Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/633 E. 2022/550 K. 01.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/633 Esas
KARAR NO : 2022/550

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/08/2021
KARAR TARİHİ : 01/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından davalıya 304.694,03 TL bedelli fatura karşılığı mal satıldığını, davalı şirketin satış bedelinin 104.630,40 TL’lik kısmını müvekkiline ödemediğini, alacağının tahsili amacıyla davalı tarafa karşı Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 11/01/2021 tarihinde 2.768 kg örme kumaşı müvekkili firmaya teslim ettiğini, satışa konu kumaşların imalat için batik boyaya girdiğinde boyanın kumaşa nüfus etmediği şirket yetkililerince tespit edilip ayıbın Bakırköy ……. Noterliği’nin 18/01/2021 tarihli ihtarı ile davacıya bildirildiği, ayıp nedeniyle davacıdan kumaşların alınması talebine kayıtsız kalındığı, bunun üzerine 11/01/2021 tarihli iade faturası kesilerek sözleşmeden dönme hakkının kullanıldığının davacıya iletildiğini, satışa konu ayıplı kumaşların imalatta kullanılmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin ayıplı ürünleri iade etmeye hazır olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 104.630,40 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 14/03/2022 tarihli raporunda; davacı-alacaklı …… Moda Tekstil Ticaret Ltd. Şti.’nin, dava konusu döneme ait yevmiye defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde usulüne uygun olarak yapılmış olduğu, faturalarla kayıtları uyumlu olan davacı taraf defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğine haiz olduğu, davalı-borçlu …… Tekstil İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin, dava konusu döneme ait yevmiye defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde usulüne uygun olarak yapılmış olduğunu, faturalarla kayıtları uyumlu olan davacı taraf defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğine haiz olduğunu, davacı-alacaklı şirketin davalı-borçlu adına yürütülen cari hesap muavin defterlerinde ….. hesap kodu ile en son 01.12.2020 tarihinde …… sayılı 38.545,20 TL bedelli satış faturası ile borç kaydederek işlemek suretiyle 104.721,03 TL borç hesap bakiyesiyle kayıtlı olduğunu, bu kayıttan sonra herhangi bir kaydın yapılmadığını, bu bakiyenin davacı-alacaklının mizanında yer aldığını, davalı-borçlu şirketin davacı-alacaklı adına yürüttüğü cari hesap muavin defterlerinde …… hesap kodu ile en son 10.12.2020 tarihinde ……. numaralı 38,545,20 TL bedelli alış faturasını alacak kaydederek işlemek suretiyle 304.721,03 TL alacak hesap bakiyesiyle kayıtlı olduğunu, bu kayıttan sonra herhangi bir kaydın yapılmadığını, bu bakiyenin davalı-borçlunun mizanında yer aldığını davalı-borçlunun 2021 yılında 11.01.2021 tarihinde ….. numaralı iade faturası ile 104.630,40 TL olarak ve 08.01.2021 tarihinde …… numaralı iade faturası ile yine 104.630,40 TL olarak davacı-alacaklıyı borçlandırdığı, ancak davacı alacaklının bu faturaları Ba formu ile önce kayıtlarına aldığı ve aynı ayda Bs formu ile iade etmiş olduğunu, BA, BS formu karşılaştırmalarında tarafların mutabık olmadıklarını, davacının 04.02.2021 tarihinde 3046 numaralı Kadıköy ….. Noterliğ’nden davalıya gönderdiği ihtarnamede 104.630,40 TL nin ödenmesi taleplerinin olduğunu, taraflar arasında ödeme tarihleri ve temerrüt ile ilgili herhangi bir sözleşme bulunmamakla birlikte, davacı tarafından davalıya 04.02.2021 tarihinde borç ihtarnamesinin gönderilmiş olduğunu, bu sebeple işlemiş faiz talebinin sayın mahkemenizin takdirinde olduğunu, davalının ayıplı olduğunu iddia ettiği kumaşlar bilirkişi incelemesine sunulmadığından, ayıplı olduğu iddia edilen kumaşlarla ilgili tarafsız kişi veya kurumlarca düzenlenmiş tespit raporu da sunulmadığından, davalının ayıp iddiasının ispata muhtaç olduğu sonucuna varıldığını bildirmiştir.
Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir.
Eser sözleşmesi, iş sahibinin ödemeyi taahhüt ettiği ücret karşılığında yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi ve teslim etmeyi üstlendiği iki taraf için hak doğuran ve borç yükleyen bir sözleşmedir. Eser sözleşmesinde iş sahibinin asli borcu TBK 470. maddesi çerçevesinde meydana getirilen eser karşılığında bir miktar pararın ödenmesi, yüklenicinin borcu ise eseri zamanında ve ayıpsız olarak imal ve teslim etmektir.
Eser sözleşmesinde yüklenicinin ayıptan sorumluluğu TBK’nın 474. ile 478. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Yüklenicinin ayıptan sorumlu olabilmesi için eserin iş sahibine teslim edilmesi, eserin ayıplı olması, eserin iş sahibi tarafından kabul edilmemiş veya kabul edilmek zorunda olunmaması, eserin iş sahibi tarafından muayene ve ihbar külfetinin yerine getirilmiş olması, eserdeki ayıbın iş sahibinin tutumundan kaynaklanmamış olması ve son olarak ayıplı teslimden doğan hakların süresi içinde kullanılması gerekmektedir.
Somut olayda; davacı yüklenici tarafından imal edilen ürünlerin davalı iş sahibine teslim edildiği ihtilafsızdır. Uyuşmazlık davacı tarafından imal edilen ürünlerin ayıplı olup olmadığı hususunda olup, ayıba ilişkin ispat yükü ayıbı iddia eden davalı üzerinde olmasına rağmen davalı tarafça ayıplı olduğu iddia edilen kumaşlar bilirkişi incelemesine sunulmadığından davalının ayıba ilişkin savunmasını ispat edememiş olup, faturalara konu ürünlerin teslim edildiği hususunda ihtilaf bulunmadığından bakiye fatura bedeli olan 104.630,40 TL asıl alacak yönünden davalının itirazının iptaline, takibin devamına karar verilmiştir.
Dava, İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile 104.630,40 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2. Maddesi gereğince Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için ön gördüğü değişen oranlarda avans faiz oranı uygulanmasına,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 20.926,08‬ TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 7.147,30 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.263,68‬ TL harcın mahsubuyla bakiye 5.883,62 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 1.263,68‬ TL peşin harç olmak üzere toplam 1.322,98‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.040,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzeride bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 13.889,89 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/06/2022

Katip …

Hakim …