Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/701 E. 2021/1132 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/701 Esas
KARAR NO : 2021/1132

DAVA : Sözleşmenin Uyarlanması – Alacak
DAVA TARİHİ : 31/08/2021
KARAR TARİHİ : 14/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı taraf ile arasında mevcut 20/04/2016 imza tarihli Kaba İnşaat Sözleşmesi uyarınca, “İstanbul İli, ……… İlçesi, ……. Mah. …….. Ada ……. Parsel numaralı” taşınmazda davalı tarafından yapımı yüklenilen projenin temel, subasman, kaba ve ileri kaba inşaatının yapımını taşeron olarak üstlendiğini, davalı tarafından yer teslimi 28/07/2016 tarihinde yapılmış olup müvekkilinin, bu tarih itibariyle işe başladığını ve sözleşmeye uygun olarak işi tamamlayarak davalı tarafa teslim ettiğini, ardından tarafların 2018 yılının başında davalı tarafın talebi üzerine aynı taşınmazın 26.680,57 m2 sinin imalatı hususunda anlaştıklarını ve her m2 imalat için 275,00-TL+KDV bedel belirlediklerini, bahse konu sözleşmenin 5.1. Maddesinde; “Sözleşmeye konu imalatların hak ediş bedelleri m2 hesabına göre yapılacaktır. Taraflar bedel olarak her m2 imalat için 185,00-TL+KDV olarak anlaşmışlardır.” denildiğini, bu minvalde tarafların, 100.000 m2 olan taşınmazın yapım bedeli hususunda anlaştıklarını, ancak imalat bedeli, işbu sözleşmenin imzalandığı tarih olan ………. esas alınarak düzenlenmiş ise de 20/04/2016 tarihinde 1.000,00-TL+KDV olan demir fiyatının öngörülemez bir şekilde artması ile birlikte müvekkilin mağduriyeti olduğunu, nitekim müvekkili tarafından demir alış fiyatı, işe başlama tarihi olan 28/07/2016 tarihinde 1.060,00-TL+KDV iken 2017 sonunda 3.140,00-TL+KDV’ye, 2018 yılında ise 3.500,00-TL+KDV’ye kadar yükseldiğini, müvekkilinin söz konusu proje için yaklaşık olarak 3.500 ton demir alımı yaptığı göz önünde bulundurulduğunda ortada fahiş bir fark olduğunu, mevcut sözleşme, taşınmazın 100.000 m2 olduğu belirtilerek akdedilmiş ise de, bu m2 aşılmış ve 102.824,12 m2 olarak tamamlandığını, hal böyleyken öngörülemeyen bu durumlar sebebiyle müvekkilinin maddi zarara uğradığını, müvekkili tarafından, gerek demir farkı gerekse de m2 aşımı için davalı taraf ile görüşme talebinde bulunulmuş ise de bu talep davalı tarafından kabul edilmediğini, sözleşmenin uyarlanması ile müvekkili tarafından karşılanan demir farkı bedelinin şimdilik 100,000,00-TLsinin bilirkişi marifetiyle hesaplanarak davalı taraftan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iş bu davanın arabuluculuk başvuru şartı yerine getirilmeden açıldığından davanın dava şartı yokluğundan reddini talep etmiştir.
DELİLLER : Silivri Belediye Başkanlığı müzekkere cevabı, Silivri Tapu Müdürlüğü müzekkere cevabı , tüm dosya kapsamı toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava; davacının sözleşme ile belirlenen hak ediş bedelinin değişen koşullara göre uyarlanması ve demir farkı bedelinin davalı taraftan tahsili davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
7155 sayılı yasanın 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 20. maddesiyle eklenen 6102 sayılı TTK’nın 5/A maddesinde “(1)Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” hükmüne yer verilmiştir.
7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23. maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesinde “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2)Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir…” düzenlemesi getirilmiştir.
Davacı tarafça dava sözleşmenin uyarlanması olarak açılmışsa da davacı; fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak sözleşme ile belirlenen hak ediş bedelinin değişen koşullara göre mahkeme tarafından belirlenecek hakkaniyete uygun bir oranda arttırılması suretiyle uyarlanması, müvekkili tarafından karşılanan şimdilik 100.000,00-TL demir farkı bedelinin davalı taraftan tahsili isteminde bulunmuştur. Dava niteliği itibariyle ticari bir alacağa ilişkindir.
Mahkememizce tensip zaptı ile davacı tarafa Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A/2 gereğince arabuluculuk son tutanağının aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir suretini 1 haftalık kesin süre içerisinde sunulması, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği usulüne uygun olarak ihtar edilmiştir. Davacı tarafça Bakırköy Arabuluculuk Bürosunun ……… büro dosya no., ……… arabuluculuk nolu, son tutanak düzenlenme tarihi 07/09/2021 olan arabuluculuk son tutanağı 10/09/2021 tarihli dilekçesinin ekinde dosyaya ibraz edilmiştir.
6102 sayılı kanunun 5/A maddesi uyarınca söz konusu talebe ilişkin davanın dava şartı olarak arabuluculuğa tabi işlerden olduğu ve dava açılmadan evvel arabulucuya başvurulmasının somut olay bakımından zorunlu olduğu ve bunun aynı zamanda 6100 sayılı HMK gereği dava şartları arasında sayıldığı kanaatine varılmıştır. Davacı tarafça sunulan arabuluculuk son tutanak tarihi 07/09/2021, dava tarihi 31/08/2021’den sonra olduğu anlaşılmakla Kanun gereği davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddi gerektiği sonucuna ulaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın arabuluculuk dava yokluğundan usulden REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça yatırılan 1.707,75-TL peşin harcın mahsubuyla hazineye irat kaydına, bakiye 1.648,45-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-AAÜT 7/2. maddesi gereğince hesap edilen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalının yatırmış olduğu kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
6-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/12/2021

Katip ……..
¸(e-imzalıdır)

Hakim …….
¸(e-imzalıdır)