Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/251 E. 2021/1059 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/251 Esas
KARAR NO : 2021/1059

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/01/2021
KARAR TARİHİ : 01/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 08.04.2019 tarihinde düğün salonu fotoğraf ve video çekim işleri ile ilgili olarak bir sözleşme akdedildiğini, davalı taraf sözleşmeye riayet etmeyip, üstlendiği edimleri yerine getirmediğini ve sözleşme bedelini ödemediğini, davacı Büyükçekmece ……. Noterliğinin 13.11.2020 tarih ve ….. yevmiye sayılı ihtarnamelerini keşide ederek alacağın tediyesini ihtar ettiğini, ancak bir netice alamadığını, davalı tarafından ihtarnamelerin gereğinin yerine getirilmemesi üzerine sözleşme bedelinin tahsili için Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun takibe böyle bir borcu olmadığı iddiası ile itiraz ettiğini, bugüne kadar alacağı kendisine tediye edilmediği için müvekkil mağdur edildiğini beyanla; her türlü hakkı saklı kalmak kaydı ile; davanın kabulüne, Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğünün ……. Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, 24.100,00TL asıl alacak ve bu alacağın ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 16.11.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili için takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı müvekkile tediyesine, masraf ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, ön inceleme duruşmasındaki beyanında; “müvekkil fotoğrafçılık işi ile uğraşmakta olup, davalıya ait düğün salonunda düğün fotoğrafı ve video çekim işini yapmak üzere davalı ile 08/04/2019 tarihinde bir sözleşme imzalamış olup, sözleşmeye istinaden davalıya 32.500,00 TL hesabına ve 1.000,00 TL elden verilmek üzere toplam 33.500,00 TL olmak üzere ödeme yapılmıştır. Bu iş kira usulü gibi işlemekte olup, sözleşmeye göre müvekkil 105 program için kira bedelini davalıya ödemiştir. 36 adet düğün çekim işleri müvekkil tarafından gerçekleştirildikten sonra davalı fotoğraf çekim işiyle ilgili başka birisiyle anlaşmış olup, müvekkile yapmış olduğu toplu ödemeyi de iade etmemiştir. Kalan bakiye 69 program için davacının, davalıya vermiş olduğu kira bedeli, bedelsiz kaldığından bunun iadesi talebiyle takip yapılmıştır. Sözleşmede program başı 200 ve 250 TL olarak anlaşma yapıldığı belirtilmiş ise de, ihtarnamede 350 TL olarak belirtilmiş olup, talep ettiğimiz miktarla ilgili celse arasında beyanda bulunalım.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, kendini vekille temsil ettirmiştir.
Dava, sözleşmeden dönülmüş olması nedeniyle talep edilen alacağın tahsili istemine ilişkin başlatılan icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 24.150,00 TL asıl alacak ve 1.560,16 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 25.710,16 TL alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsili için sözleşmeye dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca itiraz edilmese de mahkemece resen incelenmesi gerektiğinden taraflar hakkında tacir araştırması yapılmıştır.
Taraflar hakkında yaptırılan tacir araştırması nedeniyle Ticaret sicil müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında … ve …’in gerçek kişi ticari işletme kaydı bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
Büyükçekmece vergi dairesine yazılan müzekkere cevabında, davalı …’in …… Organizasyon ve İnşaat Dış Ticaret Limited Şirketi’nin kanuni temsilcisi olduğu ve 1.sınıf bilanço hesabına göre defter tuttuğu bildirilmiş ise de, davaya konu sözleşmenin şirket adına yapılmadığı, sözleşmenin bizzat … tarafından imzalandığı ve herhangi bir şirket kaşesininde bulunmadığı, şirket ortağı ya da temsilcisi olmak kendiliğinden ortağa tacir sıfatı kazandırmadığından şirket ortaklığından dolayı davalının tacir olduğu kabul edilmemiş, davalı gerçek kişi olarak vergi beyannamesinin sunulması için Avcılar vergi dairesine yazılan müzekkere cevabında, davacının, 2009 yılına ait vergi beyannamesinin gönderildiği ve burada da dönem içi satın alınan emtiaların 1.366,89 TL olduğu, VUK 177.maddesi 1 ve 3.fıkrasındaki yazılı limitlerin aşılmadığı anlaşıldığından davacı, tacir olarak kabul edilmemiştir.
Davacı …… ilgili Yenibosna vergi dairesi müzekkere cevabında, …’in işletme hesabı özetine göre defter tuttuğu ve 08/10/1998 tarihinde iplik satışı ile faaliyete başladığı, 23/07/1999 tarihinde işini terkettiği, yine 01/10/2000 tarihinde motorlu araçların kiralanması ve leasingi ile faaliyete başlayıp, 29/11/2000’de işini terkettiğinin bildirildiği görülmüş olup, sözleşme tarihi olan 08/04/2019 tarihi itibariyle gerek davacının, gerekse de davalının tacir sıfatına haiz olmadıkları müzekkere cevaplarından anlaşılmıştır.
TTK’nun 4/1 maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına da bakılmaksızın aynı maddenin alt bentlerinde yazılı istisna hallerin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olduğu hüküm altına alınmıştır. Söz konusu yasa maddesine göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte sayılabilmesi için her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi ya da söz konusu maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
Açılan dava mutlak ticari dava niteliğini de taşımamaktadır. Dava TTK’nun 4/1 bendinde yazılı davalardan olmadığı gibi aynı maddenin alt bentlerinde yazılı istisnalar kapsamında da bulunmamaktadır. Dolayısıyla davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemeleri tarafından çözümlenmesi gerekmektedir. Her ne kadar dosya Büyükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesince verilen görevsizlik kararına istinaden mahkememize gönderilmiş ise de, dava açılırken dava dilekçesinde, davanın ticaret mahkemesi sıfatıyla açıldığı belirtilmiş olup, Büyükçekmece yargı sınırları içerisinde açılan ticari davalar mahkememiz yargı alanına dahil olduğundan, mahkememize gönderilmiş olup, Büyükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen karar teknik anlamda bir görevsizlik kararı olmadığından mahkememizce bu husus olumsuz görev uyuşmazlığı olarak değerlendirilmemiş ve yetki yönünden Büyükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla dava açıldığı dikkate alınarak görevli mahkemenin Büyükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kabul edilmiş ve mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddesi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli Mahkemenin Büyükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesi OLDUĞUNA,
3-HMK 20. Maddesi gereğince süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde iki hafta içinde mahkememize müracaat ile dosyanın görevli mahkemeye GÖNDERİLMESİNE, başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/12/2021

Katip …

Hakim …