Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/419 E. 2022/206 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/419 Esas
KARAR NO : 2022/206

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/10/2020
KARAR TARİHİ : 22/02/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/03/2022
Küçükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/377 Esas – 2021/116 Karar sayılı dosyasından verilen görevsizlik kararı üzerine, Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça İstanbul …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası ile müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını ve müvekkili tarafından 25/03/2019 tarihinde icra dosyası hesabına 47.000,00-TL’nin ödendiğini açıklamış, müvekkiline hukuk dışı borcun yüklenildiğini ve zorla ödeme yaptırıldığını ileri sürmüş, müvekkilinin bu olaylardan 24/02/2020 tarihinde haberdar olduğunu, babası …….’nın, … tarafından tehdit edilerek borçlandırıldığını, müvekkilinin babasının 24/02/2020 tarihinde Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığında ….. soruşturma numaralı dosya ile şikayetçi olduğunu, dosyanın şu anda Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ……. soruşturma numaralı dosyası ile derdest olduğunu, takibe konu olan 40.000,00-TL bedelindeki çekin müvekkilinin babası …….’ya zorla imzalatıldığını, dava konusu çekin üzerindeki imzaların ve yazıların müvekkiline ait olmadığını, imza uyuşmazlığı sebebi ile banka tarafından bu çekin kabul edilmediğini, bu nedenle işleme konulmadığını, müvekkilinin hem … hem de babası ……. hakkında Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na …… soruşturma numaralı dosyası ile şikayetçi olduğunu beyan etmiş, takibin kesinleşmesine müteakip davalı tarafın kötü niyetli olarak müvekkilini ödemeye mecbur bırakmak maksadıyla bütün alacak dosyalarına, evine ve aracına haciz koyduğunu, açıklanan nedenlerle müvekkilinin borçlu olmadığı halde ödediği 47.000,00-TL nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının gerçekleri yansıtmadığını, takip dosyasının kesinleştiğini, davacının icra dosyasına ödeme yaptığını, İİK. 72/6 maddesi gereğince 1 yıllık yasal sürenin dolduğunu, davanın süresinde açılmadığını açıklamış, taraflar arasında ticari ilişki olduğunu, dava konusu takibe ilişkin kambiyo evrakının bu ilişkiye istinaden alındığını, davacı tarafından yine aynı imzalar ile müvekkiline verilmiş 1.780.000 TL çek ve yine aynı imzalar ile verilmiş Tekirdağ Marmara Ereğlisi Tapu Müdürlüğünün ……. tarihli Resmi Senedi ile verilmiş İpoteklerin bulunduğunu, aynı imza ile imzalanmış kambiyo evraklarının daha önce ödendiğini beyan etmiş, imza incelemesinde bu durumun ispatlanacağını belirterek, iş bu davanın arabuluculuk başvuru şartı yerine getirilmeden açıldığından davanın dava şartı yokluğundan reddini talep etmiştir. davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER : İstanbul …… . İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyası uyap sureti, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, istirdat davasıdır.
7155 sayılı yasanın 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 20. maddesiyle eklenen 6102 sayılı TTK’nın 5/A maddesinde “(1)Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” hükmüne yer verilmiştir.
7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23. maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesinde “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2)Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir…” düzenlemesi getirilmiştir.
Mahkememizce 03/06/2021 tarihli tensip zaptı ile davacı tarafa Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A/2 gereğince arabuluculuk son tutanağının aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir suretini 1 haftalık kesin süre içerisinde sunulması, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği usulüne uygun olarak ihtar edilmiştir.
6102 sayılı kanunun 5/A maddesi uyarınca söz konusu talebe ilişkin davanın dava şartı olarak arabuluculuğa tabi işlerden olduğu ve dava açılmadan evvel arabulucuya başvurulmasının somut olay bakımından zorunlu olduğu ve bunun aynı zamanda 6100 sayılı HMK gereği dava şartları arasında sayıldığı kanaatine varılmıştır. Davacı tarafından arabuluculuğa başvurulmadığı anlaşılmakla, Kanun gereği davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddi gerektiği sonucuna ulaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın arabuluculuk dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça yatırılan 802,65-TL peşin harçtan mahsubuyla bakiye 721,95-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-AAÜT 7/2. maddesi gereğince hesap edilen 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/02/2022

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)