Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/486 E. 2021/945 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/486 Esas
KARAR NO : 2021/945

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 10/06/2021
KARAR TARİHİ : 19/10/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dilekçesi ekinde bulunan 07/01/2019 tarihli protokole bağlı olarak akdedilen 22/01/2019 tarihli ek protokol uyarınca protokolde belirtilen süre içerisinde valilik izninin gelmesiyle birlikte tapu devrinin yapılacağının karara bağlandığını, taşınmazın devrine dair ilgili vakilik izni gelmiş olmasına rağmen borçlu tarafından alacaklıya tapu devrinin yapılmadığını, ek protokolde karşılıklı yükümlülüklerin yerine getirilmemesi halinde ödenen paranın derhal iade edileceğinin karara bağlandığını, buna rağmen takip konusu 400.000,00 TL tutarın iade edilmediğini alacağının tahsili amacıyla davalı tarafa karşı Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı – borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; hak düşürücü sürenin hak sahiplerinin var olan haklarını kanunda gösterilen süre içerisinde kullanmadıkları takdirde haklarının ortadan kalkması sonucunu doğuran bir müessese olduğunu, İİK’nın 67. maddesi gereği, itirazın iptali davasına ilişkin öngörülen hak düşürücü sürenin itirazın alacaklıya tebliğinden itibaren bir yıl olduğunu, sözde hak sahibi kendisine itirazın tebliğ edildiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde itirazın iptali davası açmak zorunda olduğunu, aksi takdirde hak düşürücü süre sebebiyle sözde hakkın dava edilebilirliği ortadan kalkmakta olup, itirazın iptali davası açılamadığını, müvekkili şirketin dava konusu icra dosyasına itirazı üzerine davacı şirket tarafından 17/06/2019 tarihinde Büyükçekmece …… İcra Hukuk Mahkemesi nezdinde görülen ve karara bağlanan itirazın kaldırılması davası ikame edildiğini, Davacı Şirket’in bu şekilde karara dayanarak bir dava açması neticesinde kararı 17/06/2019 tarihinde tebliğ almış olduğunu, böylece, davacı şirketin itirazın iptali davası açabilmek için kanunen öngörülen bir yıllık süresi de işlemeye başladığını bu nedenlerle davanın davanın usulden reddi gerektiğini, dava konusu icra takibine dayanak teminat senetlerinde bulunan kaşe imzanın müvekkili şirkete ait olmadığını, söz konusu takip dayanağı teminat senetleri ……. vergi numaralı “……. İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.” tarafından imzalandığını, ancak taraflar arasındaki Protokollerin … vergi numaralı “……. İnşaat Turizm Sanayi Ltd. Şti.” müvekkili şirket tarafından imzalandığını, icra takibine dayanak olan belgeler farklı tüzel kişiliği haiz şirketler tarafından imzalandığını, böylelikle işbu davada davalı olan müvekkili şirkete karşı sadece protokollere dayanarak husumet kurulabileceğini, dayanılan teminat senetlerinin müvekkili şirketle alakası bulunmaması sebebiyle husumet itirazının kabulüne karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER : Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyası, Büyükçekmece …… İcra Hukuk Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyası, Büyükçekmece …… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyası, Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyası, banka kayıtları, tapu kayıtları, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının, protokole dayalı alacağın tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyasında; davacı tarafından davalı tarafa karşı 400.000,00-TL asıl alacak, 11.317,81-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 411.31781-TL toplam alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek %9 faizi ile birlikte 27/05/2019 tarihinde takibe geçildiği, alacağın kaynağının 07/01/2019 tarihli protokol ile 22/01/2019 tarihli protokolden kaynaklı teminat senetlerine dayalı alacağa ilişkin olduğu, borçlu tarafça 31/05/2019 tarihinde borca itiraz edildiği, borca itiraz üzerine takibin 31/05/2019 tarihinde durduğu anlaşılmıştır.
Büyükçekmece….. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …… Esas …. Karar sayılı dosyasında; davacı tarafça icra takibine itirazın kaldırılmasına yönelik 17/06/2019 tarihinde davalıya dava açıldığı, 09/12/2019 tarihinde davanın reddine karar verildiği tespit edilmiştir.
Büyükçekmece …… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …… Esas ……. Karar sayılı dosyasında; davacı tarafça icra takibine itirazın iptaline yönelik 18/12/2019 tarihinde davalıya dava açıldığı, 23/11/2020 tarihinde görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verildiği tespit edilmiştir.
Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… Esas ….. Karar sayılı dosyasında; görevsiz mahkemede verilen usulden ret kararı üzerine talep üzerine dosyanın tevzi edildiği, mahkemece 19/03/2021 tarihinde arabuluculuk dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verildiği ve kararın 09/06/2021 tarihinde kesinleştiği tespit edilmiştir.
İİK md. 67’de İtirazın hükümden düşürülmesi başlığı altında, “(1)Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
(2)Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir….” itirazın iptaline ilişkin hüküm düzenlenmiştir.
Kanun hükmünden da anlaşılacağı üzere itirazın iptali davası, bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gereken bir dava olup, açık kanuni düzenlemeye göre dava açma süresi itirazın tebliği ile başlayacaktır. Yani ödeme emrine itiraz, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak takip alacaklısına tebliğ edilmez ise dava açma süresi başlamayacaktır. Hak düşürücü sürenin başlangıcı için Yasada bunun dışında bir yol öngörülmemiştir. Kaldı ki, aynı Kanunun 62/2. madde ve fıkra hükmünde de, itirazın alacaklıya tebliği zorunluluğu getirilmiştir. (Bknz;Yargıtay 3.HD 2019/2156 E., 2020/1281 K., HGK’nın 01.03.2017 günlü ve 2015/22-1048 Esas, 2017/380 Karar sayılı karar)
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı tarafça davalı tarafa karşı Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığı, davalı – borçlunun borca ve takibe itirazı üzerine takibin durduğu, bunun üzerine davacı tarafından Büyükçekmece …… İcra Hukuk Mahkemesi’nin …… E. Sayılı dosyasında itirazın kaldırılması davası ikame ettiği, davanın reddi üzerine Büyükçekmece …… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığı, görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddedilmesi üzerine dosyanın Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyası ile görüldüğü, arabuluculuk yoluna gidilmediğinden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İcra takibine yapılan itirazın alacaklıya tebliğ edilmemesi halinde hak düşürücü sürenin başlamayacağı kanun gereği ise de, görevsiz mahkemede itirazın iptali davasının açılış tarihi olan 18/12/2019 itibariyle davacı – alacaklının icra takibine davalı – borçlunun yaptığı itirazdan haberdar olduğu, hak düşürücü sürenin bu tarih itibariyle başladığı, 18/12/2020 itibariyle davanın açılması için hak düşürücü sürenin dolduğu kanaatine varılmış aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli 59,30-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça yatırılan 6.831,00-TL peşin harcın mahsubuyla hazineye irat kaydına, bakiye 6.771,70-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Yürürlükteki AAÜT 7/2. maddesi gereğince hesap edilen 4.080,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/10/2021
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır