Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/305 E. 2022/585 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR NO : 2022/585
Bakırköy 17. İcra Dairesi : 2021/3996

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/04/2021
KARAR TARİHİ : 07/06/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalının kitap fuarı organizasyonları sebebi ile sözleşme imzaladıklarını, 2 adet senet akdedildiğini, pandemi sebebi ile fuarın ertelendiğini ve yeni tarihin 20-28 Şubat 2021 döneminde yapılacağının belirtildiğini, belirtilen tarihte yapılmamış olup dava tarihi itibari ile de halen yapılmadığını, müvekkili şirketin senetlerin vade tarihlerinin 24/12/2020 ve 15/02/2021 tarihleri olması sebebiyle öncelikle bu senetlerin iadesini, akabinde yeni belirlenecek fuarlara katılım durumlarına göre yeniden senet vermeyi teklif ettiğini ancak davalı tarafından senet tarih değişikliği yapılmayacağına ve ödemeleri ve senetlerin ertelenen tarihte kullanılması için firmalar adına kredi notu olarak sunulacağının belirtildiğini, Beyoğlu …….. Noterliği’nin ……. yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini, davalı tarafından her hangi bir geri dönüş yapılmadığını, davalının müvekkili aleyhine Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, takibin durdurulmasını, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile davanın kabulünü talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu fuarın pandemi nedeni ile ertelendiğini, 21-29 Kasım 2021 tarihine ertelendiğini, fuarın iptal edilmediğini ertelendiğini, fuar katılım sözleşmesi ikinci maddesi incelendiğinde zaten müvekkilinin gerekli görmesi halinde fuar tarihini değiştirme hakkının olduğunu, bu durumun katılımcıya fesih hakkı vermeyeceğini, davacının imzaladığı sözleşmedeki hükümler kapsamında borçlu olmadığının tespiti ve icra takibinin iptali yolunda karar verilmesi talebinin kabulünün mümkün olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Ticaret Sicil Müdürlüğü müzekkere yanıtı, sözleşme, ihtarname, ticari defterler ve belgeler, bilirkişi raporu, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, mücbir sebep dolayısıyla ifa edilemeyen sözleşme uyarınca verilen senetlerden kaynaklı davacının davalıya İİK 72. maddesi uyarınca borçlu olmadığının tespiti, takibin iptali ve senetlerin iadesi istemine yöneliktir.
Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün…….. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davalı şirketin davacı şirket aleyhinde dayanak 12.439,77-TL asıl alacak, 11.373,50-TL asıl alacak, 218,26-TL protesto, 242,91-TL protesto, 24,88-TL bono komisyonu, 22,75-TL bono komisyonu, 199,04-TL faiz, 538,49-TL faiz ile toplam 25.059,60-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren %18,25 faizi ile birlikte tahsili için 2 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü ilamsız icra takibine geçildiği tespit edilmiştir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi Mali Müşavir …….. 18/02/2022 tarihli raporunda; davacı tarafın 2020 yılına ait ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davalı tarafın 2020 yılına ait ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davaya konu olan 12.439,77-TL + 11.373,50-TL bedelli olmak üzere 2 adet ve toplamda 23.813,27-TL tutarlı senetler olduğu, 12.439,77-TL tutarlı senedin, ödeme tarihinin 24/12/2020 olduğu, davacı tarafından davalı tarafa düzenlendiği ve davacı tarafın kaşesi ile üzerinde 2 adet imza olduğu, 11.373,50-TL tutarlı senedin, ödeme tarihinin 15/02/2021 olduğu, davacı tarafından davalı tarafa düzenlendiği ve davacı tarafın kaşesi ile üzerinde 2 adet imza olduğu, davaya konu olan 12.439,77-TL + 11.373,50-TL olmak üzere 2 adet ve toplam 23.813,27-TL tutarlı senetlerin tarafların ticari defter ve kayıtlarına işlendiği, davalı tarafın iş bu 2 adet senet üzerinden takibe geçtiği, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarında, 30/06/2020 tarihinde davalı taraftan 23.813,27-TL alacaklı olduğu, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarında, 17/07/2020 tarihinde davacı tarafa 29.784,36-TL borçlu olduğu, taraflar arasında 5.971,09-TL fark olduğu, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarında, 31/12/2020 tarihinde davalı taraftan 23.813,27-TL alacaklı olduğu, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarında, 25/11/2021 tarihinde davalı tarafın davacı tarafa 17.344,59-TL borçlu olduğu, taraflar arasında 6.468,68-TL fark olduğu, taraflar arasında olan 5.971,09-TL ve 6.468,68-TL olmak üzere toplam 12.439,77-TL tutarlı farkın davalı tarafın davacı tarafa düzenlediği 25/11/2021 tarihli, KDV dahil 12.439,77-TL tutarlı, …….. numaralı faturadan kaynaklandığı, davalı taraftan faturanın talep edildiği, faturanın açıklama kısmında iç mekan standsız + katılım bedeli – damga vergisi diye yazıldığı, miktar ve birim fiyatı bilgilerinin belirtildiği, faturanın e-fatura olduğu, teslim eden ile teslim alan kısımlarının olmadığı, imza karşılığında teslim edilmediği ve teslim alınmadığı, davalı tarafın iş bu faturanın davacı tarafa tebliğ – teslim edildiğini ve fatura içeriğine konu olan durumu ispat etmesi gerektiği, davacı tarafın Beyoğlu ……. Noterliğinin 11/12/2020 tarihli ……. yevmiye madde numaralı ihtarnamesi ile “mersin fuarına istinaden” verdiğini iddia ettiği 24/12/2020 tarihli 12.439,77-TL tutarlı ve “istanbul fuarına istinaden” verdiğini iddia ettiği 15/02/2021 tarihli 11.373,50-TL tutarlı senetlerin ihtarnamenin tebliğinden itibaren 5 iş günü içerisinde iadesini talep ettiği, tarafların ticari defter ve kayıtlara göre davacı tarafın davalı taraftan 23.813,27-TL alacaklı olduğu ve nihai takdir mahkemeye bırakılarak davaya konu olan ve davalı tarafın takibe konu ettiği 12.439,77 TL +11.373,50 TL olmak üzere toplam 23.813,27 TL tutarlı 2 adet senetten dolayı davacı tarafın davalı tarafa borcunun bulunmadığını belirtmiştir.
Taraflar arasında akdedilen 05/06/2020 tarihli Fuar Katılım Sözleşmesi 2. Maddesinde; “Katılımcı, fuar katılım koşulları, sergi veya fuarın yeri, katılımcının fuar alanındaki yeri, düzenleme tarihleri, ünvanı vb hususlarda, düzenleyicinin, sektörün talebi ve ekonomik durumu, organizasyon gerekleri veya kendi takdiri ile yapacağı değişiklikleri (fuarın kısmen veya tamamen iptali dahil) peşinen kabul eder. Bu durum sözleşmenin fesih sebebi değildir, katılımcı’nın ücret ödeme yükümlülüğü devam eder, katılımcı, ancak düzenleyicinin yazılı teyidi ile fuardan çekilme hakkına sahiptir. Düzenleyici, fuardan 3 gün öncesine kadar, hiçbir sebep göstermeksizin yazılı bildirimde bulunarak sözleşmeyi tek taraflı olarak feshedebllir ve katılımcıyı fuardan çıkarabilir. Düzenleyici, fuar katılım bedelini fesih/ çıkarma/ fuar iptali bildiriminden itibaren 30 (Otuz) gün içinde katılımcıya iade eder. Sözleşmenin bu şekilde feshi, fuardan çıkarma ve fuarın kısmen veya tamamen iptali durumunda katılımcı, fuar katılım bedelinden başka, masraf, gecikme faizi ya da zarar ziyan adıyla bir talepte bulunma hakkına sahip olmadığını önceden beyan, kabul ve taahhüt eder.” hükmü düzenlenmiştir.
Türk Sözleşme Hukuku’nda genel olarak sözleşmeye bağlılık (ahde vefa) ve sözleşme serbestliği ilkeleri kabul edilmiştir. Bu ilkelerde benimsenen esaslara göre de, sözleşme yapıldığı andaki gibi sözleşme şartlarının aynen uygulanması gerekmektedir.
Her sözleşme, şartlar ne olursa olsun ifa edilmek amacıyla kurulduğuna göre sözleşme kurulduktan sonra meydana gelen hal ve şartlar, kural olarak edimin ifasını etkilememelidir. “Sözleşmenin kuruluşunda irade serbestisi ilkesi gereğince tarafların sözleşmeyi değiştirmeden aynen uymaları gerektiği görüşü doktrinde de benimsenmektedir, “…irade serbestisi ilkesi de tarafların sözleşmeyi değiştirmeden aynen uygulamalarını gerektirir. Taraflar bu ilkenin hem faydalarından yararlanmalı, hem de mahzurlarına katlanmalıdır. Bu nedenle sözleşme yapıldıktan sonra şartlar değişse bile, yine sözleşme yapıldığı haliyle uygulanmalıdır” Sözleşmeye bağlılık ilkesi, hukuki güvenlik, doğruluk, dürüstlük kuralının bir gereği olarak sözleşme hukukunun temel ilkesini oluşturmaktadır.
Ancak bunun istisnası TBK’nın 138. maddesinde getirilmiş olup, bu madde hükmüne göre “Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Sürekli edimli sözleşmelerde borçlu, kural olarak dönme hakkının yerine fesih hakkını kullanır. Bu madde hükmü yabancı para borçlarında da uygulanır.” şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sunulan deliller, ticari defter ve belgeler üzerinde yapılan hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalıya Mersin ve İstanbul’da gerçekleşecek fuarlarla ilgili vermiş olduğu senetlere ilişkin olarak 21-29 Kasım 2020 tarihinde düzenlenmesi gereken 6. CNR Mersin Kitap Fuarının önce 20-28 Şubat 2021 tarihine ertelendiği, daha sonra dava devam ederken 20-28 Kasım 2021 yılına ertelenerek bu tarihte gerçekleştiği, davacının fuara katılmadığı, davalının senetlerin fuarlara ilişkin verildiği iddiasını reddetmediği, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 2. Maddesine göre davalının fuarın kısmen iptali veya tamamen iptali dahil yapacağı değişiklikleri davacının kabul edeceğinin kararlaştırıldığı, davalı tarafından fuarın pandemi nedeniyle mücbir sebep gösterilerek ertelendiği, sözleşme gereği buna hakkı olabileceği, ancak ikinci kez erteleme hakkının sözleşmede yer almadığı, sözleşmedeki hususların tek sefere özgü işlemler için düzenlendiği, tarafların ticari defter ve belgelerine göre de davacının davalıya borçlu olmadığının tespit edildiği anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile davacının Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyasına konu senetlerden kaynaklı olarak davalıya borçlu olmadığının tespitine, icra takibine konu 11.373,50 TL miktarlı 17/07/2020 tanzim tarihli 15/02/2021 vade tarihli senet ile 12.439,77 TL miktarlı 29/06/2020 tanzim tarihli 24/12/2020 vade tarihli senetlerin davalıdan alınarak davacıya verilemesine, takibin iptaline,
2-Davacının kötü niyet tazminat talebinin takibin davalı tarafından kötü niyetli olarak başlatıldığı tespit edilememiş olması nedeniyle reddine,
3-Alınması gerekli 1.711,82-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça yatırılan 427,96-TL peşin harcın mahsubuyla bakiye 1.283,86-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 427,96-TL peşin harç olmak üzere toplam 487,26-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta/ tebligat/ bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 833,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 5.100,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/06/2022

Katip ……
¸(e-imzalıdır)

Hakim ……
¸(e-imzalıdır)