Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/481 E. 2021/606 K. 09.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/481
KARAR NO : 2021/606

DAVA : Toplantı gündeminin belirlenmesi, ortaklar kurulu toplantısını gerçekleştirmek üzere kayyım atanması.
DAVA TARİHİ : 08/06/2021
KARAR TARİHİ : 09/06/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/06/2021
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacılar vekili özetle; davalı şirketin toplam sermayesi 2.400.000,00 TL olup, müvekkillerinin ayrı ayrı 300.000,00 TL sermayeye sahip paydaş olduklarını, geri kalan payların 1.200.000,00 TL si ……’ e, 600.000,00 TL si ……’ e ait olduğunu, şirketin müdürlerinin …… ve …… olduklarını, iki adet petrol istasyonu işletmekle beraber, market, fırın, oto tamir dükkanları gibi daha birçok alanda faaliyet gösterdiğini ve gelir elde ettiğini, müvekkillerinin pay oranları dikkate alındığında TTK gereği azınlık statüsünde olduklarını, yönetimde herhangi bir söz hakları bulunmadığını, davalı şirket tarafından iki adet petrol istasyonunun işletilmesi için sözleşme imzalanan …… Petrolleri A.Ş. firmasından elde edilen gelirlerin müdürler tarafından gizlenerek müvekkillerden saklandığını, 2014 yılında davalı şirket ile …… Petrolleri A.Ş. Arasında imzalanan sözleşme gereği 5 yıllık dönem için peşin olarak 3.000.000,00 USD nin üzerinde peşin ödeme alınmış olup, ortaklara hiçbir şekilde bilgi verilmediğini ve kâr payı dağıtımı yapılmadığını, müvekkillerinin işbu ödemeyi ancak 2020 yılı sonunda petrol istasyonlarının bulunduğu ve paydaşları olduğu taşınmazların tapu kayıtlarını incelediğinde fark ettiğini, davalı şirket müdürlerine işbu paranın neden ortaklara dağıtılmadığını ve ne amaçla kullanıldığı sorulduğunda herhangi bir cevap alınamadığını, yine 2020 yılı sonuna kadar huzur hakkı bedeli olarak müvekkillerine ödenen aylık ücret 2021 yılı itibariyle hiç ödenmediğini, işbu tutarın da yıllarca eksik ödendiğini, halihazırda 6 aydan uzun süredir müvekkillerinin davalı şirketten herhangi bir geliri bulunmadığını, şirket müdürlerinin haksız ve kötü niyetli yaklaşımları sebebiyle müvekkillerini şirketten dışlandığını, işbu sebeple Beyoğlu …… Noterliğinin 11.01.2021 tarih ve ….. yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek şirketin olağan ortaklar kurulu yapılması çağrısında bulunulduğunu, işbu ihtarname gereği olağan ortaklar kurulu toplantısının yapılacağının kendilerine bildirildiğini, daha sonra Beyoğlu ….. Noterliğinin 09.03.2021 tarih ve …… yevmiye numaralı ihtarnamesi ile TTK 411 ve 617. Maddeleri gereği azınlığın bilgi edinme hakkı ve ortaklar kurulu gündemine madde eklenmesini isteme hakkı gereğince ihtarname davalı şirkete tebliğ edildiğini, müdürler tarafından ihtarnamelere cevap verilmediği için toplantıya davet kağıdını bekleme zorunluluğunun hasıl olduğunu, talep ettikleri hususların toplantı gündemine alınıp alınmayacağının belirsiz kaldığını, toplantı gündemi öğrenildiğinde müdürler ile tekrar görüşüldüğünü ve taleplerinin kabul etmeyeceklerinin kendilerine bildirildiğinden bahisle davalı şirketin 10.06.2021 tarihinde gerçekleşecek olan 2020 yılı olağan ortaklar kurulu ( genel kurul ) toplantısının gündemine Beyoğlu …… Noterliğinin 09.03.2021 tarih ve …… yevmiye nolu ihtarname ile eklenmesini istedikleri ve şirket müdürleri tarafından reddedilen hususların toplantı gündemine eklenmesine ve yine ihtarname ile talep edilen hususlarda şirket müdürlerinin ortaklara bilgi vermesine, şirket müdürlerinin kötü niyetli oldukları ve azınlığın taleplerini haklı gerekçe göstermeksizin reddettikleri dikkate alındığında ortaklar kurulu toplantısının yapılması için kayyım atanmasına, ortaklar kurulu toplantısının 10.06.2021 tarihinde yapılacak olması sebebiyle mahkemece toplantıdan sonra karar verilmesi halinde davanın konusuz kalacağı dikkate alındığında, mahkemece gerekli görülmesi halinde tedbiren toplantının ileri bir tarihe ertelenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı şirkete yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, toplantı gündeminin belirlenmesi, ortaklar kurulu toplantısı yapılması için kayyım atanması, TTK. 412. Madde hükmü gereği davalı şirketin 10.06.2021 tarihli saat 11:00 da yapılacak olağan ortaklar kurulu toplantısının tedbiren ileri bir tarihe ertelenmesi,şirket müdürlerinin ortaklara bilgi vermesi taleplerinden ibarettir.
Bir şirkete kayyım atanması için kural olarak şirketin yasal organlarının mevcut olmaması gerekmektedir. Bu kural 4721 sayılı TMK’nın 427/1-4. maddesinde ifade edilmiştir. Bu maddeye göre: Bir tüzel kişi gerekli organlardan yoksun kalmış ve yönetimi başka yoldan sağlanamamışsa, yönetim kayyımı atanmak zorundadır.
Yönetim kayyımı atanabilmesi için şirketin yönetim kurulunun bir şekilde oluşturulmasının mümkün olmaması ve bu boşluğun başkaca hukuki yollarla giderilmemiş olması şarttır. Şirketin seçilmiş yönetim kurulu bulunduğu takdirde organ yokluğundan sözetmek mümkün olmadığı gibi, mevcut yönetim kurulunun, çalışamaz halde olması da TTK’ nin sistematiği içinde giderilmesi her zaman mümkün bir durumdur. (Yarg. 11. H.D 08/03/2018 2016/7714 E-2018/1804 K)
6100 sayılı HMK’ nın 389. maddesine göre mevcut durumda meydana gelecek bir değişme nedeniyle gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında tedbir kararı verilebilir.
6100 sayılı HMK’nın 390. maddesine göre de; tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Geçici hukuki korumaların bir türü olan ihtiyati tedbirin şartları 6100 sayılı HMK’nun 389 uncu maddesinde düzenlenmiş olup, anılan düzenleme “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” hükmünü haizdir.Anılan hükümde de açıkça belirtildiği üzere, ihtiyati tedbir kararı, bir hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında uygulanacak geçici bir hukuki korumadır.
Davacılar vekili tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan, Beyoğlu ……. Noterliğinin 09.03.2021 tarih ve ……. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile; TTK 411 ve 617. Maddeleri gereği azınlığın bilgi edinme hakkı ve ortaklar kurulu gündemine madde eklenmesini isteme hakkı gereğince ihtarname düzenlendiği ancak davalı şirkete tebliğine ilişkin bilgi ve belge sunulmadığı anlaşılmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile “bilgi alma ve inceleme hakkı düzenlenmiş” ve pay sahiplerinin bu mağduriyetlerinin önüne geçilmesi ve haklarını kullanması amaçlanmıştır. Bilgi alma hakkı müktesep, bağımsız, kaldırılamayan veya tahdit edilemeyen bir vazgeçilemez bir hak niteliğindedir. Bu sebeple bilgi alma ve inceleme hakkı, esas sözleşmeyle ve şirket organlarından birinin kararıyla kaldırılamaz ve sınırlandırılamaz. (TTK md.437)
Pay sahiplerinin şirketten bilgi alma ve inceleme hakkının özellikle şirket Genel Kurul toplantılarında kullanılması olanaklıdır.
TTK. MADDE 437- (1) Finansal tablolar, konsolide finansal tablolar, yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, denetleme raporları ve yönetim kurulunun kâr dağıtım önerisi, genel kurulun toplantısından en az onbeş gün önce, şirketin merkez ve şubelerinde, pay sahiplerinin incelemesine hazır bulundurulur. Bunlardan finansal tablolar ve konsolide tablolar bir yıl süre ile merkezde ve şubelerde pay sahiplerinin bilgi edinmelerine açık tutulur. Her pay sahibi, gideri şirkete ait olmak üzere gelir tablosuyla bilançonun bir suretini isteyebilir. (2) Pay sahibi genel kurulda, yönetim kurulundan, şirketin işleri; denetçilerden denetimin yapılma şekli ve sonuçları hakkında bilgi isteyebilir. Bilgi verme yükümü, 200 üncü madde çerçevesinde şirketin bağlı şirketlerini de kapsar. Verilecek bilgiler, hesap verme ve dürüstlük ilkeleri bakımından özenli ve gerçeğe uygun olmalıdır. Pay sahiplerinden herhangi birine bu sıfatı dolayısıyla genel kurul dışında bir konuda bilgi verilmişse, diğer bir pay sahibinin istemde bulunması üzerine, aynı bilgi, gündemle ilgili olmasa da aynı kapsam ve ayrıntıda verilir. Bu hâlde yönetim kurulu bu maddenin üçüncü fıkrasına dayanamaz.(3) Bilgi verilmesi, sadece, istenilen bilgi verildiği takdirde şirket sırlarının açıklanacağı veya korunması gereken diğer şirket menfaatlerinin tehlikeye girebileceği gerekçesi ile reddedilebilir. (4) Şirketin ticari defterleriyle yazışmalarının, pay sahibinin sorusunu ilgilendiren kısımlarının incelenebilmesi için, genel kurulun açık izni veya yönetim kurulunun bu hususta kararı gerekir. İzin alındığı takdirde inceleme bir uzman aracılığıyla da yapılabilir.(5) Bilgi alma veya inceleme istemleri cevapsız bırakılan, haksız olarak reddedilen, ertelenen ve bu fıkra anlamında bilgi alamayan pay sahibi, reddi izleyen on gün içinde, diğer hâllerde de makul bir süre sonra şirketin merkezinin bulunduğu asliye ticaret mahkemesine başvurabilir. Başvuru basit yargılama usulüne göre incelenir. Mahkeme kararı, bilginin genel kurul dışında verilmesi talimatını ve bunun şeklini de içerebilir. Mahkeme kararı kesindir. (6) Bilgi alma ve inceleme hakkı, esas sözleşmeyle ve şirket organlarından birinin kararıyla kaldırılamaz ve sınırlandırılamaz.
TTK md. 437 hükmü ile anonim şirkette pay sahibi olanların genel kurul toplantısından en az on beş gün önce şirket merkezinde şirketin finansal tablolar, konsolide finansal tablolar, yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, denetleme raporları ve yönetim kurulunun kâr dağıtım önerisini bulundurmakla yükümlü olduğu düzenlenmiştir. Bu yükümlülüğünü ihlal edilmesi pay sahibinin bilgi alma hakkının ihlal edilmesine sebep olacaktır.
Buna rağmen uygulamada şirket yönetim kurulları tarafından olağan genel kurullarının yapılmaması veya zamanında yapılmaması ile ortağın bilgi alma hakkını kullanamamasına sebep olmaktadır. TTK md.411 ile azınlık pay sahiplerine genel kurulun toplantıya çağrılmasını talep etme hakkı sağlanmıştır. Bu halde azınlık pay sahibi Genel Kurul toplantısı gerçekleştirilmesini sağlayacak ve Genel Kurulda ve öncesinde bilgi alma ve inceleme hakkını kullanabilecektir. Şu hususu da belirtmekte fayda vardır ki, pay sahibinin genel kurul toplantısındaki bilgi alma hakkı toplantı gündemi ile sınırlı değildir; pay sahibi genel kurul toplantısında mevcut gündem maddelerinden bağımsız olarak bilgi alma hakkını kullanabilir ve bu kapsamda şirketi temsil eden yönetim kuruluna sorularını yöneltebilir.
Bilgi alma hakkı kapsamında şirket yönetim kurulu tarafından verilecek bilgi hem özenli hem gerçek hem de hesap verme ilkelerine uygun olmalıdır. Verilecek bilginin özenli olması kriteri, baştan savma olmamayı, sorunun karşılığını taşımayı ve ilgisiz konuları içermemeyi ifade eder. Gerçeğe uygunluk ile gerçeği aynen yansıtan doğru, yalan ve aldatıcı olmayan bilgiyi kastetmektedir. Hesap verme ilkesine uygunluk ise sorumlu olduğu kişiye vermekle yükümlü olduğu kapsamlı, içerikli ve belgeli bilgiyi ifade eder. (bkz. 6102 sayılı TTK md.437 gerekçesi)
Bilgi alma ve inceleme hakları paysahibine tanınan dava hakkı ile güçlendirilmiştir. Paysahibi açık bir red hali haricinde, taleplerinin cevapsız bırakılması veya cevabın ertelenmesi durumunda da bilgi alma ve inceleme hakkını bir Mahkeme kararı aracılığıyla kullanabilir. Talebin cevapsız bırakılması yetersiz hesap verme ilkesine uymayan cevapları da kapsar. Sonuç olarak, TTK md. 437’de bilgi alma veya inceleme istemleri cevapsız bırakılan, haksız olarak reddedilen, ertelenen ve bu madde kapsamında gerekli kriterleri taşıyan bilgiyi alamayan pay sahibinin, reddi izleyen on gün içinde, diğer hâllerde de makul bir süre sonra şirketin merkezinin bulunduğu Asliye Ticaret Mahkemesine başvurabileceği düzenlenmiştir.
TTK ile pay sahiplerine bilgi alma hakkı ile bağlantılı olarak özel denetim isteme hakkı da getirilmiştir. Özel denetim kurumu 6102 sayılı TTK md.438-444 maddeleri arasında düzenlenmiştir.
Paysahibi, bilgi alma hakkını kullanması akabinde Genel Kurul’dan özel denetim isteme hakkına sahiptir. Bu aşamada Genel Kurul pay sahibinin özel denetim talebini oylamak zorundadır. Genel Kurulda pay sahibi gündemde herhangi bir madde bulunmasına gerek olmaksızın özel denetçi atanmasını genel kuruldan isteyebilir.
Somut olayda, davacılar vekili her ne kadar bilgi edinme talebinde bulunduklarını iddia etmiş ise de; TTK. madde 437– (2) bendinde, “…Pay sahibi genel kurulda, yönetim kurulundan, şirketin işleri; denetçilerden denetimin yapılma şekli ve sonuçları hakkında bilgi isteyebilir…”. aynı maddenin 4. bendinde ise, “…Şirketin ticari defterleriyle yazışmalarının, pay sahibinin sorusunu ilgilendiren kısımlarının incelenebilmesi için, genel kurulun açık izni veya yönetim kurulunun bu hususta kararı gerekir…” denilerek bilgi edinme hakkının sınırı çizilmiştir. Bu kapsamda, genel kurul toplantısından önce yönetim kurulu faaliyet raporu ve bilonço ile kar zarar hesaplarının ortakların incelemesine tabi olmasının yasal zorunluluk arz ettiği, davacı tarafın yasanın elverdiği ölçüde şirketle ilgili bilgileri edinebileceği, dava dilekçesi ekinde sunulan, Beyoğlu …… Noterliğinin 09.03.2021 tarih ve ……. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile; TTK 411 ve 617. Maddeleri gereği azınlığın bilgi edinme hakkı ve ortaklar kurulu gündemine madde eklenmesini isteme hakkı gereğince ihtarname düzenlendiği ancak davalı şirkete tebliğine ve taleplerinin reddine ilişkin bilgi ve belge sunulmadığı gibi genel kurudan 1 gün önce talepte bulunulduğu, kanunun öngördüğü makul süre olmadığı bu haliyle istemin yerinde olmadığı, bir diğer talep olan kayyım ve denetçi atanması talepleri yönünden ise, kayyım atanması yönünde tedbir kararı verebilmek için hâkimin somut sebep göstermesi ve tedbir kararının haklılığını ortaya koyacak delil değerlendirmesi yapması ve yaklaşık ispat ölçüsüne yaklaşması gerekli olup haklılık konusunda yaklaşık ispat ölçüsü kriterine uyulmadığı gibi davanın niteliği gereği konunun yargılamayı gerektirdiği, HMK nun 389. vd maddelerindeki koşulların oluşmadığı, denetçi ve kayyım atanması talebi ile ilgili şirketin yetkili organının olduğu, genel kurulun yapılacağı anlaşılmakla davacı vekilinin kayyım, denetçi atanması ve davalı şirketin 10.06.2021 tarihli saat 11:00 da yapılacak olağan ortaklar kurulu toplantısının tedbiren ileri bir tarihe ertelenmesi talebinin reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair, kesin olmak üzere verilen karar tarafların yokluğunda evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/06/2021

Başkan …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Katip …
¸(e-imzalıdır)