Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/695 E. 2022/649 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/695 Esas
KARAR NO : 2022/649

DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 27/08/2021
KARAR TARİHİ : 23/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/07/2022
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; müvekkili tarafından dava dışı …….. Şti’ne kuru meyve gönderildiğini, nakliye işi davalı şirket tarafından yapıldığından taşımaya konu ürünler ve evrakların davalı şirkete teslim edildiğini, müvekkili şirket ile dava dışı alıcı …….. Şti arasındaki satışa dair fatura, malın evsafına ilişkin kalite belgeleri ve sair tüm ihracat evrakların ibraz edileceğini,, davalı tarafça taşıyanın yükün evsaf ve kontrolünü yaptıktan sonra düzenlenen konşimentonunda teslimi ile birlikte sorumluluk altına girdiğini, davalı tarafça teslim edilen mallara ilişkin olarak konşimento bedeli ödenip aslı alınmadığından davalı tarafça taşıması yapılan malların akıbetinin belirsiz olduğunu, davalı tarafça yapılan taşıma ve teslimde yasal yükümlülük ve sorumlulukların yerine getirilmediğini, kusuru ile müvekkilini zarara uğrattığını belirterek müvekkilinin alacağı olan 96.610,00 Amerikan Doları alacağının malın davalıya taşıma için teslim tarihi olan 18/02/2021; 760,00 Usd’nin taşımadan doğan masraf ve harcamanın 24/01/2021 tarihinden itibaren dövize uygulanan en yüksek mevduat faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: dava konusu uyuşmazlığın deniz taşımasına ilişkin olduğunu, bu uyuşmazlıklarda Denizcilik İhtisas Mahkemeleri’nin görevli olduğunu, mal bedelinin ödenmemesi nedeniyle müvekkili şirkete husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirket kendisine bildirilmeyen ve konşimentoda yer almayan herhangi bir talimat ve kayıttan sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise davanın esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, taşımacılık sözleşmesinden kaynaklı rücuen tazminat istemiyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptaline ilişkin olup, her ne kadar dosyada deniz ve kara olmak üzere karma taşıma olduğu anlaşılmış ise de; uyuşmazlığın gemide taşınan emtiaya ilişkin ziya ve hasarın deniz yolunda mı, kara yolunda mı olduğu, dosya kapsamıyla belirli olmayıp bu konudaki uyuşmazlığın çözümünde deniz ticaretine ilişkin hükümlerin uygulanmasının gerekip gerekmediğine dair tartışma görevi Denizcilik İhtisas Mahkemesi’ne aittir. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2017/1115 esas, 2018/552 karar)
Denizcilik İhtisas Mahkemesi sıfatlı ticaret mahkemesi ile diğer ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, Denizcilik ihtisas mahkemelerinin görev alanının tayininde uyuşmazlığın deniz ticaretinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı esas alınır.
Görev hususu resen ve davanın her aşamasında incelenmesi gereken hususlardan olup, somut olayda deniz ticaretine ilişkin hükümlerin uygulanmasının gerekip gerekmediğini tartışma görevi Denizcilik İhtisas Mahkemesi’ne ait olduğundan mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliğine, dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine, kararın kesinleştiği tarihten itibaren başlatılmak suretiyle iki hafta içinde talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli İstanbul ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevdiine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
2-HMK’nun 20. ve 331/2. maddeleri uyarınca iş bu kararın kesinleşmesine müteakip yasal süresi içerisinde talep üzerine dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemece hükmedilmesine,
3-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342.maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/06/2022

Başkan …….
¸e-imzalıdır
Üye ……….
¸e-imzalıdır
Üye ……..
¸e-imzalıdır
Katip ……….
¸e-imzalıdır