Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/587 E. 2022/1079 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/587 Esas
KARAR NO : 2022/1079

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/07/2021
KARAR TARİHİ : 17/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/12/2022
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili özetle; Taraflar arasında 2021 yılı ilkbahar/yaz/sonbahar sezonu için 16/11/2020 tarihinde, davalının alt kiracısı ve işletmecisi olduğu …… unvanlı turistik tesisler için “tek yetkili hotel kontenjan sözleşmesi” imzalandığını, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete “nama yazılı” toplam değeri 15.000.000,00 TL olan 37 adet çekin avans ve yapılacak konaklamaların garantisi olarak sözleşme gereği düzenlenip teslim edildiğini, davalının ilk önce 2021 Mayıs ve Haziran aylarında otelde rezervasyon yaptırmış olan müşterilerin rezervasyonlarını kabul ve teyit ettiği halde anılan tarihlerde tesislerini açmadığı için tesislere almadığını ve otellerin açılış tarihlerini ertelediğini, müvekkilinin bu müşterileri başka tesislere kaydırmak ve konaklama bedellerini bu tesislere kendi bütçesinden yeniden ödemek zorunda kaldığını, davalının taahhütlerini yerine getirmemesi nedeni ile müvekkilimin müşterilerine ve rakiplerine karşı ticari itibarının olumsuz etkilendiğini, davalının otel açılışlarını önce 01/07/2021 tarihine kadar ertelediğini bildirmesine rağmen 30/06/2021 tarihinde bu kez 15/07/2021 tarihine kadar sözleşmeye konu tesisleri açamayacağını bildirdiğini, davalının edimlerini yerine getirmediğini ve sözleşme hükümlerindeki yasağa rağmen şirketin ortaklık yapısını değiştirmekle akde açıkça muhalefet ederek, sözleşmeyi ihlal ettiğini, bu nedenle sözleşmenin müvekkili tarafından haklı nedenle feshedildiğini, nama yazılı çekler konusuz ve karşılıksız kalmasına ve fesih ihtarı gönderilmesine rağmen çeklerin iade edilmediğini, iade edilemeyen, konusuz ve hukuken karşılıksız kalan nama yazılı çekler hakkında Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesinin ……. D.İş sayılı 08/07/2021 tarihli d.iş kararı ile 3.kişileri de kapsayacak şekilde ödeme yasağı ve icra takip yasağı istemli ihtiyati tedbir kararı verildiğini, dava konusu çekler nama yazılı olarak düzenlendiği için TTK’nun 647. maddesi delaletiyle bu nevi çeklerin devir ve cirosunun Türk Borçlar Kanununun (TBK) 183. madde delaletiyle sadece alacağın temliki hükümlerine tabi olduğunu, bu nedenle nama yazılı çek lehdarına karşı ileri sürebilen tüm defilerin, çeki her ne şekilde iktisap etmiş olursa olsun elinde bulunduran 3. kişi hamilleri karşı da hukuken ileri sürmesinin mümkün olduğunu (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2007/12-206 E. 2007/202 K. sayılı 11/04/2007 tarihli kararı) beyan ederek Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesinin …… D.İş sayılı 08/07/2021 tarihli d.iş sayılı kararı ile verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının dava sonuna kadar devamına, dava konusu 19 adet çek yönünden müvekkil şirketin borçsuzluğunun tespitine, çeklerin müvekkili şirkete iadesine ve çeklerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketlerin tebligat adresinin Şişli/İstanbul olduğunu, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, sözleşmenin davacı tarafça haklı nedene dayanmaksızın feshedildiğini ve gönderilen fesih ihtarına Kuşadası ……. Noterliği 13.07.2021 tarih, ……. yevm. Nolu ihtarnamesi ile itiraz edildiğini, hukuk düzeninde tek ortaklı anonim şirket olarak var olan şirketin ortaklık yapısı değişmemiş olup salt devir nedeniyle bir zararınızın doğması da mümkün olmadığından ve sözleşmenin 39. maddesine göre devir halinde sözleşmenin aynen devamı teminat altına alındığından bu nedene dayanılarak yapılan fesih bildirimi orantısız ve dürüstlük kuralına aykırı ve geçersiz olduğunu, davacı tarafın fesih nedeni olarak ileri sürdüğü nedenlerin aslında gerçek dışı olduğunu, asıl nedenin müvekkili şirketin mahfını amaçlayan …….. Hotels ile aralarındaki otelin açılmamasını amaçlayan gizli anlaşmalar olduğunu, davacı ile yapılan kontenjan sözleşmesinin tarihi 16.11.2020 olup uzun süre geçmesine rağmen sessiz kalınmasının ardından sözleşmenin feshi ihtarı dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, ilgili otel ilgili sezonlarda açık olup, davalı tarafça müşteri kabul edilmemesi gibi bir durum söz konusu olmayıp, oteller her türlü altyapısı, personeli ile konaklama için tam ve eksiksiz şekilde hizmet vermek, müşteri kabul etmek için hazır olduğunu ve işletildiğini, hukuki menfaat sağlamak ve haksız taleplerine dayanak oluşturmak için ileri sürülen aksi yöndeki davacı iddiaları gerçek olmayıp ispata muhtaç olduğunu, sözleşme gereği verildiği iddia olunan çeklerden kaynaklı olarak borçlu olmadıklarının tespitini gerektirecek hiçbir durum ve temerrüt hali söz konusu olmayıp, davacının herhangi haklı bir talebin olmadığı gibi, bu yöndeki hukuki dayanağı olmayan iddia ve taleplerinin de kabulü mümkün olmadığını, müvekkilinin 2020 sezonunda otellerin açılması için gerekli tüm hazırlıklar yapılmasına rağmen otelleri kendilerince kiraya veren …….. Hotels tarafından asıl kiraya veren ile aralarındaki kira sözleşmesinden kaynaklı yükümlülüklerden kaçınmak amacıyla otellerin açılmaması istendiğini, ancak buna rağmen müvekkili şirket tarafından otel açıldığını, ayrıca …….. Hotels tarafından hiçbir hukuki dayanağı olmadan sözleşmeye konu oteller, fiili hakimiyet altına alınmak istenmekte ve bu uğurda hukuk tanımaz şekilde her türlü iş ve eylemler gerçekleştirildiğini, müvekkili şirket tarafından otellerin açılması için gerekli tüm işlemler yapılmasına rağmen …….. Hotels tarafından hukuka aykırı olarak yapılan işlem ve eylemler nedeniyle izah olunan fiili durum ve üçüncü şahıs konumunda olan kendisi de kiracı olan kiraya veren şirketin kira ödememek için otelin kapalı kalmasına yönelik tutumu ve engellemeleri, mücbir sebep teşkil ettiğini, bu hususta Didim Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunulduğunu, soruşturmanın devam ettiğini 2020 sezonu için bu durum mücbir sebep teşkil ettiğini, davacı tarafça otele müşteri gönderilmemiş ve rezervasyon talebinde bulunulmamış olup haksız olarak sözleşme feshedildiğini ve işbu davanın açıldığını, davacının rezervasyon taleplerinin alınmadığı ve Otelin açılmadığına yönelik iddiaları ve fesih sebeplerinin haklılığını ispat yükü davacı tarafta olup huzurdaki dava ile ileri sürülen talepleri yerinde olmadığından bahisle davanın reddine, davacı aleyhine %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER: 16.11.2020 tarihli Tek Yetkili Hotel Kontenjan Sözleşme fotokopisi, cari hesap fotokopisi, Çek fotokopileri, İstanbul Anadolu ……. İcra Müdürlüğü ……. esas sayılı icra dosyası, Antalya …… Noterliği 01.07.2021 tarih ve ……. yevmiye nolu ihtarname fotokopisi ve posta tebliğ örneği, Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi ……. D.İş sayılı dosyası, tespit tutanak fotokopileri, sicil kayıtları, ihtarname örnekleri, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit- borçsuzluğun tespiti ve çeklerin iadesi taleplerinden ibarettir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizce aldırılan 30/09/2022 tarihli bilirkişi raporlarındaki tespitin olayın oluş şekline uygun görülmesi nedeniyle bilimsel veri ve içeriğe sahip denetime elverişli kabul edilmiş, hükme esas alınmıştır.
İtibar edilen ve hükme esas alınan 30/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda “….. Taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, davacı tarafın ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresinde yapıldığı ve ilgili yıllar ticari defterlerinin sahibi lehine delil teşkil edebileceği, Davacı tarafın 2020 yılı cari hesap ekstresinde ve ticari defterlerinde, 18.11.2020 tarihli
903002 nolu yevmiye maddesinde, dava konusu 15.000.000,00 TL tutarlı çeklerin
kayıtlı olduğu, davacı tarafından davalı tarafa avans olarak verildiği ve davalı tarafın cari hesabına borç yazıldığı tespit edildiği, dosyaya sunulan evrakların doğru olduğunun kabul
edilmesi halinde; davalının sözleşmeye aykırı hareket ettiği, edimini ifa etmediği,
davacı tarafı zarara uğrattığı ve bu nedenle sözleşmenin feshi ile davacının bu
sözleşmeye dayanan herhangi bir borcunun bulunmadığı sonucuna ulaşılabileceği, Davacının davaya konu çekler yönünden davalı tarafa borçlu olmadığı,
dava konusu çeklerin avans olarak verildiği ve davacı tarafından 12.07.2021 tarihinde
davalı tarafa dava açıldığında, davacı tarafın ticari defterlerinde ve cari hesap
ekstresinde, davalı tarafın davacı tarafa 10.375.000,00 TL borçlu olduğu,
Davacı tarafından davalı tarafa 12.07.2021 tarihinde dava açıldığında, dava konusu olan
19 adet 8.000.000,00 TL tutarlı çeklerin ödeme vadelerinin gelmediği…” kanaatiyle rapor tanzim edilmiştir.
Dava dosyası üzerinde yapılan incelemelerde, davalı …… Organizasyon Ticaret
A.Ş.’nin eski ticaret ünvanı ……. Turizm Yatırım İnş. San. Ve Tic.A.Ş. olduğu görülmüş
olup, 21.04.2021 tarihli …… sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde tescil edilerek ilan edildiği ve yeni ticaret unvanının …… Turizm Organizasyon Ticaret A.Ş. olduğu
görülmüştür.
Dava dosyasında, davacı ve davalı şirket arasında 16.11.2020 tarihli 18.08.2020 -31.10.2021
tarihleri arasını kapsayan, ”……. ” ve ”…… ” unvanlı turistik
tesisler (“Oteller”) İçin ” Tek Yetkili Hotel Kontenjan” Sözleşmesi imzalandığı,
sözleşmenin 4. Maddesinde ön ödemeler ve çek detayları bölümünde ise, Acente tesise;
“…… için, 8.000.000 TL tutarında, …… için ise, 7.000.000 TL
tutarında tutarında şirket çekleri verilecektir.” şeklinde yazılı olduğu, dava
dilekçesinde dökümü yapılan çek vadeleri ve tutarları ile karşılaştırıldığında aynı olduğu
görülmüştür.
Dava konusu çeklerin fotokopilerinin dava dosyasında olduğu görülmüş olup, davacı şirket
tarafından davalı şirkete düzenlendiği, davalı tarafa 20.11.2020 tarihinde teslim edildiğine dair
davalı şirket yetkilisinin imzasının olduğu ve dava dilekçesinde dökümü yapılan çek
numaraları, vade tarihleri ve tutarları ile aynı olduğu görülmektedir.
Dava dosyasına, davacı tarafından 18.11.2020 tarihli ……. nolu 15.000.000, 00 TL çek
çıkış listelerinin sunulduğu görülmüş olup, davacı tarafından davalı tarafa verildiği görülmektedir.
Kıymetli evrak öyle senetlerdendir ki; bunlarda mündemiç olan hak, senetten ayrı olarak
dermeyan edilemeyeceği gibi, başkasına da devredilemez. Tanımdan da anlaşılacağı üzere
kıymetli evrakın en büyük özelliği, hakkın senede bağlı olması ve senetsiz ileri
sürülememesidir.
Bir ödeme aracı olan çek, kanunen emre yazılı olmakla birlikte, hamiline ya da nama yazılı
olarak da düzenlenebilmektedir. Türk Ticaret Kanunu’nun 654. Maddesi “Belli bir kişinin
adına yazılı olup da onun emrine kaydını içermeyen ve kanunen de emre yazılı senetlerden
sayılmayan kıymetli evrak nama yazılı senet sayılır” hükmünü ihtiva etmektedir. Buna göre bir
kişinin adına düzenlenmiş olup da “emre” kaydını içermeyen ve kanunen de emre sayılmayan
senetler ile senet kanunen emre yazılı ise açıkça “emre olmadığı” ya da “nama yazılı olduğu”
belirtilen senetler, nama yazılı senet sayılır.
Somut uyuşmazlık bakımından keşide edilen çekler nama yazılıdır.
Nama yazılı senetlerin, emre ya da hamiline yazılı senetlerden en önemli farkı, temel ilişkinin
tarafları arasında ileri sürülebilecek def’i’lerin üçüncü kişilere de ileri sürülebilmesidir. Zira
nama yazılı senetler alacağın temliki hükümlerine göre devredilmekte, bu yönüyle de üçüncü
kişilerin söz konusu ilişkinin varlığını ve def’i’lerin kendilerine karşı da ileri sürülebileceğini
bildiği kabul edilmektedir.
Nama yazılı senetler alacağın temliki hükümlerince devredildiği için TBK 183 vd maddeleri
uygulama alanı bulacak ve borçlu, TBK md.188 gereği devri öğrendiği sırada devredene karşı
sahip olduğu def’ileri, devralana karşı da ileri sürebilecektir.
Bu açıklamalar ışığında, davacı tarafın keşide ettiği nama yazılı senetlerden doğan def’ilerin
üçüncü kişilere karşı da ileri sürülebilmesi mümkündür. Bununla birlikte, davacı taraf, davalının edimini ifa etmediğini, sözleşmeye aykırı davrandığını, rezervasyonları aldığını ancak oteli açmadığını, müşterilerini ve şirketini zarara uğrattığını
iddia ederken, davalı taraf bu iddiaların gerçeğe aykırı olduğunu savunmaktadır.
Davacı taraf iddialarına dayanak olarak bazı gazete küpürleri ve kendi şirketine ait rezervasyon
kaydırma belgeleri sunarken, davalı taraf iddiaları reddetmekte, ancak otele müşteri kabul
edildiğine yönelik herhangi bir belge sunmamaktadır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, celp edilen bilgi ve belgeler, sunulan sözleşme örneği, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ve davalı taraf arasında 2020-2021 yılları arasında 16.11.2020 tarihli ”…….” ve ”……” unvanlı turistik tesisler (“Oteller”) İçin ” Tek Yetkili Hotel Kontenjan” Sözleşmesi ile ilgili ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafın 2020 yılı cari hesap ekstresinde ve ticari defterlerinde, 18.11.2020 tarihli
…….. nolu yevmiye maddesinde, dava konusu 15.000.000,00 TL tutarlı çeklerin
kayıtlı olduğu, davacı tarafından davalı tarafa avans olarak verildiği ve
davalı tarafın cari hesabına borç yazıldığı itibar edilen bilirkişi raporunda tespit edildiği, somut uyuşmazlık bakımından keşide edilen çekler nama yazılı olduğu ve bu nedenle
temel ilişkinin tarafları arasında ileri sürülebilecek def’i’lerin üçüncü kişilere de ileri sürülebileceği, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile tüm dosya kapsamına göre, davalının sözleşmeye aykırı hareket ettiği, edimini ifa etmediği,
davacı tarafı zarara uğrattığı ve bu nedenle sözleşmenin feshi ile davacının bu
sözleşmeye dayanan herhangi bir borcunun bulunmadığı, davacının davaya konu çekler yönünden davalı tarafa borçlu olmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile;
-1- ….. …….. …… 16.07.2021 250.000 TL,
2-…….. ……. ….. 16.07.2021 250.000 TL,
3-…….. ……. ……. 16.07.2021 250.000 TL,
4-…….. ……. …….. 16.07.2021 250.000 TL,
5-…….. ……. …….. 16.07.2021 250.000 TL,
6-…….. ……. ……… 16.07.2021 250.000 TL,
7-…….. ……. ……. 16.07.2021 250.000 TL,
8-…….. ……. ……… 16.07.2021 250.000 TL,
9-…….. ……. ……. 20.08.2021 250.000 TL,
10-…….. ……. …….. 20.08.2021 250.000 TL,
11-…….. ……. ……… 20.08.2021 250.000 TL,
12-…….. ……. ……… 20.08.2021 250.000 TL,
13-…….. ……. …….. 20.08.2021 250.000 TL
14-…….. ……. …….. 20.08.2021 250.000 TL,
15-…….. ……. ………. 20.08.2021 250.000 TL,
16-…….. ……. ……… 20.08.2021 250.000 TL,
17-…….. ……. ……… 17.09.2021 2.000.000 TL,
18-…….. ……. ……… 22.10.2021 1.000.000 TL,
19-…….. ……. ……… 05.11.2021 1.000.000 TL bedelli çekler yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine,
– Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesince ……. D.iş ……. Karar sayılı ilamıyla verilen ihtiyati tedbir kararının devamına,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 546.480,00 TL harçtan peşin alınan 136.620,00 TL harcın mahsubu ile eksik 409.860,00 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 2.951,40 TL posta masrafı ile toplam harç gideri 136.687,80 TL ki toplam 139.639,20 TL. yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 318.000,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342.maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafların yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/11/2022

Başkan……
¸e-imzalıdır
Üye …….
¸e-imzalıdır
Üye ………
¸e-imzalıdır
Katip …….
¸e-imzalıdır