Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/140 E. 2023/34 K. 16.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/140 Esas
KARAR NO : 2023/34

DAVA : Tazminat (Kara Taşımacılığı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 12/02/2021
KARAR TARİHİ : 16/01/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Davacı tarafın davalı tarafa 03.03.2020 tarihinde … marka … model telefonu, “… Tic. Ltd. Şti., ‘… O.S.B … No: … … İstanbul” adresine teslim edilmek üzere, davalı … Kargo Yurtiçi ve Yurtdışı Taşımacılık AŞ.’nin … şubesine teslim edildiğini, söz konusu teslime dair kargo teslim alma belgesinin delil listesi ile ibraz edildiğini, davacı tarafa ait olan kargonun, davalı şirketin … Şubesine ulaşmış ancak kargo, teslim edilmesi gereken kişiye teslim edilmediğini, cari hesap ve fatura karşılığında alacağı olduğunu, davalı tarafın iş bu alacağı ödemediğini,12.000,00 TL telefon bedeli tazmininden ve 295,95 TL ihtarname bedelinden davalı tarafın sorumlu olduğunu beyan etmiştir. Davacı taraf, … marka … model telefonunun taşıma sırasında özensiz ifa, yanlış kişiye teslim nedeniyle uğranılan 12.000,00 TL zararın davalıya teslim tarihi olan 03.03.2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline, 295,95 TL ihtarname bedelinin 01.07.2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafın sektöründe öncü bir firma olup mezkür taşımada kendisinden beklenen tüm dikkat ve özeni eksiksiz şekilde yerine getirdiğini, Davacının iddia ettiği zarardan, müvekkilin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, Teslim anında kargo içeriğinin müvekkil tarafından kontrol edilmesi şeklinde müvekkilin bir yetkisi bulunmadığını, göndericilerin beyanına göre gönderim yapıldığını, eşyanın niteliği ve değeri taşıyana teslim anında beyan edilmediğini, yanlış ve eksik bildirmelerden doğacak her türlü sorumluluğun gönderene ait olduğunu, söz konusu davada kargo içeriğine ilişkin sunulan herhangi bir delil ve yine herhangi bir belge bulunmadığını işbu nedenle davacının ispata muhtaç içerik beyanlarının yanı sıra ürünün ikinci el veya arızalı olma durumunun da değerlendirilmesi gerektiği, zira davalı şirketin kargo içeriğini bilmesinin mümkün olmadığını, söz konusu kargo davacının talebi doğrultusunda kendisine teslim edildiğini, davacı tarafça TTK. 900 maddesine uygun bir bildirim yapılmadığınıolayda tam tazminata hükmedilmesini gerektiren koşullar bulunmadığını, izah olunan ve resen dikkate alınacak hususlar doğrultusunda cevaplarının ve delillerinin kabulüne, haksız davanın külliyen reddine, bu talebimizin de kabul görmemesi halinde dosyanın kusur ve zarar hesaplaması için konusunda uzman bilirkişilere tevdine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : SGK müzekkere yanıtı, Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma no’lu dosyası, bilirkişi incelemesi, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında taşıma sözleşmesinin gereği yerine getirilmediği iddiası ile davacının tazminat ve ihtar bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 24/10/2021 havale tarihli raporunda; ” Davacı …. İnş. Gıda Nak. San. Tic. Ltd. Şti.’nin adresinin dosya muhteviyatından Gerede – Bolu olduğunun öğrenildiği, bu nedenle davacı tarafın ticari defterleri üzerinde inceleme yapılamadığı, Davalı tarafın 2020-2021 yılına ait ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davalı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu cari hesap ekstresinde, Davacı taraf ile cari hesap ilişkisinin 07.01.2020 tarihli 26,57 TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 15.10.2021tarihinde davalı tarafın davacı taraftan 30,91 TL alacaklı olduğu, Davacı taraf … marka … model telefonunun taşıma sırasında özensiz ifa, yanlış kişiye teslim nedeniyle uğranılan 12.000,00 TL zararın davalıya teslim tarihi olan 03.03.2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsili ile 295,95 TL ihtarname bedelinin 01.07.2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği, dosya muhteviyatına sunulan noter makbuzunun, … numaralı, 07.01.2020 tarihli ve KDV dahil 295,95 TL tutarlı olduğu, açıklama kısmında “… numaralı ihtarname” diye yazıldığı, davalının ancak 12.000,00 TL emtia zararından sorumlu olduğu, noter ihtar masrafının davalının kabulünde olmadığı sürece davalı yana yansıtılamayacağı, dava konusu alacak iddiasının kusur, zarar, sorumluluk irdelemeleri gerektiren tazminat içerikli bir alacak olduğu hususlarının sayın mahkemece değerlendirileceği, Tarafların tazminat, muhakeme masrafları ve benzeri taleplerinin, Sayın Mahkemenizin takdirlerine ait olduğu ” belirtilmiştir.Taraflar arasındaki sözleşme yurtiçi eşya taşımaya ilişkin olduğuna göre 6102 sayılı TTK’nın 850 vd. madde hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. TTK’nın 850 vd. maddelerine göre tarafların sorumluluklarının ve bu sorumluluklarının yerine getirilmemesi halinde doğacak hakları ile bunların sınırlarının belirlenmesi gerekmektedir. Taşıma nedeni ile meydana gelen ziya ve hasar sonucu oluşan zararın tazmininden sözedilebilmesi için öncelikle taşıyıcının sorumluluğunun belirlenmesi, sorumluluğun doğması halinde ise tazmin edilecek zararın kapsamı ve sınırlarının belirlenmesi gerekmektedir.
TTK’nın 875. maddesi gereğince taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur.
Taşıyıcının bu yükümlülüğüne karşın eşyanın zıyaı veya hasara uğramış olması halinde gönderen veya gönderilene TTK’nın 889. maddesi gereğince bildirimde bulunma yükümlülüğü yüklenmiştir. Buna göre eşyanın açık zıyaı veya hasarının en geç teslim sırasında teslim edene bildirilmemesi halinde yani ihtirazi kayıtsız kabul edilmesi durumunda eşyanın sözleşmeye uygun olarak teslim edildiğinin varsayılacağı maddede karine olarak öngörülmüştür. Taşıyıcının sorumluluğu için karinenin aksi, eşyanın taşıyıcıya teslimden sonra gönderilene ulaşmasına kadar geçen süreçte hasara uğradığının ispat edilmesi gerekmektedir.
Taşıyıcının sorumluluktan kurtulmasında genel sebepler ve özel sebepler ayrımı yapılmış olup taşıyıcı ancak TTK’nın 875/2, 876 ve 878. maddesinde gösterilen hallerin mevcudiyetini ispat etmek suretiyle mesuliyetten kurtulabilir.
6102 sayılı TTK’nın 878. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi gereğince hasarın gönderen tarafından yapılan yetersiz ambalajlama sonucu oluşması halinde doğan zarardan taşıyıcı sorumlu tutulamayacaktır. Yine maddenin 2. fıkrasına göre her hangi bir zararın hal ve şartlara göre 1. fıkrada öngörülen bir sebebe bağlanmasının muhtemel bulunduğu durumlarda zararın bu sebepten ileri geldiği de kabul edilecektir.
Gerçekten TTK’nın 862. maddesi gereğince ambalaj ve işaretleme yükümü gönderene yüklenmiştir. Bu hükme göre eşyanın niteliği kararlaştırılan taşıma dikkate alındığında, ambalaj yapılmasını gerektiriyorsa, gönderen eşyayı zıya ve hasardan koruyacak ve taşıyıcıya zarar vermeyecek şekilde ambalajlamak zorundadır. Bununla birlikte ambalajlama gönderene ait olsa bile taşıyıcının malın sağlam ve tam olarak teslimi sorumluluğu çerçevesinde gerek istifleme gerekse ambalaj itibariyle taşımaya uygunluğu noktasında denetleme görevi mevcuttur. Bir başka deyişle yetersiz ambalaja rağmen ihtirazi kayıt koymaksızın taşımayı kabul eden taşıyıcının meydana gelen zararda müterafik kusurunun (TBK m. 52) bulunduğunun kabulü gerekir.
Taşıyıcı, eşyanın tamamen veya kısmen hasarından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda ise tazmin edilecek zararın kapsamı ve sınırları TTK’nın 880. maddesi gereğince belirlenecek olup bu tazminat, eşyanın hasara uğraması hâlinde, onun taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki hasarsız değeri ile hasarlı değeri arasındaki farka göre belirlenmesi gerekmektedir. Maddenin 3. fıkrasında eşyanın değerinin piyasa fiyatına göre, bu yoksa aynı tür ve nitelikteki malların cari değerine göre tayin edileceği belirlenmiştir. Eşya, taşınmak üzere teslimden hemen önce satılmışsa, satıcının faturasında taşıma giderleri mahsup edilerek gösterilen satış bedelinin piyasa fiyatı olduğu varsayılır.
Bu şekilde belirlenerek ödenecek tazminat ise 6102 sayılı TTK 882. maddesine göre, 880. ve 881. maddeleri uyarınca, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. Gönderinin münferit parçalarının zıyaı veya hasarı hâlinde taşıyıcının sorumluluğu; gönderinin tamamı değerini kaybetmişse tamamının, gönderinin bir kısmı değerini kaybetmişse, değerini kaybeden kısmının, net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. Özel Çekme Hakkı, eşyanın taşıma amacıyla taşıyıcıya teslim edildiği tarihteki veya taraflarca kararlaştırılan diğer bir tarihteki, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca belirlenen değerine göre Türk Lirasına çevrilir.
Ancak TTK’nın 886. maddesi uyarınca taşıyıcı veya TTK’nın 879. maddede belirtilen kişiler zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiil veya ihmalle sebebiyet verdiklerinin ispat edilmesi halinde sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamayacaklardır.
Yapılan açıklamalar ışığında somut uyuşmazlık incelendiğinde, taraflar arasındaki ilişkinin taşıma sözleşmesinden kaynaklandığı, buna göre TTK’nın yukarıda anlatımı yapılan hükümleri dikkate alınarak uyuşmazlığın çözümüne yönelik araştırma ve inceleme yapılması gerekmekte olup,
Uyuşmazlıkta; Davacı tarafca davalı kargo şirketine, 03.03.2020 tarihinde … marka … model telefonu …/İstanbul adresine teslim edilmek üzere, davalı şirketin … şubesine teslim edildiği, kargonun, davalı şirketin … Şubesine ulaştığı ancak kargo, teslim edilmesi gereken kişi yerine, davacı şirketin kaşesini kullanan faili meçhul bir kişiye cep telefonunun teslim edildiği, kargoyu teslim alan kişi hakkında yapılan şikayet sonucu başlatılan Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma numarasıyla dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçundan soruşturma başlatıldığı, cep telefonu alan kişinin bulunamadığı, taraflar arasında bir taşıma sözleşmesinin bulunduğu ve bu sözleşme uyarınca davalıya taşınması için verilen emtianın alıcıya teslim edilmemesinin, davalı kargo çalışanının pervasızca hareketi nedeniyle sebep olduğu bu sebeple davacının uğradığı zarardan fatura bedeli karşılığınca sorumlu olduğu değerlendirilmiş ve aşağıdaki yönde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 11.999,00 TL nin 03/03/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gerekli 819,65 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 209,99 TL harcın mahsubuyla bakiye 609,66‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 209,99 TL peşin harç olmak üzere toplam 269,29‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 2.225,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 2.171,26 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacının diğer davalı yönünden yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 296,95‬ TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
9-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun ilgili maddeleri gereğince dava değerinin istinaf/temyiz sınırının altında kalması nedeniyle kesin olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/01/2023

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim ….
¸(e-imzalıdır)