Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/449 E. 2021/923 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/449 Esas
KARAR NO : 2021/923

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 23/07/2018
KARAR TARİHİ : 19/10/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının, bedeli …… ’nce karşılanmak üzere ihtiyaç sahiplerine tedarik edilecek tekstil ürünlerinin sağlanması ve dağıtımı konusunda ticari nitelikte bir ortaklığa giriştiklerini, davalı, müvekkiline bu ortaklıktan kaynaklı ödeme yerine geçmek üzere 20.03.2012 tarihli 51.000.00TL bedelli çeki verdiğini, davalının bu çeki tekrar ele geçirmek üzere bir plan yaptığını ve çekin tahsil edileceği banka şubesi önünde çek karşılığını nakit ödeyeceğine dair müvekkiline güvendirdiğini, müvekkilinin parayı almadan çeki vermek istememesi üzerine müvekkiline hakaret ve küfür ve tehditler savurarak saldırdığını, onu darp ederek çeki almaya çalıştığını, bu taarruzu neticesinde çekin ancak bir parçasını alabildiğini, vaki saldırı üzerine davalı hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, hakkında yapılan yargılama neticesinde Bakırköy …… Asliye Ceza Mahkemesi ……. E. sayılı dosyasından hakaret ve yaralama suçlarından ceza tayini cihetine gidildiğini, bu karar kesinleştiğini, ancak resmi belgeyi bozmak suçundan verilen ceza senet yağması suçunun unsurları bakımından üst mahkeme olan Bakırköy …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin …… Sayılı dosyada tartışılarak burada da resmi belgeyi bozmak suçundan ceza tayini cihetine gidildiğini. Bu karar halen vaki temyiz başvuruları üzerine halen Yargıtay’da olduğunu, neticede davalı hakkında yapılan yargılama neticesinde özellikle hakkında kesinleşen yaralama ve hakaret suçları sebebi ile davalının müvekkile olan borcunun sabit hale geldiğini, halen de ödeme yapılmadığını, tüm bu nedenlerle davanın kabulüne, takibin devamına, %20 den aşağı olmamak kaydı ile hesaplanacak inkar tazminatı ile tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını vekaleten talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının itirazın iptali davası için öngörülen 1 yıllık hak düşürücü dava açma süresine riayet etmediğini, alacaklının takip talebinde dayandığı belgeye istinaden itirazın iptali davası açabileceğini, takipte dayanılmayan belgenin bu davada ispat vasıtası olarak kullanılamayacağını, alacaklının takip talebinde takip dayanağını 51.000-TL bedelli çek olduğunu belirtmişse de; dayanak belgenin çek vasfına haiz olmadığını, alacağın sebebinin takip dayanağı belge (çek) değil bu çekin de düzenlenmesine sebebiyet veren ticari ortaklık olduğu iddiasının ispatlanmasının talil niteliğinde olduğunu ve davacı üzerinde olduğunu, davacı ile müvekkilinin arasında herhangi ticari bir iş ilişki olmadığını dolayısıyla, davacının dayandığı iş ortaklığına ait alacak olarak nitelendirdiği iş bu mesnetsiz davanın reddini, % 20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Küçükçekmece ……. Asliye Hukuk Mahkemesinin ……. esas sayılı dosyasından verilen 16/03/2021 tarihli görevsizlik kararı üzerine dosya Mahkememize 28/05/2021 tarihinde tevzi edilmiş, ……. esas üzerinden yargılamaya devam edilmiştir.
DELİLLER : Küçükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı takip dosyası, Bakırköy …… Ağır Ceza Mahkemesi …… Esas ……. Karar sayılı dosyası, Bakırköy …… Asliye Ceza Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyası, Banka müzekkere cevabı, İTO ve GİB’e yazılan müzekkere cevapları, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının çekten kaynaklı alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 51.000,00 TL çek alacağı, 153,00 TL komisyon alacağı, 2.550,00 TL karşılıksız çek tazminatı alacağı ve 148,81 TL işlemiş faiz olarak toplam 53.851,81 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %17,75 TL faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Bakırköy ….. Ağır Ceza Mahkemesi ….. Esas …… Karar sayılı ilamında; Sanık …’ın eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 148/2. Maddesinde düzenlenen yağma suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdir ve değerlendirilmesi üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğundan bahisle Yargıtay tarafından ….. . Asliye Ceza Mahkemesinin …… Esas …… karar sayılı ilamı bozulmuş ise de; söz konusu Yargıtay ilamı sanığın müştekiye yönelik yaralama ve hakaret suçundan kurulan hükümlerin onandığı, sanık savunmaları, tanık beyanları ve müşteki beyanlarına göre, sanıkla müşteki … arasında resmi bir ortaklık ilişkisi bulunmasa da gayri resmi olarak ortak iş yaptıklarının net bir şekilde ortaya çıktığı, sanığın müştekiye 51.000-TL bedelli çekin lehtar kısmı boş şekilde verdiği, daha sonra bu parayı bankaya tahsil etmek için gittiklerinde müştekiden çeki göstermesini istediği, müşteki çeki gösterdiği sırada, sanığın el çabukluğu ile suça konu olan çeki müştekinin elinden almak istediği, bu sırada çekin ortadan yırtılarak ikiye ayrıldığı, oluşun bu şekilde gerçekleştiği, sanığın savunmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, sanığın anlatılan şekliyle gerçekleşen eylemin yağma suçuna sebebiyet vermeyeceği, nitekim Yargıtay tarafından da sanığın müştekiye karşı işlemiş olduğu basit yaralama suçu bakımından kararın onandığı, sanığın eyleminin bu haliyle resmi belgeyi bozmak suçuna uyduğu anlaşılmakla sanığın resmi belgeyi bozmak suçundan cezalandırılmasına, sanığın suç işleme hususundaki eğilimi ve daha önce hakkında HAGB kararı verildiği ve deneme süresi içerisinde olması nedeniyle; sanık hakkında CMK’nun 231. Maddesinin uygulanmasına yer olmadığına, sanığın suç işleme hususundaki eğilimi nedeniyle, cezasının ertelenmesi halinde bir daha suç işlemeyeceği yönünde mahkemede olumlu kanaat oluşmadığından; sanık hakkında TCK’nun 51. Maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilerek sanığın üzerine atılı ve sabit bulunan resmi belgeyi bozmak suçundan eylemine uyan, 5237 sayılı TCK’nun 205/1. Maddesi gereğince suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araç, suç konusunun önem ve değeri ile sanığın kastı ile güttüğü saik ve amaçları nazara alınarak taktiren 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanığın geçmişi ve sosyal ilişkileri, fiilden sonraki davranışları ile cezanın sanık üzerinde göstereceği olası etkileri, sanık lehine hafifletici sebep kabul edilerek 5237 sayılı TCK.nun 62/1. Maddesi gereğince cezası taktiren 1/6 oranında indirilerek neticeten 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği tespit edilmiştir. Yargıtay ………. Ceza Dairesi’nin kararı onaması üzerine 23/10/2018 tarihinde hükmün kesinleştiği anlaşılmıştır.
6098 sayılı TBK 74.md. gereğince, kural olarak, ceza mahkemesince verilen beraat kararları hukuk hakimini bağlamaz ise de; verilecek mahkumiyet kararı ve belirlenen maddi olgular hukuk hakimi yönünden bağlayıcıdır.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporuna göre; Davalı tarafça keşide edilen 51.000,00.-TL bedelli ve 20/03/2012 keşide tarihli çekin lehtar kısmının boş bırakılarak davacıya verildiği, çekin tahsili amacıyla bankaya gidildiğinde davalının, davacıdan çeki göstermesini istediği, davacının çeki gösterdiği esnada davalının çeki elinden almaya çalıştığı ve bu sırada çekin ortadan yırtılarak ikiye ayrıldığı, taraflar arasından yaşanan olaya ilişkin Bakırköy ……. Ağır Ceza Mahkemesi …… Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda, davalının eyleminin bu haliyle resmi belgeyi bozmak suçuna uyduğu gerekçesiyle resmi belgeyi bozmak suçundan neticeten 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, verilen kararın Yargıtay ……. Ceza Dairesi’nin tarafından onaması üzerine 23/10/2018 tarihinde hükmün kesinleştiği anlaşılmıştır. Somut olayda; davalı ceza mahkemesi tarafından yargılanmış hakkında mahkumiyet kararı verilmiş olmakla; Ceza Mahkemesinin mahkumiyet kararı ve belirlenecek maddi olgular 6098 sayılı TBK 74.md. gereğince, hukuk hakimini de bağlayacağından, davacının takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan çekten kaynaklı alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile davalının Küçükçekmece ……. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynı koşullarda devamına,
2-Davacı lehine 10.200,00 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, belirtilen bedelin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
3-Alınması gerekli 3.483,81.-TL harçtan davacı tarafça yatırılan 601,76.-TL harcın mahsubuyla bakiye 2.882,05.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90.-TL başvurma harcı, 601,76.-TL peşin harç olmak üzere toplam 637,66 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta/ tebligat/ bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 212,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 7.430,00.-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekillerinin yüzende açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/10/2021

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)