Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1114 E. 2023/48 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1114 Esas
KARAR NO : 2023/48

DAVA : Alacak (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2021
KARAR TARİHİ : 18/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalının işletmekte olduğu … Alışveriş Merkezi, … mah. … sok. No:…, … adresinde faaliyet gösteren … Cafe isimli işyerinin işletmeci firması olduğunu, müvekkili şirketin tüm haklarıyla birlikte ve sadece aktifiyle 01.11.2018 tarihinde, … ve …. isimli işverenler tarafından davalıdan devralındığını, işbu devir tarihinden önceki pasiflerine ilişkin olarak davalının taahhüt vermiş olduğunu ve bu taahhütlerini yerine getirmediği için davalı aleyhine Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü … E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takip neticesinde davalının bir kısım borcu ödediğini, işletmenin devrinden önce davalı tarafça … Tic. A.Ş. ve … San. A.Ş. ile miktar taahhütlü Açık Satış Noktası Sözleşmesi (alkollü içecek tüketim sözleşmesi) imzalandığını, ilgili sözleşme gereği bahsi geçen iki şirketin 500.000,00 TL’şer olmak üzere davalıya 1.000.000,00 TL ödeme yaptığını, devir öncesinde tüketimlerin %10’unun yapılmış olduğunu, kalan tüketimlerin devirden sonra gerçekleştiğini, davalının aldığı nakdi bedelin 900,000,00 TL’sinin müvekkiline verilmesi gerektiğini beyanla; … ve … şirketlerine müzekkere yazılarak … Turizm ile yapılan Açık Satış Noktası Sözleşmesinin onaylı suretinin mahkemeye celbine, sözleşme gereği … Turizm şirketinin devir edildiği tarihten önce ve sonra her sene için tükettiği bira litrelerini gösteren listenin celbine, davalı tarafın sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde almış olduğu nakdi bedelin ödendiği tarihten itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde harca esas değerin 1.000,00 TL olarak bildirildiğini ancak dilekçe içerisinde talep edilmesi gereken miktarın ne kadar olduğunun açık ve net olarak beyan edildiğini, yine davanın belirsiz alacak davası olarak açılması halinde dava dilekçesinde açık bir şekilde bunun belirtilmesi gerektiğini, mevcut haliyle davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının hukuka aykırı olduğunu ve usulden reddi gerektiğini, dava konusu tüketim ödüncü sözleşmesi gereği alınan bedelin … Ltd. Şti. hesabına aktarılmış olup, müvekkilinin şahsi hesabına hiçbir ödeme yapılmadığını, bu durumun gerek davacı şirketin gerekse … A.Ş. ve … A.Ş.nin ticari defter ve kayıtlarında yapılacak incelemeyle anlaşılacağını, dolayısıyla müvekkili aleyhine sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılarak dava yöneltilmesinin hukuka aykırı olduğunu, taraflar arasında gerçekleştirilen 22.10.2018 tarihli devir işleminden önce dava dışı firmalarla yapılmış tüketim ödüncü sözleşme fotokopilerinin karşı tarafa verilmiş olduğunu, bahsi geçen sözleşmelerin üzerinden epey zaman geçmiş olması sebebiyle müvekkilinin sözleşme fotokopilerini henüz bulamadığını, TBK 82.maddesi gereği sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olarak ikame edilen davanın zaman aşımına uğramış olduğunu, yine TBK 202.maddesi gereğince devir işleminden doğan sorumlulukların ticaret sicilde ilan tarihinden itibaren 2 yıl olduğunu ve 12.11.2020 tarihi itibarıyla bu sürenin de zaman aşımına uğradığını, dava dilekçesinde iddia edilenin aksine, noter huzurunda akdedilen sözleşmede müvekkilinin dava konusu şirketi sadece aktifiyle değil, tüm aktif ve pasifleri ile birlikte devretmiş olduğunu, müvekkilinin, şirketin pasiflerine ilişkin taahhüt verdiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, bu konuda dosyaya herhangi bir delil de sunulmadığını, TTK 18/3.maddesine göre de bu türde taahhütlerin sözlü değil, yazılı olmasının geçerlilik şartı olduğunu, dava dilekçesinde bahsi geçen icra dosyasının da taahhüt iddiasıyla ilgisi olmadığını, bahsi geçen davanın 141.379,11 TL takip istemiyle açıldığını, neticede 12.801,52 TL gelir vergisi haricindeki alacaklar yönünden takibin durdurulmasına karar verildiğini, davacı şirketçe itirazın iptali davası açılmadığından icra takibinin takipsizlik nedeni ile kapatıldığını, müvekkilinin dava dışı … A.Ş. ve … A.Ş. İle akdettiği tüketim ödüncü sözleşmelerinin, devir tarihinden yaklaşık 2-3 yıl öncesinde yapılmış olduğunu, devir tarihine kadar taahhüt edilen miktarın yalnızca %10’unun yerine getirilmiş olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, taraflar arasında yapılan işletme devrinde dava dışı şirketle yapılan sözleşmeden kaynaklı tüketim ödüncünün yerine getirilmediği iddiasına dayalı olarak sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak talebi istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 12/09/2022 tarihli raporunda; dava dışı … ve … firmalarına ait ticari defterler gelinen aşamaya kadar ibraz edilmemiş olması nedeniyle incelenemediği, ancak, … Paz. A.Ş. Tarafından devir öncesinde yapılan sözleşleşme ve nakdi desteğe ilişkin muavin defter kaydı ve faturanın ibraz edildiği, sunulan bu faturaya göre, nakdi destek tutarının 90.000,25 TL olduğu ve bu desteğinin satış iskontosu şeklinde yapılmış olduğu, davacı bu desteğin 500.000,00 TL olduğunu beyan etmişse de bu miktar destek yapıldığına dair belge … AŞ tarafından sunulan belgeler içinde görülemediği, davacı şirketin sunmuş olduğu defterler 2018, 2019 yılına, yani devirden sonraki döneme ilişkin olduğu, ayrıca, sunulan bu defterlerden … 500.000,00 TL, … 500.000,00 TL nakdi desteğinin olduğuna dair bir kaydın bulunmadığı, keza, 2018 yılında … dağıtıcısından alınan mal tutarı 248.676,36 TL, … satıcısından alının mal tutarı 241.259,01 TL olduğu, iskontolu satış ile bu tutarlarda olan bir satışta toplamda 1.000.000,00 TL iskontonun bulunmasının imkan dahilinde olmadığı, … ile yapılan sözleşmeye göre asgari alım miktarının 50.000 lt olduğu, davalı döneminde bu asgari alım tutarı tamamlanmış olması halinde, işletmeyi devir alan davacı davalı döneminde yapılan nakdi destekten (iskontodan) hak talep edemeyeceğinin düşünüldüğü, aksinin ancak almış olduğu ürünleri satmadan davacıya devir etmesi ve satışının davacı tarafından gerçekleştirmesi ile söylenebileceği, ancak, halihazırda ibraz olunan kayıtlar ürün miktarının tespitine elverişli olmadığından, davalı döneminde taahhüt edilen 50.000 lt alımın gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında tespit yapmak mümkün olmadığı, ayrıca, davacı kayıtlarından sözleşmeler ana satıcı … ve … firmaları ile yapılmışsa da, alımlar dağıtıcı firmalar … Tic. Ltd. Şti. Ve …. İnş. Ve Tur. San. Tic. Ltd. Şti.’nden yapıldığı, faturalandırma suretiyle alışlar bu iki dağıtıcı firmadan gerçekleştirilmiş olması nedeniyle, anılan dağıtıcı firmaların ticari defterleri ve özellikle faturalarının ( miktar tespiti için ) incelenmesi icap ettiği, bu nedenle, anılan dava dışı dağıtıcı firmaların kayıtlarının incelenmesi hususunda yetkilendirme yapılması veya bu firmalara müzekkere gönderilerek 2016, 2017, 2018 yıllarına ait ticari defterler ile …. Ve Tic. Ltd. Şti. – …’a yapmış olduğu iskontolu ve iskontosuz tüm satışlara ait faturaların ve satın alma sözleşmelerinin (özellikle …’in ) ibraz edilmesinin istenmesinde yarar görüldüğü, mevcut durumda, eğer davalı döneminde alım yapıldığı halde satış yapılamayan ürünler var ise bunlar devir ile davacıya teslim edilmiş midir? ve teslim edilmiş ise, Bu devir teslimde fiyatlandırma iskontolu fiyat üzerinden mi yapıldığı? sorusunun cevaplanması gerektiğinden, davacı ile davalı arasındaki devir sözleşmesinin ve özellikle devir ile birlikte emtia teslimi söz konusu ise bunların miktar ve devir değerlerini gösteren metinlerin ibraz edilmesi gerektiği, özetle;
1-Mevcut durumda, … ve … firmalarının kayıtlarından ziyade, dağıtıcı firmaları olan …. Ltd. Şti. Ve … İnş. Ve Tur. San. Tic. Ltd. Şti. Kayıtlarının incelenmesinin daha yerinde olacağı, mahkemece de kanaatin bu yönde olması halinde; anılan dava dışı dağıtıcı firmaların kayıtlarının incelenmesi hususunda yetkilendirme yapılması veya bu firmalara müzekkere gönderilerek 2016, 2017, 2018 yıllarına ait ticari defterler ile … Tic. Ltd. Şti. – … a yapmış olduğu iskontolu ve iskontosuz tüm satışlara ait faturaların ve satın alma sözleşmelerinin ibraz edilmesinin istenmesi, davacı ile davalı arasında yapılan devir sözleşmesinin, özellikle emtia devri varsa bu emtia devrine ilişkin metinlerin ( miktar ve fiyat şeklinde) ibraz edilmesinin istenmesi halinde, davacı talebinin denetime elverişli olarak tespit edilerek değerlendirilmesinin yapılabileceğini bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; davacı tüzel kişi tarafından eski yetkilisine karşı sebepsiz zenginleşmeden dolayı alacak talebine ilişkin dava açılmışsa da davalı gerçek kişinin Bakırköy …. Noterliğinin 02/11/2018 tarih … sayılı senedi ile 01/11/2018 tarihli …sayılı genel kurulu kararı doğrultusunda şirket hisselerini dava dışı gerçek kişilere devrettiği ve tek ortaklık durumunun sona erdiği, bu kararın 12/11/2018 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği, davalının şirket yetkilisi iken dava dışı … ve … dağıtım şirketleri ile davacı şirket adına sözleşmeler imzaladığı, bu sözleşmeler kapsamında oluşan leh ve aleyhe durumların tüzel kişiyi ilgilendirdiği, davalının sözleşmelerde şahsi imzası bulunmadığı gibi sözleşme içeriğinden de davalı gerçek kişi yararına bir hüküm bulunmadığı, bu kapsamda davalının yetkilisi ve tek pay sahibi olduğu döneme ilişkin davacı şirket tarafından sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca alacak talebinde bulunulamayacağı, şirket hisselerini devralan gerçek kişiler tarafından davalının dava dışı dağıtım şirketleriyle yaptığı sözleşmelerin bilinmediği, bilinseydi sözleşmenin yapılmayacağına ilişkin hata veya hile hukuki sebebine dayalı da bir davanın açılmamış olduğu anlaşılmakla davacı şirket tarafından yetkilisi olduğu dönemde imzaladığı sözleşmelerden dolayı şirketin zarara uğradığına ilişkin herhangi bir iddia da bulunmaksızın eski yöneticisine karşı sebepsiz zenginleşmeye dayalı dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığından davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın hukuki yarar yokluğundan reddine,
Alınması gerekli 179,90 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 59,30 TL harcın mahsubuyla bakiye 120,6‬0 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 1.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/01/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır