Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/130 E. 2022/207 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/130 Esas
KARAR NO : 2022/207

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 09/02/2021
KARAR TARİHİ : 23/02/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya lojistik hizmeti sağladığını, 07/02/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde davalı tarafından müvekkiline 75.000,80 TL zarar bildiriminde bulunulduğu, 27/02/2020 tarihinde hasar bedeli faturası kesildiğini, hasar görmeyen malların iadesi akabinde davalının bildirimine dayalı 19/03/2020 tarihinde 35.000,00 TL iade faturası kesildiğini, davalının bildirimine dayalı cari hesaptan 40.000,80 TL hasar bedeli mahsup edildiğini, ancak sigorta şirketi ……… Sigorta Anonim Şirketi’nin hasar dosyasında 40.000,80 TL hasar bedeli sigorta tarafından reddedildiğini, davalıya ait malların toplam fatura değerinin 25.502,19 TL olduğunu, bunların 7.500,00 TL’lik kısmının zarar görmediği gerekçesiyle 7.500,00 TL sovtaj bedeli düşülerek 18.000,00 TL üzerinden ödeme yapıldığını, bu doğrultuda davalıya ihtar gönderildiğini, zarar gören mallara karşılık sigorta tarafından ödenen 18.000,00 TL cari hesaptan düşülen 40.000,00 TL’den tenzih edilerek kalan 21.997,82 TL alacağın tahsili amacıyla davalı tarafa karşı Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının muhatabının malları aldığı …….. ya da sigorta şirketi olduğunu, davanın husumetten reddi gerektiğini, iddiaların somut olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, faturaya dayalı bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy …….. İcra Müdürlüğü’nün …….. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 21.997,82 TL asıl alacak, 1.706,33 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.704,15 TL alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi heyetinin 02/11/2021 tarihli raporunda; meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle davalı firma tarafından davacı firmaya 75.000,80 TL hasar bedelinin fatura edildiği, bu hasar bedelinin satıcının iskontolu satış bedeli üzerinden değil, liste fiyatı üzerinden yapıldığının dosyasında mevcut fatura suretlerinden anlaşıldığı, davacı firma tarafından hasar görmeyen kısım için 35.000,00 TL tutarlı hasar bedelinin iadesine ilişkin fatura düzenlendiği, bu hususta taraflar arasında ihtilafın bulunmadığı, iade mahsup edildikten sonra davalının fatura etmiş olduğu hasar bedelinden kalan tutarın 40.000,80 TL olduğu, ekspertiz raporunda 4 adet faturaya istinaden hasar gören emtia tutarının KDV hariç 25.502,18 TL olarak belirlendiği, kaza nedeniyle dava konusu olmayan emtilar için toplam hasar bedelinin KDV hariç 63.881,53 TL olarak belirlendiği, bu tutardan 1.000,00 TL sigorta muafiyeti ve 12.500,00 TL sovtaj bedeli mahsup edilerek, kalan tutarın sigortalıya ödendiği, 63.881,53 TL toplam hasar bedeli için toplam kesinti 13.500,00 TL olduğundan, 25.502,18 TL tutarındaki dava konusu emtia için tekabül eden kesinti tutarının 5.389,34 TL olduğu, bu tutar mahsup edildikten sonra, dava konusu emtilar için sigorta firması tarafından net ödenen tutarın 20.112,84 TL olduğunun anlaşıldığı, bu noktada davacı vekilinin ödemenin 18.000,00 TL olduğu yönündeki beyanının dosyasındaki belgelere göre uygun olmadığı, Davalının fatura etmiş olduğu hasar bedelinin kıyasen fazla olmasının sebebinin, davalı firma tarafından satıcının faturalardaki iskontolu fiyat yerine liste fiyatının dikkate alınarak yansıtılmasından, keza; müteakiben ortaya çıkan sigorta muafiyetleri ve sovtaj bilinmeden yapılan yansıtmadan kaynaklandığının anlaşıldığı, emtiaların fiilen satışı iskontolu fiyat üzerinden yapılmış olduğundan, ekspertiz tarafından tespit edilen tutarın fatura muhteviyatlarına uygun ve kadrı maruf olduğu, davalı firma tarafından hasar bedeli KDV uygulanarak davacıya fatura edildiğinden, ekspertiz raporunda tespit edilen net 20.112,84 TL’nin de KDV ilavesi ile mahsup edilmesi gerektiği, bu duruma göre 40.000,80 TL kalan hasar bedeli yansıtmasından KDV dahil 23.733,15 TL reel (gerçek) hasar bedeli mahsup edildiğinde, fazla fatura edilen kısmın 16.267,65 TL olarak hesap ve tespit edildiği, davacının bu son bedeli iade talep edebileceğinin değerlendirildiğini bildirilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; davalı firma dava dışı ……. ‘nin İstanbul içi taşıma işlemini yapan firma olup, şehir dışı taşımalarında davalı tarafından taşeron şirketlere yaptırıldığı, …….. tarafından davalı ……. ‘ye teslim edilen malların Konya’ya taşınması için davalı …….. tarafından davacıya verildiği, davacının işvereninin davalı ………. firması olduğu dikkate alındığında, davalının husumet itirazı yerinde görülmemiştir.
Davacının, davalıdan teslim aldığı malların Konya’ya taşınması sırasında 07/02/2020 tarihinde meydana gelen kazada, malların bir kısmının zarar görmesi üzerine davacıya ait aracın sigortası ……… Sigorta tarafından zarar gören malların bedellerinin bir kısmı tazmin edilmiş olup, ………’nin davacıdan talebi üzerine davalıdan malların değerinin sorulduğu ve davalının 27/02/2020 tarihinde 75.000,80 TL hasar bedeli faturası kestiği, hasar görmeyen mal bedeli faturasının 35.000,00 TL olduğunu söylemesi üzerine davalının beyanına istinaden 35.000,00 TL yönünden iade faturası kesilip, 40.000,80 TL hasar bedelinin ise davalının cari hesabından düşüldüğü, ancak daha sonra sigorta tarafından malların toplam bedelinin 25.502,19 TL olduğu, bununda 7.500,00 TL’lik kısmının zarar görmediği belirtilerek 18.002,19 TL ödeme yapılması üzerine davalının beyanına göre fatura keserek davacıyı takibe konu miktar kadar zarara uğrattığı iddiasıyla eldeki dava açılmış olup, yaptırılan bilirkişi incelemesinde, dava konusu emtiaların 4 adet faturaya dayalı olup, bu emtiaların KDV hariç iskontolu fiyatının 25.502,18 TL olduğu, ekspertiz tarafından da belirtilen miktarın hasar bedelinin kadri maruf olduğu, hasarlı emtia yönünden sigorta tarafından yapılan ödemenin 20.112,84 TL olduğu, hasar bedelinin davalı firma tarafından davacıya KDV’li fatura edildiğinden iadede de KDV dahil fatura edilmesi gerektiğinden KDV dahil mahsup edilecek tutarın 23.733,15 TL olduğu, hasar bedeli faturasının tanzim edildiği tarihte ekspertiz işlemleri tamamlanmadığından mahsuplarında davalı tarafından düzenlenen hasar bedeli yansıtma faturasında dikkate alınmadığının anlaşıldığı bildirilmiş olmakla davacının talep edebileceği fazla fatura edilen kısmın 16.267,65 TL olduğu belirtilmiş olup, rapor teknik olarak yeterli görüldüğünden hükme esas alınmış ve yapılan hasar tespitleri ve mahsuplar sonucu davacıya fazla fatura edilen kısmın 16.267,65 TL olduğu anlaşılmakla bu miktar yönünden asıl alacak talebinin kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile 16.267,65 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2. Maddesi gereğince Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için ön gördüğü değişen oranlarda avans faiz oranı uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Hükmedilen alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 3.253,53 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 1.111,24 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 375,67‬ TL harcın mahsubuyla bakiye 735,57 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 375,67‬ TL peşin harç olmak üzere toplam 434,97‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 2.476,70 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 1.831,54 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 5.100,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ve davalı vekili(e-duruşma) yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/02/2022
Katip ……..

Hakim ……