Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/603 E. 2022/595 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/603 Esas
KARAR NO : 2022/595

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 26/07/2021
KARAR TARİHİ : 09/06/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/06/2022
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı asil dava dilekçesinde özetle; 22/04/1991 tarihinde davalı
kooperatifin kuruluşundan 29.06.2013 tarihli 2012 yılı genel kuruluna kadar kendisinin kooperatif yönetim kurulu üyesi olarak seçildiğini ve görevlendirildiğini, bu sürede kooperatif yönetim ve
denetim kurulu üyeleri hakkında herhangi bir hukuk ya da ceza davası açılmadığı, 29.06.2013
tarihinde göreve gelen yeni yönetim kurulu tarafından 27.08.2013 tarihli …. sayılı kararla suç
uydurulmak sureti ile 2012 yılına dair denetim kuruluna hazırlatılan raporun ortakları ön
bilgilendirme adı altında tüm ortaklara ve kendisine PTT yolu ile ulaştırıldığını, daha sonra bahis
konusu dönemde görev yapan yönetim ve denetim kurulu üyeleri hakkında ….. esas sayılı
ceza ve …… E.sayılı tazminat davaları açıldığı, 2019-2020 yılına ilişkin yapılan genel
kurulda kanun dışı uygulamalarla yetkili olmayanlara oy kulladırıldığını, kooperatif hakkında kanun
dışı düzenlenmiş raporların gerçek bilgileri yansıtmadığını, eksik, yanlış ve yanıltıcı beyanların
mevcut olduğunu, 2019 yılı Bilançosunun hatalı ve yanlış olarak genel kurula sunulduğunu, kanundışı
işlemlerle ibra edilmeyen kişilerle yönetim ve denetim kurulları oluşturulduğunu, yine 26.06.2021
tarihinde yapılan 2019 ve 2020 yılları genel kurulunda İstanbul Valiliği Çevre ve Şehircilik İl
Müdürlüğü tarafından toplantıda görevlendirilen bakanlık temsilcilerinin toplantıya yönelik olarak
düzenledikleri 26.06.2021 tarihli aslı gibidir onaylı rapora katılmadığını, itiraz ettiğinı, bakanlık
temsilcilerinin genel kurul toplantısı vesikalarını ayrıntılı incelemediğini, eksik ve hatalı düzenlediğini, Genel kurulun 16. gündem maddesi ile 22.05.2019 tarih 675 sayılı ortaklıktan
çıkarılmasına yönelik kararın da kanun dışı olarak alındığını beyan ederek 26.06.2021 tarihinde yapılan 2019 ve 2020 yılları olağan genel kurul toplantı kararlarının tamamının, genelinin iptal edilmesi, Gündem Madde 16- da genel kurul üyelerinin kısmi çoğunluğu ile kabul edilen ve kanun dışı alınan 22.05.2019 tarih ve 675 sayılı yönetim kurulu kararının ve gündem madde 16 kararı ile, kanun dışı ortaklıktan çıkarma kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle:
davacının iddialarının
haksız, kötüniyetli ve dayanaktan yoksun olduğunu, davacı tarafın dilekçesindeki 22.04.1991-
29.06.2013 dönemi açıklamalarının dava ile ilgisi olmadığından bu yöndeki açıklama ve
iddialarının tamamını reddettiklerini, 2012 ve 2013 yılı genel kurul kararlarının iptali için açılmış bir dava olmadığını, iş bu
davanın da konusu olmadığını, davacı tarafından açılan 2014 ve 2015 yılı genel kurul kararlarının
iptali davalarının reddedilerek kesinleştiğini, iptali istenen 2019-2020 yılı genel kurul kararlarının
usule, yasaya, ana sözleşmeye uygun olarak alındığını, bu sebeple davacının davasının reddinin gerektiğini, Bakırköy …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … E., ……. K .saylı ve 26.04.2018 tarihli kararı ile davacı … hakkında zimmet suçundan 4 yıl 2 ay hapis cezası verildiğini, davacı sanık …’ın istinaf başvurusu üzerine İstanbul BAM …… Ceza Dairesi’nin
…… E.sayılı dosyası üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 21.03.2019 tarihli kararı ile
davacının istinaf başvurusunun esastan reddedildiğini ve kararın kesinleştiğini, yine Bakırköy
……ATM’nin ….. E. sayılı dosyası üzerinden açılan sorumluluk ve tazminat davasının
derdest olduğunu, davacının kesinleşen karara karşı yaptığı temyiz başvurusunun reddedildiğini, bu
redde karşı yaptığı itirazın da incelenmek üzere CMK uyarınca Yargıtay ilgili ceza dairesine
gönderildiğini, anılan kararın kesinleşmesi ile 22.05.2019 tarihli 675 sayılı yönetim kurulu ile
…’ın ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiğini, Yönetim Kurulunun aldığı bu kararın
Bakırköy …… Noterliği’nin 23.05.2019 tarihli ….. yevmiye numaralı evrakı ile davacıya
24.05.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının 20.08.2019 tarihli … saylı Bakırköy
…… Noterliği’nin yazısı ile yönetim kurulu kararına itiraz ettiği ve genel kurul toplantısında
görüşülmesini talep ettiğini, bunun üzerine 31.10.2019 tarihli ….. sayılı yazı ile davacıya
ortaklıktan çıkarılma kararına itirazının ilk yapılacak genel kurulda gündeme alınacağının
bildirildiğini, davacının ortaklıktan çıkarılma kararına yönelik yönetim kurulu kararına itirazının iş
bu 2019-2020 yılı genel kurulunda 16. numaralı gündem maddesi ile alındığını, davacının
itirazının 42 red 5 kabul oyu ile reddedildiğini ve ortaklıktan çıkarmaya yönelik yönetim kurulu
kararının onaylandığını, bunun dışında davacının dava dilekçesinde belirttiği iddialarının tamamının asılsız ve mesnetsiz olduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 26.06.2021 tarihinde yapılan 2019 ve 2020 yılları olağan genel kurul toplantı kararlarının tamamının iptali, 22.05.2019 tarih ve …. sayılı yönetim kurulu kararının ve gündem madde 16 kararı ile, ortaklıktan çıkarma kararının iptali istemlerinden ibarettir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizce aldırılan 13/05/2022 havale tarihli bilirkişi raporu bilimsel veri ve içeriğe sahip, denetime elverişli bulunması sebebiyle hükme esas alınmıştır.
Kooperatif ana sözleşmesine göre; Davalı Kooperatifin, 1991 yılında İstanbul İli dahilinde 20 yıl
süre ile kurulduğu, 25.07.2011 tarihli …. sayılı Ticaret sicilinde ilan edilerek, ana sözleşmenin
süre ile ilgili maddesinin düzeltilerek koorperatif süresinin 10 yıl daha uzatıldığı, 12.07.2021
tarihli ….. sayılı ticaret sicil gazetesi ile ilan edilerek, bu sefer kooperatif süresinin kuluşundan
itibaren 50 yıla çıkarıldığı anlaşılmıştır.
Kooperatif ana sözleşmesinin ortaklıktan çıkarma başlıklı 14/5. Maddesinde; ‘’kooperatifin para,
mal ve belgeleri üzerinde işledikleri suçlardan dolayı mahkum olanlar‘’ ın yönetim kurulu kararı ile
ortaklıktan çıkarılacağı belirtilmiştir. Bu sebeple, yukarıda anılan Mahkeme kararları ve kooperatif
ana sözleşmemizdeki ilgili düzenleme doğrultusunda, kooperatifimiz üyesi olan …’ın
ortaklıktan çıkarılmasına oy birliği ile karar verilmiştir.’’ şeklinde karar alındığı,
Karar defterinin 20.sayfasında yer alan bu kararın, Bakırköy …… Noterliği’nin, 23.05.2019 tarihli
…. yevmiye no.su ile onaylandığı, yine kararın ortaklar pay defterinde …’ın
üyeliğinin kayıtlı olduğu sayfaya işlendiği, bu hususun da, Bakırköy …… Noterliği’nin 23.05.2019
tarihli ….. yevmiye no.su ile onaylandığı,
Yönetim kurulunca alınan 22.05.2019 tarihli …… no.lu ortaklıktan çıkarmaya ait yönetim
kurulu kararının; davacı …’a, 24.05.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacının
20.08.2019 tarihli …. sayılı Bakırköy …… Noterliği’nin yazısı ile yönetim kurulu kararınına itiraz
ettiği ve genel kurul toplantısında görüşülmesini talep ettiği, bunun üzerine 31.10.2019 tarihli
2019/36 sayılı yazı ile davacıya ortaklıktan çıkarılma kararına itirazının, ilk yapılacak genel
kurulda gündeme alınacağının bildirildiği, Sonuç olarak; dava konusu iptali istenen 22.05.2019 tarihli …. no.lu ortaklıktan
çıkarmaya ilişkin kararın, 26.06.2021 tarihli genel kurulda görüşülerek oylandığı ve Hasan
Karahan’ın itirazının, 42 red, 5 kabul oyu ile reddedilerek, ortaklıktan çıkarılmasının, Genel
Kurul’ca onaylandığı görülmüştür.
Ortaklıktan çıkarma hususunu düzenleyen 14. maddesi, 5.fıkrasının ; ‘’ Kooperatifin para, mal ve belgeleri üzerinde işledikleri suçlardan dolayı mahkum olanlar yönetim kurulu kararı ile
ortaklıktan çıkarılır. Çıkarma kararı gerekçeli olarak yönetim kurulu karar defteri ve ortaklar defterine kaydedilir.
Kararın onaylı örneği, çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere 10 gün içinde notere tevdi edilir. Ortak
çıkarma kararının tebliğinden itibaren üç ay içinde iptal davası açabilir veya genel kurula itiraz
edebilir. Bu itiraz ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere yönetim kuruluna noter aracılığı ile
tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun
çıkarma kararı aleyhine iptal davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı
iptal davası hakkı saklıdır. Üç aylık süre içinde genel kurula veya mahkemeye başvurmak
suretiyle itiraz edilmeyen çıkarma kararları keşinleşir.’’ şeklinde olduğu, Oy Hakkı ve Temsil hususunu düzenleyen 14.maddesi, 4.fıkrasının ; ‘’ Yönetim kurulu
başkan ve üyeleri ile kooperatife yetkili kılınan kimseler vekaleten oy kullanamazlar’’ şeklinde
olduğu ,
Çağrı şeklini düzenleyen 28.maddesi 2.fıkrasının; ‘’ Çağrının toplantı gününden en az 30 gün
önce en çok iki ay içinde yapılması toplantı gün ve saati ile yerinin ve gündem maddelerinin
bildirilmesi zorunludur. ‘’’ şeklinde olduğu,
Görüşme karar nisabını belirleyen 33.maddesinin; ‘’ Genel kurulun toplanabilmesi ve
gündemdeki konuların görüşülebilmesi için, kooperatife kayıtlı ortakların en az ¼ ünün şahsen
ve temsilen toplantıda hazır bulunması şarttır. İlk ve müteakip toplantılarda aynı nisap aranır.
Genel kurulda kararlar ortaklar cetvelinde imzası bulunanaların yarıdan fazlasının oyu ile alınır. ‘’ şeklinde olduğu görülmüştür.
1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 46. maddesinde; “Toplantı çağrısına ve ilana gündem yazılır. Anasözleşmenin değiştirilmesi bahis konusu ise, yapılacak ilanda değiştirilecek maddelerin numaralarının yazılması ile yetinilir. Dörtten az olmamak üzere ortakların en az 1/10’u tarafından genel kurul toplantısından en az 20 gün önce yazılı olarak bildirilecek hususların gündeme konulması zorunludur. Gündemde olmayan hususlar görüşülemez. Ancak, kooperatife kayıtlı ortakların en az 1/10’unun gündem maddelerinin görüşülmesine geçilmeden önce yazılı teklifte bulunmaları halinde, hesap tetkik komisyonunun seçilmesi, bilanço incelemesinin ve ibranın geriye bırakılması, çıkan veya çıkarılan ortaklar hakkında karar alınması, genel kurulun yeni bir toplantıya çağrılması ve kanun, anasözleşme ve iyiniyet esasları ile genel kurul kararlarına aykırı olduğu ileri sürülen yönetim kurulu kararlarının iptali, yönetim kurulu üyeleri ile denetçilerin azli ve yerlerine yenilerinin seçilmesi ile ilgili hususlar, genel kurula katılanların yarıdan bir fazlasının kabulü ile gündeme alınır.” düzenlemesi yer almaktadır.
Yargıtay ….. Hukuk Dairesinin …… E. …… K. sayılı 24/02/2016 tarihli ilamı; “…. sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 45/2. maddesi, “Genel kurul sözleşmede gösterilen şekil ve surette toplantıya çağrılır. Toplantı nisabı sözleşmede gösterilir. Ancak yapı kooperatiflerinin genel kurul toplantısında ortakların en az 1/4’ünün şahsen veya temsilen hazır bulunmaları şarttır.” hükmünü; aynı Kanun’un 51/1. maddesi ise “Kanun veya anasözleşmede aykırı hüküm bulunmadıkça, genel kurul kararlarında ve seçimlerde oyların yarıda bir fazlasına itibar olunur” hükmünü; anasözleşmenin 33. maddesinin 1. fıkrası, “Genel kurulun toplanabilmesi ve gündemdeki konuları görüşebilmesi için, kooperatife kayıtlı ortaklardan genel kurula katılma hakkına sahip olanların en az 1/4’ünün şahsen veya temsilen toplantıda hazır bulunması gerekir. İlk toplantıda nisap temin edilmediği takdirde ikinci toplantıda nisap aranmaz.” hükmünü; 2. fıkrada ise “Genel kurulda kararlar, ortaklar cetvelinde imzası bulunanların yarıdan fazlasının oyu ile alınır.” hükmünü içermektedir. Aynı Yasa’nın “Ek ödeme Yüklemi” başlıklı 31. maddesinde “Anasözleşme, ortakları ek ödemelerle yükümlendirebilir. Ancak, ek ödemelerin yalnız bilânço açıklarını kapatmada kullanılması şarttır. Ek ödeme yüklemi sınırsız olabileceği gibi, belirli miktarlarda veya iş hacmi ile veya paylarla orantılı olarak sınırlandırılabileceği” öngörülmüştür. Aynı şekilde, söz konusu Yasa’nın 52/1. maddesinde, ek ödeme ihdası hakkında alınacak kararlar için bütün ortakların 3/4’ünün rızasının gerektiği düzenlenmiştir. Anılan hükümler emredici nitelikte olup, bu hükümlere aykırılık teşkil eden genel kurul kararları, BK’nın 19 ve 20. maddeleri hükümlerine göre mutlak butlanla batıldır. Yok hükmünde olan kararlar, baştan beri hüküm ifade etmezler ve bunların yok hükmünde olduğunun tespiti için açılacak davalarda genel kurulda muhalefette bulunmuş olma şartı aranmayacağı gibi, bir aylık hak düşürücü süre içinde açılmış olmaları da dinlenmeleri yönünden zorunlu değildir. Sonradan icazetle dahi geçerli hale gelmezler. Yokluk halinde, hukuki işlem bir veya daha fazla unsurunun yokluğu nedeniyle şeklen dahi olsa mevcudiyet (varlık) kazanamamaktadır. Hukuken yok olan bir işleme hiçbir hukuki sonuç bağlanabilmesi mümkün değildir. İptali kabil kararlar ise, daha çok ortakların menfaatlerini koruyan düzenlemelere aykırılık teşkil eden, emredici kurallar dışında, yorumlayıcı ve şekle ilişkin kuralların ihlal edildiği kararlardır. İptali gereken kararlar, baştan itibaren geçersiz olmadıklarından, iptal edilinceye kadar geçerli bir kararın hüküm ve sonuçlarını doğururlar. Bu nitelikteki kararların yokluğunun tespiti davası açabilmek için kararlara muhalif olmak gerekmediği gibi, açılacak dava da herhangi bir süreye tabi değildir…” şeklinde mutlak butlanla batıl ve iptale tabi kararlar açıklanmıştır.
1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 49. Maddesinde “Ana sözleşmede açıklama bulunduğu takdirde, bir ortak yazı ile izin vermek
suretiyle Genel Kurul toplantısında oyunu ancak başka bir ortağa kullandırabilir. Bir ortak
Genel Kurulda birden fazla ortağı temsil edemez.
Üye sayısı 1000 in üstünde olan kooperatiflerde anasözleşme ile her ortağın en çok olmak üzere birden fazla başka ortağı temsil edebileceği öngörülebilir. Eş ve birinci derecede akrabalar için temsilde ortaklık şartı aranmaz.” şeklindedir.
Karar nisabını düzenleyen maddesi ;
Madde 51 –‘’ Kanun veya anasözleşmede aykırı hüküm bulunmadıkça Genel Kurul
kararlarında ve seçimlerde oyların yarıdan bir fazlasına itibar olunur.
Kooperatifin dağılması veya diğer bir kooperatifle birleşmesi ve anasözleşmenin
değiştirilmesi kararlarında fiilen kullanılan oyların 2/3 ü çoğunluğu gereklidir. Anasözleşme, bu
kararların alınması için oy çoğunluğu hakkında daha ağır hükümler koyabilir.’’ şeklindedir.
Somut olayda,
….. Sitesi Konut Yapı Kooperatifi ‘nin 2019-2020 yılı genel
kurul toplantısının ….. sayılı Kooperatiflerler Kanunu Madde 45 ‘e uygun olarak, hesap
devresi sonundan itibaren 6 ay içinde toplandığı, çağrının 24.07.2019 tarihli …. sayılı Ticaret sicil gazetesinde ilan edilen 29.06.2021 tarihine kadar 2 yıllığına seçilen yetkili
yönetim kurulu üyelerince yapıldığı, Hazirun cetvelinde 107 üyenin kayıtlı olduğu, Davalı kooperatifin kayıtlı 107 üyesinden 71
üyesine, 26.06.2021 tarihli genel kurul çağrı listelerinin …… sayılı kanunun 45.maddesi uyarınca, usulüne uygun olarak ve süresinde, 25.05.2021 tarihinde toplantı gününden en
az otuz gün önceden iadeli taahütlü olarak posta yolu ile 36 üyeye de elden teslim edildiği, dava konusu 26.06.2021 tarihli genel kurulda ,Hazirun cetvelinde 107 kayıtlı üyeden 36 asil,
29 vekil imza sayıldığı, ancak Başkanlık komiserince yazılan rakamların ; 28 tanesinin asil sıfatı
ile 26 tanesinin vekil sıfatı ile katıldığı şeklinde olduğu , toplantının Bakanlık temsilcisi
nezdinde, toplam 54 ortak ile …… sayılı Kooperatifler kanununun toplantı nisabını
düzenleyen 45.maddesine ve ana sözleşmenin 33.maddesine göre yeterli sayı (olması
gereken en az 1/4 üye sayısı olan 107/4=27 kişi) ile toplandığı, dolayısı ile toplantı
nisabının sağlanmış olduğu, toplantıya katılanlar 54 ortak olduğundan, karar nisabının,
Kooperatifler Kanunu 51.Madde ve ana sözleşmeye uygun olarak ,toplantıya katılan
ortakların yarıdan bir fazlası,yani (54/2= 27+1)=28 kişi olması gerektiği ,
ancak davacının dava dilekçesi 12.sayfasındaki 2 no.lu, oy kullanımana ilişkin itirazında
yönetim kurulu üyelerinin ana sözleşme 24/4.fıkraya göre vekaleten oy kullanamayacağı
yönündeki itirazı ile ilgili olarak ; 63-92-101 ve ….. no.lu üyeler yerine yönetim kurulu
üyelerinin hazirun cetveline vekaleten imza koydukları, ……. yerine ……. /yeğeninin ve …… yerine ….. /yeğeninin vekaleten katıldığı , …… ’nın verdiği vekaletin genel vekalet olup, genel kurula katılma /oy kullanma hususunu
içermediği, ….. ’ın ,1.derece akraba ve kooperatif üyesi ortak olmaması sebebi ile
vekaletinin geçerli olmayacağı, yine ……. adına eniştesi ……’un vekaleten
katıldığı, burada da 1.derece akraba olmaması sebebi ile vekaletin geçerli olmayacağı, yani 29
vekaletten 3’nün, 1.derece akraba/üye olmaması, 1’inin oy husunu içermemesi, 4’ünün
vekaleten oy kullanamayacak yönetim kurulu üyesi olmaları sebepleri ile 29-8=21 vekaleten oy
kullanımı olduğu, toplam oy kulllanımının 28+21= 49 olduğu, karar nisabının 49/2+1= 25
olduğu,
dolayısı ile geçerli olmayan vekaletleri sayılmaması durumunda, toplam kişi sayısı olan
49 kişinin toplantı nisabını sağladığı, bu yedi vekaleten oy kullanımımın red ya da kabul
oyu verip vermediğinin bilinemeyeceği, ancak hepsinin red oyu verdiğinin kabulü
durumunda dahi, kabul oylarından 8 oy eksiltildiğinde, toplantı ve karar nisabının
değişmeyeceği, 8 geçersiz vekaleten oy kullanımının, toplantı ve karar nisabını
etkileyecek bir sayı olmadığı anlaşılmıştır.
Dava konusu Genel kurulun gündem maddelerinin toplam 16 maddeden oluştuğu, gündemin
1.maddesinin açılış olduğu, 2. maddesinin saygı duruşu ve İstiklal Marşı okunması olduğu,
Gündemin 3. maddesinde, Divan heyetinin 42 kabul oyuna karşılık 9 red oyu ile oy çokluğu
ile kabul edildiği,
Gündemin 4. ve 5 maddesinde, 2019 -2020 yılı Yönetim ve Denetim kurulu raporlarının
okunarak müzakereye açıldığı, söz alan …’ın bu raporlara katılmadığını, bu
raporlara şerh bırakılmasını istediğini belirttiği,
Gündemin 6. ve 7. maddesinde, 2019-2020 yılı Bilanço ve Gelir -Gider tablolarının okunduğu,
müzakereye açıldığı, … ve ……’ın söz alarak , raporlara
katılmadıklarını, bilançoda farklıklar olduğunu belirttiği, şerh bıraktıkları, oylama sonucunda
bilanço ve gelir- gider tablolarının 2019-2020 yılları olarak, 5 red oyuna karşın 49 kabul oyu ile
oy çokluğu ile kabul edildiği,
Gündemin 8. ve 9. maddesinde, 2019-2020 Yönetim kurulunun, 5 red oyuna karşın, 42 kabul
oyu ile ibra edildiği, Denetim kurulunun 5 red 46 kabul oyu ile ibra edildiği, yönetim ve denetim
kurullarının kendi ibralarında oy kullanmadığı görülmüştür.
Bakırköy …… Ağır Ceza Mahkemesi’nin ….. E., …… K. Sayılı, 26.04.2018 tarihli kararı
ile ,‘’ sanıklar …… ve …’ın zimmet suçunu işledikleri anlaşıldığından
eylemlerine uyan TCK’nın 247/4 maddesi uyarınca takdiren 5 yıl hapis cezası ile ayrı ayrı
cezalandırılmalarına, sanıkların fiilden sonraki hali, yargılama aşamasındaki tutum ve davranışları
sanıkların geleceği üzerindeki etkisi lehine takdiri indirim sebebi kabul edilerek, TCK ‘nın 62/1
maddesi gereğince tayin olunan cezanın takdiren 1/6 oranında indirilerek 4 yıl 2 ay hapis cezası ile ayrı
ayrı cezalandırılmalarına ‘’ şeklinde hüküm kurulduğu,
Sanık … tarafından istinaf edilen mahkeme kararının, İstanbul BAM 13.Ceza
Dairesi’nin ….. E., ……. K. Sayılı ,21.03.2019 tarihli kararı ile; ‘’ sanık …
hakkında Bakırköy ….. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 26.04.2018 tarih ….. E., …. karar sayılı
hüküm ile zimmet suçundan verilen netice ceza 4 yıl 2 ay hapis cezasına ilişkin yapılan istinaf
başvurularının esastan reddine şeklinde karar verildiği, kararın 21.03.2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davalı Kooperatifçe, 22.05.2019 tarihli 675 sayılı Yönetim Kurulu kararı ile;‘’ Madde 1: Kooperatifimizin 2012 yılı ve 01.01.2013-01.07.2013 dönemine ilişkin olarak düzenlenen
denetim raporları doğrultusunda yapılan şikayet üzerine Bakırköy …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin
….. E. …… K. sayılı ve 26.04.2018 tarihli kararı ile … hakkında zimmet
suçundan 4 yıl 2 ay hapis cezası verilmiştir.Yapmış olduğu istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge
Adliye Mahkemesi ….. Ceza Dairesi ….. esas sayılı ve 21.03.2019 tarihli kararı ile …
hakkında verilen karar kesinleşmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, celp edilen bilgi ve belgeler, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen;
davaya konu edilen, 26.06.2021 tarihinde yapılan 2019-2020 yılı Olağan Genel kurul toplantısının, toplantı ve
karar nisabı, çağrı usulü açısından ana sözleşmeye ve 1163 sayılı Kooperatfiler
Kanunu’na uygun yapıldığı, İptali istenen genel kurul kararlarının, kanunun ve ana sözleşmenin öngördüğü şekilde ve
belirlenen oy nisaplarına uygun olarak alındığı,
davacının bu karara itirazının, 26.06.2021 tarihli genel kurul toplantısında
görüşüldüğü, oylandığı ve gündemin 16.maddesinde, …’ın itirazının, 42 red, 5
kabul oyu ile reddedilerek, ortaklıktan çıkarılmasının Genel Kurulunca onaylandığı, Faaliyet Raporları ve Mali Tablolarla ile ilgili hazırlanan raporların genel kurulun bilgisine sunularak oylandığı,
2019 yılı içinde üye olan tüm yönetim ve denetim kurulu üyelerinin ibrasının söz
konusu edildiği ve ibra edildikleri, raporda imzası olmayan 01.01.2019-29.06.2019 dönemde üye
olan kişilerin imzasının olmamasının, bahis konusu raporları, kanun dışı ve yok hükmünde
kılmayacağı, bu haliyle genel kurul kararlarının 1163 sayılı kooperatifler kanunu ve ana sözleşmeye uygun olarak iyi niyet ilkelerine aykırı olmadan alınmış olması nedeniyle, alınan bu genel kurul kararlarının iptalinin gerekmeyeceği anlaşılmış olmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile eksik 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konu hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalılar tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342.maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere davacı ile davalılar vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/06/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸(e-imzalıdır) ¸(e-imzalıdır) ¸(e-imzalıdır) ¸(e-imzalıdır)