Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/215 E. 2021/859 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/215 Esas
KARAR NO : 2021/859

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2021
KARAR TARİHİ : 06/10/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıdan faturadan kaynaklı cari hesap alacağının olduğunu, alacağının tahsili amacıyla davalı tarafa karşı Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emri tebliğinden önce mal ve hizmet karşılığının ödendiğini, anılan miktarda borcu olmadığını, ödeme dekontlarını sunduğunu, uyuşmazlığın 21/12/2020 tarihli, 59.767,00 TL bedelli faturayla ilgili olduğunu, fatura edilen 250.000 adet ürünün tamamının tesliminin yapılmadığını, irsaliye faturasında 152.200 adet ürün tesliminin gözüktüğünü belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, faturaya dayalı bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Küçükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 34.767,00 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 26/07/2021 tarihli raporunda; tarafların incelenen ticari defterlerine göre davacının, davalıdan 34.767,00 TL alacağı görüldüğü, davalı defterlerinde aynı miktarda davacı firmaya borç görüldüğü, taraf defterleri kayıtlarına göre davacının alacak tutarı ile davalının borç tutarı arasında mutabakat bulunduğu, ayrıca davalının ibraz ettiği 21/12/2020 tarihli e-arşiv faturaya ilişkin sevk irsaliyesinde faturada belirtilen 250.000 adet malın sevk irsaliyesinin sağ tarafında sevk işlemiyle ilgili “53.600 adet teslim edildi.” ibaresinin bulunduğu, defter kayıtlarına göre borç tutarı arasında mutabakat bulunmasına rağmen sevk irsaliyesi ile 152.200 adet malın teslim edildiği kanaatinde olunması halinde davacının alacağının 11.386,15 TL olacağı, davacının davalı firma adına 2020 yılına ait BS bildiriminin bir adet belge karşılığı 50.650,00 TL olduğu, davalının BA bildiriminde ise 6 adet belge karşılığı 324.770,00 TL bildirim yapıldığının görüldüğü bildirilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; taraflar arasında mal alım satımına dayalı ticari ilişki bulunduğu ve davalı tarafça 21/12/2020 tarihli faturayla ilgili malların tamamının teslim edilmediği belirtilerek irsaliye faturasında 152.200 adet ürünün teslim edildiği savunmasında bulunulmuş ise de, tarafların defter kayıtlarında cari hesaba konu faturaların kayıtlı olduğu gibi cari hesap alacağı miktarınında her iki taraf defterlerinde mutabık olarak 34.767,00 TL olarak gözüktüğü, davalı tarafça cari hesaba ait faturanında BA bildiriminin yapılmış olduğu anlaşılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222. Maddesinde Ticari defterler düzenlenmiştir. Buna göre ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Kanun metninden anlaşılacağı üzere davalının usulüne uygun tutulmuş ticari defterininde yer alan kayıtların aleyhine bir kayıt davacı ticari defterinde bulunmamakta olup, taraf defterleri arasında mutabakat olduğu dikkate alınarak davacı defteri, davacı lehine delil olarak değerlendirilmiş ve davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile 34.767,00 TL asıl alacak yönünden davalının Küçükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2. Maddesi gereğince Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için ön gördüğü değişen oranlarda avans faiz oranı uygulanmasına,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 6.953,4‬0 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 2.374,93 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 419,90‬ TL harcın mahsubuyla bakiye 1.955,03 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 419,90 TL peşin harç olmak üzere toplam 479,2‬0 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 925,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
AAÜT gereğince hesap edilen 5.215,05 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/10/2021

Katip …

Hakim …