’a verildiğini, Davacı-Alacaklı …’ın bankaya çeki tahsil için gittiğinde banka …… Lastik İth. Şirketinin çift imzayla temsil edildiğini, çekin tek yetkili tarafından imzalanmasından dolayı şirket yetkilileri tarafından bankaya ödemeden men talimatı verildiğini öğrendiğini, banka tarafından Davacı-Alacaklı …’a ödeme yapılmadığını ve çekin arkasını yazmadıklarını, Davalı şirket yetkilisinin tek imzalı çek vererek daha sonra bankayı arayıp çift imza olması gerektiği gerekçesi ile ödemeden men talimatı vermesi nedeniyle dolandırıcılık suçundan Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı ….. sayılı dosyası ile yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, çek aslının ” soruşturma dosyasında olduğunu ve soruşturmanın devam ettiğini, Davalı …’nın soruşturma dosyasında 23.12.2019 tarihli ifadesinde borcu kabul etmesine ve ödeme yapacağını beyan etmesine rağmen ödeme yapmadığını, Davalı …’nın tek başına yetkisi olmamasına rağmen çeki imzaladığından şahsen sorumluluğunun bulunduğunu, “TTK madde 678(1) Temsile yetkili olmadığı halde bir kişinin temsilci sıfatıyla bir poliçeye imzasını koyan kişi, o poliçeden dolayı bizzat sorumludur” hükmünün bulunduğunu, T.C. Yargıtay ….. Hukuk Dairesi ….., …. 20.09.2019 somut olayda, alacaklı tarafından hakkında takip yapılan borçlunun Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen yazı cevabına göre şirketin temsilcisi olmadığının anlaşıldığı, bu durumda temsil yetkisi olmadığı halde keşideci şirket adına senet imzalayan muteriz borçlunun, bonoyu düzenleyen şirket adına attığı imzadan dolayı kişisel olarak sorumlu olacağına, yetkisiz temsilci sıfatıyla hareket eden borçlunun, bonodan dolayı düzenleyen sıfatıyla sorumlu olduğundan, adı geçen hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapılmasında yasaya aykırılık bulunmadığına dair kararların bulunduğunu, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü …… E Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının soruşturma dosyasında borcu kabul etmesine rağmen icra dosyasında kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini, arabuluculuğa müracaat edildiğini ve anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerden dolayı iş bu davayı açmak zaruretinin hasıl olduğunu, Davalının takibe kötü niyetli olarak itiraz ederek mal kaçırdığını ve borçtan kurtulmaya çalıştığını, bu nedenle fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL üzerinden menkul, gayrimenkulleri ile 3.Şahıslardaki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz kararı verilmesini, davalarının kabulü ile Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü ….. E. Sayılı dosyasında davalı yönünden itirazın iptaline %20 den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Her ne kadar davaya konu çek davalının yetkili olduğu şirkete ait olsa da davacı tarafından çek sahibine karşı değil, davalının şahsen sorumluluğundan bahisle (kabul anlamına gelmemek üzere) huzurdaki davanın ikame ettiğini, davalının şahıs olması, ticari defter ve kayıtlarının bulunmaması nedeni ile Sayın Mahkemenin görevli olmadığını, bu sebeple dosyanın görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini, Davalının 24.01.2021 tarihli dava dilekçesinde, ödemeden men talimatı verilmesiyle ilgili Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı ….. Sayılı dosyası ile dolandırıcılık suçundan suç duyurusunda bulunduğunu ve soruşturmanın halen devam ettiğini belirttiğini, halihazırda kesinleşmiş bir ceza hükmü olmamasına rağmen huzurdaki davanın sağlıklı bir yargılama süreci ile ilerleyebilmesi için soruşturmanın tamamlanmasının beklenilmesi gerektiğini bu sebeple bekletici mesele yapılması taleplerinin hasıl olduğunu, Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …. E Sayılı Dosyası ile davalıya karşı icra takibi açıldığını, davaya konu icra dosyasından 06.07.2020 tarihinde taraflarına ödeme emri tebliğ edildiğini, tebliğe 07.07.2020 tarihinde süresinde itiraz edildiğini, itirazlarının süresi içinde sunulmasına rağmen aynı konu ve sebepten iki kez 15.01.2021 tarihinde taraflarına tebliğ edilen ödeme emrine ilişkin 08.01.2021 tarihinde itiraz ettiklerini, davacı alacaklının kötü niyetli olarak aynı ödeme emrini ikinci kez tebliğ etme yoluna giderek süreler bakımından lehine durum yaratma çabasında olduğunu, davacının usulüne aykırı işlemlerine muvafakat etmediklerini, Söz konusu çekin belirtildiği gibi şahsen değil ciro yolu ile teslim edildiğini, davacının basiretli bir tacir olarak, olağan ticari hayatın şart ve koşullarına göre yükümlülüklerini önceden analiz etmek ve tüm koşulları değerlendirerek taahhüt altına girmekle yükümlü olduğunu, davalının imza yetkisini kontrol edip bilebilecek bir durumdayken kontrol etmeyerek huzurdaki davanın açılmasına bizzat kendi kusuruyla sebep olduğunu, Ödemeden men talimatının tahsil sırasında ilgili banka tarafından arandığında verildiğini, çekin bankaya sunulduğu tarihte verilmiş bir talimat olmadığını, davalının bir dolandırıcılık eylemi ile karşılaştığını, çek sahibinin dava dışı keşideci …… Lastik İth. İhr. Ve Ticaret A.Ş.’nin çek imzalaması yetkisi çift imza olarak düzenlendiğini, bu hususun davalı tarafın da malumu olduğu dava dilekçelerinden açıkça anlaşıldığını, bu hususun ticaret sicil gazetesinde ilan edildiğini, Davalının yetkilisi ve temsilcisi olduğu şirketin işlerinin aksamaması, bazı zamanlarda şirket dışında olması nedeni ile tek imza ile çekin kullanılamayacağına güvenerek şirket çekini imzalayarak masasına/çekmecesine bıraktığını, davalının çekte çift imza kullanıldığının bilincinde olduğunu, daha önce bu konuda herhangi bir aksiliğin yaşanmadığını, ancak çekin davalının rızası dışında bir şekilde elinden çıkıp ve eksik imza ile bu halde kullanıldığını, ilgili bankanın çekte tek imza olduğunu, dolayısıyla ödeme yapılıp yapılamayacağını öğrenmek için davalıya ulaştığında, çekte tek yetkili imzası bulunduğunun bildirilmesi üzerine, tek imza ile imzalanan çekin şirkete ait olamayacağı düşüncesiyle çeki kabul etmediğini, herhangi bir dolandırıcılık, çek kopyalama olayı ile karşılaşmamak adına doğal olarak ödeme yapılmamasını bankaya bildirdiğini, Davalının ifadesinde hatırladım dediği kısımdan kastının çeki gördüğünde çeke atmış olduğu imzaya dair olduğunu, çekin içeriği ve meblağına, eksik imza ile teslim edilmiş olmasına dair bir ifade olmadığını, davacının kendi yorumu ile Sayın Mahkemenizi yanılgıya sürükleme niyetinde olduğunu, davalının ifadesinde uzlaşma beyanında bulunmuş olması Ceza Hukuküunün temel ilkelerinre göre aleyhine yorumlanamayacağını ve suçu kabul ettiği anlamını taşımayacağını, bu güne kadar davalı adına böyle bir dava veya herhangi bir şikayetin bulunmadığını, Bahse konu çekin davalının rızası dışında ofisinden alınıp kullanıldığını ve çift imza olması gerekirken çekte yalnızca tek imza bulunmasının, davalının ve temsil ettiği şirkete duyulan güven ve itibarının da sarsıldığını, bu durumda mağdur olan ve dolandırılan tarafın davalı olduğunu, Kabul anlamına gelmemek üzere, rızası dışında elinden çıktığını, çekin içeriği ve meblağı hakkında bir bilgisinin olmadığı çeke dair davalının şahsen sorumlu olduğu iddiası ile 23.500,00 TL değerinde bir çek bedelini ödeme yükünün altına girmesinin beklenilemeyeceği, Tüm bu nedenlerle hukuki dayanaktan yoksun davanın tüm talepler bakımından reddine, %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama gider ve masrafları ile avukatlık ücretinin davacıya bırakılmasına karar verilmesini Sayın Mahkemeden arz ve talep etmişlerdir.
DELİLLER : Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü …… esas sayılı dosyası, faturalar, ticari defterler ve belgeler, muavin defter kayıtları, bilirkişi incelemesi, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 23.500,00 TL asıl alacak ile 2.143,97 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 25.643,97 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9 yasal faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi heyeti 18/05/2022 havale tarihli raporunda; Davacı-alacaklı …’ın, dava konusu dönemlere ait yevmiye, kebir ve envanter defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde usulüne uygun olarak yapılmış olduğu, dava dışı …… Gayrimenkul Yatırım Taahhüt San. Ve Tic. Ltd. Şti. için yapılmış kayıtların uyumlu olduğu, davacı taraf defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğine haiz olduğu, Davalı-borçlu …’nın ortak olduğu dava dışı …… Lastik İth. İhr. Ve Tic. A.Ş. ve yine dava dışı …… Gayrimenkul Yatırım Taahhüt San.ve Tic.Ltd.Şti.’e ait defterlerin ibraz edilmediği, bu nedenle sadece davacı-alacaklı taraf defter ve belgeleri üzerinde incelemelerin yapıldığı, Davacı Alacaklı … ile dava dışı …… Gayrimenkul Yatırım Taahhüt San.ve Tic.Ltd.Şti. arasında bir ticari ilişkinin mevcut olduğu, davaya konu çekin ise davalı borçlu …’nın ortak olduğu dava dışı …… Lastik İth. İhr. ve Tic. A.Ş. firma çekinin ciro yolu ile …… Gayrimenkul Yatırım Taahhüt San.ve Tic. Ltd. Şti.’ye ulaştığı ve buradan da ciro yolu ile …’a ulaşmış olabileceğinin görüldüğü, Davacının davalıdan, takip tarihi itibariyle, 23.500 TL alacağı bulunduğu; Ayrıca, çekin Bankaya ibraz edildiği tarihten takip tarihine kadar, takip talebindeki talebi gibi yıllık %9’luk yasal faiz oranı üzerinden işlemiş temerrüt faizi alacağının bulunduğu; fakat çekin Bankaya ibraz edildiği tarih dava dosyasından anlaşılamamış olduğundan, davacının takip tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi alacağının tutarının hesaplanamadığı; Asıl alacağın talep gibi, yıllık %9’luk yasal faiz oranı üzerinden işletilecek temerrüt faizi ile birlikte tahsili gerektiği belirtilmiştir.
TTK. 590. maddesine göre, temsil yetkisi bulunmayan bir kimsenin muhatabın temsilcisiymiş gibi, onun adına senedi imzalaması halinde, sorumluluğu, kabul etmiş muhatabınki gibi olacaktır (Prof. Dr. Fırat Öztan, Kıymetli Evrak Hukuku, 1997, s.884).
TTK. 590. maddesinde yer alan özel hüküm uyarınca, temsile yetkili olmadığı halde bir şahsın temsilcisi sıfatıyla poliçeye imzasını (bu imza keşide, kabul, ciro, aval, araya girme imzası olabilir) koyan kimse, o poliçeden dolayı bizzat sorumlu ve poliçeyi ödediği takdirde de temsil olunanın haiz olduğu haklara sahip olur. Bu kural, BK. 39. maddesinde öngörüldüğü şekilde, yetkisiz temsilcinin tazminatla yükümlü olması değil, poliçeden bizzat sorumlu tutulması, yani yetkisiz temsilcinin keşide, kabul, ciro, aval, araya girme gibi kambiyo işleminin bizzat alacaklısı ve borçlusu sayılması, temsil edilenin ise anılan işlemler dolayısıyla herhangi bir hakkı ve borcunun bulunmamasıdır. Birlikte imzanın şart edildiği durumlarda tüzel kişinin unvanı altında tek başına imza atan yetkili TTK. 590. maddesi uyarınca sorumlu olur (Poroy/Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, 2007, s. 132-133)
Yukarıdaki açıklamalar ışığında, çift imza ile düzenlenen çek karşılığı borç yükümlülüğü doğabilecek şirket adına, davalının tek imza ile bizzat düzenlediği ve imzaladığı karşılıksız çeke dayalı olarak davacıya karşı keşideci gibi sorumlu olması ve TTK. 695/3. maddesi gereği çek tazminatından sorumluluğuna hükmedilmesi gerekirken, alacağın TTK 590. maddesi gereğince şahsi sorumluluktan kaynaklanan bir alacak olduğu gerekçesiyle çek tazminatına ilişkin talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Ticaret Sicil Memurluğu’ndan gelen kayıtlara göre dava konusu çekte keşideci olarak görünen …… Lastik San. ve Tic. A.Ş.’nin 06.12.2018 tarihli tescil ile 21.11.2021 tarihine kadar ……. ile …’nın birlikte müştereken şirketi temsil ve ilzama yetkili kılındığı dava konusu çekin de 15.02.2019 tarihinde bu dönem içerisinde keşide edildiği ancak dava konusu çekde ; keşideci olarak görünen …… Lastik San. ve Tic. A.Ş ünvanının altında sadece bir imzanın bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili Mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde dava konusu çekdeki keşideci kısmında bulunan …… Lastik San. ve Tic. A.Ş ibaresinin üzerinde atılı imzanın davalının bizzat kendisince atıldığını belirttiğinden dava konusu çekdeki keşideci …… Lastik San. ve Tic. A.Ş üzerinde atılı görülen tek imzanın davalıya ait olduğu anlaşılmştır.
Dava konusu çekdeki keşideci kısmında bulunan imzanın davalıya ait olduğu anlaşıldığından Yargıtay … HD ‘nin …. esas … karar, ….. esas … karar, …. HD’nin …. esas …. karar ve ….. esas …. karar sayılı ve buna benzer diğer yerleşmiş emsal içtihatlarında da belirtildiği üzere dava konusu çekleri şirket kaşesi altında imzalayan davalının tek başına şirketi temsil ve ilzama yetkili olmadığı Ticaret Sicil Kaydından anlaşıldığı ancak bu durumda TTK 730/3 maddesinin göndermesi ile çekler hakkında da uygulanması gereken aynı yasanın 590. Maddesi gereğince davalının kişisel sorumluluğunun bulunduğu, sadece davalı tarafından imzalanan bu çekler şirketi sorumluluk altına sokmayacağı ancak; tek başına temsil yetkisi olmayan davalının TTK 590. Maddesi gereğince şahsen sorumlu tutulmasının mümkün olduğu, dava konusu çek bedelinin ödeme için bankaya ibraz tarihinden işleyecek değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile davalının Büyükçekmece …. İcra müdürlüğünün ….. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin aynı koşullar ile devamına,
2-Asıl alacağın %20 si üzerinden hesap edilen 4.700,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 1.605,28 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 273,11 TL harcın mahsubuyla bakiye 1.332,17‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 273,11 TL peşin harç olmak üzere toplam 332,41‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.005,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacının diğer davalı yönünden yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-AAÜT gereğince hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
9-Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
10-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/12/2022

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)