Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/46 E. 2023/384 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/46 Esas
KARAR NO : 2023/384

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/01/2021
KARAR TARİHİ : 11/04/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin ülke geneline yayılmış yaklaşık 120 bayisi olan ve EPDK tarafından verilmiş … no lu dağıtıcı lisansına sahip bir şirket olup, bayileri ile olan parasal ilişkileri sebebi ile son derece hareketli banka hesaplarına sahip olduğunu, müvekkili şirket tarafından hesap hareketleri incelenirken … Bankası … Şubesi tarafından bastırılmış … seri no lu çekin 20.07.2020 tarihinde 150.000,00 TL bedelle keşide edildiği ve bedelinin banka tarafından ödenmiş olduğunu, müvekkili şirketçe banka nezdinde araştırma yapıldığında zikrolunan çek üzerinde keşideci olarak görünen müvekkili şirkete atfen atılan imzanın müvekkili şirket yetkilisi …’ın eli ürünü olmadığı tespit edilmiş olduğunu, çekin ciro yolu ile davalı şirkete geçtiği ve davalı şirket tarafından bedelinin tahsil edildiği öğrenildiğini, kıymetli evraktaki imzanın inkarına ilişkin istirdat/menfi tespit davalarında kural olarak imzanın borçluya ait olduğunu kanıtlama yükümlülüğü hamile ait olduğunu, davalı taraf ile müvekkili şirket arasında herhangi bir alacak/borç ilişkisi de bulunmayıp müvekkili şirketin davalı taraf lehine bir çek düzenlemesini gerektirir herhangi bir olgu da mevcut olmadığından davalı tarafça tahsil edilen çek bedelinin tahsil tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte istirdatı adına sayın Mahkemenize müracaat zarureti hasıl olmuştur.
Davalı vekili cevap dilekçesinden özetle; davacı tarafın, dava dilekçesinde … Bankası … Şubesi’ne ait … seri no’lu ve 150.000 tl bedelli çekin 20.07.2020 tarihinde keşide edildiğini ve bedelinin banka tarafından ödendiğini, ancak söz konusu çek üzerindeki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığını iddia ederek çeki ciro yolu ile iktisap ve tahsil etmiş olan müvekkilinden çek bedelini talep ettiğini, bununla birlikte davacı şirketin, müvekkili şirket ile herhangi bir borç/alacak ilişkisinin olmadığı, bu sebeple müvekkili şirket adına çek düzenlenmesini gerektirir bir husus bulunmadığını belirtilerek huzurdaki davanın açılmasının zaruri hale geldiğini ileri sürülmüş olan davacı tarafın kendilerine ait çekin, şirket yetkilisi dışında biri tarafından imzalanarak keşide edildiğini ileri sürmesi basiretli tacir gibi hareket ederek, gereken özen yükümlülüğünü yerine getirmeyip, söz konusu çek, dava dışı 3.şahıs konumundaki … San.tic.A.Ş. ile yapmış olduğu ticaret neticesinde bu şirket tarafından müvekkili şirkete ciro edildiğini, kambiyo senetlerinde imzaların istiklali ilkesi gereğince karşı tarafın itirazlarının müvekkilinin işbu çekten doğan haklarına halel getirmesi söz konusu olmadığını, TTK’nın 792.maddesi uyarınca, davacı şirketin talepleri müvekkili şirkete ancak kötü niyet ve kusur atfedildiği takdirde yönlendirilebileceğini, bu sebeple huzurdaki davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişinin 02/01/2023 Tarihli Raporunda; inceleme konusu çekte bulunan ve özellikleri ayrıntılı olarak belirtilen imzalar ile …’a ait yine ayrıntılı olarak özellikleri belirtilen, gerek farklı yıllara ait samimi imzalar olarak nitelendirilen mukayese imzalar, gerekse mahkeme huzurunda alınmış mukayese imzaların analitik karşılaştırması yer almakta olup, yapılan karşılaştırmada; inceleme konusu çekte bulunan keşide imzası ve miktar bölümündeki dej; onaylar mahiyette atılmış imzanın, başlangıç figüründen sonra kalem kaldırılarak iki harekette oluşturulduğu, … ‘a mevcut mukayese imzaların ise yatay çizgiden sonra devam ederek ara grama örgüsüne geçildiği, ayrıca, işleklik ve baskı derecesi bağlamında kalem yürütme özelliği ve ritm/form dengesi gibi niteliksel unsurlarla, imza kısımlarının oranı, grama örgüsünün yapılandırma özellikleri ve boyutlandırma alışkanlıkları ile bitiş alışkanlıkları gibi tersim özellikleri itibariyle farklılıklar bulunduğu saptanmıştır, saptanan bulgular göz önüne alındığında inceleme konusu … Şubesine ait, keşidecisi … San.Tic.A.Ş., keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 20.07.2020 olan, “ 150.000(okunur)-Yüzellibin TL” tutarlı 0003246 seri nolu çekte “… San.Tic.A.Ş.” adına atılmış keşide imzası ve miktar bölümündeki değişikliği onaylar mahiyette atılmış imza ile ilgili şirkette imza atmaya yetkili … ‘a ait mukayese imzaları arasında ; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından da farklılıklar saptandığından söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla Kudbedin TURAN’ın eli ürünü olmadığı kanaatimi bildirir rapordur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, … Bankası, … Şubesine ait, keşidecisi davacı olan 150.000 TL bedelli çekte bulunan imzanın davacı şirket yetkilisine ait olup olmadığı, tahsil olunan çek bedelinin davalıdan istirdadı talebine ilişkindir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları ve bilirkişi raporu içeriğine göre;
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış dava konusu çek üzerinde imzanın Adli Tıp Kurumunu Fizik İnc.İht.Dai.Em. Adli Belge İnceleme ve Sahtecilik Uzmanı bilirkişi tarafından incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi raporunda, dava konusu olan çek üzerindeki inceleme sonucu çek keşideci imzası ile şirket yetkilisi … ‘ a ait mukayese imzalar arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından da uygunluk ve benzerlikler saptanmadığından söz konusu keşide imzalarının … ‘ın eli ürünü olmadığı kanaatini bildirmiştir.
Davacı dayanak çekteki imzanın sahteliğini ileri sürmekte olup dava İİK. 72 maddesinden kaynaklanmaktadır.
Esasen çekteki imzanın sahte olduğunun açıklanmış olması imza atfedilen kişi tarafından ileri sürülen bir def’i niteliğindedir. Bu def’inin niteliği ve imzanın sahte olmasına dayanılmış olması, bu def’in herkese karşı ileri sürülmesini mümkün kılmaktadır. Nitekim doktrinde dahi kambiyo evrakı niteliğindeki belgede yer alan imzanın sahte olması halinde ileri sürülen definin herkese karşı ileri sürülebilen bir defi olduğu kabul edilmektedir.
Açıklanan durum karşında davalı şahsın iyi niyetli olması dahi herhangi bir önem arzetmeyecek olup bu def’inin adı geçen davalıya karşı ileri sürülmesi de yasal olarak mümkün olacaktır.
6100 sayılı HMK çerçevesinde imzaya itiraz olunması durumunda, öncelikle inkar eden tarafın dinlenmesi, kanaat oluşmamış ise kişiye örnek imzaların attırılması sureti ile elde edilen belge ve delillerin değerlendirilmesi esastır.
Toplanan deliller ve yapılan açıklamalar gözetildiğinde, … Bankası, … Şubesine ait, keşidecisi davacı olan 150.000 TL bedelli çekte bulunan imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığı ve dolayısıyla dava konusu çek yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine yönelik iş bu dava da yapılan bilirkişi incelemesi denetime elverişli ve uyuşmazlığı çözümünde hükme esas alınabilir nitelikte olduğu kanaati ile yeniden rapor alınmasına gerek görülmeyerek, davanın kabulüne karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ İle; dava konusu … Bankası … Şubesi tarafından bastırılmış … seri no lu 20.07.2020 keşide tarihli çekin bedeli olan 150.000,00 TL’ nin, ödeme tarihi olan 20/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli ‭10.246,50 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 2.561,63 TL harcın mahsubuyla bakiye 7.684,87 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 2.561,63 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.620,93 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 941,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-AAÜT gereğince hesap edilen 23.500,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,

7-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar e-duruşma ile bağlanan davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı 11/04/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır