Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/565 E. 2022/340 K. 30.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/565 Esas
KARAR NO : 2022/340

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2021
KARAR TARİHİ : 30/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalı tarafça müvekkili hakkında Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı dosyasında yapılan takibin hukuki dayanağının bulunmadığını, müvekkili ile davalı arasında bir takım malların alışverişiyle ilgili görüşme yapıldığını, bu mallara ilişkin davalı şirket tarafından söz konusu malların teslimi yapılmadan icraya konu edilen 31/05/2020 tarihli faturanın mail adresine gönderildiği, muhasebeci tarafından faturanın ticari defterlere işlendiğini, ancak faturaya konu malların müvekkiline teslim edilmediğini, icraya konu edilen 30/06/2021 tarihli faturayla ilgili hiçbir görüşme ve mal talebi olmadığını, tek taraflı fatura düzenlenerek müvekkiline gönderildiğini, davaya ve takibe konu faturalardan dolayı borçlu olmadığının tespiti ile davalının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, cevap süresinden sonra sunmuş olduğu beyan dilekçesinde özetle; davacının kendi ticari defterinde kayıtlı olan alacağının olmadığı iddiasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, takibe konu edilen faturaların ürün tedarikinin sağlandığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, alacağın tahsili için başlatılan takibe konu faturalardan dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; dosyamız davalısı tarafından davacı aleyhine faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, dosya borçlusuna ödeme emrinin tebliğ edilerek takibin kesinleştirildiği ve davacıya ait araca haciz konulduğu görülmüştür.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 10/12/2021 tarihli raporunda; davalı şirket tarafından davacı aleyhine iki adet fatura düzenlendiği, bu faturalardan 31.5.2020 tarih ….. no.lu 273.053,70 TL tutarlı fatura davacı defterlerine işlendiği, diğer fatura olan 30.06.2020 tarih ….. no.lu 162.000,00 TL tutarlı faturanın ise, davacı defterlerine işlenmediği, davalının başlatmış olduğu icra takip tarihinin 4.3.2021 olduğu, faturaların tanzim tarihleri 31.5.2020 ve 30.6.2020 olup, bu fatura tarihlerinden takibin başlatılmış olduğu tarihe kadar olan süreçte ayıp ihbarında bulunulduğunu gösteren belgenin ibraz edilmediği, keza; 31.5.2020 tarihli fatura davacı defterlerine işlenmiş olmasına karşın, bu faturanın iadesi hususunda davalı şirkete gönderilmiş yazılı bir belge veya davalı aleyhine düzenlenmiş iade (reklamasyon) faturası ibraz edilmediği, bununla beraber, davalı şirket faturaları emtia faturası (örme kumaş 16.113,1 kg) olduğu ve bu emtiaların ne zaman ve ne şekilde davacı şirkete teslim edildiğini ortaya koyan belge de ibraz edilmediği, davacı vekilince, davalı şirketin açıldıktan kısa bir süre sonra faaliyetlerine son verdiğinin beyan edildiği, vergi dairesinden gelen cevabi yazıda şirketin faaliyetine son verdiğine dair bir bilgiye yer verilmediği, yine davacı vekilinin, pandemi nedeniyle faturaların düzenlendiği dönemlerde çalışmalarının olmadığı ve dolayısıyla davalıdan söz konusu faturalara konu malları almasına ihtiyaç olmadığı yönündeki, yine davacı şirketin almış olduğu mal/hizmete ilişkin bedelleri ödeyen bir firma olduğu yönündeki beyanlarının huzurdaki davada takdire arz ettiği, bu hususların hukuki niteliği itibariyle Sayın Mahkemenin takdirinde olduğunu bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; davalı tarafça davacı hakkında 31/05/2020 tarihli, 273.053,70 TL ve 30/06/2020 tarihli 162.000,00 TL bedelli iki adet fatura alacağı için Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı dosyasında takip başlatılmış olup, bilirkişi tarafından tespit edildiği ve davacı tarafça da ikrar edildiği üzere 31/05/2020 tarihli 273.053,70 TL bedelli fatura davacı defterlerine kaydedildiği gibi faturayla ilgili davacı tarafça BA bildiriminde de bulunulduğu görülmüştür.
Her ne kadar davacı, faturaya konu ürünün kendisine teslim edilmediğini, iddia etmiş ise de, hiçbir tacir kendi defterine aleyhe kayıt düşmeyeceğinden faturanın davacı defterinde kayıtlı olması, fatura içeriğindeki malın davalıya teslim edildiğine karine oluşturur, bu karinenin aksinin bir başka deyişle fatura içeriği emtianın teslim edilmediğini, faturanın usulsüz olduğunu davacı ispatlamalıdır.
Adına fatura düzenleyen bu faturayı ticari defterine itirazsız olarak kaydetmişse fatura konusu sözleşmenin gereğinin yapıldığı anlamına gelir. Kaldı ki, somut olayda davacı tarafça ilgili vergi dairesine bildirilen BA formunda da fatura bilgilerinin yer aldığı tespit edilmiştir.
Fatura içeriğinin kabul edilmiş sayılmasından sonra aksini ispat, yazılı delil, ticari defter veya yemin ile mümkündür. Bu hususta davacı vekiline, yemin teklif etme hakkı hatırlatılmış, davacı tarafça 31/05/2020 tarihli 273.053,70 TL bedelli faturaya konu malların teslim edilip edilmediği hususunda davalı tarafa teklif edilen yemin davalı tarafça ifa edilmiş ve davalı şirket yetkilisi duruşmadaki beyanında, faturaya konu ürünleri teslim ettiğine dair yemin ettiğinden davacı tarafça aksi ispat edilemediğinden bu fatura yönünden davacının talebinin reddine karar verilmiştir.
Takibe konu 30/06/2020 tarihli, 162.000,00 TL bedelli fatura yönünden ise, faturanın davacı defterinde kayıtlı olmadığı BA ile bildiriminin yapılmadığı dikkate alındığında faturaya konu ürünlerin teslim edildiğine ilişkin ispat yükü davalı üzerinde olup, davalı tarafça faturaya konu ürünlerin davacıya teslim edildiği ispatlanamadığı gibi bu hususta davacıya teklif edilen yemin, süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmadığından mahkememizce kabul edilmemiş ise de, davacı tarafça yemin teklifine 2 no’lu celsede muvafakat edildiğinden davalı tarafça faturaya konu malların teslim almadığı hususunda davacıya yemin teklif edilmiş, davacı şirket yetkilisi faturaya konu malları teslim almadığına yemin ederek yemini eda etmiş olduğu anlaşıldığından 30/06/2020 tarihli, 162.000,00 TL bedelli faturadan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Davacı tarafın tedbiren takibin durdurulması talebi kabul edilmemiş olup, İİK 72/3.maddesi gereği verilen tedbir kararı gereği icra veznesine yatan paranın alacaklıya ödenmesinin engellenmesi, tedbir kararı gereği uygulanmamış olup, yasal şartlar oluşmadığından ve davalı takibinde kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davacı ve davalı aleyhine kötü niyet tazminatı yasal şartları oluşmadığından kötü niyet tazminat taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı dosyasına konu 30/06/2020 tarihli, 162.000,00 TL bedelli faturadan dolayı davacının, davalıya borçlu olmadığının tespitine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Tarafların kötü niyet tazminat taleplerinin, yasal şartları oluşmadığından reddine,
Alınması gerekli 11.066,22‬ TL harçtan davacı tarafça yatırılan 7.429,63‬ TL harcın mahsubuyla bakiye ‭3.636,59‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 7.429,63‬ TL peşin harç olmak üzere toplam 7.488,93‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.537,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 572,32 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 19.340,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 27.563,76 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekilleri, davacı şirket yetkilisi ve davalı şirket yetkilisinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/03/2022

Katip …

Hakim …